aylecA
11.Şubat.2018, 13:02
Erkekler Ne İster?
http://iblog.milliyet.com.tr/imgroot/blogv7/Blog333/2018/01/25/30/580208-3-4-a94c8.jpg
Günümüze kadar aslında toplum olarak erkek (http://blog.milliyet.com.tr/AramaBlog/?search=erkek)lerin beklentileri üzerinde pek durulmadı, hep kadın (http://blog.milliyet.com.tr/AramaBlog/?search=kad%C4%B1n)lar ne ister diye soruldu ve erkeklerin ne istediği konusunda pek az yorum yapıldı. Peki bir erkek kadından ne ister?
Hayatı kadınlar kadar ayrıntılarda yaşamayan erkeklerin iç dünyasına gelin şöyle bir yolculuk yapalım. Ancak ben burada erkek rahat olmak ister, mutlu olmak ister, en az üç çocuk ister gibi klasik kalıp cümleler kullanmayacağım. Öncelikle kadınlar gibi erkeklerin de beklentileri olabileceği konusunda bir anlaşalım.
Peki bunlar neler?
Erkekler hayatlarını basit yaşamak isterler fazla detaya girmeden yalın, özgür ve kısıtlanmadan.
Erkek kendisine önem verilsin ister. Ailesi ve arkadaşları tarafınca önemli olduğunu hissetmek, toplumda yer edinmek ve değer görmek ister. Geleceğe yönelik atacağı adımlarda her zaman yanında olup ona destek olabilecek, onu yargılamadan dinleyip fikir alışverişi yapabileceği bir eş (http://blog.milliyet.com.tr/AramaBlog/?search=e%C5%9F) ister.
‘Sadakat, güven ve açık sözlülük’ bu duygular erkeğin kadında hissetmek istediği en önemli zemin duygulardır. Kadınlar için de önemli olan bu zemin inandırıcılık bakımından erkeklerde biraz daha güç meydana gelmektedir. Erkek güven duyduğu ilişki (http://blog.milliyet.com.tr/AramaBlog/?search=ili%C5%9Fki) içerisindeyken kendini rahat hissettikçe sırlarını sizinle paylaşmaya ve size bağlılık göstermeye başlayacaktır.
Erkeklerin kadınlardan beklediği altı çizilmesi gereken bir diğer önemli konu ise sınırlardır. Erkekler bazen kendi arkadaş çevreleriyle bireysel vakit geçirmek isteyebilirler. Bu sizi sevmediği veya artık sizinle vakit geçirmekten hoşlanmadığı anlamına gelmez. Bu noktada kısıtlanan şeyin her zaman daha cazip geleceğini hatırlatmak isterim. Erkek de kadın gibi “biz” den önceki “ben” hayatına ara ara özlem duyabilir. Bu noktada ise eşlerin birbirinin hayatına müdahale etmek yerine aşırıya kaçmadığı sürece saygı duyması hem çifti mutlu eder hem de ilişkinin niteliğini artırır.
Annelerine benzeyen kadınları seçerler. Şefkat duygusunu ilk tattıkları ve kendilerini en rahat hissettikleri yer ana kucağıdır. Bu sebepten anneleri gibi olan kadın onlar için öncelikli ve el üstündedir. Çünkü anne ne olursa olsun gitmez, koşulsuz sever ve güzel yemeklerle karnını doyurur. Bunun farkında olan erkek hayatını bu çizgiye en yakın gördüğü kadınla birleştirmek ister.
Erkekler yaptıkları şeyler sayesinde değil, olmayı seçtikleri kişi yüzünden sevilmek isterler. Erkekler de kadınlar gibi koşulsuz sevgi ve ilgiye açlardır. Kaybettikleri vakit bile yanlarında gördükleri kadının onlar için çok daha değerli oluşunun nedeni de budur. Değiştirilmek istemez, olduğu gibi kabul görmek isterler. Bulunduğu çevrede, iş ortamında veya ilişkilerinde erkeklerin hoşnut olmadıkları konulardan biri de değişmesinin istenmesidir.
