Beş kentten 22 liseden öğrenciler, ‘karanlığa karşı’ bildiri yayımladı. Devamı da gelecek gibi.
Muhalif öğretmenlerinin bir günde görevden alınmasından,
Okuldaki yaşam alanlarının kısıtlılığından,
Kadın öğrencilere ayrımcılıktan,
Kendi etkinliklerini engelleyen idarenin dini içerikli etkinliklerine maruz kalmaktan,
Bilimsel eğitimden uzaklaşmaktan,
AKP’nin sürekli karşılarına çıkmasından bıkmışlar.
Henüz çok gençler, bizden daha umut dolu, daha cesurlar. Radikaller, netler. Ne istediklerini biliyorlar.
Örneğin, bu bildiri İstanbul Erkek Lisesi’nden:
“Karanlığı ve esareti gördük. Onların esaretinden, cesaret biriktirdik paltomuza. Karanlığı yok etmek için okuduk, kurtulduk dogmalarımızdan. Düştük, kaldırdı abilerimiz, ablalarımız. Bilirdik, arkamızda bizi kollayan hocalarımız vardı. Özledik o hocalarımızı; susmayan, bize güç veren, bize güvenen, üstümüze kilitler vurmayan, karakterimizin söküklerini dikmek için uyumayan o eski ailemizi özledik.
Kardeşlerim, sizi eğitmekle mükellef hocalar susuyorsa; idareciler rüşvet olarak izinler yazıyorsa, bursları birer sus payı olarak biliyorsa üzerinize karabasanlar çökmüştür. O zaman kaldırın başınızı artık test kitaplarınızdan. Yatağınızdan kalkın. Kurtulun karabasanlardan.
Toplanın, örgütlenin, durun kol kola herkes duyana kadar. Bağır bağır bağırın: Bizler özgür düşünceden yanayız. Bizler demokrasiden yanayız. Bizler insan haklarından yanayız. Ve bizler sevgiyi, kardeşliği daima her şeyin üstünde tutacağız.”
İzmir Fen Lisesi, Galileo Galilei’nin “Eppur si muove” (Yine de dönüyor) sözünü hatırlatmış bize:
“Şimdi zaman; Galileo’nun tüm baskılara karşın ‘Dünya dönmeye devam ediyor’ cümlesindeki tavrı gösterme zamanı. Galileo’nun inadını sürdürüyoruz. Karanlığın boğuculuğuna karşı, gerçeğin ve bilimsel olanın safındayız. Karanlığa sadece sırtımızı dönmüyor, yüzümüzü hep beraber aydınlanmaya dönmeye çağırıyoruz.”
Samsun Anadolu’dan öğrenciler de somut baskıları sıralamışlar:
“Okulumuza DAİŞ ile işbirliği içinde olan İHH getirilerek bir konferans düzenlendi ve bizlerden İHH için yardım parası toplandı.
Osmanlı İmparatorluğu lehine propagandalar yapıldı ve bu propaganda Osmanlı’yı Tanımak ve Anlamak adlı konferansla pekiştirildi.
Müdür, okulda istediği gibi gitmeyen şeyleri öğrenmek için kendine ait bir muhbir ağı kurarak kendine yakın öğrencileri bu amaçla kullandı ve sonucunda bu öğrencileri ödüllendirdi. 64 bin lira para harcanarak kamera ve güvenlik sistemi adı altında okul hapishaneye çevrildi.”


Eskişehir Kılıçoğlu Anadolu’dan: “İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de ve ülkenin dört bir yanında gerici, zorba, yandaş eğitime başkaldıran liseli arkadaşlarımızın sesine ses katıyoruz, biz de bu mücadelede arkadaşlarımızın yanındayız.”
Ve son olarak Ankara Gazi Anadolu: “Okuldaki laboratuvarların yüzünü ikinci kez göremeden dört yıl geçiriyoruz. Çıkarmak istediğimiz gazetelere, dergilere, kurmak istediğimiz topluluklara ket vuruluyor. Öğrencilerin ön planda olduğu etkinliklerin yapılması engelleniyor, özellikle idare; GAL öğrencilerinin ülkede yaşananlara kör, sağır, dilsiz olmasını bekliyor. Okulu okul yapanın öğrenciler olduğunu gözardı edenler fikirleri ve özgürlükleri taş duvarlar arasına sıkıştırabileceklerini zannediyorlar.”
AKP’nin saldırısına karşı liseliler, akademisyenler, gazeteciler ve diğer herkes direniyor.

Gezi Direnişi sürüyor.