Hicri Takvim, Hz. Muhammed’in Mekke’den Medine’ye hicretini başlangıç olarak kabul eden ve ay sınıfı takvimler grubuna giren takvim sistemidir. Hicri Takvim kendi içinde Hicri Semsi ve Hicri Kameri Takvim olarak ikiye ayrılmaktadır.Hicri Takvim’in başlangıcını belirleyen olay, Hz. Muhammed’in Mekke’den Medine’ye hicreti olduğu için 1 Muharrem (16 Temmuz 622) tarihi de Hicri takvimin başlangıç tarihidir.
Arapların İslamiyet’e geçişinden önce yıllar, tarihin ilk çağlarında olduğu gibi, önemli olayların adları ile anılırdı. Araplar yılın günlerini de, Hz. İbrahim döneminden başlayarak, ay takvimimin aylarına göre düzenlemişlerdi. Ayların gün sayısı ise kolaylık sağlaması için; tek aylar çift, çift aylar tek olarak kabul edilirdi. Buna göre, sırasıyla tek ay olan Muharrem 30 gün, çift ay olan Safer 29 gün diye hesaplanır ve diğerleri de buna göre sayılırdı. Ancak güneş takvimi ile ay takvimi arasındaki 11 günlük fark; ziraat, alışveriş ve mevsimlerde karışıklık, meydana getirdiği için, İslamiyet öncesi Mekke’de, Yahudi takvimini taklit edilmiş, her üç yılda bir, bir “boş ay” ilavesiyle 13 aylık bir yıl oluşturmuşlardı. Bu, her üç yılda bir tekrarlanıyorlardı.
Fakat bir standardın olmaması karışıklıklara neden olmaya başlamıştı. Özellikle beytülmalın hesaplanması gereken durumlarda güçlüklere neden olan bu durum yüzünden, Hz. Ömer döneminde standart bir takvim başlangıcı saptanması konusu ciddi şekilde tartışılmaya başlandı. Hz. Ömer bu amaçla bir meclis toplayarak tarih için bir başlangıç belirlenmesini istedi. Mecliste birçok farklı görüş ileri sürüldü; bir kısım sahabe Hz. Muhammed’in doğumunun takvim başlangıcı olarak kabul edilmesini istedi. Ancak Hz. Ali, Peygamber’in doğum tarihinin tam olarak bilinmediğini, Hz. Muhammed’in Hicret’ten sonra hükümran olmaya başladığını ileri sürerek, bu önemli olayın takvime başlangıç kabul edilmesini teklif etti ve bu görüş oy birliğiyle kabul gördü.
Hicretin 17. yılında toplanan meclisin aldığı kararla hicretin yapıldığı yıl Hicri Takvimin 1. yılı ve aynı yılın Muharrem ayı ise Hicri Kameri takvimin yılbaşı kabul edilmek suretiyle, o yıl 1 Muharrem’e denk gelen 16 Temmuz 622 tarihi de Hicri Kameri Takvimin başlangıcı olarak kabul edilmiştir. Günümüzde bu takvimi Hicri Kameri Takvim olarak değil de Hicri Takvim olarak adlandırılmaktadır. Kuran’a göre ay ile yılın başlangıcı hilalin ilk görünmesi ile saptanmaktadır.
Hicri Takvim’in ayları ise şunlardır: Muharrem, Safer, Rebiülevvel, Rebiülahir, Cemaziyelevvel, Cemaziyelahir, Recep, Saban, Ramazan, Şevval, Zilkade ve Zilhicce.
Hicri takvimde zaman ay yılına (kameri) göre hesaplandığı için bir ay yılı da ayın dünya etrafında 12 kez dolaşması ile oluşmaktadır. Ayın dünyanın çevresindeki her dönüşü 29 gün 12 saat 44 dakika 3 saniye sürdüğünden dolayı bir ay yılı yani yani Hicri Takvim’in bir yıllık süresi 354 gün 8 saat 48 dakika 36 saniye sürmektedir.
