PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Kulak çınlaması



Watchman
19.Mayıs.2014, 09:57
http://i.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2014/03/19/kulak-cinlamasinda-7-ciddi-sinyal--4178050.Jpeg
İnce tiz bir cızırtı, bazen hışırtı, su gürültüsü ya da direkt çınlama… Kulak çınlaması ya da tıptaki adıyla ‘tinnitus’, hastaların kulaklarında ya da kafasının içinde duyduğunu ifade ettiği, normalde olmayan ses duyma olayı. Ülkemizde ortalama her 100 kişiden 10’u hayatının bir döneminde kulak çınlama sorunuyla karşılaşıyor. Özellikle teknolojik gelişmeyle birlikte daha sık görülen bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Örneğin cep telefonlarıyla uzun süre konuşarak kulakları zorluyor olmak ve kulaklık kullanımının artmış olması kulak çınlamasının daha sık görülmesine neden oluyor. Yüksek sesli müziği uzun süre kulaklıkla dinliyor olmak da çınlama şikayetine ciddi zemin yaratıyor. Kulak çınlamasının altında çoğunlukla bu tür basit ve bazı müdahalelerle kolaylıkla geçen etkenler yatıyor. Ancak bazen altta ‘beyin tümörü’ gibi yaşamı tehdit eden bir hastalık da yatabiliyor. Bu durumda kulak çınlamasına çeşitli belirtiler de eşlik ediyor. Aile Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Dr. M. Hamit Aytar kulak çınlamasında asla atlanmaması gereken 6 sinyali sıraladı:

Kulak çınlamasına bu belirtiler eşlik ediyorsa, nedeni tümör olabilir!

Kulak çınlamasına aşağıda yer alan belirtilerden birkaçı, hatta biri bile eşlik ediyorsa, zaman kaybetmeden bir hekime başvurun.
1. Çınlamanın dirençli ve ilerleyici olması,
2. Baş ağrısı,
3. Bulantı ve kusma,
4. Baş dönmesi,
5. İşitme azlığı
6. Denge bozukluğu
7. Yüz felci gibi şikayetlerin de eklenmesi halinde mutlaka beyin cerrahi tarafınca da değerlendirilmesi gerekiyor.

Hangi tümörler kulak çınlaması yapıyor?

Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Dr. M. Hamit Aytar, kulak çınlamasının altında yatan beyin tümörlerini şöyle sıralıyor:
• Beyin sapından çıkıp kulağa giden, 8. kafa siniri olarak bilinen statoakustik sinir (denge-işitme siniri) ile hemen yanı başında yol kat eden ve 7. kafa siniri olarak bilenen fasiyal sinir, ciddi tümörlerin etkisine maruz kalabiliyor.
• Bu bölgenin en bilinen ve önemli tümörleri 8. sinirin kendi kılıfından çıkan “akustik nörinom” ya da “schwannom” olarak isimlendirilen iyi huylu tümörlerdir. Bu tümörlerin çıkış yeri beyin sapı ile beyincik arası köşe olduğundan “köşe tümörü” olarak da bilinirler. Genellikle tek taraflı olurlar. Ancak nörofibromatozis gibi nadir ailesel sendromlarda çift taraflı da çıkabilme ihtimali oluyor.
• Bu tümörler iyi huylu ve yavaş büyür olmalarına rağmen hassas yerleşimleri yüzünden erken zamanda bile kulak çınlamasının, işitme azlığının, denge bozukluğunun nedeni olabiliyorlar.
• Yine aynı sinir hattında beyin zarından köken alan iyi huylu tümörler olan menegiomlar da kulak çınlama şikayetinin başka önemli suçluları olabiliyor.
• Aynı bölgede daha nadir olmakla beraber epandimom, hemanjioblastom, astrositom vb. tümörler de yine işitme-denge sinirine baskı yapabiliyor.


Erken tedavi ile işitme ve denge fonksiyonu kaybedilmeden sorun giderilebiliyor

“Bu tümörlerin, boyutları henüz küçükken tespit edilebilmesi, yani erken tanısı tedaviyi şekillendirmesi açısından çok önemli” diyen Dr. M. Hamit Aydar sözlerine şöyle devam ediyor: “Kaldı ki tümör büyüdükçe etrafında yer alan çok önemli sinirleri baskılayarak, hatta zarar vererek geri dönüşsüz ciddi kayıplara götürebiliyor.” Erken tanı ile kişinin işitme, denge gibi önemli fonksiyonları kaybedilmeden sorunun giderilebildiğine dikkat çeken Dr. M. Hamit Aytar , “Bunun yanı sıra ‘yüz siniri’ diye de isimlendirebileceğimiz 7. kafa siniri olan fasiyal sinir de etkilenmeden sorunu erken çözmek kalıcı bir yüz felcinin de önleyicisi olabiliyor. Kitle boyutu 3cm’nin altında yakalanmışsa gamma knife radyocerrahiye de uygun olabiliyor.”

