Sedanter Yaşam Nedir ve Sağlığa Olumsuz Etkileri Nelerdir?
Sedanter yaşam, düzenli fiziksel aktivite yapılmaması durumunda ortaya çıkan hareketsiz yaşam tarzına verilen isimdir. Tanımda geçen düzenli fiziksel aktivite ifadesi, biraz muğlak olmakla birlikte, genellikle günde en az 75 dakika fiziksel egzersiz yapmayanlar veya günde 10.000 adımdan daha az adım atanlar sedanter yaşam kategorisine sokulmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) raporlarına göre, dünyada yaşayan insanların %60 ila %85’lik bir bölümü yeterli fiziksel aktivite yapmamakta ve sedanter bir yaşam tarzı sürdürmektedir. Ayrıca gene Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, hareketsiz yaşam sürmek, ölüm nedenleri arasında dördüncü sıradadır.
Sedanter yaşam tarzı, dünya genelinde özellikle son 50 yıl içerisinde ciddi şekilde artmıştır. Bunun temel sebebi olarak teknolojideki ilerlemeler gösterilmektedir. Teknolojideki ilerlemeler sebebiyle, ulaşım, iş yaşantısı ve boş zaman aktivitelerinde önemli değişiklikler meydana gelmiştir. 1950’li yıllarda çalışanların %50’si fiziksel aktivite gerektiren işlerde çalışırken, günümüze geldiğimizde bu rakam %25’e kadar düşmüştür. Günümüzde çalışanların büyük kısmı masa başı işlerde gün boyunca oturarak çalışmaktadırlar. Ayrıca boş zaman aktiviteleri de, televizyon izlemek, bilgisayar oyunları oynamak veya internette gezinmek gibi genelde oturarak yapılan aktivitelerden oluşmaktadır. Bu sebeple sedanter yaşam tarzı dünya genelinde yaygınlaşmaktadır.
Sedanter yaşam tarzı sağlık üzerinde aşağıda sıralanan olumsuz etkilere yol açabilmektedir:
• Depresyon riskinin yükselmesi: Avustralya’da yapılan bir araştırmaya göre, günde 6 saatten fazla oturarak vakit geçiren kişilerde depresyon riski %90 oranında artmaktadır. Fiziksel aktivite yapmak, insanların psikolojik durumuna olumlu katkılar yapmakta ve insanın kendini daha iyi hissetmesini sağlamaktadır. Bunun sebebi ise, egzersiz yaparken salgılanan endorfin gibi hormonlardır. Sonuç olarak sedanter yaşam depresyon riskini yükseltmektedir.
• Kansere yakalanma riskinin artması: Yapılan araştırmalara göre, sedanter yaşam kanser olma riskini arttırmaktadır. Zamanının çoğunu oturarak geçiren insanlar, fiziksel aktivite yapan insanlara göre bağırsak kanserine %24, akciğer kanserine ise %21 oranında daha fazla yakalanmaktadırlar. Sedanter yaşam ayrıca obeziteye de yol açabilmektedir, obezite ile kanser arasındaki ilişkiyi gösteren araştırmalar da mevcuttur.
• Kan şekerinde yükselme ve şeker hastalığı riskinin artması: Sedanter yaşam tarzı, kilonuz normal değerlerde olsa bile kan şekerinizin yükselmesine sebep olmaktadır. Düzenli fiziksel aktivite yapmaya başlayan kişilerde kan şekeri değerlerinin normale döndüğünü gösteren araştırmalar da mevcuttur.
• Uyku bozuklukları görülme riskinin artması: Sedanter yaşam süren kişilerde uyku problemlerine daha sık rastlanmaktadır. Düzenli egzersiz yapan kişiler, uykuya daha hızlı dalmakta ve daha kaliteli uyumaktadırlar.
• Bel ve sırt ağrıları: Özellikle masa başında uzun süre hareketsiz oturmak, bel ve sırt ağrılarına yol açmaktadır. Fiziksel aktivite yapmak ise hem bu ağrıları gidermekte hem de kasları kuvvetlendirerek omurlara daha az yük binmesini sağlamaktadır.
• Kalp ve damar hastalıklarına yakalanma riskinin artması: Yapılan araştırmalara göre, dünya genelindeki koroner kalp hastalıklarının %6’sı sedanter yaşam kaynaklıdır. Sedanter yaşam kolestrolün ve tansiyonun yükselmesine, bunların sonucunda da kalp ve damar hastalıklarına yakalanma riskinin artmasına yol açmaktadır.
Sedanter yaşam tarzı, kaderimiz değildir. Çalışma şeklimiz ne olursa olsun, fiziksel aktivitemizi bir şekilde arttırarak sedanter yaşamdan kurtulabilir ve yukarıda sıralanmış olan risklerden kaçınabiliriz. Bu noktada iyi bir başlangıç olarak, bir adımsayar alabilir ve günde ortalama kaç adım attığımıza bakabiliriz. Eğer günlük adım sayımız 10.000 adımdan az ise, sedanter yaşam sürüyoruz demektir. İş yerinde öğle aralarında yürümek gibi bazı ufak önlemlerle attığımız adım sayısını arttırabilir ve sedanter yaşamdan kendimizi kurtarabiliriz.