Bir şey ol benim için.
Can ol,
Ses ol,
Çay'ım ol,
mesela
İstanbul ol bana,
adıma yakışır bir
saltanatım olsun...
Bir şey ol benim için.
Can ol,
Ses ol,
Çay'ım ol,
mesela
İstanbul ol bana,
adıma yakışır bir
saltanatım olsun...
Yaralarımı sar diyene,
"yara aldığın yere"
diyerek, kapıyı göster.
Ki iyi edersen o yaralı bir gün,
ilk vazgeçtiği sen olursun.
Çünkü şartlı gelen, kayıtsızca gider.
Benden söylemesi...
Sana kendini bulunmaz
ve benzersiz zannettirmekten başka
hiçbir işe yaramadı davranışlarım...
Sandım ki dünyanın sonu sensin.
Sandım ki sahip olduğum her şey
yegane eşsiz, bir sende var sadece...
O iş, öyle değildi işte.
Sabir da bitti, değerle birlikte.
Selametle...
Yaralarımı sar diyene,
"yara aldığın yere"
diyerek, kapıyı göster.
Ki iyi edersen o yaralı bir gün,
ilk vazgeçtiği sen olursun.
Çünkü şartlı gelen, kayıtsızca gider.
Benden söylemesi...
Ne mi istiyorum?
sadece SENİ desem yeter mi?
- SENİ ne kadar mı istiyorum?
Kulağıma fısıldanan ezan ile camiinin minaesinden
duyulan Sela'm kadar...
Yaralarımı sar diyene,
"yara aldığın yere"
diyerek, kapıyı göster.
Ki iyi edersen o yaralı bir gün,
ilk vazgeçtiği sen olursun.
Çünkü şartlı gelen, kayıtsızca gider.
Benden söylemesi...
"Gerçeklerin yemini olmaz" diyorlar...
Ama yeminle, gören iki gözüm
önüme kör aksın ki yeminle,
sensizliği bilmeyenler, soğuğun ne demek olduğunu da
bilmeyecekler asla...
Yaralarımı sar diyene,
"yara aldığın yere"
diyerek, kapıyı göster.
Ki iyi edersen o yaralı bir gün,
ilk vazgeçtiği sen olursun.
Çünkü şartlı gelen, kayıtsızca gider.
Benden söylemesi...
Hayal kurmak
epey vaktimi alıyordu.
Yarısından çoğunu bıraktım...
Yaralarımı sar diyene,
"yara aldığın yere"
diyerek, kapıyı göster.
Ki iyi edersen o yaralı bir gün,
ilk vazgeçtiği sen olursun.
Çünkü şartlı gelen, kayıtsızca gider.
Benden söylemesi...
Evim sandım ben,
Başkalarının durak bile
görmeyeceği bir kalbi...
Yaralarımı sar diyene,
"yara aldığın yere"
diyerek, kapıyı göster.
Ki iyi edersen o yaralı bir gün,
ilk vazgeçtiği sen olursun.
Çünkü şartlı gelen, kayıtsızca gider.
Benden söylemesi...
Geç müdahale edilen bir yangının ortasında kalmış birini düşün...
Enkaz altından günler sonra çıkarılan birini...
Yüzme bilmiyorken, en derin sulara bırakılmış birini düşün.
Ve anla şimdi beni, hisset ne haldeyim.
Gelirsen, en fazla ölümü görürsün...
Yaralarımı sar diyene,
"yara aldığın yere"
diyerek, kapıyı göster.
Ki iyi edersen o yaralı bir gün,
ilk vazgeçtiği sen olursun.
Çünkü şartlı gelen, kayıtsızca gider.
Benden söylemesi...
Kalp kıran lafları,
Anlamsız dargınlıkları,
Ve en çok da
Bizi ayrı hayatlarda yaşamaya mecbur eden,
Bu derin hasreti, hiç uzatmasaydık keşke...
Yaralarımı sar diyene,
"yara aldığın yere"
diyerek, kapıyı göster.
Ki iyi edersen o yaralı bir gün,
ilk vazgeçtiği sen olursun.
Çünkü şartlı gelen, kayıtsızca gider.
Benden söylemesi...
Neredesin sen?
Nasılsın?
Yaşıyor musun?
Ben ölüyorum...
İnan.
Yaralarımı sar diyene,
"yara aldığın yere"
diyerek, kapıyı göster.
Ki iyi edersen o yaralı bir gün,
ilk vazgeçtiği sen olursun.
Çünkü şartlı gelen, kayıtsızca gider.
Benden söylemesi...
Anladın mı şimdi beni,
Her şeyi anladın mı?
Ne ben eskisi kadar iyiyim
Ne de sen eskiden olduğun gibi mutlu.
Kalp kıran lafları,
Anlamsız dargınlıkları,
Ve en çok da
Bizi ayrı hayatlarda yaşamaya mecbur eden
Bu derin hasreti, hiç uzatmasaydık keşke...
Uzatmadan kısa kesmeli,
Lafı, dargınlığı,
En çok da hasreti...
Yaralarımı sar diyene,
"yara aldığın yere"
diyerek, kapıyı göster.
Ki iyi edersen o yaralı bir gün,
ilk vazgeçtiği sen olursun.
Çünkü şartlı gelen, kayıtsızca gider.
Benden söylemesi...
Şu anda 3 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 3 misafir)