İnsan vücudunda her organın mühim görevleri vardır. Karaciğer de tüm sistemi etkileyen, önemli organlardan bir tanesidir. Vücut için çok önemli olan kan şekeri düzenlenmesinde ve daha birçok sistemde görev almaktadır. Karaciğerde tüm hücrelerin dizilimi düzenli bir şekildedir. Hepatit gibi hastalıklar ve alkol kullanımı karaciğerin düzenli yapısını bozar. Böylece karaciğerdeki hücreler de zarar görür. Hücrelerin yavaş yavaş yok olmasıyla birlikte karaciğerin boyutunda küçülme görülür ve organ artık en temel görevlerini bile yerine getiremeyecek hale gelir.
Bu duruma gelmiş bir karaciğer hastalığı insan hayatını tehlikeye sokacak boyuta ulaşmış demektir. Karaciğer yapısının ve düzeninin bozulması ile ortaya siroz hastalığı çıkar. Siroz hastalığına yakalanmış karaciğerde boyutta küçülme olmuş ve organın yüzeyi pütürlü bir hale gelmiştir. Siroz ile yok olmuş karaciğer hücrelerinin yerini yeni hücreler almıştır ama yeni hücrelerin yerleşimi dağınık yapıdadır ve miktarları çoktur. Şimdi siroz nedir, ilk belirtileri nelerdir ve nasıl tedavi edilir gibi soruların yanıtlarını açıkladığımız yazımıza göz atalım.

Siroz Hastalığı Nedir?
Karaciğer fonksiyonlarının kaybedilmesine kadar ciddi sonuçlara varabilen, karaciğerde bulunan işlevsel birimlerin sertleşme ile geri dönüşümsüz olarak patolojik hale gelmesine siroz hastalığı adı verilmiştir. Siroz ölümcül hastalıklar arasında ilk 10’un içerisinde yer almaktadır. Karaciğer vücudun kimya fabrikası olarak görüldüğü için burada oluşabilecek her türlü hastalığa karşı önlem alınmalıdır. Buna hepatit ve karaciğer yağlanması gibi durumlar da dahildir. Karaciğerin iltihaplanması için de siroz terimi kullanılmaktadır. Siroz kelimesi, Antik Yunan döneminde portakal sarısı ve koyu sarı rengi ifade etmek için kullanılan scirrhus kelimesinden ortaya çıkmıştır.
Siroz Hastalığının Nedenleri Nelerdir?
Siroz hastalığı birçok ülkede, ölümün ilk 10 nedeni olarak görülmüştür. Bu bölgelerde alkol kullanımının fazla olması sirozun temel nedenidir. Alkol kullanımının günde 50-60 gramı geçmesi siroz riskinin yükseldiğinin göstergesidir. Yani alkol sirozun en önemli sebebidir. Sirozun diğer nedenleri ise hepatit B, C ve D hastalıkları olarak bilinmektedir. Bu hastalıklara ait mikroorganizmalar karaciğerin iltihaplanmasına neden olmaktadır. Siroz hastalığının bir diğer nedeni ise kalp yetmezliği olarak bilinmektedir. Uzun süreli ve bilinçsiz ağrı kesici kullanımı, çeşitli kimyasallarla temas da siroz oluşumunu tetikleyebilir.
Siroz Hastalığının Belirtileri Nelerdir?

Sirozun belirtileri iki ayrı grupta değerlendirilebilir. Hastalık henüz başlamışkenki belirtiler ile ilerlediği zamanki belirtiler farklı olacaktır. Hastalığın ilk oluşmaya başladığı dönemde görülen belirtiler; çabuk yorulma, yorgunluk hissi, iştahta azalma, kaşıntı, bulantı, sarılık ve bağırsaklarda oluşan gazdır. Bu belirtilerin tamamı diğer birçok hastalıkla birlikte de görüldüğünden ilk aşamada hastalığın teşhis edilmesi de zordur. Çoğu zaman başka hastalıklarla da karıştırılmaktadır.
Hastalık ilerlediği zaman belirtiler teşhisi kolaylaştıracak kadar şiddetli ve farklı olacaktır. Hastada fark edilir seviyede kilo kaybı vardır. Bacaklarda incelme olur ve iştahsızlık en ciddi seviyeye ulaşır. Sirozun en önemli belirtisi karında ciddi boyutta bir şişkinlik oluşmasıdır. Yemek borusundaki damarlarda patlamalar olabileceğinden iç kanama riski ortaya çıkmıştır. Karaciğer görev yapamadığı için zehirli maddeleri süzemez ve bu zararlı maddeler, hücreleri tahrip edebilir. Beyin hücrelerinde hasar ortaya çıktığı için hasta kendini sersemlemiş gibi hissedebilir. Bulantılar şiddetlenmiş ve kusmalar başlamıştır. Hormonal dengesizlikler vücuttaki tüylerin dökülmesine neden olmuş ve damarlar genişlemiştir.

