LaDe
12.Eylül.2018, 11:57
https://www.dunyadinleri.com/Upload/kucuk/600x250/genislet-c4572fdf-9577-432b-af32-4075d47d301f.jpg
Bir insanın bir hayvan, özellikle de kurt biçimine girebilmeye yetenekli olması, kurt adam söylencesinin çıkış kaynağı hakkında yeterli bir açıklama değildir. Genelikle bir kurt tarafından ısırılma ya da belirli ayda doğma olayı diye bilinir. Çok eskiden beri çeşitli kaynaklarda ve toplumlarda kurt adam öykülerine rastlanmaktadır. Farklı coğrafyalarda yaşayan insan topluluklarında sadece kurt adamlık değil çeşitli insan hayvan karışımı yaratıklara da rastlanmaktadır. İskandinavların ayı adamları, Kızılderililerin bizon adamları, Afrikalıların sırtlan adamları, Türklerin itbarakları ve İstanbul’un kedi kadınları bunlara örnektir. -Kurt adamlık Türkçe adındaki gibi Kurt kısmı doğrudur ancak kurtadamlar sadece erkek olmak zorunda değildir, kadın'da olabilirler. Bir inanışa göre; Yıl 170'de ilk defa Orta Asyada gerçekliği kanıtlanmıştır. Bir mektupta Kurt adam lanetinden bahsedilir. Kurt adamlar doğuştan olanlar MART ayında olduğu söylenir. Mart ayında olması gerekenden 2 fazla kere dolunay vardır. 3 ile 18 günleri arasında da olay belirtilmiştir ama yazı çok net olamadığı için anlaşılamamıştır. Yazıya göre bunun bir lanet değil güç olarak bildirir. Kurt adamların, Gözlerinde renk değişikliği, köpek dişlerinde büyüklük ve sivrilik, doğaüstü güçler olarak tanımlanır. Kurt adamlıkla ilgili herhangi bir kanıt bulunmuştur.(m.ö. ki inanışlara dayanarak)Tarihte Kurt adamlıkEski Yunanlar ve Karadeniz'in kuzey kıyılarına yerleşmiş İskitler, bölge yerlileri Neurianları sihirbaz olarak kabul ediyorlardı. Bu olağan üstü büyücülerin her yıl birkaç gün için kurda dönüştükIerine inanıyorlardı. Tarihin babası olarak nitelendirilen MÖ 5. yüzyılda yaşamış olan eski Yunan Herodot ise dilediklerinde kurda, dilediklerinde insana kolayca dönüşebilen bir insan türünden söz etmektedir..Bir görüşe göre yüzyıllar önce, insanlığın erken tarihlerinde kurt adam doğal olmayan bir istekle insan etine açlık duyan bir canlı türü olarak kabul edilirdi.Bu insan, çeşitli büyülerin yardımıyla dilediğinde yırtıcı bir kurda dönüşmenin bir yolunu bulmuştu.Eskilerin söylediğine göre, kurda dönüşen kişi insan sesini ve insan gözlerini muhafaza eder. Ancak vahşi dört ayaklı kurdun kuvvet ve kurnazlığını taşırdı. Kurtadamın kim olduğunu ses ve gözlerinden tanımak mümkündü.Biçim değiştirerek kurda dönüşmek olayından, Roma edebiyatında bir büyü işi olarak söz edilir. M.S. 1. yüzyılda eser vermiş Vergilius, bu söylenceden söz eden ilk Latin ozanıdır. Bunu Propertius, Servius, ve Petronius izlemiştir. Petronius, M.S. 54-68 yılları arasında Neron dönemi Roma'sının saray eğlence müdürüydü. Satyricos adlı kitabında hiciv, macera ve fantezi dolu bir kurt adam öyküsü de vardır.Eski Yunan ve Roma geleneğinde bir insanın kurda dönüşmesi, bir ceza olarak simgeleniyor. Böyle bir olayı M.S. 64-113 yıllarında yaşamış olan Plinius şöyle anlatıyordu: "Tanrılara insan kurban etme törenlerinden birinde kurban gölün kıyısından alınır. Ancak kurban kaçarak karşı kıyıya yüzdü. Karaya çıktığında kurda dönüşmüştü. Bundan