Özellikle son yıllardaki müthiş değişimi ve adeta tarzını buldu dediğimiz şarkıları ve albümleriyle Türk pop müziğinde kendine özgü bir yer edinen Göksel, hemen hemen hepimizin baş tacı oluverdi. Müzik tarihimizin kült şarkıları arasında yer alan Depresyondayım ile geniş kitlelerce tanınan başarılı sanatçı bugün sesinin güzelliği, zarafeti ve yeteneğiyle herkesi büyülüyor.
O halde bu yetenekli ve zarif kadına biraz yakından bakalım...
Müziğe olan ilgisinin çocukluk yıllarında başladığını söyleyen buğulu bakışlı starımız Göksel, 25 Kasım 1971'de İstanbul'da doğdu.
Şiirle, müzikle iç içe bir ailede büyümüş Göksel. Annesi şiir yazıp babası şarkı söylermiş. Kendisi de ilkokuldan itibaren şiir yazmaya başlamış. Ortaokul yıllarındayken de babasının hediye ettiği gitarla ilk bestesini yapmış.
Şiir yazan annesinden de, şarkı söyleyen babasından da bir parça taşıdığını söylüyor ve bir gün annesinin yazdığı şiirleri şarkı yapmayı istiyor.
Annesinin de bunu yapmasını çok istediğini söyleyen Göksel, annesinin çok yaratıcı olduğunu ve ilham geldikçe şiirlerini kağıtlara döktüğünü belirtiyor. "Gecenin bir vakti ilham gelmişse kalkar yazardı" diyor. O kağıtlar hâlâ duruyormuş ve günün birinde onlardan şarkılar çıkarmayı hedefliyor.
Göksel profesyonel müzik kariyerine Boğaziçi Üniversitesi Felsefe bölümünde okuduğu yıllarda başladı ve çalışkanlığıyla bugün tanıdığımız Göksel oldu.
Bir yandan eğitimine odaklanıp, diğer yandan da müzik korosuna katılıp hayallerinin peşinden giden güzeller güzeli şarkıcı sonradan pişman olduğunu dile getirse de tutkusu için okulunu yarıda bırakmış.
Bir telefonla Sezen Aksu'nun vokalisti oldu ve o yıllar içerisindeki ***reti ve sabrıyla ilk albümüne doğru giden yolun ilk adımlarını attı.
Boğaziçi Üniversitesi'nde okuduğu yıllarda Sezen Aksu'nun yardımcısı Süheyla Yengi'ye telefonla ulaşıp Sezen Aksu'yla tanışmak istediğini söyleyen Göksel, olumlu cevap alarak Minik Serçe'yle tanıştı. Onun yanında çalışırken geçirdiği vakitlerin kendisi için hem yol gösterici olduğunu hem de çok verimli zamanlar olduğunu da her zaman belirtiyor başarılı şarkıcı.
4 yıl aradan sonra çıkardığı ikinci albümün özellikle "Depresyondayım" adlı şarkısıyla adını geniş kitlelere duyurdu ve şarkısı dilden dile dolanarak bugün efsaneler arasında yerini aldı.
Aksu'nun kendisini ilk albüm için uzun süre beklettiğini söylese de nihayetinde Onno Tunç ve Sezen Aksu desteğiyle büyük çıkış yakalayan "Yollar" adını taşıyan ilk albümünü 1997 yılında çıkardı.
Gençlik yıllarında zamanın insana çok uzun geldiğini dile getiren Göksel, Sezen Aksu'nun da kendisini ilk albüm için beklettiği süreyi çok uzun gelmişti bana diyerek tanımlıyor. Hatta röportajlarının birinde de Göksel, hâlâ büyük keyifle dinlediğimiz ilk albümündeki şarkısı "Sabır"ı da Sezen Aksu'ya yazdığını itiraf etmiş...
Sesiyle, güzelliğiyle, bakışlarıyla, duruşuyla, yeteneğiyle kalpleri fethetmesi bir yana, Göksel başarılı bir şarkı sözü yazarı aynı zamanda.
Pop müzik camiası içerisinde her zaman farklı ve özgün bir yerde duran Göksel uzaklara dalıp dalıp gitmemize neden olan şarkıları yazmayı ve bestelemeyi her zaman çok iyi başardı.
Özel hayatıyla pek gündeme gelmese de Göksel, Alper Erinç ile beş yıl süren evliliğinin ve 2007'de biten boşanma sürecinin kendisini çok etkilediğini dile getirmişti.
Göksel'in 2001 çıkışlı albümü Körebe'nin prodüktörlüğünü yapan Alper Erinç ile bu vesileyle tanışan Göksel 2002 yılında evlenmiş, beş yıl süren bu evliliklerini de ikili 2007 yılında şiddetli geçimsizlikle sonlandırmıştı. O dönemlerde konuyla ilgili konuşmamayı tercih etse de Göksel daha sonraları boşanmanın ona çok ağır geldiğini ve kendini baştan sona değiştirmek istediğini söylemişti.
Göksel, sesinin rengine ve stiline çok çok yakıştırdığımız dönem şarkılarından oluşan “Mektubumu Buldun mu?” ve “Hayat Rüya Gibi” albümleriyle de büyük ilgi topladı.
60'lar ve 70'ler şarkılarıyla hem tarzına hem sesine çok yakıştırdığımız bir albümle yeniden büyük çıkış yakaladı Göksel. Son dönemlerde başarıdan başarıya koşup hayranlarını hiç hayal kırıklığına uğratmadan da kariyerine devam ediyor.
Geçmişin estetik anlayışıyla birleştirdiği stiliyle de aynı zamanda pek çoğumuza ilham olarak adeta bir stil ikonu olma yolunda ilerliyor desek abartmış olmayız.
60'ların ve 70'lerin özellikle Avrupa Sinemasındaki kadınların stiline hayran olduğunu ve bu stilden ilham aldığını belirten Göksel, duruşuyla ve bakışıyla da adeta o dönemlerden fırlamış gibi görünmüyor mu?
Özellikle son iki albümü Bende Bi' Aşk Var ve Sen Orada Yoksun ile başta "En İyi Kadın Sanatçı" olmak üzere pek çok ödülün sahibi oldu ve bu albümlerle tarzını buldu diyebiliriz.
Bu yılın ortalarında çıkardığı teklisi Tam da Şu An ile yine yılın en etkili ve ses getiren sanatçılarından biri olmayı başardı Göksel.
Geçtiğimiz Mayıs ayında çıkardığı, yine sözü müziği kendisine ait olan, düzenlemesinde Ozan Çolakoğlu'nun imzasını gördüğümüz keyifli ve içimizi sıcacık eden şarkısı Tam da Şu An ile bir kez daha başarıya ulaştı yetenekli sanatçı. Üstelik Bedran Güzel'in yönetmenliğini yaptığı klibiyle de yine yeni yeniden zarafetini gözler önüne serdi.
Tüm Türkiye'de tanınmasına vesile olan şarkısı Depresyondayım ile yarattığı depresyondaki kız imajını defalarca yıkmaya çalıştıysa da hepimiz onun hüzünlü, yüreklere dokunan şarkı sözlerinde buluyoruz kendimizi!
Yaşanmışlıklarından ve bizzat kalbinin içinden çıkan şarkılarıyla hemen hemen hepimizin dile getirmek istedikleri oldu Göksel yıllardır.
Hem sesiyle hem yeteneğiyle hem güzelliği hem de başarısıyla Türkiye'nin pop kraliçesi o, hiç eksik olmasın dileriz.