Amazonia
28.Nisan.2018, 00:58
Büyük bir heyecan ve merakla beklediğimiz Ramazan ayında neler yapmamız gerektiğini az çok biliyoruz. Fakat neler yapmamamız gerektiğini herhalde pek bilmiyor veya dikkat etmiyoruz.
Oruç çok önemli bir ibadet ama oruç tutup sevabı kazanamama tehlikesi de var. Eğer gereklerine uyulmaz, kaçınılması gerekenlerden de kaçınılmazsa, emekler boşa gider, yazık olur.
Peygamber (sav) Efendimiz buyuruyorlar ki: "Nice oruç tutan insan vardır ki, tuttuğu oruçtan ona bir kâr, bir kazanç, bir sevap gelmez, ancak aç kalmış olur. Aç kalmaktan başka eline bir şey geçmez."
Demek ki, elimizden geldiği kadarıyla -zorunlu haller dışında- ibadetlerin bütün gereklerini yerine getirmemiz gerekiyor. Tabi gevşeklik ve tembellik nefsin heva ve arzularındandır, zorunlu hallerden olmadığını unutmamalı.
Ne Yapmamalı?
O halde oruç tutan kişi neleri yapmamalı bir hatırlayalım:
* İftarda çok aşırı yemek yiyoruz. Hem sıhhate aykırı, hem de orucun mantığına aykırı. Oruçlu aç duruyor ki, biraz nefsi zayıflasın, kalbi nurlansın, ruhu kuvvetlensin!
* Gündüz oruç tutup, akşam haram yollardan kazanılmış paralarla orucunu açmamalı
* Özellikle oruçluyken gözüne sahip çıkmalı, harama, namahreme bakmamalı
* Kulağına da sahip olacak, kulağı haram şey dinlemeyecek, harama kulak vermeyecek (özellikle akşamki TV eğlence programlarına dikkat)
* Eline ve diline de sahip olacak, alış-verişe, ticaretine dikkat edecek; eli harama uzanmayacak, dili haram söylemeyecek (gıybet-dedikodu, yalan)
* Ayağına da sahip olacak, ayağı harama ve kötü mekanlara gitmeyecek
* Oruç tutuyoruz diye aç kalınınca, insanın ruhsal istikrârı da biraz sarsılabiliyor. Oruçlu olan sinirli oluyor. Sinirli olunca sağa sola çatıyor, bağırıyor. Sigara alışkını, tiryakisi, oruçlu olunca sigarayı içmediği için bir asabilik bastırıyor; etrafını haşlıyor, üzüyor, vuruyor, kırıyor... Halbuki oruç sabır ibadetidir. Kendisini tutacaktı, böyle şeyler yapmayacaktı
* Teravih namazını, çok rekât çabuk bitsin diye süratli bir şekilde kılmamalı
* Bazıları sahura kalkmayıp "Ben dayanabilirim, akşamdan yer yatarım" diyorlar, sahura kalkmamak da yanlıştır, sahur sünnettir.
* Evde sahurdan sonra, imsak kesildiği zaman, hemen sabah namazını kılıp tekrar yatağa girmemeli.
Hatta bazıları oruç tutuyor ama namaz kılmıyor… Ne acaip bir iş! Namaz alışkanlıkları yoksa bile, hiç değilse oruç vesilesiyle namazlarını kılmalı, kendilerini namaza alıştırmalılar.
* Ramazanda ibadetlerin arttırılması gerekirken, tam aksi yapılıyor ve akşam namazı camide cemaatle kılınmıyor.
Ne Yapmalı?
* Helâl lokma dindarlığın, takvânın temelidir. Onun için lokmanın helâl olmasına çok dikkat etmek lâzım!..
* iftarda da biraz hafif yemeliki, açlığın faydaları, aç durmanın, oruç tutmanın manevî faydaları, maddî faydaları, sıhhî faydaları vücut üzerinde görülsün...
