Konuşma becerisi, belli aşamalardan geçtikten sonra gelişim gösterir. Öğrenme sürecinde alıcı dil ve ifade edici dil olmak üzere iki unsur vardır. Alıcı dil, dışarıdan gelen seslerin, tepkilerin anlaşılmasını ifade eder. İfade edici dil ise çocuğun kendini ifade etmek için verdiği tepkilerden oluşan bir ögedir.
Çocuklarda konuşma becerisi 4-6 ay arasında başlar. Bu süreçte “babıldama” adı verilen bir faaliyet yapılır. Çocuk, uyaranlar karşısında tek hecelik, sürekli sesler çıkarmaya başlar. Bu çocuğun iletişime geçmek için verdiği bir tepkidir. Daha sonra tek hecelik seslerle başlayan süreç 4-6 yaşında tamamen anlaşılır bir şekilde konuşma yeteneğinin gelişmesiyle tamamlanır. Ancak engelli çocuklarda bu sürecin gelişmesi için rehabilitasyon gerekebilir. Alıcı dil becerilerinin geliştirilmesi bu rehabilitasyonun önemli aşamalarından biridir.
Alıcı Dil Becerilerinin Önemi
Çocuklar etrafındaki sesleri taklit ederek konuşmayı öğrenirler. Sesleri, dudak hareketlerini takip ederek kendi seslerini yönetme yeteneğine sahip olurlar. Örnek vermek gerekirse “baba” kelimesi birçok dilde benzer bir telaffuza sahiptir. Bunun sebebi kelimenin bebeklerin çıkardığı tek hecelik bir sesin yönlendirilmesinden oluşuyor olmasıdır.
Alıcı dil becerileri ne kadar gelişmiş olursa, konuşmayı öğrenme süreci o kadar iyi olacaktır. Konuşma bozuklukları terapilerinde öncelikle alıcı dil becerilerinin kazanılmasına ve geliştirilmesine çalışılmalıdır. Buradaki temel amaç çocuğun dil becerisini ve pratiğini kazanmasını sağlamaktır. Başta çocuğu zorlamayan, tek ya da iki hecelik sözcükler bulunabilir ve bunların karşılık geldikleri anlamlar gösterilebilir.
Becerinin Kazanılma Süreci
Normal bir gelişim süreci izleyen çocuklarda, alıcı dil becerilerinin gelişmesi için fazladan bir etkinliğe gerek yoktur. Çocuklar sesleri takip ve taklit ederek konuşma yeteneklerini kazanırlar. Çocukların konuşma gelişimlerinin belli amaçları vardır. 4-6 ay arasında ses tonundaki değişiklikleri fark etmeye başlar. 7 ay ile 1 yıl arasındaki dönemde de konuşmadaki belli sesleri ayırt etmeyi başarır ve “gel, git” gibi basit komutları öğrenebilir. 1-2 yaş döneinde ise çocuklar 50 ile 100 arasında kelimeyi anlayabilmekte, vücut bölümlerini öğrenebilmektedir. Çocuklar 2 yaşından sonra yarı-anlaşılır bir dille konuşmaya başlarlar. Tüm bu süreç doğru işlemiyorsa ve çocuk yaşına göre göstermesi gereken gelişimi göstermiyorsa alıcı dil becerilerinin gelişmesi için ayrıca faaliyet gösterilmesi gerekebilir.
Çocukların alıcı dil ve konuşma becerilerinde gelişme gösterememesinin zihinsel bir engelden başka sebepleri de olabilir. Gerekli sosyal ortam sağlanamamışsa ya da ses teli, boğaz gibi yerlerde bir sorun varsa kelime üretilemeyebilir. Çocuğun konuşma gelişimi gösterememesi durumunda mutlaka bir uzmana başvurulmalıdır. Erken yaşlarda başlayan bir rehabilitasyon çocukların konuşma becerilerini kısa süre içinde kazanmalarına yardımcı olabilir. Rehabilitasyon ya da tedavi ne kadar erken süreçte başlarsa, konuşma yeteneğinin ve alıcı dil becerilerinin kazanılma süreci o kadar etkili olacaktır.
Alıcı Dil Geliştirici Etkinlikler
- Nesnelerin isimlendirilmesi, alıcı dilin gelişmesinde önemli bir yere sahiptir. Çocuğun dikkatini çeken, telaffuzu kolay nesneler bulunarak isimlendirilebilir ve çocuğun bunu tekrar etmesi istenebilir. Bu süreçte tek ya da iki hecelik kelimeler seçmek faydalı olacaktır. Çocuk beceri kazandıkça daha komplike kelimeler seçilebilir.
- Aynı türden nesnelerin bulunduğu bir kitapçık hazırlanabilir. Bunun için dergilerden ya da gazetelerden resimler kesilebilir. Örneğin giysi resimleri bir defterin sayfalarına yapıştırıldıktan sonra altına isimleri yazılabilir ve çocuğun giysileri bu şekilde öğrenmesi sağlanabilir. Daha sonra giysilerin isimleri gösterilerek bunları telaffuz etmesi istenir. Bu şekilde beceri kazandırılmış olur.
- Çocuğun gündelik yaşamda kullandığı nesneler bir yere isimleri söylenerek konulabilir. Daha sonra çocuktan bu nesneleri eline aldığında isimleri söylemesi istenir.