Erkekler sorumluluklarını bilen, yaptığı işi üstlenip hakkını verebilecek bir kadın isterler. Kendi ayakları üzerinde durabilen, kendine yetebilen kadın her zaman güçlü ve ilgi çekicidir. Buradan kasıt çalışan kadın değildir. Hayatın her noktasında güçlü ve pes etmeyen kadındır.
Erkekler; dişli, hoşgörülü, yumuşak başlı ve şefkatli kadınları daha ilgi çekici bulurlar. Bunun sebebi kadının annelik duygusuna ve annelik kapasitesine sahip olduğunu görmek istemeleridir.
Dış görünüşe önem verirler. Hayatlarındaki kadının fiziksel özellikleri, bakımlı ve tertipli olması onlar için önemlidir. Güzellik nasıl göreceliyse zayıf kadın veya balık etli kadından hoşlanırlar yargısı da öyle görecelidir ve erkekten erkeğe değişiklik gösterir.
Erkekler gereksiz konuşmalardan ve eleştirilmekten hoşlanmazlar. Çok konuşmak yerine dinlemesini bilen ve yerinde konuşan kadın isterler. Bunun sebebiyse hayatı kadınlara oranla daha basit ve sorunsuz yaşamayı seçmeleridir. Bu yüzdendir ki iletişime geçen bir kadın anlatılanları tüm detayıyla hatırlarken erkek sadece ana düşünceyi hafızasına alır. Kadınlar gibi her olayı farklı şekillerde düşünmezler, olaylara tek yönlü yaklaşırlar.
Düşüncelerini korkmadan söyleyebilen kadın isterler. Erkek nettir ve karşıdan da bunu bekler. Akıl oyunları ve entrikalardan asla hoşlanmazlar.
Bazen erkekler duygularını ifade etmekten kaçabilirler. Ağlamak, üzülmek veya kırılmak yerine bu duyguları öfkeyle ya da sessiz kalarak gösterirler. Bu durum her erkek için geçerli olmasa da bazı erkekler ağlayıp üzülmeyi doğal bir duygu olarak değil de zayıflık/güçsüzlük belirtisi olarak görürler.
İlgi alaka herkesi mutlu eder. Ancak bu ilginin dozu ayarlanmaz ve mihrak noktanız yalnızca erkeğin üzerinde olursa bu sizi onun gözünde sıradanlaştıracaktır. Başlangıçta çok ilgili olduğunuzu düşündürse dahi bir süre sonra bu durum boğucu bir hal alacaktır. Kendinize bir hayat edinmeli ve onsuz da zamanınızı kaliteli geçirebileceğiniz faaliyetlerde bulunmalısınız. Kendiyle ve hayatıyla barışık olmayan bir kadının hayatındaki erkeğe fazlaca yargılayıcı ve kontrol delisi gibi davranması olası bir durumdur. Bu kontrolsüz ilgi ise sonucunda erkeği sıkarak bunaltacaktır.
Bir erkeğin sizi sevip sevmediğini anlamak istiyorsanız sözlerine değil yaptıklarına odaklanın. Çünkü erkekler genellikle duygularını sözleriyle değil hareketleriyle göstermeyi seçerler. Seni seviyorum demek yerine bunu beden diliyle, küçük sürprizlerle veya hoşlandığınız bir şeyleri size alarak ifade ederler.Ancak sizden yararlanacağı veya çıkar sağlayacağı herhangi bir durumda bu cümleyi duyuyorsanız çok da inanmayın.
Erkekler, yanlarında ki kadının mutlu ve huzurlu olduğunu görmek isterler. Bu onlar için çevreye verilen bir güç mesajıdır ve eşlerinin mutlu olması “ben iyi bir eş/babayım ve sorumluluklarımı yerine getiriyorum” memnuniyetini simgeler.
Sonuç olarak şunu eklemeliyim ki her insan şahsına münhasır farklı kişilik yapılarına sahiptir. Birine uyan bir başkasına uymayabilir bu yüzden karşınızdaki insanı birebir gözleyip keşfetmeniz daha realist sonuçlar verecektir.
Birbirinizi doğru tanıyıp sağlıklı ilişkiler kurmanızı dilerim.
