kayseri escort ankara escort izmir escort antalya escort bursa escort istanbul escort

Etiketlenen üyelerin listesi

Sayfa 2 Toplam 7 Sayfadan BirinciBirinci 1234567 SonuncuSonuncu
Toplam 61 adet sonuctan sayfa basi 11 ile 20 arasi kadar sonuc gösteriliyor
  1. #11
    Hira - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    ·• Rєνηaк-ı Baнaя •·
    Üyelik tarihi
    07.Şubat.2014
    Mesajlar
    736
    Mentioned
    0 Post(s)
    Tagged
    0 Thread(s)
    Temel uçakla Trabzona gidecekmis.Oturmus bir yere rasgele... Asil yer sahibi gelmis;
    - Yer sahibi: Beyfendi burasi benim yerim kalkarmisiniz?
    - Temel: Hayir
    - Yer sahibi : Beyfendi burasi benim yerim kalkin
    - Temel: Hayir
    Yer sahibi gider Hostese basvurur.
    - Hostes: Beyfendi burasi sizin yeriniz degil kalkarmisiniz lütfen
    - Temel: Kalkmam
    Hostes çare bulamayinca kaptana basvurur.
    - Kaptan: Temelin kulagina bisi fisildar ve Temel gecer Arka tarafa oturur.
    Herkes hayret etmis biz bu kadar urastik kalkmadi acaba Kaptan nasil kaldirdi bunu.Dayanamiyorlar Kapatana Soruyorlar;
    - Kaptan: Dedim ki Burasi Trabzona Gitmez

    ŞİKE
    Futbol maçı başlamadan önce iki takımdan birinin kaptanı, hakemi bir köşeye çekip :
    -Hocam, der.Sen bizim takımın durumunu bilmezsin...
    -Bu maçı bize kaybettirecek olursan, bizimkiler seni ne yapar bilirmisin?
    -Ne yaparlar?
    -Seni parça parça ederler...
    Hakem cevap verdi :
    -Anlaşıldı, siz bu oyunda berabere kalacaksınız...
    -Neden?
    -Öteki, takımın kaptanı da bana aynı sözleri söyledi de ondan!...

    ŞEMSİYE


    Yıllar önce İngiltere'de erler şemsiye kullanmazmış.Şemsiye taşıma hakkı sadece subaylara tanınıyormuş.
    O yıllarda bir gün genç teğmenlerden biri, koltuğunun altında bir şemsiye ile hızlı hızlı yürüyen eri görünce, beyninden vurulmuşa dönmüş.Eri çağırarak :
    -Bu ne küstahlık, demiş.Ve şemsiyeyi aldığı gibi dizinde iki parça etmiş.
    -Bu sana bir ders olsun, bir daha böyle küstahlıklar yapma!
    Neye uğradığını anlamayan er :
    -Başüstüne, diyerek selamı çakmış ve şöyle sormuş :
    -Teğmenim, beni az önce evine yollayan general şemsiyesini istediğinde kim kırdı diyeyim?

    SAKAT ÇOCUK


    Karısı hamile olan bir adama işyerinde aniden bir telefon gelmiş: "Beyefendi, bir bebeğiniz oldu acele hastahaneye geliniz" diye. Heyecanlanan adam hemen hastahanenin yolunu tutmuş. Doğum bölümüne gştmiş. Kendisini bir hemşire karşılamış. Adam durumu anlatınca hemşire: "Beyefendi, evet doğru bir çocuğunuz oldu ama malesef sakat doğdu" demiş. Habere çok üzülen adam: "Olsun çocuğumu gösterin bana" demiş. Hemşire: "Beyefendi, görmeseniz daha iyi olur çünkü çocuğunuz çok ileri derece spastik" demiş.
    Adam yinede: "Olsun o benim evladım, görmek istiyorum" diye diretmiş. Hemşire: "Peki öyleyse" deyip spastik çocuklar bölümüne geçmiş. Adamda peşinden gitmiş. İlk bölümde kolsuz çocuklar varmış. Adam: "Çocuğum burada mı?" diye sormuş Hemşire: "Hayır beyefendi, çocuğunuz ilerideki bölümlerde" diye yanıtlamış. Bir sonraki bölüme geçmişler. Buradada bacağı olmayan bebekler varmış. Adam yine: "Çocuğum burada mı hemşire hanım?" diye sormuş. Hemşire yine: "Hayır beyefendi, çocuğunuz daha ilerdeki bölümlerde" diye yanıtlamış.
    Bir bölüm daha geçmişler buradada hem kolu hem bacağı olmayan çocuklar varmış Adam yine heyecanla: "Buradamı çocuğum?" demiş. Fakat hemşire yine: "Hayır beyefendi" diye yanıtlamış. Üzülen adam bir sonraki bölüme geçmiş. Bu bölümde ise sadece kafa olan çocuklar varmış. Adam yine hüzünle: "Hemşire hanım, artık sanırım burada çocuğum" demiş. Fakat hemşire: "Hayır beyefendi, çocuğunuz şimdi gideceğimiz bölümde, fakat isterseniz gitmeyelim çünkü çocuğunuzu görünce çok kötü olabilirsiniz" demiş. Adam yine ısrarla: "Hayır, ne olursa olsun o benim çocuğum" demiş. Hemşire "Peki o zaman" deyip bir sonraki bölüme gitmiş. Bu bölümdeki oda bomboşmuş. Sadece odanın ortasında bir masa, masanın üstünde bir kavanoz, kavanozun içindede bir kulak duruyormuş. Adam hemen: "Bu mu benim çocuğum?" diye sormuş. Hemşire üzüntüyle: "Evet beyefendi, ama malesef çocuğunuz sağır" demiş.

