BOZKURT21
14.Mayıs.2018, 22:12
slamiyet’in kabulünden sonra Türkler yaşamın her alanında Araplardan, Farslardan etkilenmişlerdir. Bu etkileşimin en belirgin olduğu alanların başında edebiyat göze çarpmaktadır.
13. yy dan dan itibaren şair ve yazarlar Fars- Arap etkisine girmeye başlamıştır.
Şairler şiirlerini “DİVAN” adını verdikleri bir kitapta topladıkları için bu edebiyatına “Divan Edebiyatı” denilmiştir.
Ayrıca “klasik-eski –zümre edebiyatı” da denilir
Bu edebiyatın özünde dinde tasavvuf vardır.
Dil çoğunlukla halkın anlayacağı tarzda değildir.
Arap ve Fars edebiyatı örnek alınmıştır.
Saraydan destek gördüğü için “saray edebiyatı” da denilmiştir
Ölçü olarak “aruz ölçüsü” kullanılmış.
Çoğunlukla aşk, şarap, kadın övgü, din, ahlak, tasavvuf konuları işlenmiştir
Kafiye hem göz hem de kulak için anlayışı hakimdir.
Zengin ve tam kafiye sıklıkla kullanılmıştır.
Divan dışında beş mesnevinin toplandığı kitaba “hamse” denilir.
Nazım biçimleri “beyitle” yazılanlar:Gazel, kaside, mesnevi,
“bentlerle”yazılanlar:rubai, tuyuğ,şarkı,terkib-i bent,terci-i bent,murabba
BEYİTLERLE YAZILAN NAZIM ŞEKİLLERİ
1 ) GAZEL
Güzellik, aşk, kadın, şarap gibi konuları işleyen nazım türüdür.
Araplarda Farslara onlardan da Türklere geçmiştir.
Gazelin ilk beyitine “matla”son beyitine “makta” denir.
En güzel beyitine “beyt’ül gazel ya da şah beyit” denir
Kafiye şeması: “aa,ba, ca da...” şeklindedir.
“En az beş en fazla on beş beyit” ten oluşur.
Konu birliği yoktur. Her beyit başka bir konudan bahsedebilir.
2 ) KASİDE
Herhangi bir kişiyi ya da durumu övmek amacıyla yazılan şiirlerdir.
En 33 en fazla 99 beyitten oluşur.
İlk beyitine matla, son beyitine makta, şairin adının bulunduğu beyite taç beyit adı verilir.
Kafiye düzeni gazelle aynıdır.
Allah’ın birliğini anlatan kasidelere: TEVHİT
Allah’a dua etmek için yazılanlara: MÜNACAAT
Herhangi bir şahsı övmek için yazılanlara: METHİYE
Peygamberleri övmek için yazılanlara: NAAT
Birini eleştirmek için yazılanlara: HİCVİYE
Ölen birinin arkasından yazılanlara MERSİYE kasidesi denir.
Kaside: nesip-girizgâh-methiye-tegazzül-fahriye-dua bölümlerinden oluşur.
En önemli kasideci NEFİ’dir.
3 ) MESNEVİ
Roman ve hikâyenin yerini tutan çoğunlukla uzun konuların işlendiği nazım biçimine denir.
Her beyit kendi arasında kafiyeli olduğu için uzun yazılmaya imkân vermiştir.
Beyit sınırı yoktur.
Çoğunlukla hikemi konular, efsaneler, kahramanlık ve aşk konuları işlenmiştir.
Leyla-Mecnun mesnevisi en çok okunan olmuştur.
UYARI: Bunların dışında uzun ve kısa mısraların ard arda sıralanmasıyla yazılan Müstezat, günümüz manileri gibi kafiyeleşen kıt’alar da yazılmıştır. Kıtalar aaxa şeklinde kafiyelenir.
BENTLERLE YAZILAN NAZIM ŞEKİLLERİ
TERKİB_İ BENT
5 ile 15 bent arasıda değişir uzunluğu.( 15 ten fazla olan da var)
Her bent 8–15 beyit arasında değişir.
Didaktik, felsefi, eleştiri konularında yazılır.
Gazel gibi kafiyelenir.
Ziya Paşa’nın terkib-i bendi meşhurdur
TERCİ_İ BENT
Terkibi-i bente benzer.
3 ) TUYUĞ
Divan edebiyatına Türklerin kattığı bir türdür.
Felsefi konular işlenmektedir.
