Çocuklarda bağırsak enfeksiyonu,Çocuklarda karın ağrısını hafife almayacak kadar önemli yer tutmaktadır. Çocuklar da rastlanan karın ağrısının çok sebepten kaynaklanabileceğini ve şüphesiz dikkate alınması gerektiğini söylüyoruz. Çocukların karın ağrısının yaşa göre farklılaşacağını fakat genel olarak karın ağrısının nedenlerinin dahili ve cerrahi olarak 2 gruba ayrılabileceğini söylüyoruz. Karın ağrısıyla yoğun karşılaştıklarını umumiyetle dahili sebeplerden kaynaklandığını sizlere bir örnekle açıklamak istiyorum mide bağırsak enfeksiyonu karın sızısıyla kendini göstermektedir. Bu nedenle kusma ve ishal şeklinde görülebilir. Bu da önemli bir karın ağrısı sebeptir. Sürekli olarak karşılaşılan ve karşılaştığımız bir durumdur. Bunun dışında bakteri de karın ağrısı yapar. Bakterilere bağlı karın ağrısı genelde kroniktir geçici değildir. Dahili karın ağrısı sebeplerinden biri idrar yolu hastalığıdır. Genellikle çocuk böbreği ve organları ilgili bir sorunu nitelendirilemeyeceğinden bu dışarıya karın ağrısı gibi hissedilir. Bu tür nedenden ortaya çıkarılamayan kronik karın ağrılarında da elbette ki bir idrar tahlili yapılmak zorundadır. Diğer bir karın ağrısı sebebi de çocuklarda kronik kabızlık olarak rastlanmaktadır. Dahili sebeplerden kaynaklanan karın sızıları, genelde geçici değil, uzun dönem ağrılardır. Öncelikle karın ağrısının sebebini bilmeniz gerekmektedir. Cerrahi karın ağrısı ile karıştırılabilecek karın sızılarının başında kalıtım olarak rastlanan bir hastalık olan ve aileden başka şahıslarda da rastlanan ve ailevi Akdeniz ateşi olarak rastladığımız ateşli hastalık olan Akdeniz ateşi kendisini öncelikle karın ağrısı şikayeti ve yüksek ateşle olarak gösterir. Tedavi sırasında o kadar şiddetli akut karın semptomları verebilir ki zaman zaman cerrahi karın semptomlarıyla karıştırılabilir. Çoğu zaman bu hastalar apandisit sebebiyle bilmeyerek ameliyat edilmektedir. En sahici tanı genetik tanıma testleridir. Akdeniz ateşi tanısı koyulmuş ise uygun tedaviyle kısa sürede karşılık alınmaktadır.
Karın ağrısı teşhisi;

Cerrahi karın ağrılarında erken teşhis ve tedavinin fazlaca önemli olduğunu anlamanız gerekmektedir. Cerrahi karın ağrısının en sık sebebi akut apandisittir. Apandisi ince bağırsakla kalın bağırsağın birleştiği köşede kör bağırsak şeklinde sonlanan bir organımızdır.

Çocuklarda boyu uzun ve genişliği dardır. Bu yüzden biraz daha hızlı klinik bulgu verir. Apandissin bir sebepten dolayı tıkanması ile semptomları gösterir. Bu yoğun bir lenf bezesinden kaynaklanabileceği gibi taşlaşmış bir gaitadan, bakteriden veya dışarıdan alınan yabancı bir cisimden kaynaklanabilir. Alışılagelmiş apandis kör barsak olduğu için iç salgılarını kalın bağırsağa boşaltmaktadır. Tıkanma sebebiyle akıtma gerçekleşemeyince bir zaman sonra şişmeye başlamaktadır. İltihap oluşturmayan neon patojen parazit enfeksiyon üretir hale gelmektedir. Bağırsağın iç tabakasından başlayarak kas tabakasından sonra da dış tabakasına erişerek bütün bölgeyi ilgilendiren bir iltihap ortaya çıkmaktadır. Zayıf bulduğu bir organdan da patlar ve hastalık ilerlemeye başlar. Toplum arasında apandisit patlaması adını alır. Eğer ihmal edilirse vücudu ve diğer organları zehirleyebilir.Barsak düğümlenmesi ve enfeksiyonu ilkbahar mevsiminde daha çok rastlanmaktadır. Toplum arasında bağırsak düğümlenmesi olarak bilinen bağırsağın herhangi bir nedenden tıkanmasının da karın ağrısı nedeni olduğunu söyleyebiliriz. Barsak düğümlenmesinde ve enfeksiyonunda karın ağrısı çok şiddetli geçmektedir. Bunun önemli sebeplerinden biri de bağırsağın iç içe geçmesidir. Sürekli ince bağırsağın kalın bağırsağın içine doğru yöne girdiğini ve ağrı anında çok güçlü bir kıvrandırıcı ağrı ile kalınabileceğini hatırlatır. Bu ağrının sonrasında kusma veya karın şişliği başlamaktadır. Bir zaman sonra da kanlı dışkı eşlik etmektedir. Bağırsak düğümlenmesi ve enfeksiyonu her yaş grubunda rastlanmakla birlikte dokuz ve on aylık çocuklarda daha fazla rastlanmaktadır. Bağırsak enfeksiyonunun mevsimsel bir özelliği olduğu söylenebilir aldığımız gıdalara bağlı olarak. Şu nedenle bağırsağın iç içe girmesine göre uyarıcı bir nokta gerekmektedir. Bu uyarıcı nokta bebeklerde ve çocuklar da sıklıkla ince bağırsak kök ve duvarlarındaki minik lenf odalarıdır. Bu lenf odaları da çoğunlukla üst solunum yolları iltihabından sonra olur. Bağırsak veya solunum yolları enfeksiyonlarından 7-10 gün sonra rahatsız kişi bize bağırsak düğümlenmesi ve enfeksiyonu şikayeti ile gelebilir. Bu yüzden tedavinin en kısa sürede olunması gerekir.