Siroz Hastalığından Korunma Yolları Nelerdir?
Siroz hastalığı karaciğeri geri dönüşü olmayacak bir yola sokacağı için durum bu aşamaya gelmeden bazı önlemler almak gerekmektedir. Yapılacak ilk şey alkol kullanımı varsa buna son vermek olmalıdır. Siroza neden olabilecek hepatit hastalığından korunmak adına aşı yapılabilir. Basit karaciğer hastalıklarını mutlaka takip edilmeli ve tedavileri yapılmalıdır. Beslenme konusunda da temkinli olmakta yarar var. Şeker karaciğeri yoran en önemli maddedir. Aşırı şekerli, kızartma yoğunluklu, hazır gıda ağırlıklı beslenmek karaciğerin hastalanmasına yol açacağından beslenme düzene sokulmalıdır. Birçok hastalıkta olduğu gibi sirozda da erken teşhis önemlidir. Bu nedenle risk altında olanlar daha sık, risk altında olmayanlar 3 yılda bir kontrollerini yaptırmalıdır.
Siroz Hastalığı Nasıl Teşhis Edilir?
Şikayetler ile doktora gidildiğinde uzman ilk önce geçmişle ilgili bilgileri talep edecektir. Alkol kullanımı, geçirilen hastalıklar doktor tarafından sorgulanır. Ardından elle yapılan muayenede karaciğerin durumuna bakılır. Siroz hastalığında karaciğer daha sert yapıda olacağından kolaylıkla hissedilebilir. Elle muayenesinden sonra kesin tanı için bazı kan tahlilleri ve tetkikler yapılır. Gerek duyulursa karaciğerden parça alınması bile gerekebilir. Ultrason karaciğerin durumu hakkında fikir veren en önemli ve etkili tetkiktir. Hastalık henüz başlangıç aşamasında, çok hafif ve ilerleyen dönemde tehlike oluşturabilecek seviyedeyse hastalar özel diyetler ve desteklerle kısa sürede karaciğeri toparlayabilirler.
Siroz Hastalığının Tedavisi Nedir?
Alkol nedeniyle oluşmuş siroz hastalıklarında tedavi mümkün değildir. Ancak hastalık erken teşhisedildiğinde alınacak önlemler sayesinde sirozun şiddeti azaltılabilir ya da belirtileri hafifletilebilir. Hepatit tetiklemesiyle oluşan siroz hastalığında virüslerin çoğalmasına engel olmak için çalışılır. Tedavi süresinde ek olarak eksik vitaminler için takviye alınmalıdır. İdrar söktürücü takviyelerle karındaki şişlik ortadan kaldırılmaya çalışılır. Doktor tarafından önerilmemiş ilaç, bitki, kür gibi her türlü şeyden uzak durulmalıdır. Tedavi devam ettiği müddetçe beslenme konusuna çok önem verilmelidir. Aşırı yağlı yemeklerden uzak durulmalıdır. Hastalığın son aşamasında yapılacak tek tedavi yöntemi organ naklidir. Karaciğer nakli oldukça zor bir süreçtir ki uyumlu karaciğer bulmak da zaman gerektirmektedir. Karaciğer naklinden sonra da hastaları zorlu bir süreç beklemektedir. Hastanın tıpkı bir bebek gibi bakılması ve her türlü hastalıktan sakınılması gerekir.