ÇağanCan
16.Kasım.2014, 13:26
Otizm ve Rutinler
Otistik bireylerin genel özelliklerinden biride alıştıkları düzeni koruma,sürekli tekrar ettirme,yani rutine bağlı kalmadır.Bu durumdan eğitim çalışmalarında günlük yaşam becerilerini geliştirmek,gerekli alışkanlıkları edinerek düzenli sürdürülmesini sağlamak,ve benzer şekillerde akademik beceriler edinerek kullanımını sağlamak için kullanılır.
Öğrenciler ile ilgili çalışmaya başlamadan önce hedefleri uzun süreli ve kısa süreli olmak üzere,basamaklama yaparak,önceden planlanmış bir rutin içerisinde yapmak,okul içi ve evdeki çalışmalar için çok yararlı olacaktır.Normal ilköğretim okullarında nasıl ki yeni bir üniteye geçmeden önce öğretmen öğrencilerine bir sonraki üniteyle ilgili açıklamalarını yaparak o ünitede neler öğrenileceğini ve bunun öğrenciler ne gibi yarar sağlıyacağını açıklayıp,onları motive edip ,bir sonraki üniteye hazırlıyorsa ,bizlerde otistik çocuklarımıza bir gün içerisinde başlangıç ve sonu göstererek; bunuda resimli kartlar ile ilgi çekici hale getirerek onların sürekli görebileceği mekanda tutarak ilgisini çekip, onları bir sonraki davranışa hazır hale getirebiliriz.
Otistik bireyler için günlük programa güvenmek ve onu takip etmek çok önemlidir.Bu sayede yetişkinler gibi bağımsız ve daha organize olmuş şekilde hareket edebilirler.Bunu sağlayacak küçük bir örnek;öğrencilerimizin aile ile öğretmenin günlük iletişimini sağlayan defterlerinin kapağının içine; O gün okulda yapılacak işleri ve saatini gösteren günlük programını koyarak,öğrencinin bu direktifleri bağımsız olarak takip etmesini,öğrenmesini Sağlayabiliriz.(yazı ve resim bir arada olmalı)
Örnek tablo:
7:00 : Uyanış,el – yüz yıkama
7:10 : Kahvaltı ,el yıkama
7:30 : Servise biniş
8:30 : Okula varış
9:00 : Sıraya girme(İstiklal Marşı,Andımız)
9:10 : Sınıfa giriş
9:15 : Bireysel Eğitim+Grup eğitimi
Günlük yaşam becerileri ve akademik yaşam becerileri derslerinde öğrenciye kazandırmak istediğimiz davranışı ,bir gün önceden tablo haline getirerek öğrenci velisine verirsek öğrenci bir sonraki günde o tablo yardımı ile ne yapacağını,bunu nasıl yapacağını sırayla görüp belli rutin içerisinde çalışma imkanını hem evde hem de okulda yürütebilme şansına sahip olacaktır.
Örnek1: “ Bardaktan su içebilme.”
* Kullandığı eline bardağı alır.
* Diğer eliyle musluğu açar.
* Bardağı yeteri kadar su doldurur.
* Bardağın ağzını alt dudağın koyar.
* Bardağı yukarı doğru kaldırarak ağzına su alıp yutar.
* Bardağı yerine koyar
Örnek 2 : “Kaşık kullanarak yemek yeme”
· Kaşığı yiyeceğe götürür.
· Kaşığa bir miktar yiyecek alır.
· Kaşığın alt kısmına tabağın kenarına siler.
· Kaşıktaki yiyeceği ağzına götürür.
· Kaşıktaki yiyeceği ağzından çeker.
· Kaşığı yerine koyar.
Yukarıdaki becerileri basamaklayarak ve karşılarına resimli kartlar koyarak öğrenciye belli bir rutin içerisinde hangi davranıştan sonra neyi yapabileceğini göstermiş ve öğretmiş oluruz.
