kayseri escort ankara escort izmir escort antalya escort bursa escort istanbul escort

Etiketlenen üyelerin listesi

Sayfa 1 Toplam 5 Sayfadan 12345 SonuncuSonuncu
Toplam 41 adet sonuctan sayfa basi 1 ile 10 arasi kadar sonuc gösteriliyor
  1. #1
    Nartaneside - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Uzak duя huzuя veя!
    Üyelik tarihi
    08.Ocak.2016
    Mesajlar
    19,824
    Mentioned
    1221 Post(s)
    Tagged
    27 Thread(s)

    Balık türleri avlama şekillleri

    ZARGANA BALIĞI






    AV DÖNEMİ : Zargana avı 1 Nisan-1 Temmuz arasında yasak olup bu dönem dışında günde en fazla 5 kg balık avlanmasına izin verilir.



    TUTULABİLECEK YERLER : Su yüzünde yemlenir. Sardalye, kolyoz,aterina ve hamsi gibi balıklarla beslenir. Saldırgan bir yapıya sahip olduğu için gücünün yettiği her balığa saldırmaktan çekinmez. Aynı zamanda her türlü balığa saldırmaktan çekinmez. Aynı zamanda da hemen hemen her türlü balığın avlanılmasında yem olarak kullanılır. Sahile yakın bölgelerde devriye gezer, tatlı suların denize döküldüğü yerleri çok sever 1.5 metre boyuna kadar büyüyebilir. Sırtı çekerek yapma yemlerle avlanabildiği gibi tabii yemlerle gezici olta takımları ile kamışlı takımlarla sahilden atıp çekme şeklinde de avı yapılır. Kullanılan misina ince ve çekeri fazla kaliteli misina olmalıdır.

    KULLANILABİLECEK YEMLER : Zargana yakalamak için hem sahte yem hem de balık eti kullanabilirsiniz.Sahte yemlerin başında balık malzemecilerinde satılmakta olan ipek gelmektedir.Ama ipek daha çok teknede verim sağlayacağından kıyı alanlarda avcılık için en güzel seçim balık eti olacaktır.Daha dayanıklı olduğu için istavrit eti kullanabilirsiniz.İnanması zor olsa da zargana avını yapmak için size 1 adet istavrit yetecektir.

    KULLANILABİLECEK OLTA TAKIMI : Zargana için kullanılacak sahte yem ile balık eti yem takımı aynıdır.Takımın su üstünden gelmesi gerektiği düşünülürse kamışınızın klipsine takacağınız bir zargana topu ve 2 kulaç misina bu takım için yeterlidir.Geriye yem seçimi kaldığında ise yapılacak uygulama biraz farklıdır.Sahte yem kullanacaksanız bu durumda tek bir iğne ile silikonunuzu bedene bağlayabilirsiniz.Kaşık ise kendisi 3 iğneli olduğu için ayrıca iğneye ihtiyacınız olmayacaktır.Kıyıdan zargana yakalamak için ipek kullanacaksanız ipeğe de iğne takmanıza gerek yoktur.İpek rengi sarı olursa av daha verimli olur.
    Yem için hazırlanacak takım ise 1 cm ara ile bağlanmış 3 ardışık iğne ile tamamlanır.Bu takıma bağlanacak yem ise daha mukavemetli olduğu için istavritten seçilirse uzun ömürlü olacaktır.İstavrti önce tek taraflı fleto yapılır, sonra kuyruk kısmından itibaren yukarı doğu 5 mm kalınlıkta kesilir.Bu çıkacak parçanın uzunluğu en az 7 cm olmalıdır, bu yüzden yem olarak kullanacağınız balığın büyüklüğünü iyi seçemelisiniz.Daha küçük olursa yemin suda aksiyonu bozulacaktır.
    Çıkardığınız şerit yemi bedene bağladığınız ilk iğneden başlayarak oltanıza takın.Yemi ilk taktığınız iğnede bir tur attırın ve bir tur helezon olmasını sağlayın.Bu sayede yeminiz suda dönecek ve balığın ilgisini çekerek onu kendisine çağıracaktır.

  2. #2
    Nartaneside - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Uzak duя huzuя veя!
    Üyelik tarihi
    08.Ocak.2016
    Mesajlar
    19,824
    Mentioned
    1221 Post(s)
    Tagged
    27 Thread(s)
    MERCAN BALIĞI




    AV DÖNEMİ : Mercanın üreme dönemi bahar aylarıyla ağustos arasıdır. Av dönemide bunu takip ederek Ekim, Kasım aylarıdır.

    TUTULABİLECEK YERLER : Sıcak ve ılıman denizlerin en ünlü balıklarındandır. Denizlerimizde Karagözle beraber büyük bir aile oluşturur. Marmara, Ege ve Akdenizde yaygındır. Mercan genellikle taşlık,kayalık bölgelerde ve civarlarında yaşar. Bu yerleri denize dik olan kıyı hizalar ada etrafları gibi yerlerde arayabiliriz Avlanmak için durduğumuz zaman kurşunu dibe vurdurmak suretiyle dibin kumluk mu taşlık mı olduğunu anlayabiliriz.

    KULLANILABİLECEK YEMLER : Mercanın en iyi yemi taze sardalyedir Taze hamsi, sülünez, mamun, teke, kurt,karides, dilimlenmiş kalamar, sübye ve kolyoz istavrit gibi beyaz balıkların filetoları da yem olarak kullanılabilir.

    AV ZAMANI : Mercan balığı genel olarak balığın olduğu yerlerde bulunduğu için bu balığa belli bir zaman biçmenin yanlış olacağını düşünüyorum. Lakin deniz balığı olduğu için genel olarak akşam üstü ve sabah seherinde avlanılır.

    KULLANILABİLECEK OLTA TAKIMI VE HAZIRLANIŞI : Mercan oltası 0.35 misinadan, üç köstek artı bir hırsız, dört köstekli olmalıdır, ben hırsız olta bağlamaya müsait iki tarafı delik 75 gr kurşun kullanmaktayım, mercan dip balığı olduğu için benim tercihim takımın 50 cm de sınırlandırılmasıdır, bir köstek kurşunun boyunu geçmeyecek kadar yaklaşık 7-8 cm alt delikte bir köstek yine kurşunun boyunu geçmeyecek kadar üst delikte, 15 cm kadar üste bir köstek uzunluğu 10 cm civarı, onunda 15 cm üzerine dördüncü köstek uzunluğu 10 cm civarı, onun 25 cm kadar üstüne de kopcali bir fırdöndü, fırdöndüden sonra 0.40 misina hava sert ise misinanın toplandığında karışmasının azalması veya karışıklıkların daha kolay çözülmesi için 0.45-0.50 misina, mercan dip balığı olduğu için bu benim tercihim,
    Kopcali firdondu gerektiginde kalamar rapalasinin takilmasi icin ben ce şart, yukarıya balığı çekerken birden bir ağırlık hissederseniz veya gelen balığın ensesinde diş izi var ise civarda mutlaka kalamar vardır ve hemen bu fırdöndüye bir kalamarrapalası takarak normal mercan avına devam edin. Diğer arkadaşlarım; hırsızdaki birinci kösteği 25cm civarı yapıyorlar ve kurşunda iki köstek değil bir köstek kullanıyorlar, ikinci köstek kurşunun bağlandığı yerde değil de onun 25-30 cm üstüne, uzunluğu 25 cm civarı, üçüncü köstek onun 25-30 cm üstüne uzunluğu 25 cm civarı ve dördüncü köstek için 25-30 cm mesafe ve 25 cm civarı uzunluk, altı kösteğe kadar çıkabilirsiniz. Ayrıca hatırlatmadan geçemeyeceğim, bu işin ustaları sadece bir veya iki köstek kullanıyorlar,
    Kupes, izmarit, kırma mercan gibi ince balıkların çok olduğu zamanlarda ikili köstek daha kullanışlıdır, hırsız iğne genelde dipte yatar durduğundan dip balığı tabir ettiğimiz mercan, karagöz ve çipura türü balığı avlamaya yarar, takımınızın köstek ve iğnelerini her av günü yenilemelisiniz, bir iğne 15 balık tuttu ise o körelmeye başlamıştır bile, vuruş alırsınız ama iğne damağa zor geçer, köstekler dönerek gelen hanoz (Hani) ve izmarit gibi balıklar sayesinde gam yapar ve bedene dolanır bunların her av gününde yenilenmesi lazımdır, şimdilerde çıkan flarokarbon ve akıllı misinalar bu dolaşma ve gamı en aza indirmiştir.




