Amazonia
16.Mayıs.2018, 02:06
SİVİL SAVUNMA GÜNÜ (28 ŞUBAT)
SİVİL SAVUNMANIN TANIMI VE ÖNEMİ
Düşman taarruzlarına, tabii afetlere ve büyük yangınlara karşı, halkın can ve mal kaybının asgari hadde indirilmesi; hayati öneme haiz her türlü kamu, özel teşebbüslerin korunması, faaliyetlerinin idamesi için acil onarım ve ıslahı, savunma gayretlerinin sivil halk tarafından azami şekilde desteklenmesi ve cephe gerisi maneviyatın muhafazası için her türlü silahsız, koruyucu ve kurtarıcı tedbirlerin alınması ve faaliyetlerin yapılmasını sağlamaktır.
Birinci ve İkinci Dünya savaşlarında cephede olduğu kadar cephe gerisindeki sivil halkın zayiatının fazla olduğu gözlemlenmiştir. Gelişen teknoloji ve dünyanın jeolojik yapısına bakılarak savaşlar ve doğal afetler karşısında halkın can ve mal emniyetinin sağlanması konusunda tedbir almaya gidilmiş ve bu kavrama Sivil Savunma adı verilmiştir.
MÜKELLEFİYET
17 yaşını doldurduğu yılın ocak ayının birinci günü ile 60 yaşını doldurduğu yılın Ocak ayının birinci günü arasında doğmuş bütün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti sınırları içinde yaşayan Türk vatandaşı erkekler ve 20 yaşını doldurduğu yılın Ocak ayının birinci günü ile 50 yaşını doldurduğu yılın Ocak ayının birinci günü arasında doğan bütün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti sınırları içinde yaşayan Türk vatandaşı kadınlar Yasa gereği Sivil Savunma Mükellefiyetindedir.
MÜKELLEFİYETTEN MUAF TUTULANLAR
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı'nda veya Emniyet Kuvvetlerinde hizmet etmekte olanlar.
* Bakanlar Kurulunun tasvibi ile esas görevlerinde zaruret görülen servis personeli.
* Sıhhi sebeplerden dolayı çalışamayacağı Sağlık Kurulunca tasdik edilen şahıslar.
* Bakıma muhtaç hastası, güçsüzü veya 14 ve daha aşağı yaşta çocuğu olan ve bu hususta belge ibraz eden kadınlar.
* Yasa dokunulmazlığı olan kişiler.
SİVİL SAVUNMA MÜKELLEFİYETİNDE GÖREVLENDİRME
Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı'nca serbest bırakılan personelin listesi her yıl Ocak ayı başında Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığı'na gönderilmektedir. Sivil Savunma Bölge Müdürlükleri listede 'ki personelin Bölge Müdürlük hudutlarına göre tanzimini yaptıktan sonra çağrı pusulalarını göndermek suretiyle personelin kayıtlarının yapılması ve kayıtların tamamlanmasını müteakip Sivil Savunma Halk Örgütü kadrolarında görevlendirilmeleri sağlanmaktadır.
SİVİL SAVUNMA MÜKELLEFİYETİNİN SONA ERMESİ (EMEKLİLİK)
Sivil Savunma Mükellefiyetindeki personel 60 yaşını doldurduğu Ocak ayının birinci günü Sivil savunma Mükellefiyet süresini tamamlamış olur. Personele Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığında yapmış olduğu hizmetlerinden dolayı, görevli bulunduğu Sivil Savunma Bölge Müdürlüğü tarafından Hizmet Belgesi Ödül Töreni düzenlenerek Hizmet Belgesi takdim edilmek suretiyle Sivil Savunmadaki görevini tamamlamış olur.
Sivil Savunma Mükellefiyeti
1. 17 - 60 yaş arası erkekler
2. 20 - 50 yaş arası kadınlar
3. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşları,
4. Yasa gereği Sivil Savunma hizmetinde görev yapmak zorundadır.
5. Esas hizmetteki personel kural ve tüzüklere göre eğitilirler.
Sivil Hizmet Mükellefiyetinden Muaf Tutulacaklar
1. Güvenlik Kuvvetleri ve Emniyet Mensupları
2. Sağlık Kurulu Raporu Olanlar
3. Hastası ve 14 Yaş Altı Çocuğu Olanlar
4. Servis Personeli
5. Yasalarca Muaf Olanlar
SİVİL SAVUNMA EĞİTİMLERİ
Sivil Savunma Eğitimleri: Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığı Eğitim Devamlı Talimatı’na ve Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığı’nca her eğitim dönemi başında yapılan yıllık eğitim planlamasına uygun olarak Başkanlık Karargâhı ve Bölge Müdürlükleri tarafından yürütülmektedir. Eğitimlerin amacı, her türlü şartlarda ve olağanüstü durumda daima hazır halde bulunarak, halkın can ve mal kaybını en aza indirebilmek için yol göstermektir. Eğitimler şöyle sınıflandırılabilir:
a. Sivil Savunma Kadrolu Personelinin Eğitimleri,
b. Sivil Savunma Acil Müdahale Birliği Eğitimleri,
c. Sivil Savunma Halk Örgütü Mükelleflerinin Eğitimleri,
d. Daire ve Müessese Sivil Savunma Teşkillerinde Görevli Personelin Eğitimleri,
e. Acil Müdahale Birliğince Desteklenecek Eğitim Faaliyetleri,
f. Okullara Yönelik Sivil Savunma Eğitim Faaliyetleri.
a. Kadrolu Personel Eğitimleri:
(1) Yurt İçi Eğitimler:
(a) İntibak Eğitimi:
Sivil Savunma kadrolarına istihdam yapılması halinde; Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığı’nın emir ve talimatlarını öğretmek, personelin Sivil Savunma Yasa ve Tüzüklerindeki sorumluluklarını, görevlerini öğrenmelerine olanak sağlamak ve personelin asli görevlerine yönelmelerini sağlamak maksadıyla; beş günlük intibak eğitimi verilir. Eğitim, Harekât ve Eğitim Şube Müdürlüğü tarafından Eğitim Devamlı Talimatı’nda belirtilen programa uygun olarak yürütülür.
(b) İhtisas Eğitimi:
Kadrolu personeli; ilk yardım, yangın söndürme ve kurtarma, deprem, sel, bilgisayar, yeni araç-gereç ve malzemenin kullanımı ile ilgili konularda eğitmek, Halk Örgütü ile Daire ve Müessese eğitimlerinin verimli bir şekilde yürütülmesini sağlamak maksadıyla yıl içerisinde kurslar düzenlenir.
(c) Tazeleme Eğitimi:
Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığı personeline daha önce görmüş oldukları eğitimlerdeki bilgileri hatırlatmak ve konu ile ilgili yeni gelişmelerden haberdar etmek maksadıyla “Tazeleme” kursu düzenlenir.
