Yeniden doğacağız biz...
Biliyorum rahat edemezsin kuş tüyü yastıklarda , hadi gel; sen yine başını omzuma yasla...
❤❤❤
Yeniden doğacağız biz...
Biliyorum rahat edemezsin kuş tüyü yastıklarda , hadi gel; sen yine başını omzuma yasla...
❤❤❤
Yürekte bitiyor her şey. Ötesi hep gösteriş. Sevmediysen, bedenini istersin. Şayet sevdiysen, bir gülüşüyle bile yetinirsin..
Biz..
Aramizda ki en belirgin farkti sadakat...
Ben tek bir adamin kadını olabilecek kadar asil ve dik duran Kadin.
Sen ise her kadının Adami...
“Aşkı, yalnız aşkı anlat” diyorsun bana, anlatıyorum, dinlemiyorsun.
Aşka gözlerini kapayıp “Kalmadı böyle aşklar” diyorsun.
Sorma o zaman, inanmadığın şeylerin peşinden koşma, yazık.
Aşkımın ne kanıta ihtiyacı var ne kendini göstermeye.
Benim yaşadığım düpedüz aşk, ya senin?
Hangimiz daha cesuruz sevgilim?
Hangimiz göze alabiliyoruz aşkımız için her şeyi?
Sen orada, öylece bekliyorsun.
istiyorsun ki hep ben atayım adımları.
Hep ben koşayım sana. Ya sonra?
Ulaştığımda sana yeterli olacak mı?
Başka ne isteyeceksin?
Kapat gözlerini... şimdi gecenin simsiyahında Parıl Parıl parlayan yıldızları hayal et.. yıldızlara uzat ellerini, yavas yavaş yaklaştığını hisset.. şimdi bir dilek tut ve ikimiz için bir yıldızı ellerinin arasına al bizim olsun.. adına sonsuzluk diyelim ve hiç tükenmeyelim
Ve itiraf etmeliyim, seni çok seviyorum. Herhangi bir neden duymadan, bir şeye bağlı kalmadan. Sırf sensin diye ❤
Duygularını gösteremeyen insanlardanım sanırım ben.. İçten içe seven onu kalbinin en derinliklerinde saklayan,sonra bir hazine gibi sakladığı günlüğünün satırlarına dökenlerdenim..
Ruhsuz olarak tanımlanmak içimdeki hislere haksızlık olurdu.. Sadece olan biten bir tek şey var soğukluğumu kendime bir kalkan gibi kullandığım.!
Yoksa hiç bir şey hissetmiyor değilim yani tek fark sevdiklerime merhamet edebilirken sevmediklerime bu konuda aynı merhameti gösterememem !
İnsanları gözlemlemeyi seviyorum. Karakter yapılarını gözlem altına alarak kişiliklerinin ne kadar elverişli olduklarını anlayarak ona göre seçimlerde bulunuyorum. Çoğunlukla gözlemlediğim kişilerde incinmiş ego eksikliği ve narsistlik var.. birde komik bir şey var ki bu şahıslara Narsist denince iyi bir şey dediğimi düşünüp havaya girenlerde var sevgili İlber ortay hocanın'cahil insan var,yarı cahil var ama en korkuncu çeyrek cahil' dediği gibi bu şahıslarda aynen o şekil işte Ben yine de kısaca Narsist Hakkı'nda iki kelime edeyim cahil arkadaşlar aydınlansın! Narsist ' kişilik bozukluğu demektir. Herşeyin en iyisini kendilerinin bildiklerini idda eden her şeyin en mükemmelini isteyen ve bir şey uğruna herkesi harcayabilecek kapasitesiz hasta ruhlu' kişilere kullanılan bir tabirdir. Şimdi bazı arkadaşlar bu yazıyı okuyunca böyle insanları tanıyoruz diyip gülecekler ama ne yazık ki bu tarz insanlar virüs gibidir gittikçe yayılıyorlar .belediyenin böcekleri zehirlediği gibi bunları zehirleyemiyoruz sadece arkamıza bakmadan çok bilmiş ama hiç bir şey bilmeyenbu insanlarda hızla koşarak uzaklaşıyoruz Şahsen benim sağlığım bu tarz insanların hayal dünyalarında yaşamasından daha önemli. Velhasıl kelam hiç bir şey yapmayan,emek