Serkan Özel Kapalı Gişe Karanlık

Günümüzün başarılı yazarlarından olan Serkan Özel’in son kitabı Kapalı Gişe Karanlık, sevgi, sevgisizlik, ihanetler, özlemler üzerine kurulmuş hikâyeleri bir arada toplamıştır. Yazarın başarılı cümlelerinin yer aldığı kitabında, yarım bıraktığı ve merakla beklenen sorulara cevabını, yeni projelerinde devam ederek geleceğinin haberini vermiştir.

Kitap Sefa’nın hikâyesi ile başlar. Tahsilini tamamladıktan sonra özel bir şirkette çalışmaya başlar. Kısa sürede üst düzey yöneticiliğe yükselir. Kendini sevdiren Sefa, boğaz manzaralı bir ev, son model araba ve miktarını hesaplayamadığı kadar paraya sahip olur ancak yokluğunu en çok hissettiği şey, gönül açlığıdır.

Aynı iş yerinde çalıştığı Füsun adlı kadınla birlikteliğe başlar ama mutlulukları uzun sürmez. Füsun bir adamın yanında yarı çıplak ölü bulunur. Bu haberle hem ölüm hem aldatılma duygusu Sefa’yı büyük bir boşluğa düşürür. Bir süre sonra Elif ve Sude adlı iki kız kardeş gelir işyerlerine. Geçmişte yaşadığı yıkıklığı Elif’le toparlamaya kalkar Sefa ancak bilmediği bir şey vardır. Elif psikolojik rahatsızdır ve tedavi görmektedir. Bir akşam Sude ile iş yemeğine giden Sefa, sevdiği kızı ablası ile aldatır. Aslında Sude de ailesinin zoruyla istemediği bir adamla nişanlıdır. Tek gecelik bir şey yaşarlar ancak o geceden Sefa’nın hiç öğrenemeyeceği bir bebek dünyaya gelir. Bunun suçluluğunu daha fazla taşıyamayan Sefa istifa eder ve ayrılır. Zamanla gerçekleri öğrenen Elif daha da hastalanır ve hastaneye yatırılır.

Sefa sıfırdan yeni bir hayata başlar. Mahalle de gördüğü Işıl adlı kadına aşık olunca tüm geleceğini ona göre şekillendirir. Hakkında öğrendikleriyle ufaktan bir şirket açar. Işıl’ın şirketi ile bağlantıya geçer ve birlikte iş yapmaya başlarlar. Ancak hayatının hatasını yapmaya başlar. Çünkü aşık olduğu kadının şirketi ile bağları güçlü tutmaya çalışırken, diğer tüm müşterilerini teker teker kaybederken sonunda elindeki her şeyi kaybeder. Sefa için mutlu bir son yoktur…

Can sevgilisi Ceyda ile anayolda ilerler. Aldığı talimata göre bilerek kaza yapar Can. Ceyda feci şekilde can verir. Holding sahibi Kizir ailesinin küçük oğlu Can ise ağır yaralarla kurtulur. Bir süre sonra babasının koltuğuna kurulur, kimsenin yıkmasına izin veremeyeceği bir imparatorluğu vardır. Polis onca şüphesine rağmen bir kanıt bulamaz. Ne var ki tüm sevdiklerini öldürecek kadar soğukkanlı bir katildir Can Kizir. Hesap edemediği tek şey olmuştur. Özlem! Hastalık derecesinde öldürdüğü ilk ve son aşkı Ceyda’ya karşı yaşadığı vicdan ve özlem duygusu onu hiç bırakmaz…

Yazarın üçüncü kitabı olan Canın Sağolsun’da ki Mahir ve Hasan Macit hikâyeleri bu kitapta da devam etmektedir. Aylar önce kocasını toprağa veren Zeynep, çocukluk aşkı olan Mahir Veldet’i de kaybetmişti. Oysa günler önce Rusya’ya uçan uçakta mutlulukları yüzlerinden okunuyordu. Türkiye dönüşü karısı Deniz’in karşısına Zeynep ile çıkmaya hazırdı Mahir. Gerçeği çok kısa sürede öğrenen Deniz yıkılmışlığı ile boşanmayı kabul etmişti. Yaşadıkları ağır gelen Deniz, sonunda küçük oğluyla kendini bir uçurumdan atar. Günler içinde Mahir, karısı, oğlu, şoförü ve annesini kaybeder. Bu hikâyeden geriye kalan tek isim ise Zeynep olur…

Kendi elleri ile öldürdüğü sevgilisinin telefon numarasını çok uzun süre aramıştı Can Kizir ve bir gün o hattı yeni biri satın alana kadar da aramaktan vazgeçmemişti. Telefona yanıt veren isim ise Zeynep’ti. Mahir’i bulma ümidi ile çağrıldığı adrese gitmişti ancak hiçbir şey bilmediği gibi hiçbir şey hatırlamıyordu da. Kocası Mahir dışında bir daha biriyle olabilme ihtimalini hiç düşünmeyen Zeynep, Can Kizir’in yatağında uyanmıştı.

Mahir’den günlerdir haber alamamıştı ve her şeyi çözmek için bir kez daha Can Kizir ile buluşmaya karar verdi. Onun için özel olarak hazırlanmış masaya oturduğunda Can, onun hakkında hatta hayatındaki tüm insanlar hakkında bildiklerini anlatırken Zeynep gözyaşlarına boğulmuştu; küçük, zayıf, basit bir kadın olduğunu bir bir dinlemişti…

Can Kizir Mahir’e ulaşmıştı ve Can’ın gözleri önünde tıpkı sevdiklerinin ölümünde olduğu gibi Mahir’in kendini uçurumdan boşluğa bırakışını izledi. Hayatındaki en büyük engelden de kurtulmuştu böylece.

İntihar etmeden önce Deniz, yeni doğacakları çocuklarına kıyamamıştı ve o bebek Can’ın eline geçmişti!

Kader Zeynep’i hiç beklemediği bir gün Can Kizir denen adamla karşılaştırmıştı. Bu adam öyle bir adamdı ki hem Mahir’in hem Zeynep’in geçmişini didik didik etmişti. Can Kizir öğrendiği sırrı bir gün Zeynep’e anlatmak zorunda kalmıştı çünkü Mahir’in ölümüne Can’ın sebebiyet verdiğini öğrendiğinde onu terk etmeye kalkmıştı. Mahir tepe başında ölüme atlarken aşık olduğu kadın Zeynep’in aslında kız kardeşi olduğunu hiçbir zaman öğrenemeyecekti.

Ve cevapsız kalan sorularla sonlandırılır kitap. Mahir arabasıyla birine çarpar ve öldürür. Bunun kim olduğu? Deniz’in çocuğunu nerede ve nasıl doğurduğu? Bebeğin Can Kizir’in eline nasıl geçtiği?

Bu ve bunlar gibi birçok soruyu cevapsız bırakan yazar; tüm cevapları yeni kitabında ya da bir sinema filminde yahut televizyon dizisinde yanıtlayacağının haberini vererek kitabını sonlandırır…