  3. #3
    Nartaneside - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Uzak duя huzuя veя!
    Üyelik tarihi
    08.Ocak.2016
    Mesajlar
    19,824
    Mentioned
    1221 Post(s)
    Tagged
    27 Thread(s)
    LAMPUKA BALIĞI



    AV DÖNEMİ : Eylül ayından itibaren av vermeye başlarlar.

    TUTULABİLECEK YERLER : Akdeniz’de rastlanan bu harika görünüşlü balığa Ege ve Karadeniz’de rastlanmaz. Ancak araştırmalara göre Süveyş kanalının açılmasından sonra Akdeniz’e geçen Hindistan Balığı ve lampuka gibi balıkların doğu Akdeniz’den Ege denizine doğru yavaş yavaş yayılım gösterdiği saptanmıştır. Bir zaman sonra bu balığa Ege’ de rastlama olasılığı vardır. Ege bölgesi dahil bir çok bölgede tanınmaz. Hatta bir çok balıkçı böyle bir balığın varlığını bile bilmez. Antalya civarı balıkçıları ve olta balıkçılığını bir yaşam tarzı haline getirmiş, amatör balıkçılıkta uzmanlaşmış kişiler lampukayı iyi tanırlar.

    KULLANILABİLECEK YEMLER : Kıyılara korkusuzca yaklaşan lampuka balığı , kefal, sardalya, kolyoz, kalamar, izmarit, istavrit ve gözünün kestiği her balıkla beslenir. Canlı kefal ve izmarit en popüler yemidir. 1,5 m. Boya kadar ulaşırlar ve denizin 100m. Derinliğine kadar iner.

    KULLANILABİLECEK OLTA TAKIMI :

    A-BIRAKMA OLTA İLE LAMPUKA AVI:,

    Bedende 0.35-0.40 kaliteli misina kullanılır. Eğer çekeri çok fazla olan daha ince ve daha sağlam misina bulabiliyorsanız bunu kullanmakta fayda vardır. Zira burada şamandıra küçüktür ve yem olarak kullanılan balığın uzun bir kolla dolaşma serbestliği içinde olması gerekir. Kalın misina balığı dibe doğru çeker ve balığın çabuk yorulup ölmesine yol açar. Bu yüzden ince fakat sağlam misina kullanmak doğru seçim olur.

    Beden ucuna 3 no fırdöndüden yapılmış kolçak bağlanır. Kolçağa 3 kulaç kol bağlanıp ucuna 2330 DT – 2310 4-5 no iğne bağlanır. Yem canlı olarak takılıp denize salınır. Fırdöndüden makaraya doğru iki kulaç ölçülüp küçük bir şamandıra takılarak 10 kulaç daha salınıp beklenir. Lampuka sürü halinde gezdiği için biri yakalanınca diğerinin de yakalanma şansını bulmak için aynı şekilde hazırlanmış ikinci takımda yedekte bekletilir. Denizdeki oltaya balık yakalandığı zaman hemen yedek takım da denize indirilip atıp çekme işlemine girişilir. Lampuka yakalandıktan sonra kolay kolay yorulmaz, bu yüzden sert darbelere dikkat edilerek, yorulması beklenmeden tekneye alınır.

    B-SIRTI İLE LAMPUKA AVI:

    Bu takımda da ince fakat güçlü misina kullanmanızda fayda vardır. Yem olarak yapma balık veya plastik balık kullanılır. Beden ucuna bağlanan yapma balıktan makaraya doğru 10 kulaç arayla iki adet1/0 fırdöndü takılarak takım hazırlanır. Takım toplam 25 kulaç salınarak tekne arkasından minimum hızla çekilerek avlanılır. Bırakma takımında yapıldığı gibi ikinci yedek takım hazırda bekletilir. Birinci takıma balık yakalandığı zaman tekne boşa alınmaz, yürümeye devam edilir. Yakalanan balık teknenin 2 kulaç kadar yakınına getirildiği zaman ikinci takım suya bırakılır. Sürüdeki diğer balıklar merakla yakalanan balığın arkasından geldiği için ikinci balık yakalanana kadar birinci takım balıkla birlikte çekmeye devam edilir. Eğer yakalanan ilk balık çok iri ve takımı koparma olasılığı varsa bekletilmeden tekne içine almakta fayda vardır.

    Lampuka hemen yer değiştirmez. Eğer süratli hareket edilirse ve hazırda bekletilen sardalya ve kolyoz parçaları ile deniz yemlenirse avın çok bereketli geçmesi olasıdır.

  4. #4
    Nartaneside - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Uzak duя huzuя veя!
    Üyelik tarihi
    08.Ocak.2016
    Mesajlar
    19,824
    Mentioned
    1221 Post(s)
    Tagged
    27 Thread(s)
    SARPA BALIĞI


    AV DÖNEMİ : Sarpa balığının belli bir yasak dönemi olmamasına rağmen yumurtlama tarihi nisan dahil ağustosa kadar olmaktadır bu bilgiye ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum

    TUTULABİLECEK YERLER : Sarpa balığı Ege ve Akdenizde sıkça görülen ve Marmarada az da olsa bulunan bir canlıdır. Genellikle kıyılarda ve kayalık bölgelerde barınırlar kesinlikle kumluk bölgelerde gezmezler, kıyıdan en fazla 50-100 metre kadar açığa giderler ve hep aynı bölgede yaşarlar, kayalık bölgelerde yosun yiyerek beslenirler buyüzden kumluk bölgelere yolları hiç düşmez.

    KULLANILABİLECEK YEMLER : Yem olarak bu balığımıza ekmek içi kullanacağız ekmek içini hamur haline getirip top halinde iğnelere gizleyerek takıyoruz, daha fazla ekmek içine ihtiyacınız olursa ekmeğin kabuklarınıda ıslatıp hamur haline getirebilirsiniz.

    AV ZAMANI : Bütün deniz balıkları gibi bu balığımızda genel olarak akşam hava kararırken ve sabah hava aydınlanırken beslenmeye çıkar. Balık işi kısmet işi olduğu için öğleyin tutamazsınız diyemem.

    KULLANILABİLECEK OLTA TAKIMI :

    1) 10 gr. gezer kurşun
    2) Ufak boy fırdöndü
    3) 0.25 yada 0.30 beyaz misina
    4) 8 numara çapraz beyaz ince iğne.

