Orhan Gazi döneminde çantı tekniğiyle yapılan Orhangazi Camisi, ilçedeki tarihi ibadet mekanları arasında yer alıyor.

Çayağzı köyündeki Osmanlı mezarlığı alanında 1323te’ inşa edilen tarihi cami, 7 yıl önce gerçekleşen restorasyonun ardından ziyaretçilerin ilgisini çekmeye devam ediyor. Bahçesinde bulunan büyük ıhlamur ağaçlarının kokusu eşliğinde ziyaretçilerine kapısını açan ve yaklaşık 10 dönüm üzerine kurulu caminin bahçesinde, Osmanlı dönemine ait mezar taşları göze çarpıyor.
Tarihi dokusu ile ziyaretçileri cezbediyor
Alt kısmı yığma taşlarla, üstü ahşaptan inşa edilen Orhangazi Camisi, 8 metre en ve 12 metre yüksekliğe sahip. Akçakoca’nın Hemşin köyünde Osmanlı Padişahı 2. Mahmud tarafından 1834’te inşa edilen Cuma Camisi de çivisiz, birbirine geçirilme yöntemine göre kesilmiş kerestelerden oluşan yapısıyla görenleri büyülüyor. Alt kısmı yığma taşlardan, üst kısmı ahşaptan olan iki katlı cami, çevre köylerin cuma namazı için toplandığı özel ibadet mekanı olma özelliğini taşıyor. Ramazan aylarında mukabele ve teravih namazı için tercih edilen 182 yaşındaki ibadethane, sağladığı akustik ses ve tarihi dokusu ile ziyaretçileri cezbediyor.
Çandı yöntemi
Ahşap mimaride tomrukların veya kerestelerin içine derin çentikler açılarak “çandı tekniği”yle oluşturulan dörtgen kasnak, bir çeşit temel oluşturuyor. Temeli olmadan inşa edilen yapılar, iri taşların üzerine kasnakların yerleştirilmesiyle sağlamlaştırılıyor. Hiç çivi kullanılmaması, bu yapıların en büyük özelliği olarak biliniyor. Kerestelerin daha dayanıklı ve uzun ömürlü olması amacıyla çivi tercih edilmiyor.