(e) Konferanslar:
Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığı personeline kendi konularında uzman kişilerin sunacağı konferanslar düzenlenmektedir. Bu konferanslar Harekât ve Eğitim Şube Müdürlüğü koordinatörlüğünde organize edilmektedir.
(2) Yurt Dışı Eğitimler:
(a) Ankara Sivil Savunma Koleji:
Anavatan Sivil Savunma Genel Müdürlüğü ile yapılmakta olan işbirliği sonucu Ankara Sivil Savunma Koleji’nde kurs açılması ve kontenjan sağlanması halinde, Sivil Savunma Teşkilatına yeni alınan ve/veya kursa gönderilmeyen personel Ankara’da Temel Eğitim Kursu’na, Temel Eğitim görmüş personel ise ihtisas kurslarına gönderilmektedir.
(b) Diğer Yurt Dışı Kurs ve Eğitimler:
Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığı personelinin bilgi, beceri ve başarı derecelerine katkıda bulunacak ve Başkanlıkça uygun görülecek; eğitim, kurs ve tatbikatlara personel gönderilmektedir.
b. Sivil Savunma Acil Müdahale Birliğinin Eğitimi:
(a) Sivil Savunma Acil Müdahale Birliği’nde görev alan personelin eğitimleri, eğitim ana konuları aylık dönemler, ayrıntılı eğitim programı ise haftalık olarak Acil Müdahale Birlik Amirliğince Harekât ve Eğitim Şube Müdürlüğü ile koordineli olarak hazırlanarak yürütülmektedir.
(b) Verilecek eğitimler, ülkemizde her an oluşabilecek doğal afetler (deprem, sel baskınları, büyük yangınlar) karşısında halkın can ve mal kaybını en aza indirmek amacıyla yürürlükteki mevzuat gereği konuyla doğrudan ilgili kurum ve kuruluşlara verilecek destek için hazır hale gelmek,
(c) Olağanüstü bir durumda halkın can ve mal kaybını en aza indirmek amacıyla yapılacak arama-kurtarma faaliyetlerine hazır olmak üzere yapılır.
c. Sivil Savunma Halk Örgütü Eğitimi:
Sivil Savunma Halk örgütü eğitimleri, Ocak - Haziran ayları arasında gerçekleştirilir.
(1) Temel Eğitim:
Sivil Savunma Teşkilatı Halk Örgütüne yeni alınan veya daha önce alınıp Temel Eğitim görmeyen mükellef personele Bölge Müdürlükleri’nce Sivil Savunma Temel Eğitimi verilir.
(2) Ekip Eğitimi:
Temel eğitimini tamamlamış halk örgütü mükelleflerine ekip eğitimi uygulanmaktadır. Ekip eğitimlerinde; ilk yardım, yangın söndürme ve kurtarma ile sosyal yardım konuları, Bölge Müdürlüklerinin sorumluluk sahalarının özellikleri ve ihtiyaç duyulan eğitim türüne göre Bölge Müdürlüklerince seçilip anlatılmaktadır.
(3) İlave Kurslar:
Ocak - Haziran döneminde eğitim faaliyetlerine katılmayan personele, en son eğitim gününü takip eden on beş gün içerisinde veya Kasım ayı içerisinde ilave eğitim planlaması yapılır. Eğitimlerin herhangi bir nedenle ertelenmesi, ilgili Bölge Müdürünün teklifi ve Başkanlığın onayı ile olabilmektedir.
Sivil Savunma Halk Örgütü Mükelleflerinin Eğitimlere Katılma Zorunluluğu:
Sivil Savunma Halk Örgütü Mükelleflerinin verilen eğitimlere ve düzenlenen tatbikatlara katılmaları Yasa gereğidir.
Yıl içerisinde eğitimlere iki veya daha fazla kez çağrıldığı halde katılmayan ve bunu alışkanlık haline getirdiği tespit edilen mükellef personel, hakkında Sivil Savunma yasası gereği yasal işlem başlatılabilmesi için Bölge Müdürlüklerince Personel ve İdari Şube Müdürlüğüne bildirilir.
(d) Daire ve Müessese Sivil Savunma Teşkili Eğitimleri:
Daire/Müessese Temel ve Ekip Eğitimleri:
Sivil Savunma teşkili kurmuş kamu ve özel Daire ve Müessese teşkillerinde yeni görevlendirilen personele Halk Örgütleri temel eğitiminin aynısı, Temel Eğitimi tamamlayan personele ise tazeleme ve ekip eğitimi verilmektedir. Daire/Müessese sivil savunma teşkillerinde görevlendirilenlerin eğitimleri Temmuz - Aralık ayları arasında yapılır.
(e) Acil Müdahale Birliğince Desteklenecek Eğitim Faaliyetleri:
Acil Müdahale Birliği Sivil Savunma görev alanına giren, eğitim faaliyetlerinde aktif olarak görev almaktadır. Bu görev alanları; Sivil Savunma Halk Örgütü eğitimleri, daire ve müessese teşkili personelinin eğitimleri, üniversitelerimizde kurulan arama ve kurtarma kulüp üyelerinin eğitimleri, orta dereceli okulların sivil savunma kol öğrencileri eğitimleri ve diğer okullarda sivil savunma gösterileri, sivil halkın eğitimi ve izci eğitimleridir.
Bu eğitimler, Bölge Müdürlükleri eğitim planlamalarında yer aldığı şekilde veya ihtiyaç halinde Harekât ve Eğitim Şube Müdürlüğü ve Bölge Müdürlükleri ile koordineli olarak yürütülür.
Teşkilatımıza yeni kazandırılan arama-kurtarma araç ve gereçleri hakkında AMB’nce ders notları hazırlanıp, periyodik eğitim planlaması yapılarak uygulanır.
(f) Okullara Yönelik Sivil Savunma Eğitim Faaliyetleri:
Yıl içerisinde düzenlenen; Resim, Kompozisyon, Şiir ve Bilgi Yarışmaları, İzci Kampı ile Sivil Savunma Kolu faaliyetlerinde, dağıtılan broşür, gerektiğinde verilen eğitimler ve kültür gezileri ile öğrencilerin;
(a) Sivil Savunma bilincini geliştirmek,
(b) Vatan sevgisini aşılamak,
(c) Gelecekte birer Sivil Savunmacı olarak yetişmelerine katkı sağlamak,
(d) İyi bir yurttaş olmasına katkı sağlamaktır.
SKEÇ - ( CEHALETİN BEDELİ )
CEHALETİN BEDELİ
KONU: Sivil Savunma Günü, Bilgisizlik sonucu sakat kalan dört kişinin anıları ve Sivil Savunma ile tanışmaları
OYUNCULAR: Görevli, 1. Adam, 2. Adam, 3. Adam, 4. Adam
YARDIMCI OYUNCULAR: Çaycı, Hizmetli
SAHNE-DEKOR: Sakatlar Derneği Bekleme Salonu, 1 Masa, 5 Sandalye
Dört kişi sakatlar derneği bekleme salonunda bir masanın etrafında oturmuş konuşmaktadırlar. Önlerinde birer simit, çaylarını beklemektedirler. Hizmetli yerleri süpürür. Onlara yaklaşarak…
Hizmetli: Hoş geldiniz.