vermeyen,daha doğru düzgün iletişim dahi kuramayan bazı insanlar keşke şöyle olsa keşke böyle olsa diyerek sürekli serzenişlerde bulunuyorlar.. Bir kere karşında ki herkese rahat yalan söyleme kapasitesine sahip bu şahıslar ne için ayna karşısına geçip kendi özüyle yüzleşmiyor? Bu kadar mı korkunç bir yüze sahiptiler? Bırakın bu egoları Narsist tavırları burası dünya ve hiç kimse haklarına tecavüz ettirtmeyecek kadar bilinçli!! Kim Nasıl bir hayat yaşıyor Nasıl bir eziklik içinde bilinmez ama çoğu kişi kendini bilen belirli bir kültüre sahip kişiler çok sevdiğim bir söz vardır. 'HER KUŞUN ETİ YENMEZ BOĞAZINA OTURUR'
Dünyanın bütün renkleri bir gün bir araya toplanmışlar ve hangi rengin en önemli en özel olduğunu tartışmaya başlamışlar:
Yeşil demiş ki: “Elbette en önemli renk benim..ben hayatin ve umudun
rengiyim.. çimenler, ağaçlar, yapraklar için seçilmişim.. Şöyle bir yeryüzüne bakin, her taraf benim rengimle kaplı...”
Mavi hemen atılmış: “Sen sadece yeryüzünün rengisin. Ya ben? Ben hem gökyüzünün hem denizin rengiyim. Gökyüzünün mavisi insanlara huzur verir ve huzur olmadan siz hiçbir ise yaramazsınız”
Sarı söz almış: “Siz dalga mı geçiyorsunuz ?Ben bu dünyaya sıcaklık veren rengim..güneşin rengiyim.. Ben olmazsam soğuktan donarsınız hepiniz”
Turuncu onun sözünü kesmiş: “Ya ben? Ben sağlık ve direncin rengiyim..insan yaşamı için gerekli vitaminler hep benim rengimde
bulunur.. portakalı,havucu düşünün.. Ben pek ortalarda görünen bir renk olmayabilirim ama güneş doğarken ve batarken gökyüzüne o güzel rengi veren de benim unutmayın”
Kırmızı daha fazla dayanamamış: “ Ben hepinizden üstünüm! Ben kan rengiyim! Kan olmadan hayat olur mu?! Ben tehlike ve cesaretin rengiyim! Savaşın ve ateşin rengiyim!! Aşkın ve tutkunun rengiyim!Bensiz bu dünya bomboş olurdu!!!”
Mor ayağa kalkmış: “Hepinizden üstün benim.. ben asalet ve gücün rengiyim.Bütün krallar,liderler beni seçmişlerdir..ben otorite ve bilgeliğin rengiyim, insanlar beni sorgulamaz..dinler ve itaat ederler”
Bütün renkler hep bir ağızdan kav***a tutuşmuşlar... Her biri diğerini itip kakıyor “en büyük benim” diyormuş... derken.. bir anda şimşekler çakmış, ve yağmur damlacıkları gökten düşmeye başlamış... bütün renkler neye uğradıklarını şaşırmış, korkuyla birbirlerine sarılmışlar..
Ve Yağmur’un sesi duyulmuş... “Sizi aptal renkler..bu kavganızın anlamı ne,bu üstünlük çabanız neden? Siz bilmiyor musunuz ki her biriniz farklı bir görev için yaratıldınız, birbirinizden farklısınız ve her biriniz kendinize özelsiniz... simdi el ele tutusun ve bana gelin” Renkler bunun üzerine kendilerinden çok utanmışlar.. el ele tutuşup birlikte gökyüzüne havalanmışlar ve bir yay seklini almışlar..
Yağmur onlara “bundan böyle demiş..” her yağmur yağdığında siz birleşip bir renk cümbüşü halinde gökyüzünden yeryüzüne uzanacaksınız, ve insanlar sizi gördükçe huzur duyacaklar, güç bulacaklar..insanlara yarınlar için umut olacaksınız.....gökyüzünü bir kuşak gibi saracaksınız ve size Gökkuşağı diyecekler.. Anlaştık mı?”
Bu yüzden ne zaman dünyamız yağmurla yıkansa, ardından gökyüzünde Gökkuşağı belirir...
Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)