sonraki 9 yıl boyunca yanında bir grup insanla kırlarda dolaştı. Eğer bu süre içinde insan etine yaklaşmazsa yeniden insan olacaktı. Nitekim kurtuldu ama hayatının 9 yılını kurt olarak yaşadı. "Günahı yüzünden ceza olarak kurt adama dönüşen birinin öyküsünü de MÖ 43-M.S. 18 tarihleri arasında yaşamış Ovidius anlatır. Metamorphoses (Değişimler) adlı uzun şiirinde, yaradılıştan Sezar'a dek olan dönemdeki mucizevi değişimlerden söz eder. Romalı ozan Ovidius, Arkadya'nın mitsel, kralı Lyeaon'un öyküsünü anlatır: "Tanrılar tanrısı Olimposlu Jupiter Lycaon'u denemek için kılık değiştirip onun sarayına yemeğe gider. Lycaon da onun Tanrı olup olmadığım anlamak için insan etinden yemek ikram eder. Jupiter bunu anlayınca ceza olarak Lycaon'u kurda çevirir. O da bu kimlikle sonsuza dek kalır ve çevreye korku salar." MÖ 4. yüzyıl civarında Eflatun ve M.S. 2. yüzyılda Pausanias da hemen hemen aynı türden değişim öyküleri anlatarak aynı noktada buluşuyorlardı.15. ve 16. yüzyıllarda kurt adama dönüşme inancı, tüm Avrupa 'da büyücülük ve cadılıkla aynı kefeye konuyordu. Özellikle Fransa ve Almanya'da kurt adam olduğundan şüphe edilen biri, acımadan yakılır ya da asılırdı.Nitekim kurt adam avı dinsel duygular adına yapılırdı. Büyücü ve "kurt adam mahkemeleri" bugün bile anlatılmaktadır. Sözgelimi 100 yıldan daha fazla bir süre, 1520-1630 yıllarında Fransa'nın yaklaşık 30.000 kurt adam olayıyla sarsıldığı bilinmektedir.Kurt Adamlığa Dair Çeşitli Örnekler1573 ' de Fransa 'da Dijon yakınlarındaki Dole' de, GilIes Garnier adında bir "kurt adam" köye zarar vermek ve küçük çocukları "yemekle" suçlanmıştı. Suçunu itiraf edince de kazığa geçirilerek yakılmıştı..1598'de yine Fransa'da Caude yakınlarındaki ıssız ve vahşi bir yörede birkaç Fransız köylüsü, 15 yaşındaki bir erkek çocuğunun cesedini buldu. Çocuk.korkunç bir şekilde parçalanmıştı ve her yerinden kanlar fışkırıyordu. Bir çift kurt da cesedi yiyordu. Uzaktan köylüler görününce kaçıp ağaçlıkların arasında kayboldular. Köylüler "kurtları" izlediler ve bir çalılığın içinde sinmiş, yarı çıplak bir adam buldular. Uzun saçlıydı. Bakımsız, uzun bir sakalı, sanki pençe görünümünde uzun ve kirli tırnakları vardı. Aralarında pıhtılaşmış kanlar ve insan eti parçaları görülüyordu. Adam, Jacques Rollet adında bir ruh hastasıydı. Köylüler gelip de kaçmadan önce cesedi parçalıyordu. Aslında ortada kurt filan yoktu. Adamlar o andaki heyecanlı halleriyle bu ruh hastası adamı bir kurt adam olarak algılamış olabilirler. Fakat bunu anlayabilmek olanaksızdı. Ama şurası kesindi ki, Rollet kendini bir kurt gibi hissediyordu. Bu kuruntunun etkisi altındayken birçok insanı parçalayıp yemişti. Sonuçta ölüme mahkûm edildi. Fakat Paris Mahkemesi kararı bozdu. Onu bir akıl hastanesine gönderdi. Burası idam edilmeyen kurt adamların kapatıldığı bir yerdi!20. yüzyılKurt adamlara ilişkin olaylar eskisi kadar yoğun olmamakla birlikte zaman zaman bu tür olaylardan söz edilmektedir. Örneğin I. Dünya Savaşı'ndan kısa bir süre önce üç kurt adamın ele geçirildiği öne sürülmektedir.1925'de ise Fransa'nın Strazburg kenti yakınlarındaki bir köyün halkı, köyden bir çocuğun kurt adam olduğuna ilişkin tanıklık ettiler. 