    İYİLİK MELEĞİ
    Adamın işi varmış, Ankara'ya gidiyormuş, tam uçağa binerken kulağında bir ses :
    -Binme, bu uçak düşecek!
    Dönmüş, bakmış, kimse yok, ama içine de bir kurt düşmüş, binmemiş.
    İkinci uçağı beklerken kara haber ulaşmış :
    -Uçak düştü kurtulan olmadı!
    Koşmuş Haydarpaşa'ya, bilet almış, tam trene binecek, aynı ses kulağında :
    -Binme bu trene, raydan çıkacak!
    Dönmüş, bakmış yine kimse yok, trene binmemiş, gelmiş eve, sabah gazeteyi açınca tüyleri ürpermiş :
    -Tren Eskişehir'de raydan çıktı şu kadar ölü, şu kadar yaralı...
    Allahına şükretmiş, koşup otobüse bilet almış, tam binerken yine o ses :
    -Bu otobüse binme, freni patlayacak!
    Dönmüş yine kimse yok! Dayanamamış, bağırmış :
    -Sen kimsin yahu?
    -Ben senin iyilik meleğinim!
    Adam iyice kızmış :
    -Ulan evlenirken neredeydin



  2. #12
    Hira - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    ·• Rєνηaк-ı Baнaя •·
    Üyelik tarihi
    07.Şubat.2014
    Mesajlar
    736
    Mentioned
    0 Post(s)
    Tagged
    0 Thread(s)
    Temel uçakla Trabzona gidecekmis.Oturmus bir yere rasgele... Asil yer sahibi gelmis;
    - Yer sahibi: Beyfendi burasi benim yerim kalkarmisiniz?
    - Temel: Hayir
    - Yer sahibi : Beyfendi burasi benim yerim kalkin
    - Temel: Hayir
    Yer sahibi gider Hostese basvurur.
    - Hostes: Beyfendi burasi sizin yeriniz degil kalkarmisiniz lütfen
    - Temel: Kalkmam
    Hostes çare bulamayinca kaptana basvurur.
    - Kaptan: Temelin kulagina bisi fisildar ve Temel gecer Arka tarafa oturur.
    Herkes hayret etmis biz bu kadar urastik kalkmadi acaba Kaptan nasil kaldirdi bunu.Dayanamiyorlar Kapatana Soruyorlar;
    - Kaptan: Dedim ki Burasi Trabzona Gitmez

    ŞİKE
    Futbol maçı başlamadan önce iki takımdan birinin kaptanı, hakemi bir köşeye çekip :
    -Hocam, der.Sen bizim takımın durumunu bilmezsin...
    -Bu maçı bize kaybettirecek olursan, bizimkiler seni ne yapar bilirmisin?
    -Ne yaparlar?
    -Seni parça parça ederler...
    Hakem cevap verdi :
    -Anlaşıldı, siz bu oyunda berabere kalacaksınız...
    -Neden?
    -Öteki, takımın kaptanı da bana aynı sözleri söyledi de ondan!...

    ŞEMSİYE


    Yıllar önce İngiltere'de erler şemsiye kullanmazmış.Şemsiye taşıma hakkı sadece subaylara tanınıyormuş.
    O yıllarda bir gün genç teğmenlerden biri, koltuğunun altında bir şemsiye ile hızlı hızlı yürüyen eri görünce, beyninden vurulmuşa dönmüş.Eri çağırarak :
    -Bu ne küstahlık, demiş.Ve şemsiyeyi aldığı gibi dizinde iki parça etmiş.
    -Bu sana bir ders olsun, bir daha böyle küstahlıklar yapma!
    Neye uğradığını anlamayan er :
    -Başüstüne, diyerek selamı çakmış ve şöyle sormuş :
    -Teğmenim, beni az önce evine yollayan general şemsiyesini istediğinde kim kırdı diyeyim?

    SAKAT ÇOCUK


    Karısı hamile olan bir adama işyerinde aniden bir telefon gelmiş: "Beyefendi, bir bebeğiniz oldu acele hastahaneye geliniz" diye. Heyecanlanan adam hemen hastahanenin yolunu tutmuş. Doğum bölümüne gştmiş. Kendisini bir hemşire karşılamış. Adam durumu anlatınca hemşire: "Beyefendi, evet doğru bir çocuğunuz oldu ama malesef sakat doğdu" demiş. Habere çok üzülen adam: "Olsun çocuğumu gösterin bana" demiş. Hemşire: "Beyefendi, görmeseniz daha iyi olur çünkü çocuğunuz çok ileri derece spastik" demiş.
    Adam yinede: "Olsun o benim evladım, görmek istiyorum" diye diretmiş. Hemşire: "Peki öyleyse" deyip spastik çocuklar bölümüne geçmiş. Adamda peşinden gitmiş. İlk bölümde kolsuz çocuklar varmış. Adam: "Çocuğum burada mı?" diye sormuş Hemşire: "Hayır beyefendi, çocuğunuz ilerideki bölümlerde" diye yanıtlamış. Bir sonraki bölüme geçmişler. Buradada bacağı olmayan bebekler varmış. Adam yine: "Çocuğum burada mı hemşire hanım?" diye sormuş. Hemşire yine: "Hayır beyefendi, çocuğunuz daha ilerdeki bölümlerde" diye yanıtlamış.
    Bir bölüm daha geçmişler buradada hem kolu hem bacağı olmayan çocuklar varmış Adam yine heyecanla: "Buradamı çocuğum?" demiş. Fakat hemşire yine: "Hayır beyefendi" diye yanıtlamış. Üzülen adam bir sonraki bölüme geçmiş. Bu bölümde ise sadece kafa olan çocuklar varmış. Adam yine hüzünle: "Hemşire hanım, artık sanırım burada çocuğum" demiş. Fakat hemşire: "Hayır beyefendi, çocuğunuz şimdi gideceğimiz bölümde, fakat isterseniz gitmeyelim çünkü çocuğunuzu görünce çok kötü olabilirsiniz" demiş. Adam yine ısrarla: "Hayır, ne olursa olsun o benim çocuğum" demiş. Hemşire "Peki o zaman" deyip bir sonraki bölüme gitmiş. Bu bölümdeki oda bomboşmuş. Sadece odanın ortasında bir masa, masanın üstünde bir kavanoz, kavanozun içindede bir kulak duruyormuş. Adam hemen: "Bu mu benim çocuğum?" diye sormuş. Hemşire üzüntüyle: "Evet beyefendi, ama malesef çocuğunuz sağır" demiş.