Diğerleri: Sağol. Hoş bulduk.
1. Adam: Ya bu sakatlık ne kadar zor. Bugün karşıdan karşıya geçemedim. Biri gelip yardım etmese orda öylece kalacaktım.
2. Adam: Haklısın. Ben de etrafımdaki acıyan gözlerden bıktım artık. İnsanlar bizi dilenci sanıyor. Saygı göstermek için illa da sağlıklı mı olmak gerek?
Bu arada çaycı gelir ve önlerine birer çay koyar. Üçüncü adam çay bardağını eline alarak söze katılır.
3. Adam: Sormayın. Zor bizim işimiz zooor.
Görevli: Merhaba. Hoş geldiniz. Nasılsınız?
4. Adam: Hayatın güçlüklerinden bahsediyoruz. Malum sakatlık zor.
Görevli: Sakıncası yoksa… Neden sakat kaldığınızı sorabilir miyim?
1. Adam çayından bir yudum alarak söze başlar.
1. Adam: Ben o zamanlar küçük bir çocuktum. Elektrikli eşyalarla oynamayı, prizleri kurcalamayı severdim.
Diğerleri: Eee
1. Adam devam eder.
1. Adam: Bir gün elime bir tornavida geçirmiş vidalarıyla oynuyordum. Nasıl oldu bilmiyorum… Öyle bir sarsıldım ki hala şimdi gibi hatırlıyorum. Kardeşlerim beni görüp ne olduğunu fark ettiler. Beni tutup çekmek istediler ama onları da benim gibi elektrik çarptı. Yanlış müdahalenin sonu işte. Halimiz ortada… Allah’tan onlara bir şey olmadı.
Görevli ikinci adama dönerek.
Görevli: Ya siz?
2. Adam eliyle çenesini sıvazlayarak söze başlar.
2. Adam: İki ay bir trafik kazası geçirdim. Aslını sorarsanız bacağım incinmişti. Sakat kalmazdım ama o yardım edenler yok mu!!!
Diğerleri bu sözlere şaşırır. Merakla sorarlar.
Diğerleri: Nasıl yani? Yardım edildiği için mi bu hale geldin?
2. Adam: Evet. Yardımseverlik her zaman faydalı olmuyor. Neyse ben anlatayım siz karar verin. Dediğim gibi iki ay kadar oluyor. Arabamla bir ağaca çarpmıştım. Kazanın şiddetiyle kendimden geçmişim. Gözlerimi açtığımda fark ettim ki, etrafımda onlarca insan yığılmış, bazıları arabanın kapısını açmaya, bazıları camları kırmaya çalışıyor. Derken kapı açıldı. İrice bir adam beni kollarımdan çekmeye başladı. Bacağım direksiyona sıkışmış, adam sa zorladıkça zorluyor. Ben “Yapmayın etmeyin diyorum ama kimin umurunda”. (Gülerek) Adamlar kafalarına takmış illa beni kurtaracaklar. İri olan sert bir hamle ile çekti. Zaten ezilmiş olan bacağım böylece kırıldı. Sonra bir başkası geldi ve beni sırtlandı. Ama biraz sonra bir çuval gibi yerde buldum kendimi. Adam “Kusura bakma kardeş belim ağrıdı birden” dedi. Sağ kolum da orda kırıldı. Derken diğerleri… Neyse başınızı ağrıtmayayım. Küçük bir incinmeyle atlattığım kazadan hastaneye iki kırık ve pek çok çürükle varabildim.
Diğerleri gülerler.
Görevli üçüncü adama dönerek.
Görevli: Ya sizin hikâyeniz ne?
3. Adam: Arkadaşlar. 7 yıl kadar önceydi. 17 Ağustos günü. Ailemle Yalova’daki evimizde oturuyorduk. Akşam işten gelmiş, yorgun olduğumdan hemen yatmıştım. Garip bir uğultu ve büyük bir sarsıntı ile yataktan fırladım. Ev halkı çığlık atıyor, bir oraya bir buraya koşturuyorlardı. “Ahmet, uyan deprem oluyor!” diye bağırıyorlardı. Üstüme bir kazak alıp fırladım. Bina beşik gibi sallanıyordu. Ne yapacağımızı bilmiyorduk. Doğruca merdivenlere koştuk. Nerden bilirdim merdivenler depremde en tehlikeli yerlermiş. Daha bir iki basamak inmiştim ki, birden her yer karardı ve etrafı derin bir sessizlik kapladı. Aradan ne kadar geçti bilmiyorum… Arama Kurtarma (AKUT) Ekipleri beni molozların içinden çıkarttılar. Gözlerim ailemi arıyordu ama kimseyi göremiyordum. Hemen nerede ve nasıl olduklarını sordum. Ama çok geç kaldığımı, benim dışımdaki herkesin hayatını kaybettiğini öğrendim. (Yaşlı gözlerini silerek) Yıllardır kendimi suçluyorum ve affedebileceğimi sanmıyorum. Çünkü o evi ben bulmuş ve babama almamız için çok ısrar etmiştim. Depreme karşı dayanıklı olup olmadığı aklıma gelmemişti bile. Cehaletim ve dikkatsizliğim hem sevdiklerimi elimden aldı hem de gördüğünüz gibi sakat kalmama neden oldu.
Diğerleri üzgün ve acıyarak üçüncü adama bakarlar. Görevli söze başlar.
Görevli: Bu olay ne yazık ki pek çok vatandaşımızın başına geldi. Acıdır ki hala kimse depreme karşı duyarlı değil, korunma yollarını bilmiyor.
3. Adam: Bunun yanında, Zorunlu Deprem Sigortamızı da yatırmıyorduk. Babam “Ne gerek var?” diyordu. Bu yüzden evimizin bedelini de geri alamadım. Gördüğünüz gibi böyle açıkta, sakat ve muhtaç kaldım.
Görevli ve diğer üç adam dördüncü adama dönerler.