5 yıl sonra Bourg-Ia-Reine'de de bir kurt adam korku saldı. Pierre van Peasen, 1939'da yayımladığı, Bizim çağımızın Günleri adlı kitabında bu olaya değiniyordu.1946'de Kuzey Amerika'nın en eski Kızılderili kabilelerinden biri olan Navajo'lara "dört ayaklı bir katil" musallat oldu. Bu garip yaratık hep dolunay zamanı ortaya çıkıyordu.1949'da Roma'da bir polis ekibi, garip davranışlı bir adamı izlemekle görevlendirildi. Adam, kurt adam psikozu içindeydi. Düzenli olarak her dolunay döneminde kontrolünü kaybediyor ve ürkünç bir şekilde uluyordu.1957'de Singapur'da polisler, benzeri bir olayı izlemek için görevlendirildiler. Çünkü, bir yatılı kız okuluna sürekli olarak bir kurt adamın saldırdığı iddia ediliyordu. Kızlardan biri bir gece, baş ucunda duran birisinin varlığıni hissederek gözlerini açtı. Karşısında saçları burnuna kadar düşen, uzun ve sivri dişli, korkunç görünüşlü bir adam duruyordu. Fakat olayın ardındaki gizem çözülemedi.1975'te İngiliz gazeteleri, Staffordshire'ın Ecc1eshall köyünde yaşayan 17 yaşındaki bir gencin olağanüstü haberleriyle dolup taşıyordu. Delikanlı, kurt adama dönüştüğü inancı içindeydi. Bu zihinsel acılarına kalbine sapladığı bir bıçakla son verdi. Delikanlının yakınlarından biri şöyle diyordu: Ölmeden çok kısa bir süre önce bana telefon etti. Yüzünün ve ellerinin renk değiştirdiğini ve giderek kurt adama dönüştüğünü söyledi. Az sonra sesi giderek homurtuya dönüştü."SonuçHalihazırdaki bilimsel bilgiler, kurt adam olayında olduğu gibi bir insan formunun bu kadar kısa zamanda bir başka biçime dönüşmesinin kesinlikle olanaksız olduğunu ortaya koyuyor. Dolayısıyla kurt adam efsaneleri tümüyle cehalet ve kuruntu üzerine kurulmuş olabilir. Fakat yine de yüzlerce yıldır bildirilen bu tür olayların göz ardı edilemeyeceği belirtiliyor.LikantropiSeri cinayet her zaman var.... olmuştur seri cinayet suçunu tarif etmek için kullanılan terminoloji, asırlarla beraber değişmiştir. Dört yüz yıl önce katiller, Avrupa’yı dolaşıp kurbanlarını hayvani bir hırsla öldürürlerdi. O zamanlar onlara “Psikopat” ya da “Cani manyak” veya “Şehvet katili” denmezdi. Onlara Likantrofi denirdi. Bu ifade, iki Yunanca kelimenin, Lykos (Kurt ) ve Antropos (Adam) birleşmesinden oluşmuştu.Bu seri katillerin bazıları, o kadar sapkın adamlardı ki kendilerinin doğaüstü canavarla olduklarına gerçekten de inanıyorlardı. Avladıkları köylüler, zaten buna kesin olarak inanıyorlardı. Aynı şekilde, yetkililer de likantrofiye açıktan açığa inanıyor ve onu dönemin en önemli toplumsal sorunu olarak görüyorlardı.1941 tarihli klasik Kurt Adam gibi eski filmlerde, likantrofi korkunç bir lanet olarak gösterilir. Lon Chaney Jr, bir kurt adama dönüşmekten hiç hoşlanmaz, fakat ister hoşlansın, ister hoşlanmasın, her dolunayda kılları ve pençeleri çıkıp dişleri sivrileşmeye başlar. On altıncı yüzyıl insanları, olaylara başka bir gözle bakıyorlardı. Kurt adamlar, şeytanla bilerek bir anlaşmaya giren kötü adamlar olarak görülürlerdi. Canavara dönmeyi kendileri istiyorlardı.1500'lerin sonlarındaki Gilles Garnier adındaki Fransız bir münzevinin böyle