Escobar
17.Mart.2015, 21:15
Yüce Türk milletinin şanlı tarihinde binlerce kahramana rastlamak mümkündür. Ancak bunlardan Bumın Kagan’ı da pekçok Türk büyüğü gibi ayrı bir yere koymak gerekir. Çünkü o, Türk topluluğunun milletleşme sürecindeki en önemli şahsiyetlerden birisidir. Bugün Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde yaşadığımız devletin temellerinde de bu büyük insanın rolü vardır.Bumin ve kardeşi İstemi’nin kurmuş olduğu devlet ile onun uzantıları yüzlerce yıldan beri dünyanın en önde gelen ülkeleri arasında bulunmuşlardır.Dolayısıyla onların tesis ettiği Kök Türk Kaganlığı her bakımdan modern bir devlet olup, anlayış ve teşkilat yapısıyla, daha sonraki devletlerimizin de esasını meydana getirmiştir.
Altay Dağları bölgesine gelen bu Türkler, demircilik ile meşguldüler. Onlar, Juan-juanlar’a(Avarlar’a) çelik üretmekle beraber, Asya’nın en iyi silahlarını yapıyorlardı.Demircilikle uğraş Türkler açısından diğer Asya topluluklarına karsı bir üstünlüktü. Zaten demir ve attan en iyi sekilde yararlanan Türkler, bunların da sayesinde daima ayrıcalıklı bir yere sahip oldular.
İşte bütün bu şartlarda, Börülülerin(Aşina ailesi) rakibi durumundaki bir Tölös ayaklanmasında onlar, Juan-juanlara yardım ettiler ve buna karsılık da Börülülerin beyi Tümen (Bumin), Juan-juan hükümdarı Anaguey’in kızını istedi. Buna çok kızan Anaguey:
-“Siz benim kölelerimsiniz, demircilerimsiniz,böyle bir talepte bulunmaya nasıl cesaret ediyorsunuz”, diye bu teklifi geri çevirmişti. Tabi ki bu hakaret dolu sözleri Türk başbuğunun kaldırması mümkün olamazdı ve küstah elçiye anında cezası verildi. Aslında Anaguey, Bumin’e böbürlenecek kadar büyük bir kişi değildi. O, bütün kuvvetini Tabgaç imparatorunun kendine verdiği destekten ve bir Tabgaç prensesiyle evlenmesinden alıyordu.
552 yılının basında Bumın’ın liderliğindeki Kök Türkler, Juan-juan ülkesine hücuma basladı. Juan-juan ordusu ağır bir mağlubiyete uğratılınca,Anaguey üzüntüsünden kendi canına kıydı, oğlu ise Çin’e kaçmak zorunda kaldı. Juan-juan halkının bir bölümü Kuzey Ch’i devletinin himayesine sığındılar. Bundan sonra Bumın İl Kagan (belki İllig Kagan) unvanını aldı veKök Türkler milattan önceki çağlardan beridir Türklerin hareket noktasındaki,tarihî Türk yurdu Ötüken’in merkezi olan Orkun Vadisini kendilerine üs yaptılar. Hakanın çadırının önüne de altından bir kurt başlı sancak dikildi.
Bu teşekkülden sonra Bumın Kağan, devletin batı kanadının yönetimini,yani On Oklar’ın idaresini kardesi İstemi’ye verdi. Kaynaklarda İstemi’nin unvanının Yabgu olduğu zikredilmektedir. Bu da onun devletin idaresinde ikinci adam mevkiinde bulunduğunu gösteriyor. Ancak, kitabelerde İstemi’den kagan diye bahsolunması meselesi vardır ki, bu genellikle hep dikkatten kaçar. Halbuki İstemi ağabeyi ölünce kısa bir süre de olsa, devleti yönetmiştir.
Bu arada Çin ile de diplomatik iliskiler kurmaktan geri durmayan Bumin,devletin temellerinin atılmasından hemen sonra, 552 senesinde öldü.Elimizdeki kaynaklarda Bumın’ın ne şekilde ve ne sebepten öldüğü bildirilmemiştir. Bumın’ın vefatı ve cenaze merasimi konusunda kitabeler şöyle demektedir
-”İli tutup, töreyi düzenlemiş. Kendisi sonra ölmüş. Yasçı, ağlayıcı,doğuda gün-doğusundan Bök (Bük) Halkı, Çöllüg İlliler, Çinliler, Tibetliler,Avarlar, Romalılar, Kırgızlar, Üç Kurıkanlar, Otuz Tatarlar, Kıtanlar, Tatabılar gelip ağlamış, yas tutmuşlar. Bu kadar ünlü kagan imiş.”