Psikolog Ayşe Düşüngülü (http://blog.milliyet.com.tr/AramaBlog/?search=Ay%C5%9Fe%20D%C3%BC%C5%9F%C3%BCng%C3%BCl%C 3%BC)
http://iblog.milliyet.com.tr/imgroot/blogv7/Blog333/2018/01/25/30/580208-3-4-a94c8.jpg
Günümüze kadar aslında toplum olarak erkek (http://blog.milliyet.com.tr/AramaBlog/?search=erkek)lerin beklentileri üzerinde pek durulmadı, hep kadın (http://blog.milliyet.com.tr/AramaBlog/?search=kad%C4%B1n)lar ne ister diye soruldu ve erkeklerin ne istediği konusunda pek az yorum yapıldı. Peki bir erkek kadından ne ister?
Hayatı kadınlar kadar ayrıntılarda yaşamayan erkeklerin iç dünyasına gelin şöyle bir yolculuk yapalım. Ancak ben burada erkek rahat olmak ister, mutlu olmak ister, en az üç çocuk ister gibi klasik kalıp cümleler kullanmayacağım. Öncelikle kadınlar gibi erkeklerin de beklentileri olabileceği konusunda bir anlaşalım.
Peki bunlar neler?
Erkekler hayatlarını basit yaşamak isterler fazla detaya girmeden yalın, özgür ve kısıtlanmadan.
Erkek kendisine önem verilsin ister. Ailesi ve arkadaşları tarafınca önemli olduğunu hissetmek, toplumda yer edinmek ve değer görmek ister. Geleceğe yönelik atacağı adımlarda her zaman yanında olup ona destek olabilecek, onu yargılamadan dinleyip fikir alışverişi yapabileceği bir eş (http://blog.milliyet.com.tr/AramaBlog/?search=e%C5%9F) ister.
‘Sadakat, güven ve açık sözlülük’ bu duygular erkeğin kadında hissetmek istediği en önemli zemin duygulardır. Kadınlar için de önemli olan bu zemin inandırıcılık bakımından erkeklerde biraz daha güç meydana gelmektedir. Erkek güven duyduğu ilişki (http://blog.milliyet.com.tr/AramaBlog/?search=ili%C5%9Fki) içerisindeyken kendini rahat hissettikçe sırlarını sizinle paylaşmaya ve size bağlılık göstermeye başlayacaktır.
Erkeklerin kadınlardan beklediği altı çizilmesi gereken bir diğer önemli konu ise sınırlardır. Erkekler bazen kendi arkadaş çevreleriyle bireysel vakit geçirmek isteyebilirler. Bu sizi sevmediği veya artık sizinle vakit geçirmekten hoşlanmadığı anlamına gelmez. Bu noktada kısıtlanan şeyin her zaman daha cazip geleceğini hatırlatmak isterim. Erkek de kadın gibi “biz” den önceki “ben” hayatına ara ara özlem duyabilir. Bu noktada ise eşlerin birbirinin hayatına müdahale etmek yerine aşırıya kaçmadığı sürece saygı duyması hem çifti mutlu eder hem de ilişkinin niteliğini artırır.
Annelerine benzeyen kadınları seçerler. Şefkat duygusunu ilk tattıkları ve kendilerini en rahat hissettikleri yer ana kucağıdır. Bu sebepten anneleri gibi olan kadın onlar için öncelikli ve el üstündedir. Çünkü anne ne olursa olsun gitmez, koşulsuz sever ve güzel yemeklerle karnını doyurur. Bunun farkında olan erkek hayatını bu çizgiye en yakın gördüğü kadınla birleştirmek ister.
Erkekler yaptıkları şeyler sayesinde değil, olmayı seçtikleri kişi yüzünden sevilmek isterler. Erkekler de kadınlar gibi koşulsuz sevgi ve ilgiye açlardır. Kaybettikleri vakit bile yanlarında gördükleri kadının onlar için çok daha değerli oluşunun nedeni de budur. Değiştirilmek istemez, olduğu gibi kabul görmek isterler. Bulunduğu çevrede, iş ortamında veya ilişkilerinde erkeklerin hoşnut olmadıkları konulardan biri de değişmesinin istenmesidir.
Erkekler sorumluluklarını bilen, yaptığı işi üstlenip hakkını verebilecek bir kadın isterler. Kendi ayakları üzerinde durabilen, kendine yetebilen kadın her zaman güçlü ve ilgi çekicidir. Buradan kasıt çalışan kadın değildir. Hayatın her noktasında güçlü ve pes etmeyen kadındır.