* Teravih namazını, sakin sakin, tâdil-i erkân ile, rükûsuna, secdesine hakkını vererek namaz kıldıran imamların arkasında namaz kılmalı!.. Hırsızlığın en kötüsü namazda rükûdan, secdeden çalmaktır. Yatsıdan sonra kılınan bu teravih namazı gece namazından sayılır. Gece namazının sevabı da çok büyüktür ama, Ramazanda sevap daha da büyükleşiyor.
* Özellikle sahura, uykuyu bölüp kalmak lâzım. Çünkü gece kalkmaya alışma çalışmasıdır Ramazan... Sahura yemek yiyeceğiz diye kalkıp, bir ay sahur vaktinde, seher vaktinde uyanmayı öğrenince, senenin öbür zamanlarında da o güzel vakitte kalkıp ibadet etmeye bir alıştırmadır,
* Sahura kalkıldığı zaman, bir de abdest alınmalı, iki rekât-dört rekât, hanım yemeği hazırlayıncaya kadar, çoluk çocuk sofraya toplanıncaya kadar bir teheccüd namazı kılınmalı. Sahurda kılınan namaz çok sevaptır.
* Sahurdan sonra camide namaz kılmaya gitmeli. Evde kılmak, cemaatle bile olsa, çoluk çocuğu toplayarak cemaatle kılsa bile, camide kılmaya denk olamaz.
Çünkü camiye doğru giderken attığı her adımda bir derecesi yükselir. Her adımda bir günahı silinir, her adımda kendisine bir hasene verilir. Oraya gittiği zaman da, camideki mübarek insanların kazançlarından ona da ortaklık gelir. Camide o mübareklerin kıldığı namazlar dolayısıyla, namazı kabul olur. Evindeki belki kabul olmaz.
Camiye gidemiyorsa, hiç değilse bir müddet başka bir ibadetle meşgul olup sonra kılmalı.
* İftar yemeğini hafifçe geçirerek, fazla vakit kaybetmeden camiye gidilip cemaatle akşam namazı kılınmalı.
ALINTIDIR....
Oruç çok önemli bir ibadet ama oruç tutup sevabı kazanamama tehlikesi de var. Eğer gereklerine uyulmaz, kaçınılması gerekenlerden de kaçınılmazsa, emekler boşa gider, yazık olur.
Peygamber (sav) Efendimiz buyuruyorlar ki: "Nice oruç tutan insan vardır ki, tuttuğu oruçtan ona bir kâr, bir kazanç, bir sevap gelmez, ancak aç kalmış olur. Aç kalmaktan başka eline bir şey geçmez."
Demek ki, elimizden geldiği kadarıyla -zorunlu haller dışında- ibadetlerin bütün gereklerini yerine getirmemiz gerekiyor. Tabi gevşeklik ve tembellik nefsin heva ve arzularındandır, zorunlu hallerden olmadığını unutmamalı.
Ne Yapmamalı?
O halde oruç tutan kişi neleri yapmamalı bir hatırlayalım:
* İftarda çok aşırı yemek yiyoruz. Hem sıhhate aykırı, hem de orucun mantığına aykırı. Oruçlu aç duruyor ki, biraz nefsi zayıflasın, kalbi nurlansın, ruhu kuvvetlensin!
