Geçtiğimiz günlerde Almanya'da yaşayan 14 yaşındaki Furkan Şen intihar etmiş ve ölümü 'Mavi Balina' isimli oyunla ilişkilendirilmişti.
Furkan'ın oyunda yer alan görevlerden birini yerine getirebilmek için intihar ettiği ihtimali üzerinde duruluyordu.
Geçtiğimiz gün basına yansıyan bilgilere göre ağustos ayında Gazi Üniversitesi öğrencisi 24 yaşındaki Evrim Mertin'in de intihar ettiği ve bahsi geçen oyunu oynadığı öğrenildi.




Mertin'in ailesi intiharda oyunun etkisi olduğu gerekçesiyle sorumlular hakkında işlem yapılması için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

Oyun kişilerden birçoğu şiddet içeren 50 talimatın yerine getirilmesini istiyor. Buna kol ve bacaklarda oluşturulacak kesikler de dahil.




50. günün sonunda ise kişiye son aşama olan "yüksekten atlayarak ya da kendini asarak" intihar etme komutu veriliyor.

Peki oyuncular tüm bunları bile bile neden oyuna devam ediyor? Bu noktada en yüksek ihtimal olarak, oyunda yönetici olan kişilerin, elde ettiği kişisel bilgiler ile oyuncuları tehdit etmesi görülüyor.
Oyunu bir de WhatsApp mesajıyla gelen linkle öğrenen ve hâlâ hayatta olan 22 yaşındaki Alexander isimli kişinin sözlerinden dinleyelim

BBC Türkçe'de yer alan habere göre;
Hindistan'ın güney doğusundaki Karaikal şehrinde yaşayan 22 yaşındaki Alexander isimli bir kişi de, intihar oyunundan kardeşinin durumdan haberdar olarak polise haber vermesi ile kurtuldu.
22 yaşındaki genç adam, Mavi Balina oyunu ile WhatsApp mesajlaşma programı üzerinden kendisine yollanan bir link aracılığı ile tanıştığını açıklayarak şunları söyledi:
"Mavi Balina telefona indirilen bir uygulama değil. Oyun, link aracılığı ile kişilerin bir yönetici tarafından yönlendirilmesi ile oynanıyor. Yönetici tarafından verilen görevlerin, gece yarısından sonra saat 02:00'da gerçekleştirilmesi isteniyor. İlk birkaç gün kişisel bilgilerin ve fotoğrafların paylaşılmasından oluşuyor ve bunlar yönetici tarafından toplanıyor."

'Akkaraivattam mezarlığına da gece yarısı gibi gittim ve burada bir selfie çekerek sosyal medyada bu fotoğrafı paylaştım'

"Her gün yalnız başıma korku filmleri izlemek zorundaydım ki bunun da amacı kurbanların korku içinde yaşamasını sağlamaktı. Bu tam anlamıyla bir sanal ölüm tuzağı... Çok acı verici bir tecrübe. Oyuna katıldıktan sonra insanlarla konuşmayı bıraktım ve odama kapandım. Oyundan çıkmak istesem de başaramadım."
NDTV isimli yayın kuruluşunun haberine göre, Alexander, polis evine geldiği sırada koluna bıçakla balina kazımak üzereydi.
Yine Hindistan'da yaşayan 17 yaşındaki bir kız çocuğu intihar etmek üzereyken kurtarıldı: 'Eğer tamamlamazsam annem ölecekti'




Oyuna telefonu aracılığı ile katıldığını ifade eden kız, güvenlik görevlilerine "son aşamayı" yerine getirmek üzere olduğunu da söyledi.
Genç kızın, kendisini kurtaran polis memuruna, "Eğer görevi tamamlamazsam annem ölecekti" dediği belirtildi.
Temmuz ayı içerisinde 14 yaşındaki Manpreet Singh isimli bir Hintli çocuk da Mavi Balina isimli oyunu oynadığını arkadaşlarına söyledikten birkaç gün sonra intihar etmişti.
Uzmanlar uyarıyor: 'Oyun en çok ergenleri tehdit ediyor...'




Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Onur Noyan, son günlerde dünyada pek çok çocuk ve gencin ölümüne yol açan “Mavi Balina” oyununun en çok ergenleri tehdit ettiğini söyledi.
Sözcü'de yer alan haber göre “Mavi Balina” uygulamasını yöneten kişinin duygusal taciz uyguladığını vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Onur Noyan, "Mavi Balina, her ne kadar yazılı ve görsel medyada bir oyun olarak adlandırılsa da aslında bir oyun değildir. Uygulamayı yöneten kişi, uygulamaya dâhil edilen bireyleri psikolojik olarak baskı altına alıp şantaj ve tehdit ile uygunsuz davranışlara zorlamakta psikolojik tabirle sanal ortamda duygusal taciz uygulamaktadır. Uygulamayı yöneten kişinin istediği davranışlar gerçekleşmediğinde, karşısındaki kişiye aşağılayıcı, küçümseyici, kendisini kötü hissetmesini sağlayacak söylemlerde bulunması, istenilen davranışları gerçekleştirdiğinde de övücü, yüceltici geri bildirimlerde bulunarak sosyal çevrelerinden uzaklaşmasını sağlamaktadır" diye konuştu.

'Aileler çocuklarıyla sağlıklı iletişim kurmalı'

"Aileler tarafından öncelikle sağlıklı iletişim kurulması sağlanmalı" diyen Yrd. Doç. Dr. Onur Noyan, önerilerini şöyle sıraladı:
"Ergenlere saygı duyulduğu aile içinde hissettirilmeli, duygu ifadesine izin verilerek ergenin paylaşımlarda bulunması sağlanmalı. İnternet ve telefon kullanımı konusunda ergenlere model olunmalı, çocukların sakinleştirilmesi için kullanılmamalı, şiddet içeren film ya da oyunlar oynamasına izin verilmemeli. Girilen internet siteleri takip edilmeli, bilgisayar tüm aile bireylerinin görebileceği bir ortamda bulunmalı."

BTK da basına yansıyan bilgilerin ardından ailelere bazı önerilerde bulundu



  • Çocukların sosyal medya ve internet ortamında bu tarz tuzaklara düşüp, üzücü olayların yaşanmaması için aileler, çocuklarının internet kullanma alışkanlıklarını mutlaka takip etmeliler.
  • Aileler, çocukların oynadıkları oyunları mutlaka birlikte belirlemeliler.
  • Oyun başında ve internette geçirilen sürenin sınırlandırılması ve oyunun çocukların yaşına uygun olması gerekir.
  • İnternet ortamında ‘bilinmeyen’ yabancılara karşı şüpheyle yaklaşılması ve bu kişilerin hayatı açısından tehlikeli sonuçlar doğurabileceği çocuklara mutlaka anlatılmalı.
  • Aileler bu konuda sorumlu ebeveyn yaklaşımları sergilemeli, gerekirse bir uzmandan destek almalı, çocuklarını sosyal aktivitelere yönlendirmeli ve sosyal paylaşım ağlarında onlarla arkadaşlık ederek, internet adımlarından haberdar olmalılar.