Ayrıntılı muayene, işitme testleri ve beyin MR’ı tanıyı koyduruyor

Kulak çınlamasının nedeni olarak beyin tümörlerinden şüphelenildiğinde ayrıntılı nörolojik muayenenin ardından işitme testleri ve özellikle kontrastlı beyin MR tetkiki sorunu ortaya koymada çok önemli oluyor. Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Dr. M. Hamit Aytar, tümör tespit edildiğinde uygulanan tedavi yöntemlerini şöyle sıralıyor:
• Beyin kontrastlı MR tetkikleriyle yakın takipte kalmak,
• Gamma Knife Radyocerrahi tedavi uygulamak,
• Mikrocerrahi ile tümörü çıkartmak,
• Kitleye bağlı beyin odacıklarında basıya bağlı hidrosefali gelişimi halinde beyin basıncını azaltmak ve beyni korumak adına ventriküloperitoneal şant takmak.

Kulak çınlamasının sık görülen nedenleri neler?

• Kulak çınlamasının altında çoğunlukla basit, geçici ve iyi huylu nedenler yatıyor. Çınlamanın en temel nedenleri başında ise iç kulak bölgesinde yer alan çok hassas olan işitme sinir uçlarındaki hasarlanmalar geliyor.
• Kulak kiri, kulak zarında sorunlar, kulak enfeksiyonları, alerjik nezle ile sinüzit gibi sorunlar sık ve düzeltilebilir nedenler arasında yer alıyor.
• Kulak bölgesine travma, diyabet, tiroit bezi hastalıkları, tansiyon sorunları ve sigara da kulak çınlamasına yol açabiliyor.

aSk
04.Aralık.2014, 22:20
Kulak çınlamasının, dış ortamda herhangi bir ses olmadan kişi tarafından bir veya her iki kulakta duyulan, monoton sese verilen ad olduğunu belirten Doç. Dr. Mahmut Özkırış, "Kulak çınlaması, aynı zamanda hastalık habercisi olabilir"’ dedi.


http://img.hurriyet.com.tr/_np/8198/26958198.jpg
Kulak, Burun ve Boğaz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Mahmut Özkırış, zaman zaman ortaya çıkan çok kısa süreli çınlamalarının tüm yaş gruplarında olabileceğini, ancak sessiz ortamda sürekli işitilen kulak çınlamaları kişinin yaşamını çok güçleştirebileceğini kaydetti. Doç. Dr. Özkırış, sürekliliği halinde uykusuzluk, huzursuzluk, sinirlilik ve bazı hastalarda depresyona neden olabilen, çocuklarda davranış bozukluğu ve dikkat dağınıklığına yol açan çınlama sorununun, vaktinde tedavi edilmesi gerektiğini bildirdi. Özkırış, "Kulak çınlaması bir hastalık değil, işitme sisteminde var olan bir sorunun yansıması olarak tanımlanabilir.


60 YAŞ ÜSTÜNDE 5 KİŞİDEN BİRİNDE VAR
Yaklaşık olarak 60 yaş üzerindeki yaş grubunda her 5 kişiden birinde gözlenirken, yaş ve cinsiyet gözetmeksizin toplumun yüzde 10 ile yüzde 15’inde görülmektedir. Kulak çınlamaları genel olarak objektif ve subjektif olmak üzere iki başlıkta değerlendirilir. Kulak çınlaması sadece hasta tarafından duyulabiliyorsa subjektif, hekim tarafından da fark edilebiliyorsa objektif kulak çınlaması adını alır. Kulak çınlaması çoğunlukla işitme sinirlerinin mikroskopik olan uç kısımlarında oluşan hasarlardan ötürü gelişir. Bu sinir uçlarının sağlıklı olması doğru, kesin duymayı sağlar. Bunlarda meydana gelecek bir hasar işitme kaybı ve kulak çınlamasına yol açar. İlerlemiş yaşla birlikte sinir uçlarında bazı değişiklikler meydana gelir. Bu da beraberinde kulak çınlaması oluşumuna neden olur. Günümüz dünyasında yüksek ses maruziyeti kulak çınlamasının en sık rastlanan nedenidir ve beraberinde işitme kaybına yol açar” dedi.



KULAK KİRİ, ENFEKSİYON KULAK ÇINLAMASI YAPABİLİR

Doç. Dr. Mahmut Özkırış, kulak enfeksiyonları, kulak kiri, kulak zarında delinme, orta kulakta sıvı birikmesi ve orta kulaktaki kemiklerin eklem yerlerinin sertleşmesi gibi daha önemli nedenlerin de kulak çınlamasına yol açabileceğini vurgulayarak, "Kulak çınlaması baş ve boyun bölgesindeki damar genişlemeleri veya denge ve işitmeyi sağlayan sinirden kaynaklanan bir tümörden dolayı da olabilir. Bu problemlerde işitme kaybı da vardır. Alerji, düşük veya yüksek tansiyon, şeker hastalığı, tiroid problemleri, tümörler, baş ve boyun bölgesine gelen travmalar, menier hastalığı ve sakinleştirici ilaçlar, bazı antibiyotikler, romatizma ilaçları ve aspirin, kulak çınlamasına neden olabilir” diye konuştu.



TEDAVİ İÇİN SORUNUN GERÇEK NEDENİ BULUNMALI

Kulak çınlamasının tedavisinde çok dikkatli olunması gerektiğini bildiren Özkırış, "Her durum için tedavi çok farklıdır. Bu nedenle tedavi için kulak çınlamasının gerçek nedenini bulmak çok önemlidir. Bunun için bazı röntgen filmleri ve denge testlerine ihtiyaç duyulabilir. Kulak çınlaması sürekli hale gelmeye başlayan kişiler durumu ciddiye alıp mutlaka konuyla ilgili bir hekime başvurmalıdırlar" dedi.