Çoğu zaman “engelli bireyi topluma kazandırmak” şeklinde bir söz duyarız. Görünürde anlaşılır olan bu sözün oldukça soyut olduğunu ve herkese göre farklı anlamlara gelebileceğini düşünmeden edemiyor insan. Gerçekten bu sözün anlamı nedir?

Kuşku yok ki toplum bir ortak yaşam alanından oluşuyor. Ortak yaşam alanını kapsayan her şey hemen herkes için açıktır. İsteyen istediğini bu ortak alandan alabilir ve yetenekleri ölçüsünde de kendini bu alanlarda yetkin kılabilir. Kısaca toplum bireylere kendilerini geliştirme fırsatları tanır.

Bu herkes için eşit bir fırsat mıdır? İstenen budur, ancak pek çok nedenden dolayı bu fırsatlardan eşit yararlanabilmek söz konusu değildir. Bir şekilde herkes kendi payına düşeni alıp onunla yetinmek durumunda kalmaktadır.

Peki, engellilerimiz ne durumdadır?

Engelli sözcüğünün anlamında bile görebileceğimiz gibi bir dışlanmışlık söz konusudur. Engellilik bir iç durum değildir. Dışardan gelen bir sınırlamayı ifade eder. Bedensel özürlü (özürlü sözcüğü bilerek kullanılmıştır) bir birey tekerlekli sandalyesi ile dışarı çıktığında kaldırımlarda rampa yoksa bir engelle karşılaşmış demektir. Engeli ne kendisi yaratmıştır ne de kendinden kaynaklanmaktadır. Kendi durumu bir bedensel özürden oluşan ve sınırlanan bir bireyden ibaretken, kaldırıma rampa yapmayanlar onu engellemiştir.

Bu örnekten yola çıkarak, pek çok konuda özürlü bireylerimizin engellendiğini görürüz. Durumlarına uygun düzenlemeleri yapması gereken kurumlar üstlerine düşeni yapmadıklarında engel oluştururlar. Ülkemizde özürlü bireyler için engelli kelimesinin oldukça yaygın kabul görmesinin nedeni işte bu durumdur. Toplum olarak gerçekten çeşitli sınırlılıkları olan bireylerimizin ihtiyaçlarını gidermeyerek “engel” yaratan bir anlayışa sahibiz.

Engelli sözcüğünü bir terminolojik ve daha kabul edilebilir bir kavram olarak algılamak, yeni engellerin doğmasına neden oluşturabilir. Bu nedenle ailelerimizin “engel” kavramına bu anlamda bakmalarını önermek doğru olacaktır.

Eğitim, sağlık, kültürel etkinlikler ve ulaşım gibi temel konularda özürlü bireylerimize oluşturduğumuz engelleri ortadan kaldırmak için yapılması gerekenlere odaklanmaktan kaçınmamamız gerekir. Eğitim engelleri, bu engeller içinde en yaygınıdır ve sonuçları kalıcı bir olumsuzluğa dönüşebilmektedir. Okullarımızın uyguladığı programlarda özürlü bireylerimizin eğitim ihtiyaçları mutlaka daha yoğun bir şekilde dikkate alınmalıdır.

Benzer şekilde diğer konularda da aynı duyarlılığı göstermeliyiz. Bu çok geniş konuyu bir yazıya sığdırmak olanaksız. Bu bir giriş olsun.