Kadı Burhanettin’in tuyuğları meşhurdur
4 ) RUBAİ
Kafiyelenişi aaxa şeklindedir.
Aruzun belli kalıplarıyla yazılır.
Felsefi ve hikemi derinliği olan konular işlenmiştir.
İran’da ÖMER HAYYAM, Türk edebiyatında MEVLANA ‘nın rubaileri meşhurdur.
5 ) ŞARKI
Türklerin divan edebiyatına kattığı bir türdür.
Aşk kadın şarap konuları işlenmiştir.
Nedim bu türün en önemli temsilciliğini yapmıştır.
Üçüncü mısrasına “miyan” denir.
DİVAN EDEBİYATININ ŞAİR VE YAZARLARI
HOCA DEHHANİ
Divan edebiyatının kurucusu kabul edilir.
Yirmi bin beyitlik “Selçuk Şehnamesi”adlı kitabı vardır.
Vatan hasreti ile ilgili şiirleri vardır.
MEVLANA
Mevlevi tarikatının kurucusudur.
Mesnevi adlı yüz bin beyitlik eseri vardır
Divan-ı Kebir, Mektubat adlı eserleri de vardır.
13.yy. tasavvuf şairidir.
Bütün eserlerini Farsça yazmıştır.
NECATİ BEY
Divanı vardır.
Millileşme akımını savunmuştur.
Eserlerinde sade bir dil kullanmıştır.
Divan şiirine bir yerlilik, bir ulusallık kazandırmaya çalışmıştır.
AHMEDİ
14. yy. da tanınmış bir şairdir.
İran edebiyatının bütün özelliklerini edebiyatımıza katmaya çalışmıştır.
Din dışı konularda şiirler yazmıştır.
“Cemşit u Hurşit, İskendername Divan’ı”adlı eserleri vardır.
ŞEYHİ
15. yyda yaşamıştır.
Tasavvufi şiirleri ağırlıktadır.
Çağının dil inceliklerini eserlerinde yansıtmıştır.
Devrinin bozukluklarını bir eşekten yola çıkarak şikâyet ettiği “HARNAME”adlı kitabı meşhurdur. Bu kitap birçok yönüyle fabl özelliği taşımaktadır.
Harname, Hüsrev ü Şirin ve Divan adlı kitapları vardır.
ALİ ŞİR NEVAİ
Çağatay Türk edebiyatını en önemli temsilcisi sayılır
“Muhakemet’ül Lugateyn”adlı kitabıyla Türkçe-Farsçayı karşılaştırmış ve Türkçenin Farsçadan üstün olduğunu söylemiştir.
“Hamse” (beş mesnevi) sahibidir.
İlk bibliyografya kitabımız (şairlerin hayatını almış) olan “Mecalisü’ün Nefais”adlı kitabı vardır.
Türkçenin musiki ve vezin kalıplarını içeren Mizanül Evzan adlı kitabı vardır.
Devlet adamlığı yapmıştır.
FUZULİ
Duygu, düşünüş ve edebiyat açısından Türk edebiyatının en büyük şairi sayılır.
Lirik şiirleri oldukça meşhurdur.
Platonik bir aşk anlayışı vardır.
Azeri Türkçesini kullanmıştır.
Uçsuz bir hayal dünyasına, derin bir bilgiye sahiptir.
Kerbela da türbedarlık yaptığı söylenir.
Ona göre şair bilgisiz olamaz, ilham olmadan şiir yazılmaz. Şiir bir Allah lütfüdür.
“Şikâyetname” adlı eseri devrin bozukluklarını anlatan “hiciv”dalında ilk mektuptur.
Türkçe Divanı, Farsça Divanı, Arapça Divanı, Hadikat’üs Süeda, Beng ü Bade, Leyla ü Mecnun Mesnevisi, Hadisi Erbain, Şikâyetname adlı kitapları vardır.
SİNAN PAŞA
15.yüzyılın nesir yazarıdır.
Dili oldukça süslüdür.
“Tazarru -name”adlı eseri oldukça meşhurdur. Seciler ve söz sanatlarıyla doludur.
BAKİ
Şairlerin sultanı lakabıyla anılır(sultan’uş şuara)
Kanuni’nin iltifatına çokça mazhar olmuştur.
Genellikle din dışı konularda şiir yazmıştır.
Ahenk ve kulak için kafiyeye çok düşkündür.
16.yyda yaşamış en büyük şairdir.
Divan’ı ve Kanuni Mersiyesi meşhurdur.
