Havaların aniden soğuması, çocuklar da kış hastalıklarını harekete geçirdi. Kış ayı boyunca, üst solunum yolu virüsleri adeta sıraya girerek, bir salgın biterken bir diğerini devreye sokar.
Liv Hospital Yeni doğan ve Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. Gülnihal Şarman, “Çocukların art arda kaptığı viral enfeksiyonlar ‘aralıksız bir hastalık’ gibi gelebilir. Aslında süresi uzun bir hastalıktan çok birbirini kovalayan virüs salgınları çocukları hasta ediyor. Bu virüslerden 2 tanesi ise hastaneye yatmaya kadar varan daha ciddi enfeksiyonlara neden oluyor. Bunlardan biri sonbaharın ilk aylarında görülen RSV virüsü, diğeri ise ve kışın tam ortasında yeni yıla girerken GRİP virüsü” dedi.
Bağışıklık sistemi gelişimi, mikrop ve virüslerle tanıştıkça mümkün
Çocukların bağışıklık sisteminin gelişmesi için değişik mikroplarla tanışmaları ve bunları yenmeleri gerekir. Son yıllarda pek çok çocuğun 0-5 yaş döneminde yuvaya gitmesi sonucu ilkokulda görülen enfeksiyonlar daha da seyrekleşti. Mikrop, virüs ve parazitlerlerle tanıştıkça vücut alışarak bağışıklık üretiyor. Doğum anından itibaren tanışma başlıyor ve yuva çağlarında bu tanışma en yüksek seviyesine ulaşıyor. 0-5 yaş çocukları yeterince bağışık olmadıklarından hastalanıyor ve bazı davranış özellikleri nedeniyle de birbirlerine kolaylıkla bulaştırıyor. Örneğin yerlerde sürünüyor, bardak ve oyuncak paylaşıyor, el ele tutuşup oyunlar oynuyor, güreşiyorlar. Bu sosyallik, çocuklarda bağışıklığın oluşması açısından iyi. Çünkü kardeşle büyüyen, yuvaya giden, etrafında hayvanlar olan yani erken dönemde enfeksiyonlara maruz kalan çocuklar ilkokul yıllarında daha az hastalanıyor.
Kışa girmeden önce aşıları tamamlamak gerekiyor
Grip aşısı bir senelik koruma sağlar. Her sene kış başında, eylül- en geç kasım aylarında, grip aşısı yaptırılması gerekiyor. Grip aşının hastalığı önlemedeki etkinliği yüzde 50-70 civarındadır. Yani yüzde 100 korunma sağlamaz. Kışa başlarken çocuğunuzun aşılarının yaşına uygun yapılmış olması gerekiyor. Böylece klasik çocukluk hastalıklarından korunmuş oluyor. Yine de anne babalar aşılı çocukların da yakalanabileceği birçok farklı virüs ve bakteri olduğunu unutmamalı. Aşılarının tamam olması tüm hastalıkları önlemez.
Mola iyi gelir
Art arda gelen enfeksiyonlarla dönem dönem çocuğunuz yorgun düşebilir. Bu nedenle özellikle yuvanın ilk senesi için bir B planı yapılmalıdır. Eğer çalışıyorsanız çocuğunuza bakabilecek bir yakınınız veya yardımcınız yedek kadroda bekletmek önemli bir avantaj sağlar. Yedek kadro sayesinde 1-2 günlük yuva molası alan çocuğunuz hastalığını daha hızlı atlatacak ve yuva arkadaşlarına da bulaştırmaz.
Kış enfeksiyonlarına karşı yuva ve ilkokullarda alınması gereken önlemler
• Yazılı bir hastalık talimatı: Bulaşıcı bir hastalığı olan çocuğun hastalığını bulaştırmaması için okula gönderilmemesi gerekir.
• Hijyen: Hijyenle ilgili eğitim ve talimatların olması gerekir. Çocuklara verilecek hijyen eğitimi, etraf temizliği, tuvalet kullanımı ve temizliği, alan paylaşımı, beslenme hijyeni ve gıda maddelerinin ellenmesi, eğitmen – çocuk oranı gibi pek çok konunun üzerinde durulması gerekir.
• El hijyeni: Çocukların her bakımından sonra eller yıkanmalı. Eğer çok sık yıkama söz konusuysa alkol bazlı antiseptikler de kullanılabilir.
• Ortam temizliği: Belirli sıklıkta ortam ve oyuncak temizliği yapılmalı ve hiçbir şekilde aksatılmamalıdır.
• Solunum hijyeni: Çalışanlar ve çocuklar ellerine değil kol içine öksürmeyi veya hapşırmayı bilmelidir. Kağıt mendil kullanıp tek temasla çöpe atmalıdırlar.
• Eldiven kullanımı: Yuvadaki çocukların bezlerini atarken veya kusmuklarını temizlerken mutlaka tek kerelik eldiven kullanmalı.
Anne babalar hasta çocuklarını ne zaman okula göndermemeli?
• Ateş: 38 ve üzeri ateş durumu. Henüz enfeksiyonun diğer belirtileri başlamamış olabilir. Evde gözlemlenmeli.
• Boğaz ağrısı: Dinmyen, karna vuran boğaz ağrısı streptokok boğaz enfeksiyonu olabilir. Hızla tıbben tanınması ve tedavisinin başlatılması gerekir.
• Akıntı: Burun ve gözün akmaya başladığı nezlenin ilk dönemi üst solunum yolu enfeksiyonlarının EN BULAŞICI olduğu dönemdir.
• Gözlerde kızarıklık veya sarı yeşil akıntı: Gözde enfeksiyon başlıyor demektir. Son derece bulaşıcı olabilir.
• Döküntü: Özellikle ellerde, ayaklarda, vücudun kapalı bölgelerinde oluşan döküntüler. Bir uzman tarafından görülmelidir. Ateş sırasında yüzde ŞAPLAK tarzında döküntü 5. Hastalık olabilir.
• Ağız içinde ve kenarında aftlar: Ateşli aft hastalığı çok bulaşıcı, ateşli ve ağrılı bir durumdur. Çocuk doktoru görmelidir.
• Karın ağrısı, kusma, ishal
• Ses kısıklığı ve havlar tarzda öksürük
• Nefes almada zorluk ve solunum darlığı
• Göz içinde ve ciltte sararma: Bulaşıcı sarılık hastalığı olabilir
• Baş ağrısı, şuurda bulanma, aşırı huzursuzluk: Menenjit belirtileri olabilir
• Cilt veya düşme sonrası iltihaplı yaralar
• Bitlenme