şeytani bir anlaşma yaptığı rivayet edilir. Anlaşmanın karşılığında Garnier, onu aç ve insan yiyen bir kurda dönüştüren kara büyü içeren bir merhem almıştı. Aşağı yukarı aynı zamanlarda Peter Stubbe adında bir Alman, güya ona kurt adam güçleri veren efsunlu bir kemere karşılık ruhunu satmıştı.Dönüşüm yöntemleri farklı olabilirdi, fakat bu iki manyak tarafından işlenen suçlar, şaşılacak derecede birbirlerine benziyordu ve aynı ölçüde mide bulandırıcıydı. Kurt adam filmlerinin sahte dehşetlerinden çok daha korkutucuydu. Hem Garnier hem de Stubbe, genelde çocukları avlayan şehvet katilleri ve yamyamlardı. Garnier, iki ay içinde dört küçük kurbana saldırmış ve onları çıplak elle ve dişleriyle parçalamıştı. Daha uzun bir zaman içinde Stubbe, aralarında öz oğlunun da bulunduğu en az beş kurbanı öldürmüştü. Söylendiğine göre Stubbe, oğlunun boynunu kopardıktan sonra kafatasını parçalayıp beynini yemişti.Modern psikiyatri, ortaçağın kurt adamlığı yerine, bize “Anti sosyal kişilik bozukluğu” gibi kavramlar sunmuştur. Ancak bu yüzyılda bile, arada bir öyle bir katil çıkar ve suçları öylesine tüyler ürpertici olur ki bunlar doğaüstü bir canavarın işi gibi görünebilir. Örneğin 1920’lerde yamyam bir katil olan Albert Fish, on iki yaşındaki bir kız çocuğunu kandırıp Wisteria Köşkü diye anılan terk edilmiş bir eve götürmüş, onu orada öldürüp parçalamış ve etlerinin bir kısmını pişirip yemişti. Bu suç su yüzüne çıktığı zaman, bulvar gazeteleri bu işi yapan kişiyi tanımlayacak çarpıcı bir isim bulmak için çok düşünmüşlerdi.Buldukları diğer iğrenç adların yanı sıra, onu “Wisteria Kurt Adamı” olarak da adlandırmışlardı.Bu yazı A'dan Z'ye Seri Katiller Ansiklopedisi kitabının 184-185. sayfasından alınmıştır. Kitap hakkında ayrıntılı bilgi için lütfen iç bağlantıyı kullanın.Türk halk kültüründe "Erbörü"Erbörü, Türk halk inancında kurtadama verilen isimdir. Dolunayda kurda dönüşen kişi. İskitler, bazı olağan üstü büyücülerin her yıl birkaç gün için kurda dönüştükIerine inanıyorlardı. Dişi olanları için “Eşbörü” kullanılır.[1]Boris Vian'in Kurt AdamıBoris Vian'in anlattığı, dolunay vakti insana dönüşen kurdun hikâyesi, çeşitli Kurt Adam hikâyelerine çok güzel bir alternatiftir.Buffy the Vampire Slayer'da kurt adamlarKurtadamlar, Buffy the vampire slayer adlı dizide ilk defa Phases adlı bölümde, Oz’un kurt adam olduğunu keşfetmesiyle ortaya çıktı. Buffy the Vampire Slayer dünyasında kurt adamlar sadece dolunay zamanı üç geceliğine kurta dönüşür. Yaratığın insan tarafı, kurta dönüştüğünde neler olduğunu hatırlamaz. Bir insanın kurt adama dönüşmesi için bir kurt adam tarafından ısırılması gerekir. Oz, kuzeni Geordie tarafından ısırılmıştı. Sevgilisi Willow ve arkadaşları Oz’un kontrol edemediği ikinci benliğini öğrenince ona yardım etme kararı aldılar. O, kurta dönüştüğü üç gece boyunca kendini kütüphanedeki kafese kilitler. Lover’s Walk adlı bölümde Oz’un, Willow’un kokusunu çok uzaklardan alması kurt adam duyularına insan şeklindeyken de sahip olduğunu gösteriyor. Kurtadam avcıları onları öldürmek için gümüş kurşun kullanır. Buffy, Phases adlı bölümde Caine adında bir avcıyı avlamaya çalıştığı kurtun aslında bir insan olduğuna ikna etmeye çalışmıştı.
