Batı ülkelerinde daha yaygın olan pankreas kanseri, özellikle erken evrelerde belirti vermeyen bir tür. Örneğin karın ağrısı, kilo kaybı ve sarılık gibi durumlarda artık genelde pankreas kanseri çok ileri evreye gelmiş oluyor. Johns Hopkins Medicine'dan Multidisipliner Pankreas Kanseri Tedavi Merkezi Genel Cerrahi ve Medikal Onkoloji Uzmanı Dr. Jin He, pankreas kanserinin cerrahi tedavisinde kullanılan ve sonuçları yüz güldürücü olan Whipple tekniği hakkında önemli bilgiler verdi.

Pankreas kanserinde erken tanı önemli
Pankreas kanserine tanı koymak için detaylı tomografi çektirmenin faydası olduğunu belirten Dr. Jin He, “Bu sonuçların yanı sıra hastayı muayene ederek, bazı kan tahlilleri yaparak ve kişinin aile öyküsünü dikkate alarak doğru tanı koyabilmek mümkün. Ancak pankreas kanserine erken tanı koyabilmek çok zor. Çünkü pankreas kanserine özel, tüm topluma yaygın şekilde uygulanabilen bir tarama testi maalesef yok. Ama pankreasında kist olanlar, ailesinde pankreas kanseri vakaları ya da başka genetik hastalıkları olanlar erken tanı için düzenli hekim kontrollerini ihmal etmemeliler” dedi.

Sigaradan uzak durmak ciddi bir önlem
Araştırmaların özellikle sigaranın pankreas kanserine yol açtığını gösterdiğini vurgulayan Dr. Jin He, “Sigaradan kesinlikle uzak durmayı öneriyorum. Bu şekilde hem pankreas kanseri hem de pek çok ciddi hastalığa yakalanma riskini azaltmış olursunuz. Eğer pankreasta bir kist varsa, bunun pankreas kanserine dönüşmemesi için ameliyatla alınması çok önemli. Aslında belirli gıdalar yiyerek pankreas kanserinden korunduğumuzu gösteren bir çalışma yok. Ancak sağlıklı beslenme, kalori alımının kısıtlanması, yüksek lifli gıda tüketimi ve şekerden uzak durmanın genel sağlığı koruduğunu gösteren bilimsel araştırmalar var. Özellikle sebze-meyve tüketmek, yağlı ve şekerli gıdalardan uzak durmak önemli” açıklamasında bulundu.

Whipple ameliyatı sayesinde ölüm oranı yüzde 30'dan yüzde 2'ye düştü
Yeni geliştirilmiş olan kemoterapi ilaçları ve radyasyon tedavileri sayesinde ileri evre pankreas kanseri hastalarının son beş yıldır tedaviye çok daha olumlu cevap verdiğini gördüklerini anlatan Johns Hopkins Medicine Multidisipliner Pankreas Kanseri Tedavi Merkezi Genel Cerrahi ve Medikal Onkoloji Uzmanı Dr. Jin He “Ayrıca pankreas kanserinde immünoterapi (vücudun bağışıklık hücrelerini tümör hücrelerine karşı harekete geçirerek kanserin gelişmesini ve yayılmasını önlemek) uygulamaları konusunda da Johns Hopkins'te yürüttüğümüz pek çok bilimsel çalışma var. Pankreas kanserinde ameliyatla tümörü tamamen çıkarmak, tümörün başka yerlere sıçramaması için tek seçenek. Bu hastalar hiç vakit kaybetmeden bir an önce ameliyat olmalılar. Burada hastalara minimal invazif cerrahi, yani hastayı en az yoran, küçük kesilerle yapılan bir cerrahi tekniği sunuyoruz. İleri evre hastalarımıza ise cerrahi sonrası kemoterapi, bazı durumlarda da radyasyon tedavisi öneriyoruz. Bir de cerrahide uyguladığımız “Whipple” adlı bir teknik var. Pankreasın baş kısmına yerleşmiş tümörleri Whipple ameliyatıyla kesip çıkarıyoruz. Bu ameliyatta minimal invazif yöntemler kullanıyoruz. Bu teknik sayesinde pankreasın baş ve boyun kısmını kesip çıkararak pankreasın geri kalan kısmını ince bağırsağa bağlıyoruz. Pankreas kanserinin cerrahi tedavisinde kullandığımız Whipple ameliyatı, hastanın yaşam kalitesini yükseltiyor ve yaşam süresini uzatıyor. Eskiden Whipple ameliyatından sonra hastalarda ölüm oranı yüzde 30'lardayken şimdi yüzde 2'lerde. Hatta Johns Hopkins'te bizim ölüm oranımız yüzde 1'in bile altında” dedi.

Pankreas kanseri için kimler risk altında?
• Sigara içenler
• Obez kişiler (Vücut kitle indeksinin 35'lerde ve üzerinde olması pankreas kanseri açısından ciddi bir risktir)
• Kronik pankreatit (pankreas iltihabı) ya da ailesinde pankreas kanseri öyküsü olanlar
• Diyabetliler
• Sindirim sisteminde kitle oluşumuna yol açabilen Peutz Jeghers sendromu ya da başka genetik hastalıklara sahip olanlar