kayseri escort ankara escort izmir escort antalya escort bursa escort istanbul escort

Etiketlenen üyelerin listesi

Toplam 3 adet sonuctan sayfa basi 1 ile 3 arasi kadar sonuc gösteriliyor
  1. #1
    Nartaneside - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Uzak duя huzuя veя!
    Üyelik tarihi
    08.Ocak.2016
    Mesajlar
    19,824
    Mentioned
    1221 Post(s)
    Tagged
    27 Thread(s)

    Haset Ve Kıskançların Dünyası Üzerine

    Haset Ve Kıskançların Dünyası Üzerine


    Kıskanç ve haset insanlardan nefret eden ve bunlarla bir arada olmamaya özen gösteren biriyim. Haset ve kıskançlığın insanı psikolojik ve bedensel olarak yıprattığını, yaşlandırdığını ve birtakım hastalıklara davetiye çıkardığını savunuyorum. Etrafımızda bu gibi insanları ne yazık ki sık sık görüyoruz.
    Haset ve kıskançlık birbirine çok yakın iki terimdir ve farklı durumlarda kişinin verdiği karmaşık tepkilerdir. Ancak gıpta etmek ve imrenmek bunlardan farklı şeylerdir.
    Haset, herhangi bir başarı, nesne veya insan ilişkisine bir başkasının sahip olup da kişinin kendisinin sahip olmadığı bir durumda ya kendisinin de sahip olmak istemesi ya da karşıdakinin de sahip olmamasını dilemesidir. Haset duygusu bazen açık ve belirgin olarak kendini hissettirirken bazen de üstü örtülü bir şekilde gündeme gelebilir. Bireyin kendi içinde ulaşmak isteyip de ulaşamadığı her türlü nesnenin, bir başkasının elinde veya gücünde olmasına imrenme duygusu şiddetlendikçe hasede, hasedin artması ise saldırganlığa dönüşür.
    Kıskançlık, kişinin kendisinin sahip olduğunu kaybetmekten çekinmesi ya da korkmasıdır. İstediği şey, başkasında olanın aynısının kendisinde olmasıdır. Ve bunu çaba harcamadan emek vermeden zahmete girişmeden yapmak ister.

    Ünlü filozof Spinoza ?Kıskanç bir insan için başkalarının mutsuzluğundan daha hoş ve başka bir kimsenin mutluluğundan daha katlanılmaz bir şey yoktur. Kıskanç insandan başka hiçbir kimse benim güçsüzlüğümden ve ıstırabımdan haz duyamaz? demiştir.
    Aischylus, bu durumu ?Pek az kişi vardır ki, iyi talihli bir dostun başarılarını kıskançlık duymadan kutlayabilsin? şeklinde özetlemiştir.
    Haset ve kıskançlık üzerine ise sayısız hadis ve söz vardır. Bunlar sadece birisi: Hasetten kaçının. Çünkü o, ateşin odunu veya kuru otu yiyip tükettiği gibi, bütün hayırları tüketir.”

    TİPİK ÖZELLİKLERİNE İRONİK BİR BAKIŞ?
    Onlar, vermeyi bilmez almayı bilirler?
    Onlar, övgüyü bilmez yergiyi bilirler?
    Onlar, camdan ötesini değil berisindeki lekeyi görürler.
    Onlar, beceriksizdirler bir işi becerenleri de beter ilan ederler.
    Onlar, riyakârdır duruma göre hareket ederler,
    Onlar, sık sık savunma mekanizması yaparlar,
    Onların lügatinde iltifat ve taltif yoktur,
    Onlar, çözümü değil çözümsüzlüğü sever,
    Onlar, ezeli ve ebedi muhalefette kalmayı yeğleyen tek partidir,
    Onlar, egoisttirler,
    Onlar, megalomandırlar,
    Onlar yanlarında başkalarının takdir edilmesinden nefret ederler,
    Onlar, söze ve eyleme değil sözü söyleyene ve eylemi yapana odaklanırlar,
    Onların içinde sürekli bir erik kurusu vardır,
    Onlar, sürekli gergindirler,
    Onlar, hep kendilerinin övülmesini ve meth edilmesini beklerler,
    Onlar, narsistirler,
    Onlar, emir almayı değil emir vermeyi severler,
    Onlar, her konuda bilgileri olan hiçbir şeyi tam olarak bilmeyen şaşkın insanlardır,
    Onlar Sezar?ın hakkını Sezar?a vermeyen bu yüzden Bizans?la hep sorun yaşayan insanlardır,
    Onlar, yiğidi öldürür ama hakkını vermezler,
    Onlar, bakarlar ama göremezler,
    Onlar, kolay kolay teşekkür edemez elinize sağlık diyemezler,
    Onlar, Katı ve kuralcıdırlar,
    Onlar, kibirli ve gururludurlar,
    Onlar, içleri çürümüş bir ağaç gibidir sürekli kendi kendilerini yer bitirirler,
    Onlar, fırsatçıdırlar ve fırsatları iyi kullanırlar,
    Onların ve onun gibilerin tanıdıkları çok; ama dostları azdır,
    Onlar, kolay kolay sevemez ve sevdiremezler; aynı zamanda gülemez ve güldüremezler,
    Onlar, vefayı, iyiliği, başarıyı, başarmayı, emeği, bilmezler ve tanımını yapamazlar,
    Onlar, eleştiriyi, çamur atmayı bir araç olarak değil bir amaç olarak silah niyetine kullanırlar,
    Onlar, ancak onlar gibi olanı sever ve sayarlar; ayrıca kendi gibilerle yer, içer ve gezerler,
    Onlar, komşusunun iki tavuğunun üç olmasını istemeyen varyemezlerdir,
    Onlar, sürekli hazımsız ve sindirim problemi çeken hasta ruhlu kişilerdir. Bu yüzden onlara Talcit mulcit,Regane hayır etmez,
    Onlar, sürekli Göz Doktorları ile randevularını asan, miyop ve hipermetrop insanlardır