    İYİLİK MELEĞİ
    Adamın işi varmış, Ankara'ya gidiyormuş, tam uçağa binerken kulağında bir ses :
    -Binme, bu uçak düşecek!
    Dönmüş, bakmış, kimse yok, ama içine de bir kurt düşmüş, binmemiş.
    İkinci uçağı beklerken kara haber ulaşmış :
    -Uçak düştü kurtulan olmadı!
    Koşmuş Haydarpaşa'ya, bilet almış, tam trene binecek, aynı ses kulağında :
    -Binme bu trene, raydan çıkacak!
    Dönmüş, bakmış yine kimse yok, trene binmemiş, gelmiş eve, sabah gazeteyi açınca tüyleri ürpermiş :
    -Tren Eskişehir'de raydan çıktı şu kadar ölü, şu kadar yaralı...
    Allahına şükretmiş, koşup otobüse bilet almış, tam binerken yine o ses :
    -Bu otobüse binme, freni patlayacak!
    Dönmüş yine kimse yok! Dayanamamış, bağırmış :
    -Sen kimsin yahu?
    -Ben senin iyilik meleğinim!
    Adam iyice kızmış :
    -Ulan evlenirken neredeydin



  3. #13
    Hira - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    ·• Rєνηaк-ı Baнaя •·
    Üyelik tarihi
    07.Şubat.2014
    Mesajlar
    736
    Mentioned
    0 Post(s)
    Tagged
    0 Thread(s)
    Bıçkın ve aynı zamanda hovarda bir adam ölür ve cehenneme gider. Cehennemde birkaç gün kaldıktan sonra cennet görevlisi melek gelir ve seni cennete götüreceğim der. Bizim bıçkın halinden memnun görevli melekle cennetin yoluna koyulurlar. Cennetin kapısına yaklaştıklarında içeriden feryat figan sesler duyar ve meleğe döner, - Sen beni cennete götürecektin der. Melek burası cennet deyince, içerideki sesler nedir demiş, melek : - ha o sesler içerideki iyi insanlara kanat takılacak onun için sırtlarına delik açılıyor demiş. Bizimki ürkmüş cennetin yolunda biraz daha ilerlemişler bu sefer geçenki seslerden daha acı ve yoğun sesler gelmeye başlamış. Bıçkın yine sormuş; Şimdi neler oluyor, neden sesler daha acı? Melek: - İyi insanların başlarına halka takılacak onun için başlarını deliyorlar. Bizimki iyice korkmuş ve ben cehenneme gitmek istiyorum deyince melek iyi ama orada da sana kuyruk takacaklar demiş. Bıçkın olsun olsun nasıl olsa onun deliği hazır demiş.

    Üç mahkum cezaevi yolundadır. Herbirine, hapiste geçirecekleri günler için bir eşya getirilmesine izin verilmiştir. Otobüste, biri diğerine döner ve sorar, "ee, sen ne getirdin ?", diğer mahkum bir kutu boya çıkarır ve bunlarla herşeyi boyayabileceğini söyler ve diyer mahkuma sorar, "sen ne getirdin ?". Oda, yanındaki kutuyu açar ve içinden iskambil kağıtlarını çıkarır. "Bunlarla poker oynayabilir, fal bakabilir veya herhangi bir kart oyunu oynayabilirim" der. Üçüncü mahkum köşede sessizce sırıtarak oturmaktadır. Diğer iki mahkum farkeder ve sorarlar, "Sen niye kendinden eminsin o kadar, sen ne getirdin ?" Üçüncü mahkum bir kutu çıkarır ve gülerek "bu tamponları getirdim," der. Diğer iki mahkumunda kafası karışmıştır, merakla sorarlar, "Bunlarla ne yapabilirsin ki?" Üçüncü yine sırıtır ve kutuyu göstererek "Kutuda yazdığına göre, bunlarla at sürebilir, yüzmeye gidebilir hatta paten kayabilirmişim"

    Becky ve Sam 50'nci evlilik yıldönümlerini kutluyorlardı. Sam birden soruverdi: "Sevgilim, bu elli yıl içinde beni hiç aldattın mı?.." "O da nereden çıktı?" diye sinirlendi Becky.. "Cevabı da öğrenmek istemezsin herhalde ?.." "İsterim" dedi Sam.. "Lütfen anlat, ne olur?.." "Madem öyle" dedi Becky, "Üç kez aldattım seni.." "Üç kez öyle mi?.. Kimlerdi onlar?.." "İlki" diye anlatmaya başladı Becky, "Hani sen 30 yaşındaydın ve kendi diş kliniğini kurmak istiyordun ama hiçbir banka sana kredi açmıyordu. Sonra bir banka yöneticisi eve geldi, hiçbir şey sormadan tüm kağıtları imzaladı ve sen en modern araçları getirebildin." "Ooo Becky.. Benim için kendini feda ettin ha.. Benim sevgili karım!.. Peki ikincisi.." "Hani 50 yaşında felaket bir kalp krizi geçirmiştin.. Çok kritik bir bye-pass ameliyatı geçirmen gerekiyordu da, hiçbir doktor sana el süremiyordu.. Her an ölebilirdin. O sırada Dr. Bakey onca yoldan kalktı geldi. Ameliyatını yaptı, seni hayata döndürdü.." "Ah benim sevgili karım.. Hayatımı kurtarmak için kendini bir kez daha feda ettin öyle mi?.. Hiç kimsenin böyle harika bir eşi olamaz. Böyle bir şey yapman beni ne kadar sevdiğini gösterir. Üçüncü peki?.." "Hatırlıyor musun, yıllar önce Diş Hekimleri Odası Başkanı olmayı fena halde istiyordun ve 47 oyun eksikti?.."