Bir insanın bir hayvan, özellikle de kurt biçimine girebilmeye yetenekli olması, kurt adam söylencesinin çıkış kaynağı hakkında yeterli bir açıklama değildir. Genelikle bir kurt tarafından ısırılma ya da belirli ayda doğma olayı diye bilinir. Çok eskiden beri çeşitli kaynaklarda ve toplumlarda kurt adam öykülerine rastlanmaktadır. Farklı coğrafyalarda yaşayan insan topluluklarında sadece kurt adamlık değil çeşitli insan hayvan karışımı yaratıklara da rastlanmaktadır. İskandinavların ayı adamları, Kızılderililerin bizon adamları, Afrikalıların sırtlan adamları, Türklerin itbarakları ve İstanbul’un kedi kadınları bunlara örnektir. -Kurt adamlık Türkçe adındaki gibi Kurt kısmı doğrudur ancak kurtadamlar sadece erkek olmak zorunda değildir, kadın'da olabilirler. Bir inanışa göre; Yıl 170'de ilk defa Orta Asyada gerçekliği kanıtlanmıştır. Bir mektupta Kurt adam lanetinden bahsedilir. Kurt adamlar doğuştan olanlar MART ayında olduğu söylenir. Mart ayında olması gerekenden 2 fazla kere dolunay vardır. 3 ile 18 günleri arasında da olay belirtilmiştir ama yazı çok net olamadığı için anlaşılamamıştır. Yazıya göre bunun bir lanet değil güç olarak bildirir. Kurt adamların, Gözlerinde renk değişikliği, köpek dişlerinde büyüklük ve sivrilik, doğaüstü güçler olarak tanımlanır. Kurt adamlıkla ilgili herhangi bir kanıt bulunmuştur.(m.ö. ki inanışlara dayanarak)Tarihte Kurt adamlıkEski Yunanlar ve Karadeniz'in kuzey kıyılarına yerleşmiş İskitler, bölge yerlileri Neurianları sihirbaz olarak kabul ediyorlardı. Bu olağan üstü büyücülerin her yıl birkaç gün için kurda dönüştükIerine inanıyorlardı. Tarihin babası olarak nitelendirilen MÖ 5. yüzyılda yaşamış olan eski Yunan Herodot ise dilediklerinde kurda, dilediklerinde insana kolayca dönüşebilen bir insan türünden söz etmektedir..Bir görüşe göre yüzyıllar önce, insanlığın erken tarihlerinde kurt adam doğal olmayan bir istekle insan etine açlık duyan bir canlı türü olarak kabul edilirdi.Bu insan, çeşitli büyülerin yardımıyla dilediğinde yırtıcı bir kurda dönüşmenin bir yolunu bulmuştu.Eskilerin söylediğine göre, kurda dönüşen kişi insan sesini ve insan gözlerini muhafaza eder. Ancak vahşi dört ayaklı kurdun kuvvet ve kurnazlığını taşırdı. Kurtadamın kim olduğunu ses ve gözlerinden tanımak mümkündü.Biçim değiştirerek kurda dönüşmek olayından, Roma edebiyatında bir büyü işi olarak söz edilir. M.S. 1. yüzyılda eser vermiş Vergilius, bu söylenceden söz eden ilk Latin ozanıdır. Bunu Propertius, Servius, ve Petronius izlemiştir. Petronius, M.S. 54-68 yılları arasında Neron dönemi Roma'sının saray eğlence müdürüydü. Satyricos adlı kitabında hiciv, macera ve fantezi dolu bir kurt adam öyküsü de vardır.Eski Yunan ve Roma geleneğinde bir insanın kurda dönüşmesi, bir ceza olarak simgeleniyor. Böyle bir olayı M.S. 64-113 yıllarında yaşamış olan Plinius şöyle anlatıyordu: "Tanrılara insan kurban etme törenlerinden birinde kurban gölün kıyısından alınır. Ancak kurban kaçarak karşı kıyıya yüzdü. Karaya çıktığında kurda dönüşmüştü. Bundan sonraki 9 yıl boyunca yanında bir grup insanla kırlarda