    OLTA TAKIMININ HAZIRLANIŞI : Kasnağımızı alıyoruz ve üzerine 50 metre misina sarıyoruz kalınlığı 0.25 den az olmamak ve 0.30 numarayı geçmeyecek şekilde olmalıdır, isteğe bağlı olarak 100 metrede sarılabilir ama gerek yoktur, misinayı sardıktan sonra ucuna ufak bir gezer kurşun koyuyoruz.. kurşunun ağırlığı 10 gram yeterlidir, taktığımız gezer kurşunun önüne ufak bir fırdöndü bağlıyoruz, şimdi geldik takımın en önemli kısmına yani bedene, beden kıbrıs oltasına benzer olacaktır ancak iğne sayısı daha az olucak bedene 6 tane çapraz beyaz ince 8 numara iğne bağlayacağız, iğneleri ister köstekli ister kösteksiz bağlayabilirsiniz ben iki şekildede kullanmaktayım ancak en ideali kösteksizdir, oltamızda kurşun olduğundan dibe batıyor ve köstekli olursa iğneler takılabilir ama kösteksiz yaparsanız bu riski en aza indirmiş olursunuz, benim tavsiyem kösteksizdir. Beden uzunluğu iğneler bağlandıktan sonraki boşta olan kısımla beraber toplam 30 cm dir, beden daha uzun olabilir ancak kısa yapmamaya ***ret gösterin




  5. #5
    Nartaneside - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Uzak duя huzuя veя!
    Üyelik tarihi
    08.Ocak.2016
    Mesajlar
    19,824
    Mentioned
    1221 Post(s)
    Tagged
    27 Thread(s)
    AKYA BALIĞI

    AV DÖNEMİ : Akya (kuzu) balığının üreme dönemi 15 Mayıs'ta başlayıp 31 Ağustos'ta sona erer. Bunu takipen av yasağıda bu dönemde olur. Yasağa uymayarak balık avlayan avcılara 633 TL para cezası verilerek avda kullandığı malzemelerede el konulur.

    TUTULABİLECEK YERLER : Akya sadece yurdumuz sularına özgü değildir. Batı hint okyanusu, Atlantik okyanusu, Arap denizi ve Basra körfezinde de rastlanır. Genelde yaşadığı sularda 50 metreye kadar derinleri iri kırmalık taşlık dipleri tercih etse de; yemlenmek için kıyılara sığlıklara sokulur ve yine kırmalık, taşlık dipli akıntı altı kıyılarda sıkça rastlanır. Çoğu zaman denize dökülen nehirlerin deltalarında acı sulara da girerek buradaki yavru balıklarla yemlenir. Kısaca yavru balıkların bolca olduğu taşlık, kıyının denize dikçe indiği, akıntı alan veya sakin koylar, dere eğızları kıyıdan akya avlamaya çalışan meraklılar için uygun yerlerdir. Kıyılarda oturup denizi seyredenler veya balık avlamaya çalışan amatörler zaman zaman küçük balıkların arasına fırtına gibi dalan suları sıçratarak, yavru balıklara saldıran iri balıklar görebilirler. Bu balık eğer barakuda gibi kolayca ayırt edilebilen bir balık değilse genelde akya veya yakın akrabaları yaladerma ya da sarıkuyruktur. Bu saldırılarda sık sık birden çok balığa rastlanır.

    KULLANILABİLECEK YEMLER : Akyanın yemi tabii ki akyem sınıfından sayılan balıklardır. Zargana, iri istavrit, iri sardalya, uskumru, kolyoz, kefal, ilarya, sarıkanat, lüfer gibi balıklar canlı veya sürütmede bütün ölü olarak kullanılabilir. Yaprak veya tekgöz kesilmiş yemler de sürütmede kullanılsa da canlı veya bütün ölü yemler kadar başarılı olmazlar. Tabii canlı yemin yerini de hiçbiri tutmaz. Ölü bütün veya canlı kalamar da özellikle Akdeniz'de sürütme de akya için başarılı olan bir yemdir.

    AV ZAMANI : Akya balığını akşam üstü ve sabahın seherinde avlamak diğer vakitlere göre daha kolaydır çünkü asıl avlanmaya çıktıkları zaman bu zamandır.

    KULLANILABİLECEK AV YÖNTEMİ :

    1. Bırakma takım
    2. Sürütme
    3. Atıp çekme
    4. Fly takımı

    AV YÖNTEMLERİNİN UYGULANIŞI :

    1. Bırakma takım: Yukarıda anlattığımız gibi akya yemlenmek için sığlıklara girerek buradaki yavru balıklara saldırır. Bu alışkanlığı onun kıyıdan bırakma takımlarla kolayca yakalanmasını sağlar. Bunun için rastgele bir koy seçilip eli boş kalınacağına akyanın sık sık yemlendiğinin görüldüğü çok derin olmayan dibi taşlık kırmalık koylar seçilmelidir. Bu başarının yarısıdır. Her koy birbirinin aynı olmaz bu nedenle takım "akıntı alan koylar" ve "sakin koylar" için olmak üzere iki türlü düzenlenir.
    Akıntı alan koylarda takım üstteki gibi düzenlenir. Şimdi bunu biraz açalım. Akıntı açıktan kıyıya doğru ise; yaklaşık 3-4 kiloluk bir ayak taşına bağlanan 150'lik misinanın diğer ucuna resimde görülen ilk şamandıra bağlanır. Ayak taşı ve şamandıra arasındaki mesafenin derinlikten 1-1,5 kulaç kadar fazla olması gerekir. İlk şamandıradan 3-4 kulaç alınarak aynı kalınlıkta misinaya ikinci şamandıra bağlanır. İki şamandıra arasına şamandıraları dengeleyecek ağırlıkta ve mesafede 4-6 adet kıstırma konur. Bu kıstırmalar şamandıraların savrulup uçmalarına engel olacağı gibi yakalanan akyanın ağırlık nedeni ile daha çabuk yorulmasınaı sağlayacaktır. Bundan sonra derinliğe göre 070 parlak misinadan kesilen 1 kulaç kadar bedene bağlanan 5/0-7/0 iğne canlı yemle tercihen kefal, lüfer veya zargana ile yemlenir. Takım hazır. Takımı bırakırken yemin bulunduğu sularda dipten ziyade ortalara yakın şekilde kalmasına ve etrafta kolaylıkla saklanacağı oluşumlar bulunmamasına dikkat etmek gerekir. Takımın tarifinde verilen uzunluklarda koyun derinliği, büyüklüğü ve kıyının durumuna göre değişebilir. Genel prensip olarak koy ne kadar büyükse takım o kadar uzun tutulmalıdır demek doğru olur bu şekilde akyanın ürkmeden rahatlıkla saldırması sağlanır. Şamandıralara gelince. Son yıllarda gittikçe artan bir eğilimle pet şişeler şamandıra olarak kullanılmaktadır. Ucuzluğu, kolay bulunabilmesi ile amatörün her an elinin altında bulunan pet şişeler şekli, şeffaf olması ile de fonksiyonel olarak tercih edilebilir. Yeterki sonradan bunları denize atıp çevre kirliliği yaratmayalım. Koy akıntı almıyorsa, suları sakin ise o takdirde takım daha da basitleşir ve alttaki gibi düzenlenir.