4. Adam: Bana hiç bakmayın arkadaşlar. Sizin başınıza gelenler hep bilgisizlikten gelmiş. Benim durumum sizden farklı. Başıma ne geldiyse talihsizliğim yüzünden geldi. O zamanlar lise son sınıftaydım ve üniversiteye hazırlanıyordum. Bir gün bizimkiler kardeşlerime göz kulak olmamı tembihleyerek, bir akrabamızı ziyarete gittiler. Doğru odama çıktım. Aradan birkaç saat geçmiş, kitaplarıma gömülmüştüm. Ağır bir duman kokusuyla irkildim. Koku alt kattan geliyordu. “Olamaz!” dedim. “Kardeşlerim aşağıda!” Hemen fırlayarak odalarına koştum. Ceyda yatağında uyuyordu. Kaldırıp dışarı çıkardım. Bahçede beklemesini söyledim. Şimdi biran önce Serkan’ı bulmalıydım. Ev dumanların içinde kalmıştı. Bense “Kardeşimi bulmadan gitmeyeceğim” diyordum içimden. Tüm odaları kontrol ettim yoktu. Tuvalet, banyo derken geriye sadece mutfak kaldı. Son bir umutla mutfağa girdim. Kardeşim mutfağın köşesinde oturmuş, elinde bir kibrit kutusu, “Ben yaptım abi! Ben yaptım!” diyerek ağlıyordu. “Bunları sonra konuşuruz. Şimdi hemen buradan çıkmalıyız” dedim. Serkan’ı tuttuğum gibi kapıya fırladım. Ama çıkmamız mümkün değildi. Alevler kapıyı sarmış, geçit vermiyordu. Kilimi üstümüze örtüp dışarı çıkmayı başardık. Evin holü cehennem gibiydi. Eşyaların her biri alev topu olmuş üstümüze yağıyordu. Türlü güçlüklerle kapıya yaklaştık. Kurtulduğumuzu düşünüyordum ki tavan çöktü ve kendimizi alevlerin arasında bulduk. Serkan hıçkırarak “Abi yanacağız burada, beni affet” diye ağlıyordu. Bense bir yandan ona “Üzülme kardeşim, buna izin vermeyeceğim” diye teselli veriyor diğer taraftan ona gözlerimden akan yaşları belli etmemeye çalışıyordum. Elbiselerimizin yanmaya başladığını gördüm. Ve yapılabilecek bir şey kalmamıştı. Artık umudumu kaybetmiştim. Tam o an kapıyı kıran iki itfaiyeci kapıyı kırarak bizi kurtardı. O felakette yanan sol kolumu kaybettim ve kardeşim Serkan da dumandan zehirlendi ve aylarca hastanede yattı. (Başını aşağı eğer.)
Diğerleri: Senin başına gelen de bizimkinden farklı değilmiş. İhmalkarlığından olmuş ne olduysa. Kardeşlerin küçük ve sana emanet edilmiş, neden yalnız bıraktın. Kibritle oynayarak yangına neden olmak küçük çocukların çok defa yaptığı bir şey.
Görevli dört adama doğru dönerek söze başladı.
Görevli: Arkadaşlar! Siz ve etrafınızdaki kişiler Sivil Savunma Kulübü’nün faaliyetlerine hiç katılmadınız sanırım. Başınıza gelenler hep bu yüzden ..
Diğerleri: (Şaşırarak) Sivil Savunma Kulübü mü? O ne ki?
Görevli: Tabi. Sivil Savunma Kulübü yangın, deprem ve savaşlarda nasıl davranılması gerektiğini, bir kaza ve afet yaşanması halinde nasıl ilkyardımda bulunulacağını anlatır, öğretir. Bunları öğrenmiş olsaydınız bu acıları yaşamak zorunda kalmazdınız.
Bunları duyan dört hasta Sivil Savunma hakkında bilgi edinmeye karar verirler ve bir ay sonra burada buluşmak üzere ayrılırlar.
- 1 AY SONRA -
Dört adam yine aynı yerde buluşurlar. Geçen süre içersinde internetten, kitaplardan ve çeşitli kuruluşlardan bilgi edinmişlerdir. Öğrendiklerini anlatmaya başlarlar.
1. Adam: Arkadaşlar, elektrik çarpan bir kişiye temas etmek son derece tehlikeliymiş. Önce elektrik kontağını kapatmalı daha sonra elektriği iletmeyen bir şeyle teması kesmeliymişiz. Ayrıca çocukların elektrikli eşyalarla ve prizlerle oynamasını engellemeli, dikkatli olmalıymışız.
Diğerleri: Yaa.
2. Adam: Ben de kazalarda yapılacak ilkyardım konusunda bilgi edindim. Sakin ve temkinli davranılması gerekiyormuş. Bilinçsiz ve konuyla ilgili bilgi sahibi olmayan kişilerin müdahale etmemesi gerekiyormuş. Sağlık ekibi, ambulans ve güvenlik güçlerinin kaza yerine gelmeleri beklenmeliymiş. Kırık ve kanama durumunda nelerin yapılması gerektiği de öğrenilmesi gerekiyormuş. Çünkü en küçük ev kazalarında bile başımıza gelebilecek bir durummuş.
3. Adam: Ev alırken ve kiralarken depreme karşı dayanıklılığının bilinmesi gerekiyormuş. Ve zorunlu deprem sigortasının da yatırılması gerekiyormuş. Böylece depremde bir hasar olursa paramızı geri alabilirmişiz. Ayrıca depremde neler yapılması gerektiğini de öğrendim.
Diğerleri: Eee. Ne yapmak gerekiyormuş.
3. Adam: Depremde en güvenli yerler kolon ve kirişlerin olduğu yerlermiş. Merdiven, asansör, balkon ve çatı altları ise çok tehlikeliymiş. Büyük eşyaların duvarlara sabitlenmesi gerekiyormuş. Depremde hemen dışarı çıkmamalı, deprem bitene kadar güvenli bir yerde beklemeli ve yaşam boşluğu oluşturmalıymışız. Depremden sonra güvenli bir yere giderek beklemeliymişiz.
4. Adam: Bizim çocuk Atatürk İlköğretim Okulunda okuyor. Okullarının sitesinde bu konularla ilgili bilgiler yer alıyormuş. Yangın, deprem, sel, afet, savaş ve diğer konularda ne yapılması gerektiği, alınacak tedbirler ve ilkyardım anlatılıyormuş. Ben de oradan bazı bilgilere ulaştım.
Diğerleri: Adresi nedir?
4. Adam: Yangından korunmak için önlemler alınmalıymış. Evde yangını söndürmek için bir su kovası, bir hortum ve yangın söndürme tüpü olması gerekliymiş. Çocukların gözlenmesi ve başıboş bırakılmaması şartmış. Ülkemizde pek çok yangın küçük çocukların ateşle oynamasından çıkıyormuş. Keşke tüm bunları daha önce öğrenmiş olsaydık.
Diğerleri: Keşke
Öğretmen: Evet çocuklar… Tiyatromuzu izlediniz. Sizler de bu arkadaşlar gibi bir gün “Keşke” dememek için Sivil Savunma Kulübünün faaliyetlerine katılarak, deprem, yangın, savaş, kaza, sel, yaralanma, zehirlenme ve diğer durumlarda nasıl davranmanız gerektiğini öğrenin, hayatınıza uygulayın.
Oyuncular el ele tutuşarak seyircileri selamlarlar.
Oyun esnasında projeksiyon cihazı ile görüntü desteği verilebilir, Hastaların anlattıkları olayların canlandırılması yapılabilir.