Türklerin bu meşhur hükümdarı için oğlu Tapar (Taspar), babası namına bir anıt mezar yaptırdı. Bumın ve kardeşinin birlikte attıkları temel çok sağlamdı.Türk kanıyla harmanlanmış, Türk kültürü üzerine kurulan bu bina, şu veya bu şekilde binlerce yıldır varlığını devam ettirmektedir. Kök Türklerin mirasçısı olmak bütün Türk milleti için bir gururdur.Bugünkü devletimize de adını veren tarihteki Kök Türk Kaganlığı, Türklerin millet olma şuuruna eriştiği en yüksek siyasi teşekküldür.
Altay Dağları bölgesine gelen bu Türkler, demircilik ile meşguldüler. Onlar, Juan-juanlar’a(Avarlar’a) çelik üretmekle beraber, Asya’nın en iyi silahlarını yapıyorlardı.Demircilikle uğraş Türkler açısından diğer Asya topluluklarına karsı bir üstünlüktü. Zaten demir ve attan en iyi sekilde yararlanan Türkler, bunların da sayesinde daima ayrıcalıklı bir yere sahip oldular.
İşte bütün bu şartlarda, Börülülerin(Aşina ailesi) rakibi durumundaki bir Tölös ayaklanmasında onlar, Juan-juanlara yardım ettiler ve buna karsılık da Börülülerin beyi Tümen (Bumin), Juan-juan hükümdarı Anaguey’in kızını istedi. Buna çok kızan Anaguey:
-“Siz benim kölelerimsiniz, demircilerimsiniz,böyle bir talepte bulunmaya nasıl cesaret ediyorsunuz”, diye bu teklifi geri çevirmişti. Tabi ki bu hakaret dolu sözleri Türk başbuğunun kaldırması mümkün olamazdı ve küstah elçiye anında cezası verildi. Aslında Anaguey, Bumin’e böbürlenecek kadar büyük bir kişi değildi. O, bütün kuvvetini Tabgaç imparatorunun kendine verdiği destekten ve bir Tabgaç prensesiyle evlenmesinden alıyordu.
552 yılının basında Bumın’ın liderliğindeki Kök Türkler, Juan-juan ülkesine hücuma basladı. Juan-juan ordusu ağır bir mağlubiyete uğratılınca,Anaguey üzüntüsünden kendi canına kıydı, oğlu ise Çin’e kaçmak zorunda kaldı. Juan-juan halkının bir bölümü Kuzey Ch’i devletinin himayesine sığındılar. Bundan sonra Bumın İl Kagan (belki İllig Kagan) unvanını aldı veKök Türkler milattan önceki çağlardan beridir Türklerin hareket noktasındaki,tarihî Türk yurdu Ötüken’in merkezi olan Orkun Vadisini kendilerine üs yaptılar. Hakanın çadırının önüne de altından bir kurt başlı sancak dikildi.
Bu teşekkülden sonra Bumın Kağan, devletin batı kanadının yönetimini,yani On Oklar’ın idaresini kardesi İstemi’ye verdi. Kaynaklarda İstemi’nin unvanının Yabgu olduğu zikredilmektedir. Bu da onun devletin idaresinde ikinci adam mevkiinde bulunduğunu gösteriyor. Ancak, kitabelerde İstemi’den kagan diye bahsolunması meselesi vardır ki, bu genellikle hep dikkatten kaçar. Halbuki İstemi ağabeyi ölünce kısa bir süre de olsa, devleti yönetmiştir.
Bu arada Çin ile de diplomatik iliskiler kurmaktan geri durmayan Bumin,devletin temellerinin atılmasından hemen sonra, 552 senesinde öldü.Elimizdeki kaynaklarda Bumın’ın ne şekilde ve ne sebepten öldüğü bildirilmemiştir. Bumın’ın vefatı ve cenaze merasimi konusunda kitabeler şöyle demektedir
-”İli tutup, töreyi düzenlemiş. Kendisi sonra ölmüş. Yasçı, ağlayıcı,doğuda gün-doğusundan Bök (Bük) Halkı, Çöllüg İlliler, Çinliler, Tibetliler,Avarlar, Romalılar, Kırgızlar, Üç Kurıkanlar, Otuz Tatarlar, Kıtanlar, Tatabılar gelip ağlamış, yas tutmuşlar. Bu kadar ünlü kagan imiş.”
Türklerin bu meşhur hükümdarı için oğlu Tapar (Taspar), babası namına bir anıt mezar yaptırdı. Bumın ve kardeşinin birlikte attıkları temel çok sağlamdı.Türk kanıyla harmanlanmış, Türk kültürü üzerine kurulan bu bina, şu veya bu şekilde binlerce yıldır varlığını devam ettirmektedir. Kök Türklerin mirasçısı olmak bütün Türk milleti için bir gururdur.Bugünkü devletimize de adını veren tarihteki Kök Türk Kaganlığı, Türklerin millet olma şuuruna eriştiği en yüksek siyasi teşekküldür.