Nartaneside
04.Aralık.2017, 14:56
PALE YERLEŞİMİ
Batı Avrupa Yahudilerini özgürleştiren Napoleon Aydınlanma’sı, 18. ve 19. yüzyıllarda Yahudilerin çoğunluğunun yaşadığı Doğu Avrupa’ya ulaşmadı. Yahudiler en çok oralarda yoğunlaşmıştı: yaklaşık 5 milyon kişi; bu da dünyadaki Yahudi nüfusunun %40’ını temsil ediyordu. Doğu Avrupa’da yaşayan Yahudiler 1791 yılından 1915 yılına kadar Çarlık Rusyası tarafından –Büyük Katerina ile başlayarak- Pale Yerleşimi (yani yerleşimin sınırları ) olarak bilinen bir alana kapatılmıştı. Pale, Ukrayna, Litvanya, Belarus, Kırım ve Polonya’nın (1772 yılında Rusya, Prusya ve Avusturya arasında bölüştürülmüştü) bir kısmını da içeren 25 eyaletten oluşuyordu. Yahudiler özellikle Moskova ve St. Petersburg’dan kovulmuş, Pale’de yaşamaya zorlanmıştı. Daha sonra Pale içindeki kentsel alanlardan da kovulmuş ve yalnızca ştetl’lerde yaşanmaya mecbur edilmişlerdi. Zulme rağmen Pale’de bazı şaşırtıcı şeyler oldu. Bir kere yardımseverlik –İbranice “adalet” anl***** gelen tsedaka- hüküm sürüyor, Yahudiler birbirlerine yardım ediyordu. Tarihçi Martin Gilbert Atlas of Jewish History (Yahudi Tarihi Atlası) adlı eserinde Pale’deki tüm eyaletlerde Yahudilerin en az %14’ünün yardıma ihtiyacının olduğunu ve Litvanya ve Ukrayna Yahudilerinin %22 oranındaki yoksul halka destek verdiğini yazar: “Yahudiler tarafından örgütlenen yardım kuruluşları arasında yoksul öğrencilere giyecek, askerlere kaşer yiyecek, fakirlere bedava tıbbi tedavi, yoksul gelinlere drahoma, yetimlere teknik eğitim verenleri vardı.” Bu inanılmaz derecede sofistike bir sosyal refah sistemiydi. Büyük zorluk döneminde, hiçbir Yahudi terk edilmiyordu. Yahudilerin birbirlerine karşı duyarlı olmaları, Yahudi olmayanların gözünden kaçmadı. Gerçekten de bu dönemde rabi’ler yerel Slav nüfustan olanların Yahudiliğe kabulünü yasaklayan bir kararname çıkarmak zorunda kaldı. Hıristiyan Slavlar neden Yahudi olmak istesin? Hiçbir Yahudi’nin sokakta açlıktan ölmeye bırakılmadığını anlamışlardı. Oysa Hıristiyan bir köylü olduğunuz takdirde kolaylıkla sokakta açlıktan ölebilirdiniz çünkü kimse sizinle ilgilenmeyecekti. Ne hükümet size yadım edecekti, ne de Kilise. Dolayısıyla rabi’ler binlerce samimiyetsiz dönmenin hayatını kurtarmak için Yahudiliğe akın etmesini ve Yahudi sosyal refah sisteminden yararlanmasını istemiyordu. TORA ÖĞRENİMİ Zulme karşın Pale’de olan bir başka şaşırtıcı şey, Tora öğreniminin yeniden doğuşu oldu.
Batı Avrupa Yahudilerini özgürleştiren Napoleon Aydınlanma’sı, 18. ve 19. yüzyıllarda Yahudilerin çoğunluğunun yaşadığı Doğu Avrupa’ya ulaşmadı. Yahudiler en çok oralarda yoğunlaşmıştı: yaklaşık 5 milyon kişi; bu da dünyadaki Yahudi nüfusunun %40’ını temsil ediyordu. Doğu Avrupa’da yaşayan Yahudiler 1791 yılından 1915 yılına kadar Çarlık Rusyası tarafından –Büyük Katerina ile başlayarak- Pale Yerleşimi (yani yerleşimin sınırları ) olarak bilinen bir alana kapatılmıştı. Pale, Ukrayna, Litvanya, Belarus, Kırım ve Polonya’nın (1772 yılında Rusya, Prusya ve Avusturya arasında bölüştürülmüştü) bir kısmını da içeren 25 eyaletten oluşuyordu. Yahudiler özellikle Moskova ve St. Petersburg’dan kovulmuş, Pale’de yaşamaya zorlanmıştı. Daha sonra Pale içindeki kentsel alanlardan da kovulmuş ve yalnızca ştetl’lerde yaşanmaya mecbur edilmişlerdi. Zulme rağmen Pale’de bazı şaşırtıcı şeyler oldu. Bir kere yardımseverlik –İbranice “adalet” anl***** gelen tsedaka- hüküm sürüyor, Yahudiler birbirlerine yardım ediyordu. Tarihçi Martin Gilbert Atlas of Jewish History (Yahudi Tarihi Atlası) adlı eserinde Pale’deki tüm eyaletlerde Yahudilerin en az %14’ünün yardıma ihtiyacının olduğunu ve Litvanya ve Ukrayna Yahudilerinin %22 oranındaki yoksul halka destek verdiğini yazar: “Yahudiler tarafından örgütlenen yardım kuruluşları arasında yoksul öğrencilere giyecek, askerlere kaşer yiyecek, fakirlere bedava tıbbi tedavi, yoksul gelinlere drahoma, yetimlere teknik eğitim verenleri vardı.” Bu inanılmaz derecede sofistike bir sosyal refah sistemiydi. Büyük zorluk döneminde, hiçbir Yahudi terk edilmiyordu. Yahudilerin birbirlerine karşı duyarlı olmaları, Yahudi olmayanların gözünden kaçmadı. Gerçekten de bu dönemde rabi’ler yerel Slav nüfustan olanların Yahudiliğe kabulünü yasaklayan bir kararname çıkarmak zorunda kaldı. Hıristiyan Slavlar neden Yahudi olmak istesin? Hiçbir Yahudi’nin sokakta açlıktan ölmeye bırakılmadığını anlamışlardı. Oysa Hıristiyan bir köylü olduğunuz takdirde kolaylıkla sokakta açlıktan ölebilirdiniz çünkü kimse sizinle ilgilenmeyecekti. Ne hükümet size yadım edecekti, ne de Kilise. Dolayısıyla rabi’ler binlerce samimiyetsiz dönmenin hayatını kurtarmak için Yahudiliğe akın etmesini ve Yahudi sosyal refah sisteminden yararlanmasını istemiyordu. TORA ÖĞRENİMİ Zulme karşın Pale’de olan bir başka şaşırtıcı şey, Tora öğreniminin yeniden doğuşu oldu.