    Kıskançlığın ve Hasedin Sebepleri

    1. Düşmanlık: Birisine karşı beslenen düşmanlık sonucunda haset ve kıskançlık duyguları gelişir; bunun sonucunda kavga vb. çekişmeler ortaya çıkar.

    2. Birisinin üstünlük taslamasına karşılık: Bir insanın başka bir insana karşı üstünlük taslaması ve diğer insanları küçük görmesi durumunda, buna karşı kıskançlık ve haset duyguları oluşabilir.

    3. Amacına ulaşamama endişesi: Kişinin belirlediği hedeflere, amaçlara ulaşmasında karşındaki kişiyi rakip görmesinden dolayı kıskançlık oluşabilir.

    4. Makam, mevki sevgisi ve liderlik arzusu: Bazı insanlardaki aşırı statü, makam, mevki, hükmetme hırsı, kıskançlığa ve haset duygulara sebep olabilir.

    5. Kötü huyluluk ve cimrilik: Bazı kişiler gereksiz yere insanlardaki nimetleri kıskanarak Allah'ın nimetine karşı cimrilik ederek bu duygularının esiri olurlar.

    Bu nedenlerle insanlarda; güzellikte, bilgide, düşüncede, malda, parada, makam-mevkide, şöhrette kendisinden daha üstün olan kişileri gördüklerinde ya da öyle olduklarına inandıklarında, kıskançlık duyguları oluşabilir.


    Yüce Rabbim , bizleri bu ve bu gibi insanlardan koru?

  2. #2
    Nartaneside - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Uzak duя huzuя veя!
    Üyelik tarihi
    08.Ocak.2016
    Mesajlar
    19,824
    Mentioned
    1221 Post(s)
    Tagged
    27 Thread(s)
    Fesatlık ve Kıskançlık






    Fesatlık ve kıskançlık tüm herkese zarar verir. Hem fesat ve kıskanç kişinin kendisine hem de fesatlandığı ve kıskandığı karşı tarafa. Fesat ve kıskanç insanın zamanla ruhu çirkinleşir. Yaptığı hiçbir şey ona haz vermez. Sürekli bir arayış içerisindedir. Çevresinde olan güzel şeyler onu rahatsız eder. Başarılı kişileri kaldıramaz. Sürekli eleştirir ve kendiside eleştiriye kapalıdır. Eleştirilmese bile söylenen her söz kendi üzerine alır ve kavga eder. Karşında ki insanın üzülmesi, kırılması yada acı çekmesi o kişiyi mutlu üzmez. Tam tersi bundan büyük bir mutluluk duyar. Karşında acı çeken, mutsuz insanlar daha da üzmek için elinden geleni yapar. Ruhları çirkinleşen bu kişilerin, yüzleri de çirkinleşir. Bakışlarından, sözlerinden, hal ve tavırlarından kendisini ele verir.

    Oysa, bazen fesatlık ve kıskançlık güzel şeylerin kapısını da açabilir. Başarıyı kıskanan bir insan, karşısında ki kişiden daha başarılı olmak için çabalar. Ve her iki taraf birden, ortaya daha güzel şeylerin çıkmasında yarışa girer. Ve başarılı olurlar. Bu kıskançlık yerini beğenmeye bırakır. Kendisinin ve karşısında ki kişinin başarılarını gören kişi daha başarılı işler yapmak için karşısında ki kişi ile ortak çalışmaya başlar. Karşılıklı fikir alış verişlerinde bulunurlar. Ama ne yazık ki çoğunluk bunun tam tersini göstermekte. Fesatlığın iyi yanı ise, arkanızdan iş çevirenlerin, kuyunuzu kazanların çabuk farkına varmanıza sebep olur. Gözleri iyi açmaya ve temkinli olmaya yarar. Fakat bu hiçbir zaman böyle olmaz.

