Türkiye'nin Washington büyükelçiliği, Amerikan NBC televizyonuna resmi yazı gönderdi, derhal özür dilemesini istedi. Çünkü… Tayyip Erdoğan'ın 15 Temmuz gecesi Almanya'ya kaçmak istediğini, Almanya'dan sığınma talep ettiğini haber yapmışlardı.
*
NBC televizyonu bu yalan bilgiyi nereden almıştı? Stratfor isimli düşünce kuruluşundan almıştı. Çünkü aslında… Tayyip Erdoğan'ın Almanya'dan sığınma hakkı talep ettiğini, Stratfor öne sürmüştü.
*
Peki nedir bu Stratfor?
*
CIA'in gölge kuruluşu olarak tanınıyor. “Küresel istihbarat şirketi” desek daha doğru… Savunma sanayiyle alakalı, petrolle alakalı özel şirketlere de hizmet veriyor, parası karşılığında istihbarat satıyor.
*
Ve… Türkiye onu, o da Türkiye'yi çok yakından tanıyor.
*
Nerden tanıyor derseniz… WikiLeaks, 2012 senesinde Stratfor'un ipliğini pazara çıkardı, 2004-2011 arasındaki e-postalarını ele geçirdi, çarşaf çarşaf internete koydu. Deşifre edilen şirketiçi yazışmalarda elbette Türkiye de vardı. Stratfor'un Türkiye'de nasıl at koşturduğunu açıkça ortaya koyuyordu.
*
Mesela… Türkiye'deki bilgi kaynaklarından biri, başbakanlıkta, Tayyip Erdoğan'ın burnunun dibindeydi, Stratfor'a bülbül gibi öten bu kaynağa büyük özen gösteriyorlardı, “sakın açığa çıkmasın, ne istersek yapıyor” diye mesaj vardı.
*
Bir başkası, CHP'deydi, genel başkan yardımcısıydı, hatta bu herife “TR 705” diye kod numarası bile vermişlerdi.
*
Satın aldıkları gazeteciler vardı. İstedikleri haberi yayınlatıyorlardı. Yandaş medyanın önemli bir gazetesi hakkında “ortağımız” ifadesini kullanıyorlardı. “Raporu gönderdim, yarın aynen basacaklar” diye mesaj vardı.
*
Kimisi parayla, kimisi de gönüllü olmuştu, sevabına satıyordu vatanı… Muhafazakar kimliğiyle tanınan bi profesörümüze 1666 dolar ödemişlerdi, dekont vardı.
*
Ne kamu kuruluşu kalmıştı sızmadıkları, ne bakanlıklar… Elaleme bilgi taşımak için adeta kuyruğa girilmişti. Öyle ki… Stratfor yetkililerinin Türkiye ziyaretlerinde artık neredeyse harcıraha bile gerek duyulmuyordu, Stratfor'un gözüne girebilmek için, otel ayarlayan vardı, şoför ayarlayan, makam otomobili ayarlayan vardı.
*
Türkiye operasyonunun başındaki arkadaşın, Stratfor başkanı George Friedman'a gönderdiği mesajlarda, yeni bilgi kaynakları şu şekilde tarif ediliyordu: “Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı'ndan biri kadın iki kişi, erkek Ortadoğu'da enerji güvenliği konusunda uzman, kadın ise Kafkaslar üzerine çalışıyor, güvenlik konferansında tanıştım, işbirliğine hazırlar… Türk ordusunun stratejik araştırma merkezinden bir uzman, işbirliği yapmak istiyor, iletişim bilgilerimizi verdim ama, yeterliliği konusunda şüpheliyim. Türk hava kuvvetleri subayı, stratejik planlamanın başında, hava kuvvetleri komutanı milli güvenlik kurulu'na katılırken, konuşma notlarını bu subay hazırlıyor, sorularım olursa yanıtlamaktan mutluluk duyacağını söyledi. Türk dışişlerinin NATO biriminden bir diplomat, bu birimde gerektiğinde ulaşamadığım çok kişi var, karşılıklı bilgi verme konusunda sözleştik. Uluslararası ticaret müsteşarlığından bir uzman, okul yıllarımdan tanıyorum. Bize daha önce PKK'nın ateşkesleri konusunda üç defa bilgi veren Kürt kaynağım, CHP yönetimine girdi.”
*
Stratfor'un Türkiye'yle alakalı değerlendirme raporunda, şöyle deniyordu: “Siyaset ve güvenlik konusunda stratejik ve taktik konumda çok kaynak var, özellikle ekonomik bilgiler için Türk kaynaklarda çok doğru seçimler yapmışız.”
*
Türkiye uzmanlarından birine şu uyarı yapılıyordu… “Kaynağına hassas yaklaş, uzun uzun konuşturup dikkat uyandıracak sorular sorma, kişisel olarak analiz et, kaynağın değerli olduğuna inanıyorsan, maddi, cinsel veya psikolojik imkanlarla kontrol altına al, bu yollarla görev verebilecek duruma gelirsin.”
*
İhtiyaç fazlası vatan hainimiz vardı… Stratfor'un başkanı, Türkiye için özel genelge yayınlamak zorunda kalmıştı, “kaynakları koordine edin” diyordu, “bilgisi yetersiz kaynaklarla vakit kaybetmeyin” diyordu.
*
Hani, amele pazarları vardır ya… Bir kamyonet yanaşır, üçe beşe bakılmaz, balıklama atlanır. İşte vaziyet aynen bu haldeydi. Stratfor kamyonunu gören, sorgusuz sualsiz kasasına atlıyordu.
*
Stratfor, işte bu.
*
Bugün sadece fethullahçıları konuşuyoruz ama… Devletten özel sektöre, üniversitelerden medyaya, işdünyasından siyasi partilere kadar, dünyada bu kadar çok hain yetiştiren bir başka ülke var mı, inanın CIA bile hayret ediyor, gözlerine inanamıyordur.