Yale Üniversitesi bünyesinde kurulan Skulls and Bones (Kurukafalar ve Kemikler) cemiyetinin geçmişi 19. yüzyıla kadar uzanıyor
Korkunç isimleriyle pek iç açıcı sinyaller göndermiyorlar öyle değil mi?
Topluluk hakkında bilinenlerin çoğu spekülasyondan ibaret olsa da, bir şekilde yüzeye çıkmış bilgiler dahi aşağı yukarı bir fikir vermeyi başarıyor.
Cemiyet, Aydınlanma hareketinin bir ürünü olarak William Huntington Russell ve Alphonso Taft tarafından 1832 yılında kuruldu.
Ve sonraki 150 yıl içinde binden fazla üyeye sahip oldu.
İki ABD başkanına sahip Bush ailesinden baba ve oğul Bush, şu anki ABD Dışişleri bakanı John Kerry, dünyanın ilk milyarderlerinden olan Percy Rockefeller, ABD’nin en büyük medya patronlarından olan Henry Luce gibi isimler bu üyeler arasında bulunuyor.
Bu isimler dahi açığa çıkabilecek güç hakkında bilgi veriyor.
Bush ve Kerry’nin 2004’te başkanlık yarışı vermesi tuhaf bir ayrıntıydı. Kaybeden kim olursa olsun cemiyet kazanacaktı.
Bu arada üyelerin sessizlik yemini vardır ve topluluk hakkında üçüncü kişilere bilgi vermeleri yasaktır.
Time, Fortune gibi dergilerin sahibi Henry Luce.
Bilinmezlik sarmalı da buradan doğuyor gibi...
Önde gelen üyelerin cemiyet içinde mahlasları mevcuttur. Bu mahlaslar edebiyat ya da mitolojiden alınmıştır.
Banker Lewis Lapham’ın Sanço Panza, George H. W. Bush’un Magog, Avarell Harriman’ınThor, McGeorge Bundy’nin ise Odin takma isimlerine sahip olması gibi örnekler gösterilebilir.
Cemiyete yalnızca Yale son sınıf öğrencileri ve erkekler kabul ediliyor.
Aynı zamanda beyaz ve birkaç kuşak boyunca anglosakson olmak şartlar arasında. Her sene en fazla 15 üye kabulü yapılıyor.
Söylentiler bitmez...
Genel merkezinin hiçbir camının ya da kapısının olmaması, üye olarak kabul edilme şartı olarak meşhur bir kişiliğin kafatasını cemiyete teslim etme zorunluluğu, üyelerin kabul aşamasında bir tabuta kapatılıp bekletilmesi gibi bilgilerin gerçekliğine dair bir kanıt bulunmasa da, çoğunlukla sohbetlerde dillendiriliyorlar.
Skulls and Bones’un temel olarak Dünya ve bilhassa ABD üzerinde bir hakimiyet telaşına girişmiş gibi görünen bir erkekler kulübü olduğu söylenebilir.
Elbette yıllar içinde değişip dönüşse de, gizeminden ödün vermemeyi başardı. SBS’nin modern toplum pratiklerindeki önemi bilinmez. Komploya kaçmayan bir bakış itibariyleABD plütokrasisine nefer sağlayan bir çark dişlisi olarak görülmesinde sakınca yok.
Cemiyet, yeni dünya düzeni klişelerine epey katkı yaptı.
İlluminati’nin bir kolu olduğu ve buradan hareketle kurulduğu, dünyayı yönetme uğruna çalışmalar verdikleri sürekli söylenegeliyor. Rivayete göre her bir üyesiniABD’de kilit noktalara getirilir ve böylece nizam sağlanır. Tabii, neden-sonuç açmazını unutmamak gerekir...