    Günün birinde Bill Clinton, Fidel Castro ve Bill Gates kendilerini tanrının yanında bulmuşlar. Tanrı bunlara dönmüş " Sizi buraya çağırdım çünkü 2000 yılında kıyametin kopacağını cemaatlerinize haber vermenizi istiyorum" demiş. Daha ne olduğunu anlayamadan bi de bakmışlar ki evlerindeler... Clinton, hemen ülkenin bütün televizyonlarına haber vermiş ve canlı yayına çıkmış. " Sayın vatandaşlarım, size bir iyi bir de kötü haberim var. İyi olanı, In god we trust harbi harbi var. Yani bunca zaman boşuna inanmadınız. Kötü olan ise 2000 yılında kıyamet kopacak..." Kastro'da boş durmamış hemen insanlarının karşısına geçmiş. " Yoldaşlar üzgünüm ama size iki kötü haberim var. Birincisi, bunca zaman kendimizi kandırmısız, tanrı gerçekten de varmış! İkincisi ise daha kötü, daha tanrıya inanamadan hepimiz öleceğiz, çünkü 2000 yılında kıyamet kopuyor." Bu arada Gates'de bütün kurmaylarını toplamış havadis veriyor. "Baylar size iki iyi haberim var. Birincisi, tanrı beni dünyanın en önemli üç kişisinden biri olarak görüyor. İkincisi ise artık "year2000" problemini çözmemize gerek kalmadı..."


    Adamın biri bir gün yolda giderken bir dilenciye rastlar. Dilenciye bir para verir ve al bununla bir sigara alırsın der. Dilenci "beyim ben hiç sigara içmem" der. Bunun üzerine adam o zaman bir bira içersin der. Dilenci "ben ağzıma içki koymam" der. Sen de o zaman bir altılı oynarsın. Dilenci "beyim ben hiç kumarda oynamam" deyince adam o zaman al bu parayı ve bizim eve gel der. Dilenci neden olduğunu sorar. Adam "Karım seni bir görsün içki ve sigara içmeyen, kumar oynamayan bir adamın hali ne oluyor."



  4. #14
    Hira - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    ·• Rєνηaк-ı Baнaя •·
    Üyelik tarihi
    07.Şubat.2014
    Mesajlar
    736
    Mentioned
    0 Post(s)
    Tagged
    0 Thread(s)
    Cimri bir kişi ölümü yaklaşınca oğullarını yanına çağırır.Üç oğlunada vasiyette bulunur . Ben ölünce hepinizin mezarıma tek tek birer milyar koymanızı istiyorum der. Adam öldükten sonra sırayla 1. ve 2. oğlu mezara gider ve birer milyar parayı mezara koyarlar daha sonra babası gibi parayı seven 3. oğluda mezara gider ve mezardaki paraları alır yerine babası adına bir 3 milyarlık çek koyar.

    SAPIK DOKTOR


    Psikolog karşısındaki sinir hastası bir genci teste tabi tutmaktadır.Kağıt üstüne bir dikörtgen çizip :
    -Bu size neyi hatırlatıyor?diye sorar.
    Hasta :
    -İçinde kadın bulunan bir yatağı, diye cevap verir.Arkasından psikolog kağıda büyükçe bir kare çizer.Hasta, bu kez :
    -İçi kadın dolu bir oda, der.
    Derken, çok büyük bir dikdörtgen çizdiğinde, hasta bu sefer de :
    -Bu da içi kadın dolu bir ev, deyince, psikolog dayanamaz :
    -Tamam beyefendi, der.Siz bir kadın budalasısınız.
    Ama psikolog daha lafını bitirmeden, hasta bağırır :
    -Ne, ben mi? Aslında sen kadın budalasısın be! Sabahtah beri bana terbiyesiz resimler çiziyorsun...

    İKRAM


    Adamın biri yabancı bir şehirde, bir evin kapısını çalarak şu ricada bulunur :
    -Pek susadım, buralarda su bulamadım, lütfen bana bir bardak su verir misiniz?
    Kapıyı açan çocuk, adamın yüzüne bakarak, kısa bir tereddütten sonra :
    -İstersen ayran getireyim, der.
    Adam bu teklifi teşekkürle kabul ettikten az sonra, çocuk bir çanak ayran getirir.
    Adam ayranı içtikten sonra çocuk :
    -İstersen daha getireyim,der.
    -Zahmet olur yavrum.
    -Hayır, zaten bu ayranın içine fare düştüğü için nasıl olsa dökecektik!
    Bunun üzerine, adam iğrenerek, elindeki ayran çanağını hiddetle yere atıp parçalayınca, çocuk feryadı koparır :
    -Anne, kapıdaki adam köpeğin çanağını kırdı!

    NE KOYSAYDIM?


    Adam sünnetçi dükkanının vitrinine şemsiye koymuş, biri de merak etmiş :
    -Yahu sünnetçi vitrininde şemsiyenin işi ne be?
    Sünnetçi fena fena bakmış :
    -Yani vitrine ne koysaydım?

    VEFAKAR AİLE


    Yamyam baba-oğul balta girmemiş ormanda dolaşırken nehirde yıkanan genç ve çok güzel bir kadın gördüler.
    Oğul sordu :
    -Ne dersin baba, yiyelim mi onu?
    Baba bir an düşündükten sonra :
    -Hayır, bunu eve götürür, onun yerine anneni yeriz! dedi



  5. #15
    Hira - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    ·• Rєνηaк-ı Baнaя •·
    Üyelik tarihi
    07.Şubat.2014
    Mesajlar
    736
    Mentioned
    0 Post(s)
    Tagged
    0 Thread(s)
    Temel deliler hastanesine düsmüs.Odada 15- 20 tane deli varmis.Odada bir delik varmii deliler siraya girip delige bakiyorlarmis.Temel de merak etmis girmis siraya...Sira Temele Gelince ;
    - Temel : Burda bisi yok puraya neden bakarsunuz demis.
    - Delinin Biri : Biz 20 senedir bakiyoz bisi göremedik de sen bir bakistami görecen demis

    Temelle Dursun bir agacin dibinde yatiyorlarmiss. Dursun Bir ara Kalkip Temele demiski ;
    - Dursun : Ula Temel Manzaraya bak demis.
    - Temel : Dursun agaçyan bisi coremeyrum demis.