dolaştı. Eğer bu süre içinde insan etine yaklaşmazsa yeniden insan olacaktı. Nitekim kurtuldu ama hayatının 9 yılını kurt olarak yaşadı. "Günahı yüzünden ceza olarak kurt adama dönüşen birinin öyküsünü de MÖ 43-M.S. 18 tarihleri arasında yaşamış Ovidius anlatır. Metamorphoses (Değişimler) adlı uzun şiirinde, yaradılıştan Sezar'a dek olan dönemdeki mucizevi değişimlerden söz eder. Romalı ozan Ovidius, Arkadya'nın mitsel, kralı Lyeaon'un öyküsünü anlatır: "Tanrılar tanrısı Olimposlu Jupiter Lycaon'u denemek için kılık değiştirip onun sarayına yemeğe gider. Lycaon da onun Tanrı olup olmadığım anlamak için insan etinden yemek ikram eder. Jupiter bunu anlayınca ceza olarak Lycaon'u kurda çevirir. O da bu kimlikle sonsuza dek kalır ve çevreye korku salar." MÖ 4. yüzyıl civarında Eflatun ve M.S. 2. yüzyılda Pausanias da hemen hemen aynı türden değişim öyküleri anlatarak aynı noktada buluşuyorlardı.15. ve 16. yüzyıllarda kurt adama dönüşme inancı, tüm Avrupa 'da büyücülük ve cadılıkla aynı kefeye konuyordu. Özellikle Fransa ve Almanya'da kurt adam olduğundan şüphe edilen biri, acımadan yakılır ya da asılırdı.Nitekim kurt adam avı dinsel duygular adına yapılırdı. Büyücü ve "kurt adam mahkemeleri" bugün bile anlatılmaktadır. Sözgelimi 100 yıldan daha fazla bir süre, 1520-1630 yıllarında Fransa'nın yaklaşık 30.000 kurt adam olayıyla sarsıldığı bilinmektedir.Kurt Adamlığa Dair Çeşitli Örnekler1573 ' de Fransa 'da Dijon yakınlarındaki Dole' de, GilIes Garnier adında bir "kurt adam" köye zarar vermek ve küçük çocukları "yemekle" suçlanmıştı. Suçunu itiraf edince de kazığa geçirilerek yakılmıştı..1598'de yine Fransa'da Caude yakınlarındaki ıssız ve vahşi bir yörede birkaç Fransız köylüsü, 15 yaşındaki bir erkek çocuğunun cesedini buldu. Çocuk.korkunç bir şekilde parçalanmıştı ve her yerinden kanlar fışkırıyordu. Bir çift kurt da cesedi yiyordu. Uzaktan köylüler görününce kaçıp ağaçlıkların arasında kayboldular. Köylüler "kurtları" izlediler ve bir çalılığın içinde sinmiş, yarı çıplak bir adam buldular. Uzun saçlıydı. Bakımsız, uzun bir sakalı, sanki pençe görünümünde uzun ve kirli tırnakları vardı. Aralarında pıhtılaşmış kanlar ve insan eti parçaları görülüyordu. Adam, Jacques Rollet adında bir ruh hastasıydı. Köylüler gelip de kaçmadan önce cesedi parçalıyordu. Aslında ortada kurt filan yoktu. Adamlar o andaki heyecanlı halleriyle bu ruh hastası adamı bir kurt adam olarak algılamış olabilirler. Fakat bunu anlayabilmek olanaksızdı. Ama şurası kesindi ki, Rollet kendini bir kurt gibi hissediyordu. Bu kuruntunun etkisi altındayken birçok insanı parçalayıp yemişti. Sonuçta ölüme mahkûm edildi. Fakat Paris Mahkemesi kararı bozdu. Onu bir akıl hastanesine gönderdi. Burası idam edilmeyen kurt adamların kapatıldığı bir yerdi!20. yüzyılKurt adamlara ilişkin olaylar eskisi kadar yoğun olmamakla birlikte zaman zaman bu tür olaylardan söz edilmektedir. Örneğin I. Dünya Savaşı'ndan kısa bir süre önce üç kurt adamın ele geçirildiği öne sürülmektedir.1925'de ise Fransa'nın Strazburg kenti yakınlarındaki bir köyün halkı, köyden bir çocuğun kurt adam olduğuna ilişkin tanıklık ettiler. 