    2. Sürütme: Akya balığının avında en sık kullanılan yöntem aslında budur. Yem olarak da başta canlı zargana olmak üzere kefal, lüfer, uskumru ve kalamar kullanılır. Kalamar ölü bütün veya canlı kullanılırken diğer yemler canlı tercih edilmelidir. Mümkün değilse ölü bütün son çare yaprak yem kullanılabilir amam bunlar aynı verimi göstermez. Sürütmede yapay yem de kullanılır. Söğüt yaprağı 5 numara kaşık, 20-25 santimlik uskumru desenli, siyah veya mavi sırtlı, turuncu ve kırmızı başlı yapay balıklar da iş yapar.
    Akya için tavsiye edilen yapay yemli sürütme yukarıdaki gibidir. Klasik bir takımdır, genelde el oltası olarak düzenlenir. Takımın yapımı diğer balıklarda anlatılandan pek farklı değildir. Sadece akya daha iri sert bir balık olduğundan kalınlıklar arttırılmıştır. Açıkçası burada belirtilen kalınlıklardaki takım ile de balığa hiç şans tanınmamaktadır. Geleneksel olarak buna yakın kalınlıklarda düzenlenen takımı ben daha ince olarak donatmanızı tavsiye edilir; mesela olta en fazla 100, kolçak 90-100, beden de 70-80 derler. Akya gibi büyük sayılacak avlarda nisinayı mantara sarmak doğru olmaz, kaloma yetiştiremezsiniz. Olta en az 200 metre olmalı ve sandala monte edilmiş bir çıkrığa sarılmalıdır. Çıkrığın her yöne dönebilen, istendiğinde dönüşü ve misina vermesi frenlenebilecek tipten olmasında yarar var. Bunu sizin düşünüp sandalınıza göre yapmanız veya yaptırmanız gerekecektir. İlk vuruştan sonra yakalandığını anlayınca derine dalmaya çalışacak akyanın bu sert tepkisini karşılamak için de sandalın içine 25-30 metre kadar misina sağılmalıdır. Bu misina içinde su olan ufak bir kova veya leğene sağılırsa da karışmaz.
    Takım makinalı kamışlı olarak düzenlenirse bu defa tek ağırlıkla takımı dengelemek gerekecektir. Bu takımın kamışı deniz tipi orta seri, tercihen hepsi olmasa da uç halkasının makaralı tipten olması tavsiye edilir bu yoksa 2,4 metre ağır seri 200-300 gr., atarlı bir kamış da iş görür. Makina çıkrık tipi olmalıdır, sabit makaralı tipten makinalara yeteri kadar misina saramazsınız, bu durumda da balığı kontrol edemezsiniz. Makinalı takımda olta kalınlığı hiç bir zaman 050-052'den fazla olmamalıdır, beden de 045 civarında olmalıdır. Son yıllarda özellikle yanbancı amatörler arasında daha da ince olta kullanarak şok beden denilen kalın beden kullanımı yaygınlaşmaktadır.Makinalı takım kullanılması durumunda balık tekneye yanaştırıldığında bedenin elle toplanarak balığın alınması gerekir.
    Takım istendiğinde bütün ölü veya canlı yemle de yemlenebilse de genelde kaşık ile sürütülür. Civarda çıkan balıkların büyüklüğüne göre bazen tek 5 numara gümüş renkli söğüt yaprağı kaşık veya peşpeşe eklenmiş iki adet 4-5 numara kaşık da kullanılabilir. İki kaşık kullanıldığında iğneyi son kaşıkta bırakmak alışkanlık olmuştur. Akyanın ağzı büyük olduğundan ve hırsla saldırdığından tek iğne yeterli de olur. Büyük balık beklentisi varsa 5 numara kaşığın iğnesini bir veya iki numara büyük galvaniz kaplı üçlü iğne ile de değiştirmek yararlıdır. Son yıllarda piyasada oldukça yaygınlaşan kaşıkların gümüş rengi ağır basıp çeşitli desenlere sahip olanlarının uygun boydakileri de kullanılabilir. Akyanın severek yediği yemlerden olan kalamar taklidi yemler de özellikle Akdeniz veya Güney Ege'de iyi sonuç verecektir. Ama uygun boyda olanları oldukça pahalı olan bu yemlerin dibe taktırılması, kaybedilmesi de büyük üzüntü olacaktır.
    Yukarıda açıklandığı şekilde düzenlenen makinalı veya el oltası olarak düzenlenen takım taşlık kırmalık diplerde, yarbaşları civarı gibi yerlerde 8-12 kulaç derinliklerde tekneden 30 kulaç kadar salınarak saatte 2-3 mil süratle gezdirilir. Sürütme esnasında takımın dibe yakın gelmesi ancak dibe sürtünerek takılmamasına dikkat edilmelidir. Hafif kalıp uçarsa da olmaz bu defa da ağırlığı arttırmak gerekir. Yani sulara, derinliklere göre en uygun durumu deneyerek bulmak gerekecektir.
    3.Atıp Çekme : Aslında atıp çekmeler akya için standart uygulama değildir. Yani uzun olta yapıp akya avına gidilir de atıp çekme takımını alıp "ben akya yakalamaya gidiyorum" pek denmez. En azından iri bir akya hedeflenmez. Ama balıkçılıkta "olmaz" olmaz. Atıp çekme daha çok kıyıdan yapılır: Sandalla denize çıkma şansı varsa zaten dedik ya kimsenin aklına atıp çekme gelmez. Yukarıda anlattığımız gibi akya sık sık küçük koylara, sığlıklara, dere ağızlarına yemlenmeye girer işte bu tür yerlerde atıp çekme yaparak akya yakalama şansı vardır.
    Dönelim atıp çekmeye. Dediğimiz gibi akya avı için standart bir yöntem olmadığından denenmiş standart bir takım da yoktur ama kolaylıkla hazırlamak da mümkündür elbette. Atıp çekme takımı için 2,4-2,7 metre boyunda, 30-60 veya 40-80 testli kaliteli bir kamış ve tercihen çıkrık tipi atıp çekme (atış tipi) makina gerekecektir. Atış tipi makinayı oltayı tanıyalım sayfasında tanıtmıştık. Bu yoksa 040 misinadan 100 metre saracak kapasitede normal makina (sabit makaralı) da kullanabilirsiniz. Daha kalın misinaya ihtiyacınız olmayacaktır, yandaki balık 045 misina ile alınmış.
    Atıp çekmenin yemleri başta yapay balıklar olmak üzere gümüş renkli parlak metalik söğüt yaprağı veya benzer şekilli kaşıklar da olabilir. Yapay balıkların uskumru desenlisi, sırtı siyah veya mavi renklisi, kırmızı kafalı veya turuncu renklileri iş görür. Bunların yüzer veye dengelenmiş tipleri tercih edilmelidir. Eğer civarda akya varsa Rapalanın ratling modeli (içinde ufak boncuklar olan çekilirken şakırdayan), veye su üzerinde kalan özel ağız yapısı nedeni ile çekilirken suları şapırdadıp kaçışan yavru balıkları taklit eden tipi, ki buna popper deniyor, balığın ilgisine çekebilir. Popperi çekerken ilk olarak sertçe makina sarılıp kamışın ucunuda sallayarak suyu şapırdatması sağlanır, kısa bir süre beklenerek aynı hareket tekrar edilir. Kaşık kullanılıyorsa atıştan sonra biraz beklenerek kaşığın dibe yakın olacak şekilde batması sağlanır, sonra yavru balıkları taklit edercesine hem kamışın ucu ile sıçratılarak hem de hızlıca sarılarak 6-7 metre çekilir tekrar durarak kaşığın batması beklenir aynı hareket tekrar edilir. Bu şekilde kullanım aslında palamut balığı için kullanılan yünlü veya seğirtme zokaları andırır.
    Akya sert, çevik ve çok hareketli bir balık olduğundan balığı çekerken takımın çok iyi kullanılması makinanın fren tertibatının balığın ataklarına göre sık sık ayarlanması gerekecektir.