NEFİ
Kasidenin Türk edebiyatındaki tartışmasız lideridir.
Övdüğünü göğe çıkarır, yerdiğini yerin dibine geçirir. Sınırlaması yoktur.
Dili oldukça süslüdür.
Öldürüldüğü söylenir şiirleri yüzünden.
“Sihamı- Kaza adlı eseri vardır.
KÂTİP ÇELEBİ
“Cihan-numa, Keşf’uz Zunün, Mizan’ül- Hak”adlı eserleri vardır.
Didaktik eserler yazmıştır.
BAĞDATLI RUHİ
Toplumcu bir özelliğe sahiptir.
Döneminin aksaklıklarını terki-i bentleriyle eleştirmiştir.
Tarikata girmesine rağmen din dışı şiirleri vardır.
NABİ
Asıl adı Yusuf’tur.
17. yy da yetişmiştir.
Didaktik – hikemi şiirin edebiyatımızdaki en iyi temsilcisi sayılır.
Akıcı ve düzgün bir dili vardır.
Oğlu için yazdığı “Hayriye”adlı kitabı meşhurdur.
Farsça ve Türkçe Divanı, Hayrabat, Sürname adlı kitapları vardır
EVLİYA ÇELEBİ
Edebiyatımızın seyahat yazarlarının piridir.
“Seyahat-name” adlı eseri vardır.
NEDİM
Lale Devri (18. yy) nin eğlencelerini eserlerinde en iyi yansıtan şairdir.
Şiirde mahallileşme akımını başlatan ve yerleştiren şairdir.
Tasavvufun etkisinde kalmayan tek şairdir.
İstanbul Türkçesi ile yazmıştır.
Halk dilini, inanışlarını şiirlerinde işlemiştir.
Divan edebiyatının klasik söylemlerine(mazmun) yenilerini katmıştır.
“Şarkı” nazım şeklini en ustaca kullanan şair olmuştur.
Hece vezniyle şiirleri de vardır.
ŞEYH GALİP
Divan edebiyatının son büyük şairidir.
Yenileşme hareketlerine uygun şiirler yazmıştır, halk söylemlerini eserlerinde kullanmıştır.
Hece ölçüsüyle şiirler yazmıştır.
Genel olarak dili süslü ve ağırdır.
“Hüsn ü Aşk” adlı mesnevisi meşhurdur.
13. yy dan dan itibaren şair ve yazarlar Fars- Arap etkisine girmeye başlamıştır.
Şairler şiirlerini “DİVAN” adını verdikleri bir kitapta topladıkları için bu edebiyatına “Divan Edebiyatı” denilmiştir.
Ayrıca “klasik-eski –zümre edebiyatı” da denilir
Bu edebiyatın özünde dinde tasavvuf vardır.
Dil çoğunlukla halkın anlayacağı tarzda değildir.
Arap ve Fars edebiyatı örnek alınmıştır.
Saraydan destek gördüğü için “saray edebiyatı” da denilmiştir
Ölçü olarak “aruz ölçüsü” kullanılmış.
Çoğunlukla aşk, şarap, kadın övgü, din, ahlak, tasavvuf konuları işlenmiştir
Kafiye hem göz hem de kulak için anlayışı hakimdir.
Zengin ve tam kafiye sıklıkla kullanılmıştır.
Divan dışında beş mesnevinin toplandığı kitaba “hamse” denilir.
Nazım biçimleri “beyitle” yazılanlar:Gazel, kaside, mesnevi,
“bentlerle”yazılanlar:rubai, tuyuğ,şarkı,terkib-i bent,terci-i bent,murabba
BEYİTLERLE YAZILAN NAZIM ŞEKİLLERİ
1 ) GAZEL
Güzellik, aşk, kadın, şarap gibi konuları işleyen nazım türüdür.
Araplarda Farslara onlardan da Türklere geçmiştir.
Gazelin ilk beyitine “matla”son beyitine “makta” denir.
En güzel beyitine “beyt’ül gazel ya da şah beyit” denir
Kafiye şeması: “aa,ba, ca da...” şeklindedir.
“En az beş en fazla on beş beyit” ten oluşur.
Konu birliği yoktur. Her beyit başka bir konudan bahsedebilir.
2 ) KASİDE
Herhangi bir kişiyi ya da durumu övmek amacıyla yazılan şiirlerdir.
En 33 en fazla 99 beyitten oluşur.
