Hayatın kıyısında köşesinde istemediğimiz bir duruma mutlaka maruz kaldık. Kimi zaman toplum baskısı kimi zaman verdiğimiz töleransların amansızca kurbanı olduk. Üzerimizde bıraktığı izler ise hayatın her alanında karşımıza çıktı.
Bir gün geldi kimseye güvenemez olduk. Bir gün geldi adım atamayacak kadar güçsüzdük. Gel zaman git zaman bugünlere geldik. Oysa ki geçmişe dönünce ne çok hayallerimiz vardı ulaşılmamış ne çok yeteneklerimiz vardı keşfedilmemiş.
Şimdi bilincimizin en açık olduğu farkındalığımızın en açık olduğu vakitteyiz. Gelin yine dönelim o yıllarımıza zihnimizin en ücra kısmına dayanıncaya dek. Şimdiki mantığımızla o zaman ki saf halimize destek olalım. Geçmişimizle konuşalım ve artık her şeyin düzeldiğini anlatalım. Kendimizi, kendimize inandıralım.
Çok kısa bir süreliğine bile bunu yapıyorsak hemen değil ama çok kısa bir zamanda içinize yayılacak o güven duygusunu hissedeceksiniz. Geçmişinizle kurmuş olduğunuz bağın oluşturduğu güven duygusu tüm benliğinizi saracak.
Yıllardır medet umduğunuz ama hiç bir işe yaramayan bir sürü şeyin aslında boş olduğunu asıl kurtarıcınızın kendiniz olduğunu anlayacaksınız. Ama bunu anlayabilmek için farkedebilmek için o yanılgılar da şarttı
Artık kendinlesin. Kendinle başbaşasın. Ve kendini özgür bırak. Yaşayamadığın, başaramadığın her ne varsa özgür bırak. Artık gerçekten ihtiyacın olan ne varsa gelip seni bulacak ya da sen ona doğru yola düşeceksin. Devir senin zamanın.
Sakinliğin ve özgürlüğün her daim seninle olsun