    4.Fly takımı ile avcılık : Palamut sayfasında denizlerde kullanılan fly takımlarına kısaca değinmiştik. Burada tekraralamıyoruz isterseniz oraya bakabilirsiniz. Akya için fly takımı ile avlanmak genelde pek yaygın değildir ama sarıkuyruk, lampuka ve ton balıkları tüm dünyada fly takımı ile yaygın şekilde avlanmaktadır. Açık denizde fly takımı ila avlanmanın ilk şartı bol bol yemleme yapmaktır. Bu arada balıklara "sen gel sen yanaşma" diyemeyeceğiniz için yemleme bölgesine hangi balığın geleceğini kontrol edemezsiniz yani akya da yemlenen yere yanaşır bu arada fly takımına da vurabilir.
    Akya için kullanılacak fly takımı palamutta bahsedilenin aynısı olabileceği gibi istenirse biraz daha ağır takım da donatılabilir. Biz aynı takımı tavsiye ediyoruz ancak sadece bedende ufak bir değişiklik yapacağız. Deniz avlarında bedenin halka halka içinden geçirilerek bağlandığını bunun tespit edilen balığa göre bedeni çabucak değiştirme şansı verdiğini anlatmıştık. İşte akya geldi siz yemlemeye devam edip çabucak alttaki bedeni takın ve atın.

  6. #6
    Nartaneside - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Uzak duя huzuя veя!
    Üyelik tarihi
    08.Ocak.2016
    Mesajlar
    19,824
    Mentioned
    1221 Post(s)
    Tagged
    27 Thread(s)
    KALAMAR BALIĞI

    AV DÖNEMİ : Kalamar avı kasımın ortalarında başlayıp nadir olarak mart ayındada bulunur.

    TUTULABİLECEK YERLER : Kalamar balığı hemen hemen ülkemizde bütün denizlerde bulunmaktadır fakat Akdeniz de daha fazla rastlanmaktadır.4-5 metre derinlikte, zeminin kayalık ve türlü otlarla kaplı olduğu bölgeler kalamarın verimli av vereceği yerlerdir. Çünkü bu tür yerler, kalamarın beslendiği balıkların yoğun olduğu ve kalamarın pusu özelliğini kullanabileceği bölgelerdir. Düzensiz kum parçalarının bulunduğu taşlık zeminler ve büyük kayaların bulunduğu bölgeler otların yetişebileceği ve kalamarın doğasına uyan yerlerdir. Kalamar, avını pusuya düşürmek için kaya köşelerinde ve otluk zeminlerde gezinecektir. En iyi sonucu bu tür yerlerde elde edeceksiniz

    KULLANILANBİLECEK YEMLER : Bu iş için özel olarak üretilen halk olarak (şemsiye) diye nitelendirilen yapay balık mürekkep balığı ve kalamarın avı sırasında vazgeçilmez ve etkisi tartışılmazdır. Bu yapay balıgı temin eden yada elinde bulunan mutlaka mürekkep balıgı ve kalamar yakalamıştır. Fakat herhangi bir yapay yemlede tutulabilir.

    AV ZAMANI : Kalamar genelde gece karanlıkta av verdiği için avı genelde hava karardiginda yada sabah alaca karanlikta yapılır.

    KULLANILABİLECEK OLTA TAKIMI :

    1) Kalamar zokası
    2) Üçlü fırdöndü
    3) Klipsli fırdöndü
    4) 0.40 mm. misina
    5) 0.35 mm. misina
    6) avlağa göre değişen fakat genelde 200 gr. kurşun

    OLTA TAKIMININ HAZIRLANIŞI : İki,üç ya da daha fazla kalamar zokası kullanabilirsiniz. Ana bedene kalamar zokalarını birer metre arayla bağlıyoruz.Ana beden 0.40 mm. köstekler 0.35 mm. misinadan oluşmaktadır. Kösteklerin uzunluğu 150 cm. civarında olmalıdır.Kalamar takımının yapılmış halini resim olarak hazırladım. Daha anlaşılır olacakdır.

  7. #7
    Nartaneside - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Uzak duя huzuя veя!
    Üyelik tarihi
    08.Ocak.2016
    Mesajlar
    19,824
    Mentioned
    1221 Post(s)
    Tagged
    27 Thread(s)
    KEFAL :



    Yaz aylari disinda lezzetli olan pullu ve gocmen olmayan bir baliktir. Butun denizlerimizde yetisir. Sonbahar, kis ve ilkbaharda cok lezzetlidir.Kefalin bugulamasi ve pilakisi cok guzel olur.Ayrica likorinoz denilen tutsulusu de cok makbuldur.Bir kefal turu olan haskefalin kurutulmus yumurtalari cok aranan bir deniz urunu, bir mezedir.Sarikulak kefalin tavasi ve fileto izgarasida yapilir.Kefal alirken cok dikkat etmek, tercihen ta nidik balikcilardan almak gerekir.Cunku kefal kirli ve bulanik sula ri cok sever ve buralarda digger baliklar yasamazken o yasar.Orne gin izmir korfezinde digger baliklar yasamazken kefal bol miktarda bulunmaktadir.Bu sularda yakalanmis kefal insan sagligi acasindan buyuk tehlike arzeder.

    Küçük Kefaller için 8 iğneli takım.Mustad’ın 8 Numara Çapraz Beyaz İnce İğnesi.
    Ufak ve Ortaboy Kefaller için, 10 iğneli takım.Yine Mustad’ın 4 numara Kendal flatted nickel plated iğnesi.
    Büyük Kefaller için ise, Tek iğneli Takım.

    AV DÖNEMİ : Kefal balığının belli bir av dönemi yok tur fakat Nisan ayıyla Temmuz ayı arasında yumurtlama mevsimi olduğu için avlanmaması gerekiyor.

    TUTULABİLECEK YERLER : Sığ sularda kıyı boyunca dere ve nehir ağızlarında ve hatta içerilere girip gezerler. Parçalanmış yemler , küçük karidesler, teke, ekmek gibi yiyeceklerle beslenirler. Dolaşmaları devamlı olur,belirli bir yaşam bölgeleri olmadığı için avlandığımız bölgede tutabilmek için bölge yem olarak kullandığımız balıkların parçalarıyla veya ekmek gibi yiyeceklerle yemlenebilir. Ekmek ,sardalye,kolyoz veya garos kefal için kullanabileceğimiz en iyi yemlerdir. Kefal avı genellikle kıyıdan yapıldığı için balığı ürkütecek ses ve görüntü vermemek gerekir.

    KULLANILABİLECEK YEMLER : Yem olarak ekmek kabugu ekmek ici,hamur ,kücük kücük kesilmis sardalya ve karides parcalari ve kurtcuklar ideladir ve yemin kücüklügü önemlidir. Yemleme yaparken en iyisi hergün avlanilan yerin düzenli bir sekilde yemlenmesidir(baliga gidilmeyen günler dahil).

    KULLANILABİLECEK OLTA TAKIMI :

    a- YÜZEY SARMASI (KIBRIS) İLE KEFAL AVI

    Bu balığın yemlenmesi, hem de yakalanması amacını güder. Piyasada satılan 2 m kadar çapında mantar yada poliüratandan yapılan ortasından tel geçirilerek halka yapılmış şamandıralar kullanılır. Halkanın birine beden bağlamak amacıyla fırdöndü takılır ve buna beden bağlanır. Diğer halkaya 0.20 köstek misinası bağlanır. Bağlantı noktasından 5 cm sonra 1251-1522-1523 7-9 no arası iğneler sıra ile direk kolsuz olarak kösteğe 4 cm ara ile bağlanır. İğne adedi 10 yada 15 olmalıdır. İğneleri kösteğe bağlama MİSİNAYA İĞNE BAĞLAMA kısmında gösterildiği gibi yapılır. Takım hazırlandıktan sonra ekmeğin kabuk kısmından şamandıranın boyu kadar etrafını saracak büyüklükte kesilerek şamandıranın etrafına sarılır. Alttan sarkan iğneli kösteğin en sonundaki iğneden tutularak ekmeğin üzerinden dolanarak sarılıp son iğne şamandıraya sıkıca saplanır. Ekmeğin dağılmaması için takımı çevirerek değil savurarak atmak gerekir. Deniz çırpıntılı yada akıntılıysa bedene kurşun takılarak sürüklenmemesi sağlanmalıdır. Kurşun ile mantar arasındaki mesafe takımın kullanılacağı derinlikten 50 cm kadar fazla olmalıdır. Bunu ayarlamak için takımı yemlemeden atarak su derinliği ölçülüp sonra yemlemek gerekir.