SİVİL SAVUNMANIN TANIMI VE ÖNEMİ
Düşman taarruzlarına, tabii afetlere ve büyük yangınlara karşı, halkın can ve mal kaybının asgari hadde indirilmesi; hayati öneme haiz her türlü kamu, özel teşebbüslerin korunması, faaliyetlerinin idamesi için acil onarım ve ıslahı, savunma gayretlerinin sivil halk tarafından azami şekilde desteklenmesi ve cephe gerisi maneviyatın muhafazası için her türlü silahsız, koruyucu ve kurtarıcı tedbirlerin alınması ve faaliyetlerin yapılmasını sağlamaktır.
Birinci ve İkinci Dünya savaşlarında cephede olduğu kadar cephe gerisindeki sivil halkın zayiatının fazla olduğu gözlemlenmiştir. Gelişen teknoloji ve dünyanın jeolojik yapısına bakılarak savaşlar ve doğal afetler karşısında halkın can ve mal emniyetinin sağlanması konusunda tedbir almaya gidilmiş ve bu kavrama Sivil Savunma adı verilmiştir.
MÜKELLEFİYET
17 yaşını doldurduğu yılın ocak ayının birinci günü ile 60 yaşını doldurduğu yılın Ocak ayının birinci günü arasında doğmuş bütün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti sınırları içinde yaşayan Türk vatandaşı erkekler ve 20 yaşını doldurduğu yılın Ocak ayının birinci günü ile 50 yaşını doldurduğu yılın Ocak ayının birinci günü arasında doğan bütün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti sınırları içinde yaşayan Türk vatandaşı kadınlar Yasa gereği Sivil Savunma Mükellefiyetindedir.
MÜKELLEFİYETTEN MUAF TUTULANLAR
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı'nda veya Emniyet Kuvvetlerinde hizmet etmekte olanlar.
* Bakanlar Kurulunun tasvibi ile esas görevlerinde zaruret görülen servis personeli.
* Sıhhi sebeplerden dolayı çalışamayacağı Sağlık Kurulunca tasdik edilen şahıslar.
* Bakıma muhtaç hastası, güçsüzü veya 14 ve daha aşağı yaşta çocuğu olan ve bu hususta belge ibraz eden kadınlar.
* Yasa dokunulmazlığı olan kişiler.
SİVİL SAVUNMA MÜKELLEFİYETİNDE GÖREVLENDİRME
Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı'nca serbest bırakılan personelin listesi her yıl Ocak ayı başında Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığı'na gönderilmektedir. Sivil Savunma Bölge Müdürlükleri listede 'ki personelin Bölge Müdürlük hudutlarına göre tanzimini yaptıktan sonra çağrı pusulalarını göndermek suretiyle personelin kayıtlarının yapılması ve kayıtların tamamlanmasını müteakip Sivil Savunma Halk Örgütü kadrolarında görevlendirilmeleri sağlanmaktadır.
SİVİL SAVUNMA MÜKELLEFİYETİNİN SONA ERMESİ (EMEKLİLİK)
Sivil Savunma Mükellefiyetindeki personel 60 yaşını doldurduğu Ocak ayının birinci günü Sivil savunma Mükellefiyet süresini tamamlamış olur. Personele Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığında yapmış olduğu hizmetlerinden dolayı, görevli bulunduğu Sivil Savunma Bölge Müdürlüğü tarafından Hizmet Belgesi Ödül Töreni düzenlenerek Hizmet Belgesi takdim edilmek suretiyle Sivil Savunmadaki görevini tamamlamış olur.
Sivil Savunma Mükellefiyeti
1. 17 - 60 yaş arası erkekler
2. 20 - 50 yaş arası kadınlar
3. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşları,
4. Yasa gereği Sivil Savunma hizmetinde görev yapmak zorundadır.
5. Esas hizmetteki personel kural ve tüzüklere göre eğitilirler.
Sivil Hizmet Mükellefiyetinden Muaf Tutulacaklar
1. Güvenlik Kuvvetleri ve Emniyet Mensupları
2. Sağlık Kurulu Raporu Olanlar
3. Hastası ve 14 Yaş Altı Çocuğu Olanlar
4. Servis Personeli
5. Yasalarca Muaf Olanlar
SİVİL SAVUNMA EĞİTİMLERİ
Sivil Savunma Eğitimleri: Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığı Eğitim Devamlı Talimatı’na ve Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığı’nca her eğitim dönemi başında yapılan yıllık eğitim planlamasına uygun olarak Başkanlık Karargâhı ve Bölge Müdürlükleri tarafından yürütülmektedir. Eğitimlerin amacı, her türlü şartlarda ve olağanüstü durumda daima hazır halde bulunarak, halkın can ve mal kaybını en aza indirebilmek için yol göstermektir. Eğitimler şöyle sınıflandırılabilir:
a. Sivil Savunma Kadrolu Personelinin Eğitimleri,
b. Sivil Savunma Acil Müdahale Birliği Eğitimleri,
c. Sivil Savunma Halk Örgütü Mükelleflerinin Eğitimleri,
d. Daire ve Müessese Sivil Savunma Teşkillerinde Görevli Personelin Eğitimleri,
e. Acil Müdahale Birliğince Desteklenecek Eğitim Faaliyetleri,
f. Okullara Yönelik Sivil Savunma Eğitim Faaliyetleri.
a. Kadrolu Personel Eğitimleri:
(1) Yurt İçi Eğitimler:
(a) İntibak Eğitimi:
Sivil Savunma kadrolarına istihdam yapılması halinde; Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığı’nın emir ve talimatlarını öğretmek, personelin Sivil Savunma Yasa ve Tüzüklerindeki sorumluluklarını, görevlerini öğrenmelerine olanak sağlamak ve personelin asli görevlerine yönelmelerini sağlamak maksadıyla; beş günlük intibak eğitimi verilir. Eğitim, Harekât ve Eğitim Şube Müdürlüğü tarafından Eğitim Devamlı Talimatı’nda belirtilen programa uygun olarak yürütülür.
(b) İhtisas Eğitimi:
Kadrolu personeli; ilk yardım, yangın söndürme ve kurtarma, deprem, sel, bilgisayar, yeni araç-gereç ve malzemenin kullanımı ile ilgili konularda eğitmek, Halk Örgütü ile Daire ve Müessese eğitimlerinin verimli bir şekilde yürütülmesini sağlamak maksadıyla yıl içerisinde kurslar düzenlenir.
(c) Tazeleme Eğitimi:
Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığı personeline daha önce görmüş oldukları eğitimlerdeki bilgileri hatırlatmak ve konu ile ilgili yeni gelişmelerden haberdar etmek maksadıyla “Tazeleme” kursu düzenlenir.
