Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, terörle mücadeleye ilişkin, "Biz bu mücadeleyi hükümetimiz olarak kararlılıkla sürdüreceğiz.
Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, terörle mücadeleye ilişkin, "Biz bu mücadeleyi hükümetimiz olarak kararlılıkla sürdüreceğiz. Ülkenin en büyük problemi olan bu belayı bu milletin gündeminden düşüreceğiz. En büyük, en birinci hedefimiz bu." değerlendirmesinde bulundu.
Çeşitli programlara katılmak üzere Giresun'a gelen Canikli, Giresun Valiliğini ziyaret etti.
Burada gazetecilerin 65. hükümetin programına yönelik sorularını yanıtlayan Başbakan Yardımcısı Canikli, en önemli problemin ve en kısa sürede halledilmesi gereken problemin terörle mücadele olduğunu belirterek, "Bu hükümet programımızda da en öncelikli hedefimiz olarak ortaya çıkıyor. AK Parti hükümetleri döneminde zaten terörle mücadele konusunda gerçekten son derece sonuç alıcı, etkili ve terör örgütü ile onunla birlikte hareket edenleri ciddi anlamda caydırıcı bir yöntem uygulanıyor. Bu süreç aynı zamanda her geçen gün bütün imkanların devreye sokulması ve yeni modellerin, yeni yöntemlerin devreye sokulmasını gerektiren bir süreç. Biz bu mücadeleyi hükümetimiz olarak kararlılıkla sürdüreceğiz. Ülkenin en büyük problemi olan bu belayı bu milletin gündeminden düşüreceğiz. En büyük, en birinci hedefimiz bu." diye konuştu.
Canikli, terörün bölge halkına verdiği zararların giderilmesi noktasında çalışmalarının devam edeceğini vurgulayarak, şunları söyledi:
"Terörle mücadelenin bir parçası olarak operasyonlar sonrası o bölgede meydana gelen tahribatların ve bölgede yaşayan vatandaşlarımızın birlikteliğimizin ve kardeşlik hukukumuzun zedelenmemesi ve onun güçlenmesi noktasında silahlı mücadelenin yanında bunların da devreye sokulması gerekiyor. Özellikle bu bölgede terör örgütünün yaptığı tahribat ve verdiği zararların giderilmesi noktasında da yine terörle mücadele çerçevesinde çalışmalarımız yoğun bir şekilde devam edecek."
Hükümet olarak ikinci en önemli hedef ve önceliklerinin ise Türkiye'nin daha da güçlendirilmesi, zenginleştirilmesi ve gelir seviyesinin yükseltilmesi olduğuna dikkati çeken Canikli, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bilindiği üzere, AK Parti hükümetleri döneminde Türkiye'deki milli gelir reel olarak 3 kattan fazla artmıştır. Bu da gerçekten tarihi sonuçlardan bir tanesidir ama bunun da sınırı yok. Türkiye'yi şimdi en üst gelir durumunda bulunan ülkeler sınıfına sokmak için mücadele veriyoruz. Özellikle orta gelir düzeyinden kurtulmak, yani 10 bin dolar seviyesindeki kişi başı milli geliri inşallah ilk hedefte 13-15 bin dolar aralığına yükseltmek ve daha sonra da 20 bin doların üzerine çıkarmak. Terörle mücadeleden sonra ikinci en büyük hedefimiz ekonomik aktivitenin daha da hızlandırılarak Türk milletinin refah seviyesinin yükseltilmesidir. Son 13 yılda milli gelirdeki dağınıklığın ve dengesizliğin giderilmesi noktasında çok büyük adımlar atıldı. Özellikle alt ve orta gelir durumunda bulunan vatandaşlarımızın gelirlerindeki artış diğerlerinden çok daha yüksek seviyelere ulaşmış vaziyettedir. Bu da AK Parti hükümetlerinin uyguladığı sosyal politikaların sonucudur. İnşallah bu politikaya devam edeceğiz."
"Hassas dış politikamız devam edecek"
Nurettin Canikli, dış politika konusunda hassas olmaya devam edeceklerini vurgulayarak, "Dış politikada da Türkiye'nin bulunduğu coğrafyada çok büyük problemler var. Çok ciddi sıkıntılar var. Bunlar da Türkiye'ye yansıyor. Yansımaması da zaten mümkün değil. Sonuç itibarıyla, 900 kilometre sınırı olan ülkede çok yoğun ve tüm insani kuralların dışında bir savaş cereyan ediyorsa ve ateş çemberi varsa elbette Türkiye'ye yansıyor. Onun da yansımasının en az seviyede tutulması ve Türkiye'nin en az zararla bu badireden geçmesi için mücadele veriyoruz." ifadesini kullandı.
Son derece dikkatli bir dış politika takip edildiğini anlatan Canikli, şu görüşlerini paylaştı:
"Maceracı bir yaklaşım söz konusu değildir. Bu hiç de olmadı zaten. Olsaydı eğer Türkiye bu kadar ateş çemberine rağmen, çok daha farklı noktalara gelebilirdi. Adeta şu anda 7 düvele karşı mücadele veriyoruz. Bütün terör örgütleri el birliği etmişcesine hepsi birden saldırıyor. Paralel terör örgütü dahil olmak üzere, hep birlikte saldırıyor. Biz bunların da aynı yerden kumanda edildiğini düşünüyoruz. Dolayısıyla hassas dış politikamız devam edecek."
Canikli, savunma sanayisi noktasında çok büyük atılımlar yaptıklarını, bundan sonra da daha hızlanacağını belirterek, açıklamalarını şöyle sürdürdü:
"Bu konu ivme kazanacak inşallah. 2002 yılında savunma sanayi ürünlerinde yerli üretim oranı yüzde 20 oranında iken bu oran bugün yüzde 60'lar seviyesine yükselmiştir. Bunların önemli bir bölümü de ciddi teknolojik savunma silahlarıdır. Bu konuda alacağımız epey mesafemiz var. Bu alana çok yoğun şekilde yükleniyoruz. Çünkü en kritik zamanlarda müttefiklerimiz dahi ihtiyacımız olan bu silahları vermekten imtina edebiliyor. Şu anda çok canlısını yaşıyoruz. Geçmişte de Türkiye bu tür hadiselerle karşı karşıya kaldı. Bütün bunlardan ders çıkarmış olarak ve kararlı bir şekilde bu alanda kendi topraklarımızı, kendi savunma ürünlerimizle korumamız gerektiğini biliyoruz. Ondan dolayı bu çalışmayı hassasiyetle yürütüyoruz."
Başbakan Yardımcısı Canikli, Valilik ziyaretinin ardından, Doğankent ilçesinde Yaşmaklı Baraj sahasında meydana gelen patlamada yaralanan ve Giresun Devlet Hastanesinde tedavisi süren özel güvenlik görevlisi Bekir Efendioğlu'nu ziyaret ederek, geçmiş olsun dileklerini iletti.
Canikli, daha sonra partisinin il başkanlığında partililerle bir araya geldi.