    Bir kadin Kirmizi isiktan geçmis.Polis Durdurmus;
    - Polis: Nereye gidiyon teyze baksana isiga
    - Teyze: Saaanee Eltime cideyrumm

    Temel bir adam öldürmüs ve Temeli hapishane ye koymuslar. Mahkeme zamani gelince ;
    - Hakim : Temel idam cezasina çaptirildin demis ölümlerden ölüm beyen...
    - Temel : Hakim bey bana aids virüsü verin de biraz daha yasarim demisler.
    Temele vermisler aids virüsünü salmislar. Ertesi gün ;
    - Temel : Ula ben ne kadar akilliyim he bana aids vürüsünü verirken prezarvatif takmistim demis.



  6. #16
    Hira - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    ·• Rєνηaк-ı Baнaя •·
    Üyelik tarihi
    07.Şubat.2014
    Mesajlar
    736
    Mentioned
    0 Post(s)
    Tagged
    0 Thread(s)
    SÜTÜ OLMAZMIŞ


    Çekici bir genç kadın, çok zayıf bir bebeği doktora kontrole götürür.Bebeğe bakan doktor :
    -Bu çocuk iyi gıda almıyor, der ve kadına dönerek ;
    -Lütfen soyununuz, diye rica eder.
    Soyunan kadının, göğüslerini iyice kontrol ettikten sonra doktor
    -Düşündüğüm gibiymiş hanımefendi der, sizin hiç sütünüz yok.
    Kadın :
    -Tabi olmaz doktor bey, der.Ben çocuğun teyzesiyim...

    Bir Türk Amerikaya ziyarete gezmeye gitmiş.Sokakta dolaşırken tuvaleti gelir.Koştura koştura umumi bir tuvalet bulur.Kendini bir an önce içeri atmak ister fakat kapıdaki adam 25 cent ister.Bizimki sıkışa sıkışa 25 cent i verir içeri dalar.Zart zurt sesli yaparken yandan "yavaş be adam" diye ses gelir meyerse yandakide bir Türkmüş.İşini bitirip dışarı çıktıktan sonra yandakiyle karşılaşır ve lafı yapıştırır."Be adam 25 cent e mozartımı yoksa şopennimi dinleyeceğini sanıyordun" der.

    VAAZ



    Sahranın ıssız bir köşesinde,bir din adamı lejyonerlere vaaz vermeye gelir.Vaaz'dan önce binbaşı askerleri uyarır:
    -Rahibin ziyareti sırasında, özellikle küfür ve müstehcen kelimeler istemiyorum! Dövüşmeyi bildiğiniz gibi, kendinizi tutmayı da bildiğinizi ona gösterin...
    Daha sonra rahip, birliğin önünde vaazına başlar :
    -Herşeyden uzakta yaşıyorsunuz, ama geleneklerinizle övünmeniz gerekir.Ben size kendisi de sizin gibi bir kahraman olan Hz. İsa'nın selamlarını getirdim.Söyleyin bana, kahramanlıktan daha saf, daha güzel ne vardır?
    Tam o anda birkaç lejyoner ağızlarını açmaya hazırlanırken binbaşı ayağa fırlar ve haykırır :
    -G*tum, diyene onbeş gün hapis!...

    Bir bayanın yatak odasındaki gardrop bozuktur. Evin yanında bulunan istasyondan tren geçince kapağı açılmaktadır. Bunun için bir gün bir marangoz çağırır. Marangozu yatak odasına götürür ve dolabı gösterir. O anda bir tren geçer ve gardrobun kapağı kendiliğinden açılır. Marangoz menteşelere, kilide bakar. Hanımefendi buradan gardrobunuzun nesi olduğunu anlayamadım. Şimdi ben içine gireyim ve siz kapağı kapatın, böylece ben içeriden bakarım belki böyle anlarım der. Marangoz içeri girer, kadın kapağı kapatır. O anda kapı çalar. Kadın kapıyı açar. Kadının kocası gelmiştir. Kocası doğru odasına gider ve üstünü çıkarıp asmak için gardrobunu açar. Bir bakar ki gardropta bir adam. Kızarak adama bağırır. "Ne işin var senin burada" der. Marangoz korkmuş bir vaziyette cevap verir. "Şey beyefendi nedesemki, şimdi size burada tren bekliyorum desem inanırmısınız?"

    HEPSİ BİRDEN


    Oymakbeyi, izci adaylarını karşısına toplamış, onlara izciliğin ilkelerini anlatmaya çalışıyordu :
    -Bakın çocuklar, dedi.Bir izci, her gün, hiç olmazsa bir kez birine yardımcı olmalıdır.Hastalara...Yaşlılara...Muhtaçlara...Her sabah okula geldiğiniz zaman size birgün önce nasıl bir iyilik yaptığınızı soracağım.Tamam mı?
    Ertesi sabah Oymakbeyi çocukları toplayıp sordu :
    -Söyleyin bakalım...Dün ne gibi bir iyilik yaptınız?
    Bütün çocuklar, hep bir ağızdan :
    -Yaşlı bir kadının karşıdan karşıya geçmesine yardım ettik efendim.
    Adamcağız şaşırdı :
    -Hepiniz mi?
    -Evet efendim, hepimiz birden.
    -Neden?
    Çocuklardan biri cevap verdi :
    -Kadın karşıdan karşıya geçmek istemiyordu, ondan efendim!