(e) Konferanslar:
Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığı personeline kendi konularında uzman kişilerin sunacağı konferanslar düzenlenmektedir. Bu konferanslar Harekât ve Eğitim Şube Müdürlüğü koordinatörlüğünde organize edilmektedir.
(2) Yurt Dışı Eğitimler:
(a) Ankara Sivil Savunma Koleji:
Anavatan Sivil Savunma Genel Müdürlüğü ile yapılmakta olan işbirliği sonucu Ankara Sivil Savunma Koleji’nde kurs açılması ve kontenjan sağlanması halinde, Sivil Savunma Teşkilatına yeni alınan ve/veya kursa gönderilmeyen personel Ankara’da Temel Eğitim Kursu’na, Temel Eğitim görmüş personel ise ihtisas kurslarına gönderilmektedir.
(b) Diğer Yurt Dışı Kurs ve Eğitimler:
Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığı personelinin bilgi, beceri ve başarı derecelerine katkıda bulunacak ve Başkanlıkça uygun görülecek; eğitim, kurs ve tatbikatlara personel gönderilmektedir.
b. Sivil Savunma Acil Müdahale Birliğinin Eğitimi:
(a) Sivil Savunma Acil Müdahale Birliği’nde görev alan personelin eğitimleri, eğitim ana konuları aylık dönemler, ayrıntılı eğitim programı ise haftalık olarak Acil Müdahale Birlik Amirliğince Harekât ve Eğitim Şube Müdürlüğü ile koordineli olarak hazırlanarak yürütülmektedir.
(b) Verilecek eğitimler, ülkemizde her an oluşabilecek doğal afetler (deprem, sel baskınları, büyük yangınlar) karşısında halkın can ve mal kaybını en aza indirmek amacıyla yürürlükteki mevzuat gereği konuyla doğrudan ilgili kurum ve kuruluşlara verilecek destek için hazır hale gelmek,
(c) Olağanüstü bir durumda halkın can ve mal kaybını en aza indirmek amacıyla yapılacak arama-kurtarma faaliyetlerine hazır olmak üzere yapılır.
c. Sivil Savunma Halk Örgütü Eğitimi:
Sivil Savunma Halk örgütü eğitimleri, Ocak - Haziran ayları arasında gerçekleştirilir.
(1) Temel Eğitim:
Sivil Savunma Teşkilatı Halk Örgütüne yeni alınan veya daha önce alınıp Temel Eğitim görmeyen mükellef personele Bölge Müdürlükleri’nce Sivil Savunma Temel Eğitimi verilir.
(2) Ekip Eğitimi:
Temel eğitimini tamamlamış halk örgütü mükelleflerine ekip eğitimi uygulanmaktadır. Ekip eğitimlerinde; ilk yardım, yangın söndürme ve kurtarma ile sosyal yardım konuları, Bölge Müdürlüklerinin sorumluluk sahalarının özellikleri ve ihtiyaç duyulan eğitim türüne göre Bölge Müdürlüklerince seçilip anlatılmaktadır.
(3) İlave Kurslar:
Ocak - Haziran döneminde eğitim faaliyetlerine katılmayan personele, en son eğitim gününü takip eden on beş gün içerisinde veya Kasım ayı içerisinde ilave eğitim planlaması yapılır. Eğitimlerin herhangi bir nedenle ertelenmesi, ilgili Bölge Müdürünün teklifi ve Başkanlığın onayı ile olabilmektedir.
Sivil Savunma Halk Örgütü Mükelleflerinin Eğitimlere Katılma Zorunluluğu:
Sivil Savunma Halk Örgütü Mükelleflerinin verilen eğitimlere ve düzenlenen tatbikatlara katılmaları Yasa gereğidir.
Yıl içerisinde eğitimlere iki veya daha fazla kez çağrıldığı halde katılmayan ve bunu alışkanlık haline getirdiği tespit edilen mükellef personel, hakkında Sivil Savunma yasası gereği yasal işlem başlatılabilmesi için Bölge Müdürlüklerince Personel ve İdari Şube Müdürlüğüne bildirilir.
(d) Daire ve Müessese Sivil Savunma Teşkili Eğitimleri:
Daire/Müessese Temel ve Ekip Eğitimleri:
Sivil Savunma teşkili kurmuş kamu ve özel Daire ve Müessese teşkillerinde yeni görevlendirilen personele Halk Örgütleri temel eğitiminin aynısı, Temel Eğitimi tamamlayan personele ise tazeleme ve ekip eğitimi verilmektedir. Daire/Müessese sivil savunma teşkillerinde görevlendirilenlerin eğitimleri Temmuz - Aralık ayları arasında yapılır.
(e) Acil Müdahale Birliğince Desteklenecek Eğitim Faaliyetleri:
Acil Müdahale Birliği Sivil Savunma görev alanına giren, eğitim faaliyetlerinde aktif olarak görev almaktadır. Bu görev alanları; Sivil Savunma Halk Örgütü eğitimleri, daire ve müessese teşkili personelinin eğitimleri, üniversitelerimizde kurulan arama ve kurtarma kulüp üyelerinin eğitimleri, orta dereceli okulların sivil savunma kol öğrencileri eğitimleri ve diğer okullarda sivil savunma gösterileri, sivil halkın eğitimi ve izci eğitimleridir.
Bu eğitimler, Bölge Müdürlükleri eğitim planlamalarında yer aldığı şekilde veya ihtiyaç halinde Harekât ve Eğitim Şube Müdürlüğü ve Bölge Müdürlükleri ile koordineli olarak yürütülür.
Teşkilatımıza yeni kazandırılan arama-kurtarma araç ve gereçleri hakkında AMB’nce ders notları hazırlanıp, periyodik eğitim planlaması yapılarak uygulanır.
(f) Okullara Yönelik Sivil Savunma Eğitim Faaliyetleri:
Yıl içerisinde düzenlenen; Resim, Kompozisyon, Şiir ve Bilgi Yarışmaları, İzci Kampı ile Sivil Savunma Kolu faaliyetlerinde, dağıtılan broşür, gerektiğinde verilen eğitimler ve kültür gezileri ile öğrencilerin;
(a) Sivil Savunma bilincini geliştirmek,
(b) Vatan sevgisini aşılamak,
(c) Gelecekte birer Sivil Savunmacı olarak yetişmelerine katkı sağlamak,
(d) İyi bir yurttaş olmasına katkı sağlamaktır.
SKEÇ - ( CEHALETİN BEDELİ )
CEHALETİN BEDELİ
KONU: Sivil Savunma Günü, Bilgisizlik sonucu sakat kalan dört kişinin anıları ve Sivil Savunma ile tanışmaları
OYUNCULAR: Görevli, 1. Adam, 2. Adam, 3. Adam, 4. Adam
YARDIMCI OYUNCULAR: Çaycı, Hizmetli
SAHNE-DEKOR: Sakatlar Derneği Bekleme Salonu, 1 Masa, 5 Sandalye
Dört kişi sakatlar derneği bekleme salonunda bir masanın etrafında oturmuş konuşmaktadırlar. Önlerinde birer simit, çaylarını beklemektedirler. Hizmetli yerleri süpürür. Onlara yaklaşarak…
Hizmetli: Hoş geldiniz.