    Biraz daha ustalaştıktan sonra kurşun ile mantar arasına birkaç tane daha iğne bağlanarak dip ve orta sularda gezen balıklarında yakalanma şansı arttırılır. Aynı zamanda dip ve orta sularda gezen balığın bu yemleri takip ederek su yüzünde bulunan esas olta kısmına yönelmesini sağlamış oluruz. Kullanılan kurşun ağırlığı sürüklenmeyi önleyecek ağırlıkta seçilmelidir..

    b- ŞAMANDIRALI SARKITMA OLTA İLE KEFAL AVI

    İki delikli balon şamandıranın bir tarafına fırdöndü vasıtasıyla beden bağlanır, diğer deliğine 1 m boyunda köstek bağlanır. Şamandıradan 20 cm. sonra 15 cm. aralıkla 10 cm. boyunda iğneli üç adet kol bağlanır. Kösteğin en sonuna da bir iğne bağlanarak takım tamamlanır. Bu takımda kullanılan iğne ve misina ebatları diğer kefal takımındakilerle aynıdır. Kefal avında genellikle ekmek kullanılır. İğneye ekmek içini takarken ekmeği sıkmadan pamuk şeklinde takmalı, taktıktan sonra da iğne palasından sıkılarak ekmeğin düşmemesi sağlanmalıdır. Ekmeğin boyutu iğneyi örtecek büyüklükte olması yeterlidir. Bu takıma teke, karides veya yaprak yem takılırsa melanur olan bölgelerde melanur takımı olarak da kullanabiliriz.

    Kefal kıyıya yakın yerlerde bulunduğu için avcılığı genellikle kıyı avcılığı olarak yapılır. Serbest bırakılan takımın yüzen insanların bulunduğu bölgelerde kayması ve insanlara zarar vermesi mümkündür. Dikkat edilmesinde fayda vardır. Bu yüzden yaralanan ve 15 seneyi iple çeken balıkçı arkadaşım Naci Toktaş’a selam olsun!

    c- MAKARASIZ KAMIŞLI SARKITMA OLTA İLE KEFAL AVI


    Bu tip kamışlar tatlı su ağızlarındaki göletlerde tatlı suların durgun kısımlarında kullanılır. Bunun için 6 m boyundaki teleskopik kamışlar kullanılır. Köstek ve bedenin toplam boyu en fazla kamış boyu kadar olmalıdır. Kamış boyu kadar kesilen misina kamış ucuna bağlanır. Misinanın diğer ucuna da 3-4 no üçlü iğne bağlanır. Üçlü iğneden kamışa doğru 15 cm sonrasından başlanarak 15 cm aralıklarla 10cm boyunda üç adet iğneli kol bağlanır. Son koldan 50 cm sonra misina kesilerek araya 3/0 fırdöndü bağlanarak takım tamamlanır. Sıra şamandıraya takmaya gelmiştir . bu takımda dıştan takılabilen renkli çubuklu şamandıralar kullanılırsa estetik açıdan daha güzel olacaktır. Hazırlanan takım yemlenmeden suya indirilir üçlü iğne dipten 50 cm yukarıda kalacak şekilde şamandıra takılır. Sonra takım yemlenerek suya yavaşça bırakılıp suyun değişik kademelerinde bekletilerek avlanılmaya devam edilir. Balığın yeme vurduğu nokta belirlenerek şamandıra buraya kaydırılır. Takımın devamlı aynı seviyede kalmasına dikkat edilerek avlanmaya devam edilir . balık yemi yedi ve yakalandığı zaman etrafında balık olduğunun hissedildiği durmalarda takım çırpılarak çekilir, etrafta dolaşan balıklar varsa üçlü kanca ile yakalama şansı aranır.




  8. #8
    Nartaneside - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Uzak duя huzuя veя!
    Üyelik tarihi
    08.Ocak.2016
    Mesajlar
    19,824
    Mentioned
    1221 Post(s)
    Tagged
    27 Thread(s)
    KARAGÖZ :
    Çipuranın yakın akrabası olan karagöz elips şeklinde, yassı, gümüşi pulları olan yerli bir balıktır. Baltabaş, sivri gaga, sagos ve mırmır gibi çeşitleri vardır. Ortalama 20-25 cm en 50 cm boyunda olur. Yazın taşlık ve yosunluk, midyesi bol yerlerde yaşar. Kışın derin sulara çekilir. Her mevsimde yenebilen bu balık, özellikle mayıs-temmuz ayları haricinde daha yağlı ve lezzetlidir. Aynen çupura gibi ızgarası, buğlaması, fırnını ve çorbası çok güzel olur. Bir kg ve daha büyüklerinin fırını tercih edilmelidir.

    Karagöz için 3 iğneli Takım Kullanıyoruz. 5 numara Sinek iğnesi bu balık için bence ideal iğnedir.

    AV DÖNEMİ : Karagöz avı 1 Nisan-31 Temmuz arasında yasak olup bu dönem dışında günde en fazla 5 kg balık avlanmasına izin verilir. Avlanmasına izin verilen asgari boy 15 cm dir.

    TUTULABİLECEK YERLER : Karagöz, taşlık kayalık yerlerde, su altı adacıklarının etrafında, burun çevrelerinde, akıntıların kesişme noktalarında bulunur. Avcılığı sabah saatleri ve akşam gün batımına 4 saat kala başlar. Denizin hareketine ve ayın durumuna göre sabaha kadar sürer. Ayın parlak olduğu gecelerde su yüzüne kadar çıktıkları görülür. Bütün denizlerimizde av vermektedir.

    KULLANILABİLECEK YEMLER : Sardalya, karides, kurt, sülünes, teke başlıca yemleridir. Yemi bir görüşte kapma gibi bir davranış sergilemez. Dikkatlice inceledikten sonra, ağız yapısının küçük olmasının da etkisiyle, kısa ve sert vuruşlarla yemi diklemeye başlar. İki üç vuruştan sonra yemi aniden kapar. Bunun için olta her vuruş sonrasında çekiştirilmemeli, balık ürkütülmemelidir. Takımda sert vuruşlar ve bir çekme hisedildiğinde kısa bir tasma atıp olta boşluk vermeden çekilmelidir.
    Karagöz hırçın bir balıktır. Yakalandığında sert kafa vuruşları yapar. Orta sularda darbeler azalmakla birlikte tekneyi gördüğünde tekrar direnmeye başlar. Takıma güveniliyorsa hiç bekletmeden tek hamlede tekneye alınır. Oltaya iri bir karagöz geldiğinde, sert kafa vuruşlarında misina elimizden hafif hafif kayacak şekilde tutulmalıdır. Eğer balık sabit kafa darbeleriyle geliyorsa riskli bir durum yoktur; su yüzüne geldiğinde kepçe ile ya da bir hamlede tekneye alınır. Usta balıkçı balığın kafa darbelerine konsantre olur, balığın su üstündeki fişeklemesinden hemen önceki anda balığın direnmesine fırsat vermeden tek hamle ile içeri alır.

