Nartaneside
01.Aralık.2017, 22:29
Antik Yunan mede niyetinin ilk filozofları
; Thales, Anaximandros, Empedocles ve
Democritos kainat ve insanın oluşumuna ait sorular sorup yanıtlar aramışlar. Socrates’ten önce yaşamış olan bu filozoflar batılı düşünce geleneğinin maddeci
-
evrimsel kanadının da
ilk temsilcileriydiler.
**Antropoloji biliminin tarihsel olarak en çok ilişkilendirildiği filozof Heredotos’tur.
Pek çok diyarı gezen Heredot insanlar ve kültürler arasındaki farklılıkları, iklim, coğrafi koşular ve başka doğal nedenlerle açıklama eğilimindedir.
**Sofiz
m düşüncesi dönemin öne çıkan paradigması idi. Sofistlere göre yeryüzünde pratik beceriler ve toplumsal etkinlikler, nesnel bilgi ve mutlak hakikat arayışından çok daha önemliydi. Sofist Protogaras, insan davranışının tanrıların değil yaşam koşularının etk
isi
altında geliştiğini ve dolayısıyla da davranışın kültürel bir dayanağı olduğunu öne sürerken kültürel görecelilik fikrinin de ilk habercisi olmaktaydı.
**Sofizmin bu yaklaşımı karşısında
Socrates
evrenselci bir yaklaşımla antropolojinin psişik
birlik s
avına yaklaşan bir duruşu benimsemekteydi. Socrates’e göre kavraması ve ifade edilmesi güç de olsa
evrensel değerler
mevcuttur.
**İnsanların doğaları itibariyle toplumsal olduklarını söyleyen Aristoteles ise toplumun zaman içerisinde değiştiğini kabul etmekle birlikte evrensel, aşkın bir kâinat varsayımını benimsemeyerek daha pozitivist bir yaklaşımı temsil etmekteyd
; Thales, Anaximandros, Empedocles ve
Democritos kainat ve insanın oluşumuna ait sorular sorup yanıtlar aramışlar. Socrates’ten önce yaşamış olan bu filozoflar batılı düşünce geleneğinin maddeci
-
evrimsel kanadının da
ilk temsilcileriydiler.
**Antropoloji biliminin tarihsel olarak en çok ilişkilendirildiği filozof Heredotos’tur.
Pek çok diyarı gezen Heredot insanlar ve kültürler arasındaki farklılıkları, iklim, coğrafi koşular ve başka doğal nedenlerle açıklama eğilimindedir.
**Sofiz
m düşüncesi dönemin öne çıkan paradigması idi. Sofistlere göre yeryüzünde pratik beceriler ve toplumsal etkinlikler, nesnel bilgi ve mutlak hakikat arayışından çok daha önemliydi. Sofist Protogaras, insan davranışının tanrıların değil yaşam koşularının etk
isi
altında geliştiğini ve dolayısıyla da davranışın kültürel bir dayanağı olduğunu öne sürerken kültürel görecelilik fikrinin de ilk habercisi olmaktaydı.
**Sofizmin bu yaklaşımı karşısında
Socrates
evrenselci bir yaklaşımla antropolojinin psişik
birlik s
avına yaklaşan bir duruşu benimsemekteydi. Socrates’e göre kavraması ve ifade edilmesi güç de olsa
evrensel değerler
mevcuttur.
**İnsanların doğaları itibariyle toplumsal olduklarını söyleyen Aristoteles ise toplumun zaman içerisinde değiştiğini kabul etmekle birlikte evrensel, aşkın bir kâinat varsayımını benimsemeyerek daha pozitivist bir yaklaşımı temsil etmekteyd