Hicri Takvim’de, tıpkı miladi takvimde olduğu gibi artık yıllar bulunur: Her 30 yılda bir yaklaşık 11 günlük bir gerileme. Bu gerilemeyi düzeltmek için 30 yıllık dönemlerin 2, 5, 7, 10, 13, 15, 18, 21, 24, 26 ve 29 yılları 355 gün, diğer yılları ise 354 gün çeker.
Yukarıdaki hesaptan da anlaşılacağı üzere her ay yılı güneş yılına göre 11 gün daha kısadır. Yani her 33 yılda bir ay yılı bir eksiği ile 32 güneş yılına eşitlenir. Keza ayın dünya çevresinde iki kere dönmesi de 59 gün sürdüğü için hicri takvimde aylarrın süreleri de farklıdır. Aylardan altı tanesi 29 gün çekerken diğer altısı 30 gün çeker.
Hicri Takvim-Miladi Takvim Çevrimi

Hicri Takvim’i miladi takvime çevirmek için bazı formüller bulunsa bile hiçbiri bizi tam olarak sağlıklı bir sonuca ulaştırmaz. Ay yılı ve güneş yılı arasındaki 11 günlük fark yüzünden dönüştürülecek tarihin hem ayının hem gününün bilinmesi zorunludur. Genelde bu konuda tam bir sonuca ulaşmak için hazırlanmış bilimsel cetvellere başvurulsa da yine de Hicri Takvim’i miladi takvime yaklaşık olarak çevirmek için bazı yöntemler bulunmaktadır. Örneğin tarih sitesi Serenti’deki Türklerin Kullandığı Takvimler yazısındaki çevrim formülü bu gibi durumlar için kullanılabilir:
Hicri Takvim’i Miladi Takvim’e çevirmek için birkaç yöntem vardır. Bunlardan en çok kullanılanına göre hicri yıldan yüzde üçü çıkarılır, sonuca 621 eklenir. Hicri Takvim’i Miladi Takvim’e çevirmek için kullanılan diğer bir yöntemde ise hicri yıl 33′e bölünür. Çıkan sonuç hicri yıldan çıkarılır ve 622 eklenir. Örneğin hicri 800 yılının miladi karşılığına çevirelim
800:33=24.2
800-24=776 (rakam 25′e yuvarlanırsa bu değer 777 olur)
776+622=1398
Bir önceki çıkarmadaki sonuç 25 kabul edilecek olursa 1397 yılına denk gelmektedir.
Eğer miladi yılın hicri yıla çevrilmesi gerekirse yine aynı formülü bu sefer tersten uygulayabiliriz. Miladi yılın hicri yıla çevrilmesi için önce miladi yıldan 621 çıkarılır. Çıkan sonuç 33’e bölünür ve buradan çıkan sonuç da miladi yıla eklenir. Örneğin 2013 yılını miladi yıla çevirelim:
2013-621=1392
1392:33=42.18 (Yuvarlayarak 42 kabul ediyoruz)
1392+42=1434. Bu formüle göre miladi 2013 yılı hicri takvimde 1434 yılına denk gelmektedir.
Hicri takvim, Türklerin İslamiyet’e geçmesinden sonra, bir çok İslam ülkesinde olduğu gibi Müslüman Türkler tarafında da benimsenmiştir İslam ülkeleri uzun yıllar boyunca Hicri Takvimi kullandı. Osmanlı Devleti’nde hicri 1089 (miladi 1678) yılından sonra mali işlerin tarihlerini saptamak için sınırlı olarak mali yıl takvimi kullanılmaya başlandı ve hicri 1256’dan başlayarak bu takvim Rumi yıl adı ile daha büyük ölçüde kullanıldı. Cumhuriyet’in ilanından sonra, diğer ülkeler ile olan ilişkilerimizde güçlük çıkartması, çalışma yaşamında karışıklıklara neden olması nedeniyle çağdaşlaşma yolunda yapılan devrimler sonucunda Hicri Takvim 25 Aralık 1925’te yürürlükten (uygulama tarihi:1 Ocak 1926) kaldırıldı ve miladi takvime geçildi. Günümüzde Hicri Takvim yalnızca dini günlerin, gecelerin ya da ayların belirlenmesi amacıyla kullanılmaktadır