  7. #17
    Hira - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    ·• Rєνηaк-ı Baнaя •·
    Üyelik tarihi
    07.Şubat.2014
    Mesajlar
    736
    Mentioned
    0 Post(s)
    Tagged
    0 Thread(s)
    Temel Askere gidiyor . Askerden döndügünde yolda Dursunu görüyorr.
    - Temel : Dursun Babam neriyedu?
    - Dursun: Temel Baban Öldüü.
    - Temel : vah vahhh. Mezari neerde?
    - Dursun: Tabutla götürürlerken suya düstü kayboldu
    - Temel:Annem nerde peki Dursun?
    - Dursun: Annende babamin ölümünden sonra hep agliya agliya öldü
    - Temel: ula Dursun desene söndü ocagim
    - Dursun: Yok ben giderken hala eviniz yaniyordu.Temel mantik bilmine merak salmis.Ertesi gün Temel kütüphane ye gitmis.ve bir kitap almis mantik ilmi ile ilgili...
    kasada;
    - Temel : Sayin kasiyer beyfendi ben böle böle mantik bilmine merak saldim bana bu konuda ön bilgi verirmisiniz demiş.
    - Kasiyer : Tabi beyfendi Mesela evinizde akvaryum varmı?
    - Temel : var
    - Kasiyer :akvaryumu görünce akliniza ne gelir demis su suya bakinca akliniza ne gelir deniz denize bakinca akliniza ne gelir plaj e plaj a bakinca akliniza ne gelir civil civil kizlar civil civil kizlara bakinca akliniza ne gelir demis ehuheheu.Bunun gibi birbirine bagli zincir demis.
    Temel kitabi yarilamis ve yolda yürürken Dursun u görmüs;
    - Temel : Ula Dursun ben mantik bilmine merak saldim ula
    - Dursun: O bokyiyen o nedu
    - Temel : Dursun bak evine akvaryum var mi?
    - Dursun: Yok
    - Temel : O bokyiyen sen yoksa .... musun

    Karne

    Baba, ortaokul üçüncü sınıfa giden oğlunun elinde karneyle salona girdiğini görür. "Allah allah, dönem ne çabuk bitmiş..." diye düşünür ve oğluna seslenir:
    -"Getir bakayım şu karneyi!"
    -"Al baba..."
    Adam karneye bir bakar ki, beden eğitimi ve resim dışındaki tüm dersler zayıf.
    -"Bir dediğini iki etmiyoruz, bilgisayar dedin, bilgisayar aldık, ingilizce kursu dedin ingilizce kursuna gönderdik, gitar kursu, müzik aletleri, ne istersen yapıyoruz. Kız arkadaş uğruna harcadığın çiçek parasının haddi hesabı yok. Ne bu notların hali, rezil şey!"
    -"Baba... O benim karnem değil ki, senin kitaplarını karıştırıyordum, birinin arasında karnelerinden birini bulmuştum..."

    TEMEL YARISMADA


    Bir gün temel kim 500 bin istere katılır
    Soruları bile bile 10 000 nin sınırına gelir takılır.

    Kenan ışık:joker haklarınızdan kullanın

    Temel:tamam dursuni armak istiyorum.

    Dursunu baglarlar.

    Dursunelam lo ne soricen

    Temel:ula dursun karar verümedim bu soruda %50 hakıkımı yokse seyirci hakkımı mı kullanim der.

    Vites


    Temel birgün son model bir mercedes araba ile Trabzon'a gelmiş ve arkadaşları ile muhabbete başlamış;
    Konu arabalardan açılınca, Temel başlamış arabasını övmeye, Almanlar ne kadar zeki insanlar yahu, yaptıkları araba dört dörtlük. Şöyle iyi araba, böyle rahat araba, çok hızlı araba vs. neyse böyle konuşulurken iş iddiaya binmiş ve Temel 'Ben arabamla Trabzon'dan Samsuna 4 saatte giderim' demiş.
    Arkadaşları gidemezsin demişler. Temel hemen heyecanlanarak arabasına binmiş ve 'gideyimde görün uşaklar'demiş.
    Arkadaşları 'iyide biz senin oraya ne zaman vardığını nereden bileceğiz demişler.'
    Temel'de 'Samsun'a varınca telefon ederim.' demiş.
    Ordan hemen biri atılmış ve 'iyide Samsun'dan aradığını nereden bileceğiz. Sen git şu kişiyi bul ordan, o bizi arasın.' demiş.
    Temel adresi alarak yola çıkmış ve 3,5 saatte Samsun'a varmış, sözü edilen kişiyi bulmuş ve Trabzon'a telefon etmişler.
    Arkadaşları Temel'e 'oooo Temel iddiayı kazandın tamam hadi gel' demişler ve başlamışlar Temel'i beklemeye.
    Aradan 5 saat geçmiş Temel yok. gece olmuş Temel yok.
    Arkadaşları 'nerde kaldı bu yahu' diyerek evlerine gitmişler. Sabah erkenden herkes birbirine 'Temel geldimi? ' diye sormuş ama kimseden cevap yok.
    O gün de Temel efendi Trabzon'a teşrif etmemiş.
    Ertesi gün sabah yine yok, öğleden sonra çıkmış gelmiş!.
    Arkadaşları Temel'e hemen 'yahu Temel Samsun'a 3,5 saatte gittin 3 günde ancak döndün, ne oldu uşağım' demişler
    Temel de ' Sormayın be arkadaşlar bu Alman'lar ne gerizekalı bir millet' demiş.
    Arkadaşları ' Ne oldu Temel' demişler
    Temel ' Şu güzelim arabayı yapmışlar, 5 tane ileri vites koymuşlar ama 1 tane geri vitesi koymuşlar' demiş.

    YAĞMUR BAŞLAYINCA


    Temel, Dursun'a misafirliğe gitmiş.
    Gece sağnak halde yağmur başlayınca;
    Dursun konukseverlik göstermiş: "Temel çok fena yağmur yağıyor, eve gitme, burada kal."
    Temel kabul etmiş, ama ansızın ortadan kaybolmuş.
    Aradan epeyce zaman geçtikten sonra kapı çalmış, bakmışlar kapıda sırılsıklam Temel:
    "Neredesun ula Temel merak ettik ?"
    "Eve cittum pijamamu aldum da..."



