MHP lider Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında Türkiye gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu.
Bahçeli, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından yapılan tutuklama ve meslekten ihraçlar devam ederken, Ömer Faruk Kavurmacı ile Serdar Seyidoğlu gibi işadamlarını tahliye edilmesini ve “FETÖ’nün siyasi ayağı”nın ortaya çıkmamasını eleştirerek, “Kapıcıyı, odacıyı onu bunu değil, 15 Temmuz’un kurgusunu yapan sözde akıl ve akil hocalarını yakalayın.” diye konuştu. MHP liderinin Hükümet’i hem eleştirip hem de “FETÖ ile mücadelede Türk devleti doğru bir çizgidedir.” demesindeki çelişki de dikkat çekti.
Bahçeli’nin açıklamalarından bazı satırbaşları şöyle:
“Konu Türkiye’nin bekası”
“Ülkemiz henüz belini doğrultamamış, ‘oh be’ diyememiştir. Hakim olan belirsizlik sisi hala dağıtılamamıştır. Yıkmamız gereken engeller önümüzde durmaktadır. Terörizm bunlardan yalnızca birisidir. Haklı ve meşru terörle mücadele sürecine köstek olmak yerine desteğimiz de bilinmektedir. Konu Türkiye’nin bekasıdır. Hainlerin kökü kazınmadan, haşhaşilerin inleri başlarına yıkılmadan şüpheniz olmasın ki aziz milletimiz huzur bulmayacaktır. FETÖ ile mücadelede Türk devleti doğru bir çizgidedir. Milli bekamıza kastetmeye kalkan yarasaların tam bir temizlik ve tasviye işlemi artık vakit kaybetmeden yapılmalıdır.”
“Çatı davası”
221 sanıklı çatı davanın Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Sincar Cezaevi yerleşkesinde görünmesi ile çok şey açığa çıkacaktır. Sıra sıra çıkartılan hainlerin, darbe girişiminin beyin takımı olduğu iddia edilmiştir. Bunların bir kısmının general olması belki de söz konusu iddialara anlam yükleyebilecektir ancak FETÖ’cülere 15 Temmuz kalkışmasının lider kadrosu demek zirve isimleri perdelemek demektir. Bu propagandaya bilmeden alet olanlara sözümüz yoktur ama bilerek, eylem ortaklarını siyasetten iş alemine kadar lider kadrosunu ikinci plana düşürmek en adi ve alçak suçtur. Yurtta Sulh Konseyi üyeleri yargılanıyormuş. Aklımızın yatmadığı iddia ve ifadelerin netliğe kavuşma ihtiyacı vardır. Şu işe bakınız ki ortada siyasetçi yoktur. Bakan, başbakan veya cumhurbaşkanı olması muhtemel kimseden bahis açılmamıştır. Yer yarılmış FETÖ’nün siyasi ayağı yerin dibine geçmiştir. Cumhurbaşkanı gözünün yaşına bakmayacağız ‘isterse babamın oğlu olsun’ görüşündedir. Biz bu görüşü isabetli buluyoruz.
“Kapıcıyı odacıyı bırakın”
Artık bahane tükenmiştir. Kripto damarın kesilip atılması, kendisini emniyete almış FETÖ’nün siyasi ayağının darmadağın edilmesi milli bir seferberlik ruhu ile ele alınmalıdır. Olağan şartlara daha ulaşılmamışken mücadeleyi sekteye uğratacak her adım Türkiye düşmanlarına hizmetle aynı olacaktır. Kapıcıyı, odacıyı onu bunu değil, 15 Temmuz’un kurgusunu yapan sözde akıl ve akil hocalarını yakalayın.
“Kavurmacılar aklanıyor, baklavacılar adaletten kaçırılıyorsa…”
“FETÖ çuvalına önüne gelen atılırsa biliniz ki ihanet büyüyecek, ilk fırsatta harekete geçmek üzere bilenecektir. Kavurmacılar aklanıyor, baklavacılar adaletten kaçırılıyorsa ortada kesinlikle çözülmesi gereken bir sorun var demektir. ‘Himmet’ dediler, terör örgütüne para topladılar. ‘Hidayet’ dediler FETÖ’ye kan verdiler. Haram kursağından maklube geçti ama gizli gizli haçlı taburuna yazıldıklarını saklayamadılar. Bunlar imanlı görünüp imansızlığın kitabını yazan FETÖ’nün batıl uşaklarıdır. FETÖ’nün içinde kim varsa, yakasından tutmak, yediğini içtiğini burnundan getirmek Türk devletinin tarihi görevidir. Sırtı pekmiş, bırakınız bu safsataları. Haine merhamet mazluma ihanettir. Caniye hoşgörü masumiyete karşı işlenmiş cinayettir. Gereği yapılmalıdır.