Diğerleri: Sağol. Hoş bulduk.
1. Adam: Ya bu sakatlık ne kadar zor. Bugün karşıdan karşıya geçemedim. Biri gelip yardım etmese orda öylece kalacaktım.
2. Adam: Haklısın. Ben de etrafımdaki acıyan gözlerden bıktım artık. İnsanlar bizi dilenci sanıyor. Saygı göstermek için illa da sağlıklı mı olmak gerek?
Bu arada çaycı gelir ve önlerine birer çay koyar. Üçüncü adam çay bardağını eline alarak söze katılır.
3. Adam: Sormayın. Zor bizim işimiz zooor.
Görevli: Merhaba. Hoş geldiniz. Nasılsınız?
4. Adam: Hayatın güçlüklerinden bahsediyoruz. Malum sakatlık zor.
Görevli: Sakıncası yoksa… Neden sakat kaldığınızı sorabilir miyim?
1. Adam çayından bir yudum alarak söze başlar.
1. Adam: Ben o zamanlar küçük bir çocuktum. Elektrikli eşyalarla oynamayı, prizleri kurcalamayı severdim.
Diğerleri: Eee
1. Adam devam eder.
1. Adam: Bir gün elime bir tornavida geçirmiş vidalarıyla oynuyordum. Nasıl oldu bilmiyorum… Öyle bir sarsıldım ki hala şimdi gibi hatırlıyorum. Kardeşlerim beni görüp ne olduğunu fark ettiler. Beni tutup çekmek istediler ama onları da benim gibi elektrik çarptı. Yanlış müdahalenin sonu işte. Halimiz ortada… Allah’tan onlara bir şey olmadı.
Görevli ikinci adama dönerek.
Görevli: Ya siz?
2. Adam eliyle çenesini sıvazlayarak söze başlar.
2. Adam: İki ay bir trafik kazası geçirdim. Aslını sorarsanız bacağım incinmişti. Sakat kalmazdım ama o yardım edenler yok mu!!!
Diğerleri bu sözlere şaşırır. Merakla sorarlar.
Diğerleri: Nasıl yani? Yardım edildiği için mi bu hale geldin?
2. Adam: Evet. Yardımseverlik her zaman faydalı olmuyor. Neyse ben anlatayım siz karar verin. Dediğim gibi iki ay kadar oluyor. Arabamla bir ağaca çarpmıştım. Kazanın şiddetiyle kendimden geçmişim. Gözlerimi açtığımda fark ettim ki, etrafımda onlarca insan yığılmış, bazıları arabanın kapısını açmaya, bazıları camları kırmaya çalışıyor. Derken kapı açıldı. İrice bir adam beni kollarımdan çekmeye başladı. Bacağım direksiyona sıkışmış, adam sa zorladıkça zorluyor. Ben “Yapmayın etmeyin diyorum ama kimin umurunda”. (Gülerek) Adamlar kafalarına takmış illa beni kurtaracaklar. İri olan sert bir hamle ile çekti. Zaten ezilmiş olan bacağım böylece kırıldı. Sonra bir başkası geldi ve beni sırtlandı. Ama biraz sonra bir çuval gibi yerde buldum kendimi. Adam “Kusura bakma kardeş belim ağrıdı birden” dedi. Sağ kolum da orda kırıldı. Derken diğerleri… Neyse başınızı ağrıtmayayım. Küçük bir incinmeyle atlattığım kazadan hastaneye iki kırık ve pek çok çürükle varabildim.
Diğerleri gülerler.
Görevli üçüncü adama dönerek.
Görevli: Ya sizin hikâyeniz ne?
3. Adam: Arkadaşlar. 7 yıl kadar önceydi. 17 Ağustos günü. Ailemle Yalova’daki evimizde oturuyorduk. Akşam işten gelmiş, yorgun olduğumdan hemen yatmıştım. Garip bir uğultu ve büyük bir sarsıntı ile yataktan fırladım. Ev halkı çığlık atıyor, bir oraya bir buraya koşturuyorlardı. “Ahmet, uyan deprem oluyor!” diye bağırıyorlardı. Üstüme bir kazak alıp fırladım. Bina beşik gibi sallanıyordu. Ne yapacağımızı bilmiyorduk. Doğruca merdivenlere koştuk. Nerden bilirdim merdivenler depremde en tehlikeli yerlermiş. Daha bir iki basamak inmiştim ki, birden her yer karardı ve etrafı derin bir sessizlik kapladı. Aradan ne kadar geçti bilmiyorum… Arama Kurtarma (AKUT) Ekipleri beni molozların içinden çıkarttılar. Gözlerim ailemi arıyordu ama kimseyi göremiyordum. Hemen nerede ve nasıl olduklarını sordum. Ama çok geç kaldığımı, benim dışımdaki herkesin hayatını kaybettiğini öğrendim. (Yaşlı gözlerini silerek) Yıllardır kendimi suçluyorum ve affedebileceğimi sanmıyorum. Çünkü o evi ben bulmuş ve babama almamız için çok ısrar etmiştim. Depreme karşı dayanıklı olup olmadığı aklıma gelmemişti bile. Cehaletim ve dikkatsizliğim hem sevdiklerimi elimden aldı hem de gördüğünüz gibi sakat kalmama neden oldu.
Diğerleri üzgün ve acıyarak üçüncü adama bakarlar. Görevli söze başlar.
Görevli: Bu olay ne yazık ki pek çok vatandaşımızın başına geldi. Acıdır ki hala kimse depreme karşı duyarlı değil, korunma yollarını bilmiyor.
3. Adam: Bunun yanında, Zorunlu Deprem Sigortamızı da yatırmıyorduk. Babam “Ne gerek var?” diyordu. Bu yüzden evimizin bedelini de geri alamadım. Gördüğünüz gibi böyle açıkta, sakat ve muhtaç kaldım.
Görevli ve diğer üç adam dördüncü adama dönerler.