  8. #18
    Hira - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    ·• Rєνηaк-ı Baнaя •·
    Üyelik tarihi
    07.Şubat.2014
    Mesajlar
    736
    Mentioned
    0 Post(s)
    Tagged
    0 Thread(s)
    Çocuğun birisi, bir gün matematik dersi sonrasında kafasında bir takım soru işaretleri ile babasına gelir. Babası, "Oğlum bugün okul nasıl geçti" diye sorunca, çocuk babasına anlatır. "Babacığım her sey iyiydi. Ama matematik dersinde anlatılan "reel" ve "potansiyel" kavramlarını anlayamadım". Bu durum üzerine babası çocuğuna bu kavramları ilginç bir yöntemle anlatmaya karar verir. Çocuğuna, annesine gitmesini ve ona 1 milyon dolar karşılığında Robert De Niro`yla yatıp yatmayacağını sormasını ister. Çocuk gider ve sorar. Annesi, 1 milyon dolar`a gerek olmadığını, bedava olarakta seve seve Robert De Niro`yla yatabileceğini söyler. Çocuk bu cevabı babasına iletir. Bunun üzerine babası çocuğun ablasına giderek ona 1 milyon dolar karşılığında Leonardo Di Caprio`yla yatıp yatmayacağını sormasını ister. Çocuk ablasına gider ve sorar. Ablasıda annesi gibi, 1 milyon dolar`a gerek olmadığını bedava bile seve seve onunla yatabileceğini belirtir. Çocuk bu cevabıda babasına iletir. Babası ise söyle der. "İşte oğlum sorularının cevabı. Şu anda elimizde reel olarak 2 milyon dolar para, ve 2 tane potansiyel o... var."

    Barda uzun süre tek başına içki içen adam bir süre sonra barmene "Biliyormusun, ben sol gözümü ısırabilirim" demiş Doğal olarak barmen buna inanmamış. 1,000,000 Lirasına iddiaya girmişler. Adam, takma olan sol gözünü çıkarmış; ısırmış ve barmenin hayret dolu bakışları arasında parayı cebine atmış. Bir kaç kadeh daha içtikten sonra adam gene barmene dönmüş ve "Biliyormusun" demiş; "ben sağ gözümü de ısırırım!" Adamın tavırlarından kör olmadığını; dolayısıyla öbür gözünün de takma olamayacağını düşünen barmen, parasını kurtarabilmek umuduyla hemen 1,000,000 sına iddiaya girmiş. Adam sakin sakin takma dişlerini çıkarıp sağlam olan sağ gözünü de ısırmış. Aradan bir kaç saat geçince, müşteri barmene "İki milyonunu kurtarmak için sana bir fırsat vermek istiyorum" demiş. "İki milyonuna iddiaya girerim ki bu oturduğum yerden taaa öbür köşeye yerleştireceğin bir bira şişesinin içine, bir damla bile etrafa sıçratmadan işeyebilirim." Barmen uzun uzun bu işin altında nasıl bir üç kağıt olabileceğini düşünmüş; bulamamaış ve iddiayı kabul etmiş. Salonun en uzak köşesine bir şişe yerleştirmişler ve adam işemeye başlamış. Değil etrafa bir damla damlatmamak; ortalığı tam anlamıyla berbat etmiş. Barmen paralını kurtarmanın sevinciyle olduğu yerde zıplamaya başlamış. Biraz sakinleşince adama dönüp "Kesinlikle kaybedeceğini bile bile neden böyle bir iddiaya girdin?" diye sormuş. "Kaybettiğimi de nerden çıkardınız?" demiş adam; "Şu karşı masada oturan iki asık suratlı adamı görüyormusunuz? İşte onlarla ""barın orta yerine işerim, barmen de sevinçten zıplar"" diye 5'er milyon lirasına iddiaya girdim".

    Duygu Asena, yolda yürümektedir. Parkın birinde Küçük Asım'ı masum masum oynarken görür: "N'apıyorsun sen evladım?" diye sorar. Küçük Asım: "Feminist yapıyorum teyze" der. Asena, doğal olarak birtakım çamurlarla nasıl feminist yapılabildiğini merak eder. Küçük Asım anlatır: "İşte, şu çomakları şu çamurdan bedene yapıştırıyorum, otlardan saç yapıyorum, gazoz kapağından şapka, sonra üzerine sıçınca feminist oluyor!" Duygu Asena, duygulu bir kadın olarak sinirlenir ve çocuğa bir şaplak patlatır. Ertesi gün Küçük Asım'ı yine görür ve akıllanmıştır umuduyla yine sorar: "N'apıyorsun evladım?". "Feminist yapıyorum teyze".. nasıl yapıldığı konusunda da yine aynı cevabı alınca, bu sefer adamakallı döver. Bu, bir hafta boyunca böyle gider. Asena, feminist inadıyla hala Asım'a eğitim amaçlı dayaklar atmaktadır. Nihayet birgün, Küçük Asım, farklı bir cevap verir, "Erkek yapıyorum" der. Asena, büyük bir zevkle "Nasıl yapıyorsun evladım?" diye sorar. Çocuk anlatır: "İşte, şu çomakları şu çamurdan bedene yapıştırıyorum, otlardan saç yapıyorum, gazoz kapağından da şapka yapınca erkek oluyor!". Asena, merak içerisinde sorar: "Eeee, üzerine sıçmayacak mısın?". Küçük Asım, sırıtır: "Yok teyze, üzerine sıçarsam, feminist olur."

    Akıl hastanesinde bir gün bir hasta bakıcıyı yanına çağırır. "Bana çabuk 5 şişe kola getir" der. Hasta bakıcı buna kızar ve hastaya beş tokat atar ve "al işte kolalarını" der. Aradan zaman geçtikten sonra yine aynı hasta, bakıcıyı yine çağırır. Bu sefer hasta bakıcıyı tokatlar."Bakıcı ne oluyor?" der. Hasta cevap verir. "Şişeleri getirdim abi".