    AV ZAMANI : Karagöz balığı sabahın erken saatleri ve akşam üzeri beslenmeye çıktığı için en verimli zamanın bu vakitler olduğunu düşünüyorum.

    KULLANILABİLECEK OLTA TAKIMI VE HAZIRLANIŞI :

    Sabit Ağırlıklı Takım: Beden 0.40 köstek ve kollar 0.25 misinadan yapılır. Beden ucuna 2 cm fırdöndü bağlanır. Fırdöndünün diğer ucunakasa gözü düğümü vasıtasıyla köstek eklenir. Fırdöndüden 25 cm. sonra öksüz bağıyla yapılmış 15 cm. boyunda kol yapılır, ucuna MUSTAD 1251C-1523D veya MUSTAD 505 Allround 4-8 no iğne bağlanır. Kol boyu net 15 cm. olacak şekilde iğne bağlama payı hesap edilmelidir. Yapılan koldan sonra 15 cm. aralıklarla iki kol daha yapılır. Üçüncü koldan 25 cm. sonra 25 cm.lik bir kol daha yapılıp hemen kol dibine kurşun takmak için kasa gözü düğümü yapılır. Böylece dört kollu takımız hazırlanmış olur. Takım öksüz bağı ile değil de ekleme kol ile yapılacak ise köstek iki ucuna kasagözü düğümü atılmış 90 cm olarak hazırlanır. Kasagözünün biri fırdöndüye, diğeri kurşuna takılır. Hazırlanan kollar kurşun dibinden başlayarak kolboyundan 5 cm uzun aralıklarla bağlanır.


    Hareketli Ağırlıklı Takım : Bu takımda akıntılı sular içindir.(Örneğin Çanakkale boğazı) Kurşunlar yere değmeyip askıda kalacak şekilde kullanılır. Kurşun ağırlığı da suyun akış hızına göre savrulmayacak, bedeni dik tutacak ağırlıkta seçilmelidir. Yemlenen takım kurşun yere değene kadar dibe indirilip 1 m yukarı çekilir. Böylece köstek ve kolların su içinde savrularak uçması sağlanır. Beden 0.40, köstek ve kollar 0.25 misinadan yapılır. Bedene 2 cm lik fırdöndülerden yapılmış iki fırdöndü arası mesafe 25 cm. olan ve kasa gözü düğümleri ile birbirine balanmış kolçak yapılıp bağlanır. Bu kolçağa delikli kurşun ağırlığımız takılır. Koçağın bir ucuna 0.25 köstek misinası bağlanır. 40 cm. sonra öksüz bağı ile kol yapılır; kol boyu iğne hariç 10 cm. olacak şekilde yararlanmalıdır. Birinci koldan 20 cm. sonra aynı şekilde ikinci kol yapılır ve 25 cm. mesafe bırakılarak köstek ucuna iğne bağlanır. Kullanılan iğneler 1251C-1523D 6-8 no veya benzeri olarak kullanılır.

  9. #9
    Nartaneside - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Uzak duя huzuя veя!
    Üyelik tarihi
    08.Ocak.2016
    Mesajlar
    19,824
    Mentioned
    1221 Post(s)
    Tagged
    27 Thread(s)
    ÇUPRA (ÇİPURA):




    Çupra avında, tek iğnelide takım kullanabiliriz, 3 iğneli takımda kullanabiliriz.Kullanacağımız iğneler 2 veya 1 numara bronz iğne kullanabiliriz.İğnelerin Çapraz olmasına dikkat edilecektir.
    Egenin meşhur yerli balığı olan ve küçük sürüler halinde gezen çipura son yıllarda çiftliklerde de üretilmeye başlanmıştır. Çipura elips biçiminde yassı vücudu, beyaz karnı, koyu gri sırtı ve pembemsi yanakları ile tanınır. Atlas okyanusu, kuzeybatı karadeniz, ege ve akdenizde bulunur. Bir zamanlar marmara denizinde de yakalanan ve alyanak adı ile tanınınan bu balığın malesef nesli tükenmiş durumdadır. Genelde 20 ile 35 cm arasındadır. Ancak 6-7 kg ' ya varanlarına da rastlanmıştır. Her mevsimde zevkle yenebilen bu balığın ızgarası, buğlaması, çorbası, fırnını çok güzel olur. Izgara için ideal büyüklük 250 ila 350 gramdır. Daha büyüklerinin fırında pişirilmesi tercih edilmelidir. Buğlama ve çorba için her boyu kullanılabilir. Tadı nefis olan bu balığı katkısız, yani ızgara veya fırında yenmesi tercih edilmelidir. Isparaz ve lidaki bu türün küçük çeşitleridir.

    AV DÖNEMİ : Çipura balığının üreme dönemi ülkemizde ekim ve aralık ayları arasıdır. Çipura balığı için belirlenmiş bir yasak dönemi olmamasına rağmen bu aylarda avlanmamaları tavsiyemizdir.

    TUTULABİLECEK YERLER : Çipura balığı ülkemizde Marmara Denizinde azalmış olsada Karadeniz haricinde bütün denizlerinde bulunmaktadır. Yosunlu ve kumlu diplerde daha çok bulunur. İlkbaharda nehir ağızlarında acı sulara da girerler, yazları genelde kıyılarda 30 metreye kadar olan derinliklerde bulunurken kışları derinlere çekilir. Yetişkin iri balıklar 150 metre kadar derinlerde gezer.

    KULLANILABİLECEK YEMLER : İstanbul’lu ve Marmara denizinde avlanan balıkçılar Çipuraya daha çok çalı karidesi, teke, midye, sülünez ve akyem kullanır, Çanakkale civarında ve Saros körfezinde çağanoz, akyem başlıca çipura yemidir, Ege ve Akdeniz’de ise mamun, sülünez, akyem (başta sardalya) ve karides itibar görür. Ama tabii burada sayılan yemler genel olarak tüm denizlerde kullanılabilir bazı yerlerde amatörlerden daha fazla itibar görmeleri sadece alışkanlıktandır.

    AV ZAMANI : Çipura balığı sabahları ve akşamları kıyılara sokulur, öğlen saatlerinde ise 10-20 metre arası derinliklere çekilirler.


    KULLANILABİLECEK OLTA TAKIMI VE HAZIRLANIŞI : Çipura için düzenlenecek parakete orta kalınlıkta paraketelerden sayılır. Parekete bedeni 120 veya 150 misina olabileceği gibi kendi ağırlığı ile batabilen sentetik iplerden de olabilir hatta karışma riskinin azlığı sağlamlığı nedeni ile bu ipler daha da kullanışlıdır denebilir. Köstekler 035-045 misinadan, köstek boyları 1-1,5 kulaç, iki köstek arası mesafe ise 4 kulaçtır, bu mesafe derinlikler arttıkça 6 kulaca kadar çıkabilir. İlk ayak taşından 6-8 kulaç mesafe alınarak birinci köstek bağlanır. Ayak taşlarının ağırlığı 2-3 kilo civarındadır. Son köstek ile ikinci ayak taşı arasındaki mesafe de 6-8 kulaçtır. İğneler 1 numaradan 2/0 a kadar değişik boylarda olabilir. İğne seçerken meradaki balık türleri ve boyları hakkında biligi sahibi olmak çok yardımcı olur. Bu tür bir parakatenin iğne sayısı 100-150 arasında değişir. Paraketenin yemleri akyem (sardalya başta), iri karides, çalı karidesi, kalmar veya sübye eti olabilir. Parakete serilirken ilk önce şamandırasız ayak taşı indirilir, bu arada sandalın kurekle hafif hafif ilerlemesi paraketenin dökülmesini kolaylaştırması gerekir. Ayak taşı dibi bulduktan sonra ki bu arada bir kaç köstek de suya inmiş olabilir, parakete bedeni hareket eden sandalla bir miktar gerdilir ki ilk köstekler üst üste düşmesin, bundan sonra paraketenin dökümüne devam edilir. İğneler bittikten sonra şamandıralı ayak taşı da indirlir. Bu parakete genel de kıyıya paralel olarak 15-30 metre derinliklere serilir. Paraketenin atılacağı yerin kayalık ve ilişken olmamasına dikkat etmek gerekir ki toplarken takılma olmasın. Eğer parakete akıntılı bir yere seriliyor ise ilk olarak buraya 20-25 iğneli bir parakete dökülerek akıntının şiddeti ve takımın nereye sürüklendiğine bakılabilir. Özel olarak hazırlanmış sepeti içine istifli paraketeyi sereken karışmaması için üzerine bir miktar kum atılır.