Erkekler; dişli, hoşgörülü, yumuşak başlı ve şefkatli kadınları daha ilgi çekici bulurlar. Bunun sebebi kadının annelik duygusuna ve annelik kapasitesine sahip olduğunu görmek istemeleridir.
Dış görünüşe önem verirler. Hayatlarındaki kadının fiziksel özellikleri, bakımlı ve tertipli olması onlar için önemlidir. Güzellik nasıl göreceliyse zayıf kadın veya balık etli kadından hoşlanırlar yargısı da öyle görecelidir ve erkekten erkeğe değişiklik gösterir.
Erkekler gereksiz konuşmalardan ve eleştirilmekten hoşlanmazlar. Çok konuşmak yerine dinlemesini bilen ve yerinde konuşan kadın isterler. Bunun sebebiyse hayatı kadınlara oranla daha basit ve sorunsuz yaşamayı seçmeleridir. Bu yüzdendir ki iletişime geçen bir kadın anlatılanları tüm detayıyla hatırlarken erkek sadece ana düşünceyi hafızasına alır. Kadınlar gibi her olayı farklı şekillerde düşünmezler, olaylara tek yönlü yaklaşırlar.
Düşüncelerini korkmadan söyleyebilen kadın isterler. Erkek nettir ve karşıdan da bunu bekler. Akıl oyunları ve entrikalardan asla hoşlanmazlar.
Bazen erkekler duygularını ifade etmekten kaçabilirler. Ağlamak, üzülmek veya kırılmak yerine bu duyguları öfkeyle ya da sessiz kalarak gösterirler. Bu durum her erkek için geçerli olmasa da bazı erkekler ağlayıp üzülmeyi doğal bir duygu olarak değil de zayıflık/güçsüzlük belirtisi olarak görürler.
İlgi alaka herkesi mutlu eder. Ancak bu ilginin dozu ayarlanmaz ve mihrak noktanız yalnızca erkeğin üzerinde olursa bu sizi onun gözünde sıradanlaştıracaktır. Başlangıçta çok ilgili olduğunuzu düşündürse dahi bir süre sonra bu durum boğucu bir hal alacaktır. Kendinize bir hayat edinmeli ve onsuz da zamanınızı kaliteli geçirebileceğiniz faaliyetlerde bulunmalısınız. Kendiyle ve hayatıyla barışık olmayan bir kadının hayatındaki erkeğe fazlaca yargılayıcı ve kontrol delisi gibi davranması olası bir durumdur. Bu kontrolsüz ilgi ise sonucunda erkeği sıkarak bunaltacaktır.
Bir erkeğin sizi sevip sevmediğini anlamak istiyorsanız sözlerine değil yaptıklarına odaklanın. Çünkü erkekler genellikle duygularını sözleriyle değil hareketleriyle göstermeyi seçerler. Seni seviyorum demek yerine bunu beden diliyle, küçük sürprizlerle veya hoşlandığınız bir şeyleri size alarak ifade ederler.Ancak sizden yararlanacağı veya çıkar sağlayacağı herhangi bir durumda bu cümleyi duyuyorsanız çok da inanmayın.
Erkekler, yanlarında ki kadının mutlu ve huzurlu olduğunu görmek isterler. Bu onlar için çevreye verilen bir güç mesajıdır ve eşlerinin mutlu olması “ben iyi bir eş/babayım ve sorumluluklarımı yerine getiriyorum” memnuniyetini simgeler.
Sonuç olarak şunu eklemeliyim ki her insan şahsına münhasır farklı kişilik yapılarına sahiptir. Birine uyan bir başkasına uymayabilir bu yüzden karşınızdaki insanı birebir gözleyip keşfetmeniz daha realist sonuçlar verecektir.
Birbirinizi doğru tanıyıp sağlıklı ilişkiler kurmanızı dilerim.
Psikolog Ayşe Düşüngülü (http://blog.milliyet.com.tr/AramaBlog/?search=Ay%C5%9Fe%20D%C3%BC%C5%9F%C3%BCng%C3%BCl%C 3%BC)