Konu: Bir Sevdadir EyLüL

”Merhaba, uzun zaman oldu görüşmeyeli değil mi ? Sanırım uykumdan uyanmamı sağlayacak şey içine yeniden işlemeye başlamış, öyle değil mi ?”

Bu onun sesiydi, yeniden benimle birlikteydi ve uzun bir süre boyunca gitmeyeceğini düşünüyordu zaten fazla bile uyumuştu ve bu uyku ona fazlasıyla yeterdi.. Gerçekten de uzun zamandır hissetmiyordum onu.. Böyle aniden gelmelerine de alışık olmamam varlığını hissettirdiği zamanlarda daha da mutlu olmamı sağlıyordu. İçinizde sizinle dertleşip konuşan minik bir tanrıçanın olması böyle bir şeydir. Yokluğunda susar kalırsınız, geri geldiğinde ise içinizde rengarenk çiçekler açar ve bu sadece içinizle kalmaz dışınıza da yansır.. Gelir gelmez de konuşmaya başlamıştı bile, e tabii hiç susmazdı ki zaten benle olduğu zamanlarda..

”Hey sen ! Ne tür bir karmaşaya girmişsen, atlatmana yardım etsem dahi toparlaması uzun sürecek bunu bilmen gerek. Ayrıca, bunca kırgınlık da neyin nesi yoksa sen yeniden…?? ”

Evet, birazcık hatırladım diyelim ama o biraz bende ”biraz” etki bırakmıyor biliyorsun.

”Yanına gelmemi sağlayan şey bu sefer farklı hisler o zaman sanırım, uykusuz kalsam senin içinde benim için de uzun bir süre daha iyi olacak gibi”

Her zaman olduğu gibi yine haklıydı da.. Çünkü iç dünyamın lideri oydu ve o olmadığında her şey, her his ve düşünce içimde cirit atıyordu, tek başıma toplamaya çalıştığımdaysa başaramıyordum… Ama yeniden buradaydı ya o bana yeterdi ve şimdi her şeyi yerine yerleştirip yeniden güçlü hissetme zamanıydı, benim en büyük dostum, sırdaşım İçimdeki Tanrıçam, hoş geldin iyi ki geldin…

Öyle sadece sonunu okuyarak bütün kitabı anlayamazsın. Zaten, kadınlarla erkeklerin bir arada olma ihtimali ancak romanlarda olur. Teoride mükemmelsindir. Ama pratikte sıçarsın. Bak, bu müzik var ya, bu müziği 280 defa dinledim. Çoğunda halaydaydım. Ama şimdi, çok uzaktayım. Ben dinlemekten bıktım, onlar evlenmekten bıkmadı.

Ne bakıyorsun öyle? Hüzünlü değilim diyorum sana, benim mizacım böyle… Bak, rakı` mda daha bitmedi. Kendisiyle uzun yıllar süren seviyeli bir ilişkimiz var. Ben ona para harcıyorum, o benim başımı döndürüyor. Ee ne farkı kaldı kadınlardan.

Kendi içimde kaybolduğum bir gün daha.. Yanı başımda olmasını istediklerim, sesini duymaya en çok ihtiyaç duyduklarım en ihtiyaç duyduğum zamanlarda sanki saklambaç oynarcasına bir bir gözümün önünden yok olup kayboluyorlar, bağırdığım halde yanıma gelmiyorlar inat edercesine. Halbuki ben özlüyorum,hem de çok, öyle ki özlemlerimin boyu beni aşmaya başlıyor artık, yalnız olmadığımı, etrafımda beni sevenlerin olduğunu bildiğim halde içimde bir kimsesizlik duygusu sıkıştırıyor bütün ruhumu.. İnsan en değerlilerine kendinden daha fazla değer verdiği halde kafasında filizlenen korkularla yüreğini delip geçen buruk bir soruyla karşı karşıya buluyor kendini : ”Acaba onları hak etmiyor muyum ?”. İçimde büyüttüğüm dünyalar kadar sevgi ve değer varken, boğazımın ortasında kıskançlıktan kocaman bir düğüm oluşuveriyor, geçmiyor yutkunsam da. Ama ben, burnunun dikine gitmeye devam eden ben, bunların hepsini kaldırıp atıyorum çöpe, unutuyorum üzüntülerimin hepsini, gözyaşlarımla ıslanıp sırılsıklam olmuş bütün peçeteleri ve ağzımdan her şeye rağmen direnen, yüzde bir tebessüm yeşerten iki kelime kanatlanıp can buluyor içten sevdiğim ruhlara karşı : Sizi seviyorum

Öyle sadece sonunu okuyarak bütün kitabı anlayamazsın. Zaten, kadınlarla erkeklerin bir arada olma ihtimali ancak romanlarda olur. Teoride mükemmelsindir. Ama pratikte sıçarsın. Bak, bu müzik var ya, bu müziği 280 defa dinledim. Çoğunda halaydaydım. Ama şimdi, çok uzaktayım. Ben dinlemekten bıktım, onlar evlenmekten bıkmadı.

Ne bakıyorsun öyle? Hüzünlü değilim diyorum sana, benim mizacım böyle… Bak, rakı` mda daha bitmedi. Kendisiyle uzun yıllar süren seviyeli bir ilişkimiz var. Ben ona para harcıyorum, o benim başımı döndürüyor. Ee ne farkı kaldı kadınlardan.

Evrene saçılmış binlerce ruh vardır, binlerce renk.Kimi henüz çalınmamış bir notadır,kimi tuval ile buluşmayı bekleyen bir boya.Hepsi anlam kazanacağı günü bekler..Kimisi yanlış hızda çalınır kaybolur,kimisi renk tablasında beklemekten solar ve kullanılmaz.Beklemekle geçer hepsinin zamanı, hepsi sadece canlanmayı diler,inanmıyor olsa dahi..

Bugün bir muhabbet esnasında yakın arkadaşlarımdan biri, düzenli bir hayattan ve evlenip bir sahil kasabasına taşınmaktan söz etti. Ona göre tek çıkış yolu buydu ve derken ekledi; daha nereye kadar böyle devam edebilir ki zaten? Ve evet haklıydı, daha ne kadar böyle devam edebilirdi? O an etrafımdaki herkesin bir şekilde hayatını düzene soktuğunu ve benim ise aynı çöplükte debelenip durmaktan başka bir şey yapmadığımı fark ettim.
Sanırım yalnız bir ölümün beni bulacağı o ***tan güne kadar, kalabalık bir yalnızlığın içinde can çekişmeye devam edeceğim..

Bak gunluk dunya kucuk derler inanmazdım ama gercekden öyleymıs. Bugun eskı kız arkadasımla sohbet ettım . Eskı derken o kadar eskı değildi . toplasan 3 aylık mevzu ıdı . Bana soz vermemı ısdedı Cankat daha illegal iş yapmayacaksın bende ona söz verdım . Tamam dedim bana dokunmayana bende dokunmam dedım. oyle kapandı konu ama ıyı geldı onunla sohbet etmek .

Neyse..

Hiç birşey yapmadanda yorulabiliyor insan, Düşündükleri ağır geliyor mesala..

Hayallerimiz yok bizim.
Hayırlısı olsun dediğimiz gün hepsinden Vazgeçtik.