İlk beyitine matla, son beyitine makta, şairin adının bulunduğu beyite taç beyit adı verilir.
Kafiye düzeni gazelle aynıdır.
Allah’ın birliğini anlatan kasidelere: TEVHİT
Allah’a dua etmek için yazılanlara: MÜNACAAT
Herhangi bir şahsı övmek için yazılanlara: METHİYE
Peygamberleri övmek için yazılanlara: NAAT
Birini eleştirmek için yazılanlara: HİCVİYE
Ölen birinin arkasından yazılanlara MERSİYE kasidesi denir.
Kaside: nesip-girizgâh-methiye-tegazzül-fahriye-dua bölümlerinden oluşur.
En önemli kasideci NEFİ’dir.
3 ) MESNEVİ
Roman ve hikâyenin yerini tutan çoğunlukla uzun konuların işlendiği nazım biçimine denir.
Her beyit kendi arasında kafiyeli olduğu için uzun yazılmaya imkân vermiştir.
Beyit sınırı yoktur.
Çoğunlukla hikemi konular, efsaneler, kahramanlık ve aşk konuları işlenmiştir.
Leyla-Mecnun mesnevisi en çok okunan olmuştur.
UYARI: Bunların dışında uzun ve kısa mısraların ard arda sıralanmasıyla yazılan Müstezat, günümüz manileri gibi kafiyeleşen kıt’alar da yazılmıştır. Kıtalar aaxa şeklinde kafiyelenir.
BENTLERLE YAZILAN NAZIM ŞEKİLLERİ
TERKİB_İ BENT
5 ile 15 bent arasıda değişir uzunluğu.( 15 ten fazla olan da var)
Her bent 8–15 beyit arasında değişir.
Didaktik, felsefi, eleştiri konularında yazılır.
Gazel gibi kafiyelenir.
Ziya Paşa’nın terkib-i bendi meşhurdur
TERCİ_İ BENT
Terkibi-i bente benzer.
3 ) TUYUĞ
Divan edebiyatına Türklerin kattığı bir türdür.
Felsefi konular işlenmektedir.
Kadı Burhanettin’in tuyuğları meşhurdur
4 ) RUBAİ
Kafiyelenişi aaxa şeklindedir.
Aruzun belli kalıplarıyla yazılır.
Felsefi ve hikemi derinliği olan konular işlenmiştir.
İran’da ÖMER HAYYAM, Türk edebiyatında MEVLANA ‘nın rubaileri meşhurdur.
5 ) ŞARKI
Türklerin divan edebiyatına kattığı bir türdür.
Aşk kadın şarap konuları işlenmiştir.
Nedim bu türün en önemli temsilciliğini yapmıştır.
Üçüncü mısrasına “miyan” denir.
DİVAN EDEBİYATININ ŞAİR VE YAZARLARI
HOCA DEHHANİ
Divan edebiyatının kurucusu kabul edilir.
Yirmi bin beyitlik “Selçuk Şehnamesi”adlı kitabı vardır.
Vatan hasreti ile ilgili şiirleri vardır.
MEVLANA
Mevlevi tarikatının kurucusudur.
Mesnevi adlı yüz bin beyitlik eseri vardır
Divan-ı Kebir, Mektubat adlı eserleri de vardır.
13.yy. tasavvuf şairidir.
Bütün eserlerini Farsça yazmıştır.
NECATİ BEY
Divanı vardır.
Millileşme akımını savunmuştur.
Eserlerinde sade bir dil kullanmıştır.
Divan şiirine bir yerlilik, bir ulusallık kazandırmaya çalışmıştır.
AHMEDİ
14. yy. da tanınmış bir şairdir.
İran edebiyatının bütün özelliklerini edebiyatımıza katmaya çalışmıştır.
Din dışı konularda şiirler yazmıştır.
“Cemşit u Hurşit, İskendername Divan’ı”adlı eserleri vardır.
ŞEYHİ
15. yyda yaşamıştır.
Tasavvufi şiirleri ağırlıktadır.
Çağının dil inceliklerini eserlerinde yansıtmıştır.
Devrinin bozukluklarını bir eşekten yola çıkarak şikâyet ettiği “HARNAME”adlı kitabı meşhurdur. Bu kitap birçok yönüyle fabl özelliği taşımaktadır.
Harname, Hüsrev ü Şirin ve Divan adlı kitapları vardır.