4. Adam: Bana hiç bakmayın arkadaşlar. Sizin başınıza gelenler hep bilgisizlikten gelmiş. Benim durumum sizden farklı. Başıma ne geldiyse talihsizliğim yüzünden geldi. O zamanlar lise son sınıftaydım ve üniversiteye hazırlanıyordum. Bir gün bizimkiler kardeşlerime göz kulak olmamı tembihleyerek, bir akrabamızı ziyarete gittiler. Doğru odama çıktım. Aradan birkaç saat geçmiş, kitaplarıma gömülmüştüm. Ağır bir duman kokusuyla irkildim. Koku alt kattan geliyordu. “Olamaz!” dedim. “Kardeşlerim aşağıda!” Hemen fırlayarak odalarına koştum. Ceyda yatağında uyuyordu. Kaldırıp dışarı çıkardım. Bahçede beklemesini söyledim. Şimdi biran önce Serkan’ı bulmalıydım. Ev dumanların içinde kalmıştı. Bense “Kardeşimi bulmadan gitmeyeceğim” diyordum içimden. Tüm odaları kontrol ettim yoktu. Tuvalet, banyo derken geriye sadece mutfak kaldı. Son bir umutla mutfağa girdim. Kardeşim mutfağın köşesinde oturmuş, elinde bir kibrit kutusu, “Ben yaptım abi! Ben yaptım!” diyerek ağlıyordu. “Bunları sonra konuşuruz. Şimdi hemen buradan çıkmalıyız” dedim. Serkan’ı tuttuğum gibi kapıya fırladım. Ama çıkmamız mümkün değildi. Alevler kapıyı sarmış, geçit vermiyordu. Kilimi üstümüze örtüp dışarı çıkmayı başardık. Evin holü cehennem gibiydi. Eşyaların her biri alev topu olmuş üstümüze yağıyordu. Türlü güçlüklerle kapıya yaklaştık. Kurtulduğumuzu düşünüyordum ki tavan çöktü ve kendimizi alevlerin arasında bulduk. Serkan hıçkırarak “Abi yanacağız burada, beni affet” diye ağlıyordu. Bense bir yandan ona “Üzülme kardeşim, buna izin vermeyeceğim” diye teselli veriyor diğer taraftan ona gözlerimden akan yaşları belli etmemeye çalışıyordum. Elbiselerimizin yanmaya başladığını gördüm. Ve yapılabilecek bir şey kalmamıştı. Artık umudumu kaybetmiştim. Tam o an kapıyı kıran iki itfaiyeci kapıyı kırarak bizi kurtardı. O felakette yanan sol kolumu kaybettim ve kardeşim Serkan da dumandan zehirlendi ve aylarca hastanede yattı. (Başını aşağı eğer.)
Diğerleri: Senin başına gelen de bizimkinden farklı değilmiş. İhmalkarlığından olmuş ne olduysa. Kardeşlerin küçük ve sana emanet edilmiş, neden yalnız bıraktın. Kibritle oynayarak yangına neden olmak küçük çocukların çok defa yaptığı bir şey.
Görevli dört adama doğru dönerek söze başladı.
Görevli: Arkadaşlar! Siz ve etrafınızdaki kişiler Sivil Savunma Kulübü’nün faaliyetlerine hiç katılmadınız sanırım. Başınıza gelenler hep bu yüzden ..
Diğerleri: (Şaşırarak) Sivil Savunma Kulübü mü? O ne ki?
Görevli: Tabi. Sivil Savunma Kulübü yangın, deprem ve savaşlarda nasıl davranılması gerektiğini, bir kaza ve afet yaşanması halinde nasıl ilkyardımda bulunulacağını anlatır, öğretir. Bunları öğrenmiş olsaydınız bu acıları yaşamak zorunda kalmazdınız.
Bunları duyan dört hasta Sivil Savunma hakkında bilgi edinmeye karar verirler ve bir ay sonra burada buluşmak üzere ayrılırlar.
- 1 AY SONRA -
Dört adam yine aynı yerde buluşurlar. Geçen süre içersinde internetten, kitaplardan ve çeşitli kuruluşlardan bilgi edinmişlerdir. Öğrendiklerini anlatmaya başlarlar.
1. Adam: Arkadaşlar, elektrik çarpan bir kişiye temas etmek son derece tehlikeliymiş. Önce elektrik kontağını kapatmalı daha sonra elektriği iletmeyen bir şeyle teması kesmeliymişiz. Ayrıca çocukların elektrikli eşyalarla ve prizlerle oynamasını engellemeli, dikkatli olmalıymışız.
Diğerleri: Yaa.
2. Adam: Ben de kazalarda yapılacak ilkyardım konusunda bilgi edindim. Sakin ve temkinli davranılması gerekiyormuş. Bilinçsiz ve konuyla ilgili bilgi sahibi olmayan kişilerin müdahale etmemesi gerekiyormuş. Sağlık ekibi, ambulans ve güvenlik güçlerinin kaza yerine gelmeleri beklenmeliymiş. Kırık ve kanama durumunda nelerin yapılması gerektiği de öğrenilmesi gerekiyormuş. Çünkü en küçük ev kazalarında bile başımıza gelebilecek bir durummuş.
3. Adam: Ev alırken ve kiralarken depreme karşı dayanıklılığının bilinmesi gerekiyormuş. Ve zorunlu deprem sigortasının da yatırılması gerekiyormuş. Böylece depremde bir hasar olursa paramızı geri alabilirmişiz. Ayrıca depremde neler yapılması gerektiğini de öğrendim.
Diğerleri: Eee. Ne yapmak gerekiyormuş.
3. Adam: Depremde en güvenli yerler kolon ve kirişlerin olduğu yerlermiş. Merdiven, asansör, balkon ve çatı altları ise çok tehlikeliymiş. Büyük eşyaların duvarlara sabitlenmesi gerekiyormuş. Depremde hemen dışarı çıkmamalı, deprem bitene kadar güvenli bir yerde beklemeli ve yaşam boşluğu oluşturmalıymışız. Depremden sonra güvenli bir yere giderek beklemeliymişiz.
4. Adam: Bizim çocuk Atatürk İlköğretim Okulunda okuyor. Okullarının sitesinde bu konularla ilgili bilgiler yer alıyormuş. Yangın, deprem, sel, afet, savaş ve diğer konularda ne yapılması gerektiği, alınacak tedbirler ve ilkyardım anlatılıyormuş. Ben de oradan bazı bilgilere ulaştım.
Diğerleri: Adresi nedir?
4. Adam: Yangından korunmak için önlemler alınmalıymış. Evde yangını söndürmek için bir su kovası, bir hortum ve yangın söndürme tüpü olması gerekliymiş. Çocukların gözlenmesi ve başıboş bırakılmaması şartmış. Ülkemizde pek çok yangın küçük çocukların ateşle oynamasından çıkıyormuş. Keşke tüm bunları daha önce öğrenmiş olsaydık.
Diğerleri: Keşke
Öğretmen: Evet çocuklar… Tiyatromuzu izlediniz. Sizler de bu arkadaşlar gibi bir gün “Keşke” dememek için Sivil Savunma Kulübünün faaliyetlerine katılarak, deprem, yangın, savaş, kaza, sel, yaralanma, zehirlenme ve diğer durumlarda nasıl davranmanız gerektiğini öğrenin, hayatınıza uygulayın.
Oyuncular el ele tutuşarak seyircileri selamlarlar.
Oyun esnasında projeksiyon cihazı ile görüntü desteği verilebilir, Hastaların anlattıkları olayların canlandırılması yapılabilir.