Öğrencilerimizden Ayda Canlı saat 12:00 ye yaklaşınca “ yemek”,”dede çorba pişiriyo” sözleri ile kapıya yanaşıp dışarıya çıkmak için kapıya olağanca gücü ile tekme atıyordu.Biz Ayda’ya “yemek 12:00 de ,şimdi tahtaya bakıyorsun,yemeğe gitmeden önce 3. ve 4. aşamaları yani dersimizi bitirip,sınıfımızı topladıktan sonra gidiyoruz” diyerek ders bitiminde sınıfı toplamasını sağlıyorduk.Saat 12:00 olunca zil sesi ile beraber yemeğe götürdük.Yapılan çalışmaların 3 ay sonrasında Ayda karnı acıkıp yemeğe gidileceğini anlayınca hiçbir şey söylemeden ve kendisine komut verilmeksizin sınıfı toplayıp daha sonra bizim yanımıza gelerek “yemek 12:00 de” sözleri ile tahtadaki resimleri göstererek bu durumu kavradığını bizlere net bir şekilde ortaya koydu.Resimli kartlar ile rutine bağlı kalınarak yapılan bu çalışma sonunda Ayda da var olan sınıf kapısını tekmeleme (karnı acıkınca kapıya sert tekmeler atma) davranışı ortadan kalktı.
Bir diğer öğrencilerimizden Fatma Erarslan ise her sabah geldiği gibi sınıfta soyunarak çırılçıplak havuz saatini bekliyordu.Havuza gidemeyince de öfke nöbetine girerek bağırıp kendisini yere atıyordu.Evde hazırlanan büyük ve renkli (fosforlu) kartlar sınıf tahtsına asıldı.Fatma’ya her sabah resimdeki öğrencinin kendisi olduğu,okula gelince dersini yaptığı,dans saatine çıktıktan sonra onun havuza gittiği kendisine anlatıldı.Bu çalışma uzun bir müddet yapıldı.Fatma’nın bu davranışı sınıfa girip tahtadaki resimleri incelemesinden sonra sönmeye başladı.Artık havuza giden arkadaşının arkasından ağlayarak havuza gitmeye,kaçmaya çalışmıyor.Onun daha sonra gideceği söylenince yüzümüze bakarak verilen komuta uyuyor.
Hazırlayan:
YEŞİM MUK TAŞMAN
Otistik bireylerin genel özelliklerinden biride alıştıkları düzeni koruma,sürekli tekrar ettirme,yani rutine bağlı kalmadır.Bu durumdan eğitim çalışmalarında günlük yaşam becerilerini geliştirmek,gerekli alışkanlıkları edinerek düzenli sürdürülmesini sağlamak,ve benzer şekillerde akademik beceriler edinerek kullanımını sağlamak için kullanılır.
Öğrenciler ile ilgili çalışmaya başlamadan önce hedefleri uzun süreli ve kısa süreli olmak üzere,basamaklama yaparak,önceden planlanmış bir rutin içerisinde yapmak,okul içi ve evdeki çalışmalar için çok yararlı olacaktır.Normal ilköğretim okullarında nasıl ki yeni bir üniteye geçmeden önce öğretmen öğrencilerine bir sonraki üniteyle ilgili açıklamalarını yaparak o ünitede neler öğrenileceğini ve bunun öğrenciler ne gibi yarar sağlıyacağını açıklayıp,onları motive edip ,bir sonraki üniteye hazırlıyorsa ,bizlerde otistik çocuklarımıza bir gün içerisinde başlangıç ve sonu göstererek; bunuda resimli kartlar ile ilgi çekici hale getirerek onların sürekli görebileceği mekanda tutarak ilgisini çekip, onları bir sonraki davranışa hazır hale getirebiliriz.