ALİ ŞİR NEVAİ
Çağatay Türk edebiyatını en önemli temsilcisi sayılır
“Muhakemet’ül Lugateyn”adlı kitabıyla Türkçe-Farsçayı karşılaştırmış ve Türkçenin Farsçadan üstün olduğunu söylemiştir.
“Hamse” (beş mesnevi) sahibidir.
İlk bibliyografya kitabımız (şairlerin hayatını almış) olan “Mecalisü’ün Nefais”adlı kitabı vardır.
Türkçenin musiki ve vezin kalıplarını içeren Mizanül Evzan adlı kitabı vardır.
Devlet adamlığı yapmıştır.
FUZULİ
Duygu, düşünüş ve edebiyat açısından Türk edebiyatının en büyük şairi sayılır.
Lirik şiirleri oldukça meşhurdur.
Platonik bir aşk anlayışı vardır.
Azeri Türkçesini kullanmıştır.
Uçsuz bir hayal dünyasına, derin bir bilgiye sahiptir.
Kerbela da türbedarlık yaptığı söylenir.
Ona göre şair bilgisiz olamaz, ilham olmadan şiir yazılmaz. Şiir bir Allah lütfüdür.
“Şikâyetname” adlı eseri devrin bozukluklarını anlatan “hiciv”dalında ilk mektuptur.
Türkçe Divanı, Farsça Divanı, Arapça Divanı, Hadikat’üs Süeda, Beng ü Bade, Leyla ü Mecnun Mesnevisi, Hadisi Erbain, Şikâyetname adlı kitapları vardır.
SİNAN PAŞA
15.yüzyılın nesir yazarıdır.
Dili oldukça süslüdür.
“Tazarru -name”adlı eseri oldukça meşhurdur. Seciler ve söz sanatlarıyla doludur.
BAKİ
Şairlerin sultanı lakabıyla anılır(sultan’uş şuara)
Kanuni’nin iltifatına çokça mazhar olmuştur.
Genellikle din dışı konularda şiir yazmıştır.
Ahenk ve kulak için kafiyeye çok düşkündür.
16.yyda yaşamış en büyük şairdir.
Divan’ı ve Kanuni Mersiyesi meşhurdur.
NEFİ
Kasidenin Türk edebiyatındaki tartışmasız lideridir.
Övdüğünü göğe çıkarır, yerdiğini yerin dibine geçirir. Sınırlaması yoktur.
Dili oldukça süslüdür.
Öldürüldüğü söylenir şiirleri yüzünden.
“Sihamı- Kaza adlı eseri vardır.
KÂTİP ÇELEBİ
“Cihan-numa, Keşf’uz Zunün, Mizan’ül- Hak”adlı eserleri vardır.
Didaktik eserler yazmıştır.
BAĞDATLI RUHİ
Toplumcu bir özelliğe sahiptir.
Döneminin aksaklıklarını terki-i bentleriyle eleştirmiştir.
Tarikata girmesine rağmen din dışı şiirleri vardır.
NABİ
Asıl adı Yusuf’tur.
17. yy da yetişmiştir.
Didaktik – hikemi şiirin edebiyatımızdaki en iyi temsilcisi sayılır.
Akıcı ve düzgün bir dili vardır.
Oğlu için yazdığı “Hayriye”adlı kitabı meşhurdur.
Farsça ve Türkçe Divanı, Hayrabat, Sürname adlı kitapları vardır
EVLİYA ÇELEBİ
Edebiyatımızın seyahat yazarlarının piridir.
“Seyahat-name” adlı eseri vardır.
NEDİM
Lale Devri (18. yy) nin eğlencelerini eserlerinde en iyi yansıtan şairdir.
Şiirde mahallileşme akımını başlatan ve yerleştiren şairdir.
Tasavvufun etkisinde kalmayan tek şairdir.
İstanbul Türkçesi ile yazmıştır.
Halk dilini, inanışlarını şiirlerinde işlemiştir.
Divan edebiyatının klasik söylemlerine(mazmun) yenilerini katmıştır.
“Şarkı” nazım şeklini en ustaca kullanan şair olmuştur.
Hece vezniyle şiirleri de vardır.
ŞEYH GALİP
Divan edebiyatının son büyük şairidir.
Yenileşme hareketlerine uygun şiirler yazmıştır, halk söylemlerini eserlerinde kullanmıştır.
Hece ölçüsüyle şiirler yazmıştır.
Genel olarak dili süslü ve ağırdır.
“Hüsn ü Aşk” adlı mesnevisi meşhurdur.