    Adamın biri çok kuvvetli öksürüyormuş, doktora gitmiş derdini anlatmış. Doktorda adama yanlışlıkla öksürük ilacı yerine müshil ilacı vermiş ve demişki:bir hafta boyunca yemeklerden sonra iç ve yanıma gel. Adam bir hafta sonra gelince doktor: Öksürüğün nasıl oldu deyince, adamda: Cesaret edipte öksüremiyorumki,demiş



  9. #19
    Hira - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    ·• Rєνηaк-ı Baнaя •·
    Üyelik tarihi
    07.Şubat.2014
    Mesajlar
    736
    Mentioned
    0 Post(s)
    Tagged
    0 Thread(s)
    YAĞMUR BAŞLAYINCA


    Temel, Dursun'a misafirliğe gitmiş.
    Gece sağnak halde yağmur başlayınca;
    Dursun konukseverlik göstermiş: "Temel çok fena yağmur yağıyor, eve gitme, burada kal."
    Temel kabul etmiş, ama ansızın ortadan kaybolmuş.
    Aradan epeyce zaman geçtikten sonra kapı çalmış, bakmışlar kapıda sırılsıklam Temel:
    "Neredesun ula Temel merak ettik ?"
    "Eve cittum pijamamu aldum da..."



  10. #20
    Hira - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    ·• Rєνηaк-ı Baнaя •·
    Üyelik tarihi
    07.Şubat.2014
    Mesajlar
    736
    Mentioned
    0 Post(s)
    Tagged
    0 Thread(s)
    Adamın biri bara girmiş. Garson, herkeze içki ver kendinede al demiş. İçkiler içilmiş garson hesap için gelince adam: Para yok demiş. Tabi garson bunu bir güzel dövüp dışarı atmış. Diğer akşam tekrar gelmiş ve yine garson herkeze içki kendinede al demiş ve sonuçta parası olmadığı icin yine dayak yemiş ve gitmiş. Bu üç akşam böyle devametmiş. Dördüncü gün yine gelmiş ve garson herkeze içki fakat bu sefer sen içme, içince sapıtıyor, sonrada kavga çıkarıyorsun.

    Genç bir sanatçı adayı , kız doktoruna telefon açıp aldığı randevuya gelemiyeceğini söyledi. Doktor sordu: "Neden çok mu hastasınız?" -Yoo değilim. Yalnız bugün bir prodüktöre gidip bir rol istedim. Sonra terzime gittim. Daha sonra ev sahibiyle kira meselesini tartıştık. Kısacası doktor bey, bir defa daha soyunacak halim kalmadı!

    İki arkadaş hem içiyor, hem de karılarından yakınıyordu. Biri -"Ben" dedi, "Evliliğimizin ilk senelerinde işten eve dönünce karımı kucaklar, nefesi kesilene kadar kollarımda sıkardım."
    Diğeri içini çekerek sordu "Ya şimdi?"
    -Şimdi mi? Daha fazla sıkmadığım için pişmanım!..

    Tiyatroda, ünlü oyuncu rolü gereği uşaklarına bağırır.
    -Atımı getirin!
    O sırada münasebetsiz bir seyirci "Eşek olsa olmaz mı? diye seslenir. Oyuncu hiç istifini bozmaz:
    -Hay hay! Buyrun beyefendi!.

    Bir kürt ve Temel Amerikaya zengin olmak için gitmişler. 1 sene sonra aynı yerde tekrar buluşmak üzere ayrılmışlar... Bir sene sonra Temel yine aynı şekilde beş parasız buluşma yerine gelmiş. Daha sonra yanına bir limuzin yanaşmış ve içinden smokin giymiş bizim kürt çıkmış. Kısa bir selamlaşmadan sonra -Temel: Valla ben hiç bir baltaya sap olamadım der. Ama görüyorum ki sen oldukça iyi durumdasın. _ Kürt: Eh işte durum iyi der. Valla bu amerikalılar salak. Bir fal makinası yaptım. 5 dolara elini makineye koyuyorsun ve fala bakıyor der. Daha sonra yine bir sene sonrası için sözleşirler. Bir sene sonra yine kürt limuzini ile gelir ve beklemeye başlar. 10 dk sonra tepeden dabadabadabna bir helikopter iner ve içinden bizim Temel çıkar. Kürt şaşırır. Ulan nasıl olduda bukadar zengin oldun? - Temel : Valla bu amarikalılar çok salak. Ben senin makineyi biraz geliştirdim der. 5$'a elini veriyorsun fala bakıyor. 10$ vermezsen elini geri alamıyorsun.



Sayfa 2 Toplam 7 Sayfadan BirinciBirinci 1234567 SonuncuSonuncu

Konu Bilgileri

Bu Konuya Gözatan Kullanıcılar

Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)

Benzer Konular

  1. Rize'de fıkra gibi açılış
    Konu Sahibi BOZKURT21 Forum Türkiye'den Haberler
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 29.Mayıs.2016, 17:36
  2. Rize'de fıkra gibi erken ezan !
    Konu Sahibi katherinapetrov Forum Türkiye'den Haberler
    Cevap: 3
    Son Mesaj : 08.Temmuz.2014, 19:49

Bu Konu için Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •  
gaziantep escort bayan gaziantep escort sesli sohbet seks hikaye onwin venüsbet giriş tipobet365 sahabet karabük escort ordu escort kars escort kocaeli escort izmit escort edirne escort ısparta escort karabük escort manisa escort adana escort
ankara escort ankara escort ankara escort bayan escort ankara çankaya escort kızılay escort kızılay escort ankara eskort ankara escort çankaya escort ankara otele gelen escort kayseri escort istanbul escort avrupa yakası escort çapa escort şirinevler escort avcılar escort beylikdüzü escort