Otistik bireyler için günlük programa güvenmek ve onu takip etmek çok önemlidir.Bu sayede yetişkinler gibi bağımsız ve daha organize olmuş şekilde hareket edebilirler.Bunu sağlayacak küçük bir örnek;öğrencilerimizin aile ile öğretmenin günlük iletişimini sağlayan defterlerinin kapağının içine; O gün okulda yapılacak işleri ve saatini gösteren günlük programını koyarak,öğrencinin bu direktifleri bağımsız olarak takip etmesini,öğrenmesini Sağlayabiliriz.(yazı ve resim bir arada olmalı)
Örnek tablo:
7:00 : Uyanış,el – yüz yıkama
7:10 : Kahvaltı ,el yıkama
7:30 : Servise biniş
8:30 : Okula varış
9:00 : Sıraya girme(İstiklal Marşı,Andımız)
9:10 : Sınıfa giriş
9:15 : Bireysel Eğitim+Grup eğitimi
Günlük yaşam becerileri ve akademik yaşam becerileri derslerinde öğrenciye kazandırmak istediğimiz davranışı ,bir gün önceden tablo haline getirerek öğrenci velisine verirsek öğrenci bir sonraki günde o tablo yardımı ile ne yapacağını,bunu nasıl yapacağını sırayla görüp belli rutin içerisinde çalışma imkanını hem evde hem de okulda yürütebilme şansına sahip olacaktır.
Örnek1: “ Bardaktan su içebilme.”
* Kullandığı eline bardağı alır.
* Diğer eliyle musluğu açar.
* Bardağı yeteri kadar su doldurur.
* Bardağın ağzını alt dudağın koyar.
* Bardağı yukarı doğru kaldırarak ağzına su alıp yutar.
* Bardağı yerine koyar
Örnek 2 : “Kaşık kullanarak yemek yeme”
· Kaşığı yiyeceğe götürür.
· Kaşığa bir miktar yiyecek alır.
· Kaşığın alt kısmına tabağın kenarına siler.
· Kaşıktaki yiyeceği ağzına götürür.
· Kaşıktaki yiyeceği ağzından çeker.
· Kaşığı yerine koyar.
Yukarıdaki becerileri basamaklayarak ve karşılarına resimli kartlar koyarak öğrenciye belli bir rutin içerisinde hangi davranıştan sonra neyi yapabileceğini göstermiş ve öğretmiş oluruz.
Öğrencilerimizden Ayda Canlı saat 12:00 ye yaklaşınca “ yemek”,”dede çorba pişiriyo” sözleri ile kapıya yanaşıp dışarıya çıkmak için kapıya olağanca gücü ile tekme atıyordu.Biz Ayda’ya “yemek 12:00 de ,şimdi tahtaya bakıyorsun,yemeğe gitmeden önce 3. ve 4. aşamaları yani dersimizi bitirip,sınıfımızı topladıktan sonra gidiyoruz” diyerek ders bitiminde sınıfı toplamasını sağlıyorduk.Saat 12:00 olunca zil sesi ile beraber yemeğe götürdük.Yapılan çalışmaların 3 ay sonrasında Ayda karnı acıkıp yemeğe gidileceğini anlayınca hiçbir şey söylemeden ve kendisine komut verilmeksizin sınıfı toplayıp daha sonra bizim yanımıza gelerek “yemek 12:00 de” sözleri ile tahtadaki resimleri göstererek bu durumu kavradığını bizlere net bir şekilde ortaya koydu.Resimli kartlar ile rutine bağlı kalınarak yapılan bu çalışma sonunda Ayda da var olan sınıf kapısını tekmeleme (karnı acıkınca kapıya sert tekmeler atma) davranışı ortadan kalktı.
Bir diğer öğrencilerimizden Fatma Erarslan ise her sabah geldiği gibi sınıfta soyunarak çırılçıplak havuz saatini bekliyordu.Havuza gidemeyince de öfke nöbetine girerek bağırıp kendisini yere atıyordu.Evde hazırlanan büyük ve renkli (fosforlu) kartlar sınıf tahtsına asıldı.Fatma’ya her sabah resimdeki öğrencinin kendisi olduğu,okula gelince dersini yaptığı,dans saatine çıktıktan sonra onun havuza gittiği kendisine anlatıldı.Bu çalışma uzun bir müddet yapıldı.Fatma’nın bu davranışı sınıfa girip tahtadaki resimleri incelemesinden sonra sönmeye başladı.Artık havuza giden arkadaşının arkasından ağlayarak havuza gitmeye,kaçmaya çalışmıyor.Onun daha sonra gideceği söylenince yüzümüze bakarak verilen komuta uyuyor.
Hazırlayan:
YEŞİM MUK TAŞMAN