* Gündüz oruç tutup, akşam haram yollardan kazanılmış paralarla orucunu açmamalı
* Özellikle oruçluyken gözüne sahip çıkmalı, harama, namahreme bakmamalı
* Kulağına da sahip olacak, kulağı haram şey dinlemeyecek, harama kulak vermeyecek (özellikle akşamki TV eğlence programlarına dikkat)
* Eline ve diline de sahip olacak, alış-verişe, ticaretine dikkat edecek; eli harama uzanmayacak, dili haram söylemeyecek (gıybet-dedikodu, yalan)
* Ayağına da sahip olacak, ayağı harama ve kötü mekanlara gitmeyecek
* Oruç tutuyoruz diye aç kalınınca, insanın ruhsal istikrârı da biraz sarsılabiliyor. Oruçlu olan sinirli oluyor. Sinirli olunca sağa sola çatıyor, bağırıyor. Sigara alışkını, tiryakisi, oruçlu olunca sigarayı içmediği için bir asabilik bastırıyor; etrafını haşlıyor, üzüyor, vuruyor, kırıyor... Halbuki oruç sabır ibadetidir. Kendisini tutacaktı, böyle şeyler yapmayacaktı
* Teravih namazını, çok rekât çabuk bitsin diye süratli bir şekilde kılmamalı
* Bazıları sahura kalkmayıp "Ben dayanabilirim, akşamdan yer yatarım" diyorlar, sahura kalkmamak da yanlıştır, sahur sünnettir.
* Evde sahurdan sonra, imsak kesildiği zaman, hemen sabah namazını kılıp tekrar yatağa girmemeli.
Hatta bazıları oruç tutuyor ama namaz kılmıyor… Ne acaip bir iş! Namaz alışkanlıkları yoksa bile, hiç değilse oruç vesilesiyle namazlarını kılmalı, kendilerini namaza alıştırmalılar.
* Ramazanda ibadetlerin arttırılması gerekirken, tam aksi yapılıyor ve akşam namazı camide cemaatle kılınmıyor.
Ne Yapmalı?
* Helâl lokma dindarlığın, takvânın temelidir. Onun için lokmanın helâl olmasına çok dikkat etmek lâzım!..
* iftarda da biraz hafif yemeliki, açlığın faydaları, aç durmanın, oruç tutmanın manevî faydaları, maddî faydaları, sıhhî faydaları vücut üzerinde görülsün...
* Teravih namazını, sakin sakin, tâdil-i erkân ile, rükûsuna, secdesine hakkını vererek namaz kıldıran imamların arkasında namaz kılmalı!.. Hırsızlığın en kötüsü namazda rükûdan, secdeden çalmaktır. Yatsıdan sonra kılınan bu teravih namazı gece namazından sayılır. Gece namazının sevabı da çok büyüktür ama, Ramazanda sevap daha da büyükleşiyor.
* Özellikle sahura, uykuyu bölüp kalmak lâzım. Çünkü gece kalkmaya alışma çalışmasıdır Ramazan... Sahura yemek yiyeceğiz diye kalkıp, bir ay sahur vaktinde, seher vaktinde uyanmayı öğrenince, senenin öbür zamanlarında da o güzel vakitte kalkıp ibadet etmeye bir alıştırmadır,
* Sahura kalkıldığı zaman, bir de abdest alınmalı, iki rekât-dört rekât, hanım yemeği hazırlayıncaya kadar, çoluk çocuk sofraya toplanıncaya kadar bir teheccüd namazı kılınmalı. Sahurda kılınan namaz çok sevaptır.
* Sahurdan sonra camide namaz kılmaya gitmeli. Evde kılmak, cemaatle bile olsa, çoluk çocuğu toplayarak cemaatle kılsa bile, camide kılmaya denk olamaz.
Çünkü camiye doğru giderken attığı her adımda bir derecesi yükselir. Her adımda bir günahı silinir, her adımda kendisine bir hasene verilir. Oraya gittiği zaman da, camideki mübarek insanların kazançlarından ona da ortaklık gelir. Camide o mübareklerin kıldığı namazlar dolayısıyla, namazı kabul olur. Evindeki belki kabul olmaz.
Camiye gidemiyorsa, hiç değilse bir müddet başka bir ibadetle meşgul olup sonra kılmalı.
* İftar yemeğini hafifçe geçirerek, fazla vakit kaybetmeden camiye gidilip cemaatle akşam namazı kılınmalı.
ALINTIDIR....