5 yıl sonra Bourg-Ia-Reine'de de bir kurt adam korku saldı. Pierre van Peasen, 1939'da yayımladığı, Bizim çağımızın Günleri adlı kitabında bu olaya değiniyordu.1946'de Kuzey Amerika'nın en eski Kızılderili kabilelerinden biri olan Navajo'lara "dört ayaklı bir katil" musallat oldu. Bu garip yaratık hep dolunay zamanı ortaya çıkıyordu.1949'da Roma'da bir polis ekibi, garip davranışlı bir adamı izlemekle görevlendirildi. Adam, kurt adam psikozu içindeydi. Düzenli olarak her dolunay döneminde kontrolünü kaybediyor ve ürkünç bir şekilde uluyordu.1957'de Singapur'da polisler, benzeri bir olayı izlemek için görevlendirildiler. Çünkü, bir yatılı kız okuluna sürekli olarak bir kurt adamın saldırdığı iddia ediliyordu. Kızlardan biri bir gece, baş ucunda duran birisinin varlığıni hissederek gözlerini açtı. Karşısında saçları burnuna kadar düşen, uzun ve sivri dişli, korkunç görünüşlü bir adam duruyordu. Fakat olayın ardındaki gizem çözülemedi.1975'te İngiliz gazeteleri, Staffordshire'ın Ecc1eshall köyünde yaşayan 17 yaşındaki bir gencin olağanüstü haberleriyle dolup taşıyordu. Delikanlı, kurt adama dönüştüğü inancı içindeydi. Bu zihinsel acılarına kalbine sapladığı bir bıçakla son verdi. Delikanlının yakınlarından biri şöyle diyordu: Ölmeden çok kısa bir süre önce bana telefon etti. Yüzünün ve ellerinin renk değiştirdiğini ve giderek kurt adama dönüştüğünü söyledi. Az sonra sesi giderek homurtuya dönüştü."SonuçHalihazırdaki bilimsel bilgiler, kurt adam olayında olduğu gibi bir insan formunun bu kadar kısa zamanda bir başka biçime dönüşmesinin kesinlikle olanaksız olduğunu ortaya koyuyor. Dolayısıyla kurt adam efsaneleri tümüyle cehalet ve kuruntu üzerine kurulmuş olabilir. Fakat yine de yüzlerce yıldır bildirilen bu tür olayların göz ardı edilemeyeceği belirtiliyor.LikantropiSeri cinayet her zaman var.... olmuştur seri cinayet suçunu tarif etmek için kullanılan terminoloji, asırlarla beraber değişmiştir. Dört yüz yıl önce katiller, Avrupa’yı dolaşıp kurbanlarını hayvani bir hırsla öldürürlerdi. O zamanlar onlara “Psikopat” ya da “Cani manyak” veya “Şehvet katili” denmezdi. Onlara Likantrofi denirdi. Bu ifade, iki Yunanca kelimenin, Lykos (Kurt ) ve Antropos (Adam) birleşmesinden oluşmuştu.Bu seri katillerin bazıları, o kadar sapkın adamlardı ki kendilerinin doğaüstü canavarla olduklarına gerçekten de inanıyorlardı. Avladıkları köylüler, zaten buna kesin olarak inanıyorlardı. Aynı şekilde, yetkililer de likantrofiye açıktan açığa inanıyor ve onu dönemin en önemli toplumsal sorunu olarak görüyorlardı.1941 tarihli klasik Kurt Adam gibi eski filmlerde, likantrofi korkunç bir lanet olarak gösterilir. Lon Chaney Jr, bir kurt adama dönüşmekten hiç hoşlanmaz, fakat ister hoşlansın, ister hoşlanmasın, her dolunayda kılları ve pençeleri çıkıp dişleri sivrileşmeye başlar. On altıncı yüzyıl insanları, olaylara başka bir gözle bakıyorlardı. Kurt adamlar, şeytanla bilerek bir anlaşmaya giren kötü adamlar olarak görülürlerdi. Canavara dönmeyi kendileri istiyorlardı.1500'lerin sonlarındaki Gilles Garnier adındaki Fransız bir münzevinin böyle şeytani bir anlaşma yaptığı rivayet edilir. Anlaşmanın