  10. #10
    Nartaneside - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Uzak duя huzuя veя!
    Üyelik tarihi
    08.Ocak.2016
    Mesajlar
    19,824
    Mentioned
    1221 Post(s)
    Tagged
    27 Thread(s)
    LÜFER :



    Lüfer avlarımızda 1 numara kaşık veya hırsızlı iğne takımı yaparak avlarımızı yapabiliriz.Yem olarak Taze istavrit ve Zargana en makbulüdür.

    Akdeniz, karadeniz, marmara, hint okyanusu ve atlas okyanusunda sürüler dolaşan lüfer pullu bir göçmen balıktır. Soğuk denizde yaşayanları daha yağlı olduğundan daha da lezzetli olur. Ülkemizde karadenizde ve istanbul boğazı ile marmara denizinde yakalananların tadı muhteşemdir. Daha güney denizlerimize indikçe yavanlaşır ve kendisine mahsus o güzel tat ve kokuyu kaybeder. Eylül ortasından ocak sonuna kadar olan zaman en yağlı ve en lezzetli zamandır. Bu devre içinde ızgarası tavsiye edilir. Çinekopunda ızgarası çok iyi olur, ancak mevsimi lüfere göre kısadır. Kasım sonundan itibaren azalmaya başlar. Diğer zamanlarda büyüklüğüne göre plakisi, buğlaması kağıt kebabı ve tavası olur. Ilkbahara da son derece yağsız olduklarında tava, plaki ve buğlaması tercih edilmelidir. Lüfer büyükğüne göre en çok isim alan balıktır. Lüfer çeşitleri şöyledir.
    1- 10 cm ye kadar yaprak
    2-11-13 cm arası çinekop
    14-16 cm arası kaba çinekop
    17-20 cm arası sarı kanat
    21-30 cm arası lüfer
    31-35 cm arası kaba lüfer
    35 cm de n büyük kofana

    AV DÖNEMİ : Lüfer balığının avı 1 Nisan - 31 Ağustos tarihleri arasında yasak olup, bu dönem dışında günde en fazla 5 kg ve asgari boyu 14 cm olmak şartıyla avlanması serbesttir.

    TUTULABİLECEK YERLER : Lüfer Gezici bir balık olduğu için İstanbul Boğazı, Marmara ve Çanakkale boğazında pek çok yerde yakalanabilmektedir. Boğaz’da ;Anadolu ve Rumeli fenerleri önünden hemen hemen tüm boğaz kıyıları, Kandilli, Çengelköy, Kanlıca, İstinye, Yeniköy, Bebek, Küçüksu, Ortaköy, Beşiktaş, Kabataş arasındaki bölge, Sarayburnu ve Yenikapı hâlâ kıyıdan verimli avlar yapılabilecek yerlerdir. Çanakkale’de;Kepez iskelesi, Barut iskelesi, Büyük motor iskelesi, Seddülbahir,Kilitbahir av yapılabilecek yerlerdir.

    KULLANILABİLECEK YEMLER : Lüfer hem cinsleri dahil her türlü balığa saldırır. O nedenle en iyi lüfer yemi canlı yemdir.Baş yemi izmarit ve zargana olup,istavrit, sardalya, hamsi,kolyoz,kupes,kocagöz’de kullanılır.

    AV ZAMANI : Gün içinde de avlanmasına rağmen ; Aksam üstü güneş batımından gece 01.00 e ve Sabah güneş doğmaya yakın Lüfer avı için en ideal zamanlardır.

    KULLANILABİLECEK OLTA TAKIMI : Lüfer balığının en zevkli avı uzun olta ile yapılan şeklidir. Uzun olta ile lüfer tutulduğu gibi, aynı yöntemle iğne ve misinaları biraz daha sağlamlaştırarak akya, sinarit ve levrek gibi balıklarıda tutmak mümkündür.

    OLTA TAKIMININ HAZIRLANIŞI : Mantara 100 metre uzunluğunda 0.50 - 0.60 no misina sarılır. Boş ucuna 2 cm'lik bir fırdöndü takılır fırdöndünün diğer halkasına 1 kulaç uzunluğunda aynı kalınlıkta misina bağlanır. Misinanın diğer ucuna 3 cm'lik bir üçlü fırdöndü bağlanır. Bu fırdöndünün alt halkasına 2 karış uzunluğunda 0.50 no misina ilave edilir ve ucuna iskandil bağlanması için kasa yapılır. Boşta kalan ortadaki gözünede 1 kulaç uzunluğunda 0.50 - 0.60 no misina bağlanır. Bu misinanın diğer ucuna 2 cm'lik bir fırdöndü takılır. Bu fırdöndünün boşta kalan diğer gözünede esas beden kısmını teşkil eden 4-5 kulaç uzunluğunda 0.30 - 0.40 no arasında bedenlik parlak beyaz renkli bir misina bağlanır. Bu misinanın ucunada aşağıda fotograflarda gördüğümüz uzun olta iğne takımlarından biri bağlanarak takım tamamlanır.

Sayfa 1 Toplam 5 Sayfadan 12345 SonuncuSonuncu

Konu Bilgileri

Bu Konuya Gözatan Kullanıcılar

Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)

Benzer Konular

  1. Ege denizinde yaşayan balık türleri.
    Konu Sahibi BOZKURT21 Forum Memeli Hayvanlar
    Cevap: 2
    Son Mesaj : 19.Ekim.2017, 16:13
  2. Hangi Balık Türleri Hangi Aylarda Tüketilir?
    Konu Sahibi BOZKURT21 Forum Yırtıcı Hayvanlar
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 20.Ağustos.2016, 22:28
  3. Akdeniz'de zehirli balık türleri artıyor
    Konu Sahibi Ehli Nur Forum Türkiye'den Haberler
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 16.Kasım.2014, 12:11
  4. Düz Yazı Türleri
    Konu Sahibi katherinapetrov Forum Edebiyat Makaleleri
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 04.Eylül.2014, 21:19
  5. HPV Türleri
    Konu Sahibi aRZuU Forum Erkek ve Kadın Hastalıkları
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 13.Şubat.2014, 00:49

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •  
gaziantep escort bayan gaziantep escort sesli sohbet seks hikaye onwin venüsbet giriş tipobet365 sahabet karabük escort ordu escort kars escort kocaeli escort izmit escort edirne escort ısparta escort karabük escort manisa escort adana escort
ankara escort ankara escort ankara escort bayan escort ankara çankaya escort kızılay escort kızılay escort ankara eskort ankara escort çankaya escort ankara otele gelen escort kayseri escort istanbul escort avrupa yakası escort çapa escort şirinevler escort avcılar escort beylikdüzü escort