Osmanlı tokadı deyimi bizler tarafından verilmemiştir. Bahsettiğiniz gibi devşirme askerlerden seçilip yetiştirilen ve fanatizm boyutunda kadercilerin gönüllü oluşturduğu bir ordu gurubu mevcuttu. Bunlara önceleri "Delil" denirdi izci anlamında. Hayvan postu giyerler (genellikle ayı ve kurt postu) ve baskın şeklinde saldırıdan önce kömür karası ile yüzlerini boyarlardı.
Düşman ordu yürüyüşe geçtiğinde bu birlikler düşmanı sürekli izleyerek ana orduya bilgi verirlerdi. Fırsat buldukçada en umulmadık yer ve zamanlarda düşmana saldırırlardı. Saldırı sırasında asla ok yada benzeri bir silah kullanmazlar zırh veya kalkan taşımazlardı.
Düşman birliklerinin moalini bozmak ve korkutmak için bu iri yapılı askerler kısa hançer kısa pala ve küçük baltalar kullanırlardı. Dövüş esnasında da genellikle ellerini kullanırlardı. İki ordu savaş formasyonuna girdiğinde öncül olarak bu birlikler düşmana saldırırlar moral çöküntüsü yaratırlardı. Zamanla Delil adı dilimizde deli olarak kullandığımız kelimeye dönüştü.
Bu kelimenin kökü buradan gelir. Mermer tokatlama yanında bu insanların bileklerine erişkinlikten itibaren dökme kurşun bileklikler takılır ve sadece savaşta çıkarmalarına izin verilirdi. Mermeri yağlamalarının sebebi ise düşmanın genellikle çelik zırh giymesinden dolayıdır. Ortaçağda zırhlar paslanmaması ve nemden korunması için yağlanırdı savaşırken kaygan bir zemine vurabilmeye alışmak için mermer yağlanırdı.
Düşman öncü birlikleri ile savaşan deliller hemen geri çekilir ve düşmanın zırhlarında ki özellikle başlıklarında parmak izleri açıkça belli olacak şekilde yamukluklar bulunan ölü askerleri almaları ve geri götürmelerine izin verirlerdi. Osmanlı tokadı sözcüğü böyle ortaya çıkmış