karşılığında Garnier, onu aç ve insan yiyen bir kurda dönüştüren kara büyü içeren bir merhem almıştı. Aşağı yukarı aynı zamanlarda Peter Stubbe adında bir Alman, güya ona kurt adam güçleri veren efsunlu bir kemere karşılık ruhunu satmıştı.Dönüşüm yöntemleri farklı olabilirdi, fakat bu iki manyak tarafından işlenen suçlar, şaşılacak derecede birbirlerine benziyordu ve aynı ölçüde mide bulandırıcıydı. Kurt adam filmlerinin sahte dehşetlerinden çok daha korkutucuydu. Hem Garnier hem de Stubbe, genelde çocukları avlayan şehvet katilleri ve yamyamlardı. Garnier, iki ay içinde dört küçük kurbana saldırmış ve onları çıplak elle ve dişleriyle parçalamıştı. Daha uzun bir zaman içinde Stubbe, aralarında öz oğlunun da bulunduğu en az beş kurbanı öldürmüştü. Söylendiğine göre Stubbe, oğlunun boynunu kopardıktan sonra kafatasını parçalayıp beynini yemişti.Modern psikiyatri, ortaçağın kurt adamlığı yerine, bize “Anti sosyal kişilik bozukluğu” gibi kavramlar sunmuştur. Ancak bu yüzyılda bile, arada bir öyle bir katil çıkar ve suçları öylesine tüyler ürpertici olur ki bunlar doğaüstü bir canavarın işi gibi görünebilir. Örneğin 1920’lerde yamyam bir katil olan Albert Fish, on iki yaşındaki bir kız çocuğunu kandırıp Wisteria Köşkü diye anılan terk edilmiş bir eve götürmüş, onu orada öldürüp parçalamış ve etlerinin bir kısmını pişirip yemişti. Bu suç su yüzüne çıktığı zaman, bulvar gazeteleri bu işi yapan kişiyi tanımlayacak çarpıcı bir isim bulmak için çok düşünmüşlerdi.Buldukları diğer iğrenç adların yanı sıra, onu “Wisteria Kurt Adamı” olarak da adlandırmışlardı.Bu yazı A'dan Z'ye Seri Katiller Ansiklopedisi kitabının 184-185. sayfasından alınmıştır. Kitap hakkında ayrıntılı bilgi için lütfen iç bağlantıyı kullanın.Türk halk kültüründe "Erbörü"Erbörü, Türk halk inancında kurtadama verilen isimdir. Dolunayda kurda dönüşen kişi. İskitler, bazı olağan üstü büyücülerin her yıl birkaç gün için kurda dönüştükIerine inanıyorlardı. Dişi olanları için “Eşbörü” kullanılır.[1]Boris Vian'in Kurt AdamıBoris Vian'in anlattığı, dolunay vakti insana dönüşen kurdun hikâyesi, çeşitli Kurt Adam hikâyelerine çok güzel bir alternatiftir.Buffy the Vampire Slayer'da kurt adamlarKurtadamlar, Buffy the vampire slayer adlı dizide ilk defa Phases adlı bölümde, Oz’un kurt adam olduğunu keşfetmesiyle ortaya çıktı. Buffy the Vampire Slayer dünyasında kurt adamlar sadece dolunay zamanı üç geceliğine kurta dönüşür. Yaratığın insan tarafı, kurta dönüştüğünde neler olduğunu hatırlamaz. Bir insanın kurt adama dönüşmesi için bir kurt adam tarafından ısırılması gerekir. Oz, kuzeni Geordie tarafından ısırılmıştı. Sevgilisi Willow ve arkadaşları Oz’un kontrol edemediği ikinci benliğini öğrenince ona yardım etme kararı aldılar. O, kurta dönüştüğü üç gece boyunca kendini kütüphanedeki kafese kilitler. Lover’s Walk adlı bölümde Oz’un, Willow’un kokusunu çok uzaklardan alması kurt adam duyularına insan şeklindeyken de sahip olduğunu gösteriyor. Kurtadam avcıları onları öldürmek için gümüş kurşun kullanır. Buffy, Phases adlı bölümde Caine adında bir avcıyı avlamaya çalıştığı kurtun aslında bir insan olduğuna ikna etmeye çalışmıştı.