    Kıskançlık ve fesatlık nasıl ruhu karartırsa; hoş görü ve anlayış ruhu aydınlatır. İnsanları ve onların davranışlarını, hatalarını hoş görü ile karşılamak her iki tarafa da kazanç sağlar. Sağlam ve güzel iletişimin kaynağı olur.





    Büyüklerimden hep şunu öğrendim: asla kimseye kin duymayacaksın. Her şeyi bilmeyeceksin. Başkalarında hata aramak yerine önce kendinde hata arayacaksın. Her insanın hataları olabileceğini bileceksin. Büyüklenmeyecek kimseyi küçük görmeyeceksin. Bir başarı gördüğünde tebrik etmeyi, saygı duymayı bileceksin. Dürüst ve içten övgüyü esirgemeyeceksin. Eleştirmeyecek, kınamayacak ve şikayet etmeyeceksin. Emir vermeyecek rica edeceksin. Kimsenin fesatlığını, kötülüğünü istemeyeceksin çünkü kim için kötü bir şey düşünürsen mutlaka senin başına gelir. Başkalarına sürmek istediğin çamura bulanırsın.










    Peki ben bunların hepsini yapıyor muyum? Elbetteki hayır! Yapamıyorum. Ama elimden geldiğince yapmaya çalışıyorum. Çünkü, bende insanım. Tüm çabam kıskanç ve fesat insanlardan olmamak.

    Allah hepimizi kıskanç ve fesat olmaktan, kıskanç ve fesat insanlardan korusun.




    Kıskanmak yerine, örnek almayı deneseniz belki içten içe büyüyen fesatlığınız da son bulur.



  3. #3
    Nartaneside - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Uzak duя huzuя veя!
    Üyelik tarihi
    08.Ocak.2016
    Mesajlar
    19,824
    Mentioned
    1221 Post(s)
    Tagged
    27 Thread(s)

    Uyari

    Psikiyatrist/ Psikoterapist Yrd. Doç. Dr. Rıdvan Üney, aşırı kıskançlığın davranış bozukluğuna yol açabileceğini belirtti.

    Günümüzde çiftler arasında en büyük sorunlar arasında kıskançlığın yer aldığını ifade eden Yrd. Doç. Dr. Rıdvan Üney,
    "Kıskançlığın bazen sonuçları şiddete, cinayete kadar varabilmektedir. Kıskançlığın nereye kadar normal, nereden sonra sorunlu bir durum olduğunu anlamak gerekir.
    Kıskançlık doğuştan gelen bir davranış değildir. Yaşamımızın başlamasıyla bir şeyleri paylaşmaya başlarız. Gördüğümüz ilginin eksildiğini fark ettiğimiz zaman kıskançlığımız yani haset başlar.
    Kıskançlık duygusu 2-3 yaşlarında gelişmeye başlar. Yaşamın ilk yıllarındaki kıskançlığın nedeni daha çok sevginin paylaşılması nedeniyle olur.
    Babayı anneyle paylaşmak ya da anneyi babayla paylaşmak ilk kıskançlıktır. Sonrasında kardeş dünyaya gelir bu kez kardeşle anne ya da babanın sevgisini paylaşmak kıskançlık duygularını başlatır. Hatta kardeş kıskançlığı yaşam boyu sürebilmektedir" dedi.

    'Haset' kelimesini duyarsınız veya kimi zaman kullanırsınız da. Peki, 'haset' ya da 'haset etmek' tam olarak nedir?

    Acaba 'kıskançlık' ile 'haset' i karıştırıyor olabilir misiniz?

    Haset; kadınlığınıza, dişiliğinize, anneliğinize, başarınıza, aşkınıza, çocuğunuza, samimiyetinize, yardım edebilme yetinize, çalışkanlığınıza velhasılı iyi olan herşeyinize yöneliktir.

    Cenap Şahabettin "Haset, başkasının balını kendi ağzına zehir etmektir" demiş. Gerçekten haseti olan kişi kendine dünyayı zehir ettiği gibi, yakınına aldığı kişiye de dünyayı dar edebilir. İlişki kurma biçimi sürekli olarak "Bende olmayan, onda ne var?" şeklinde olduğundan, haseti tanımak 'kendinizi koruma' yı sağlar.

    Klein' a göre, kıskançlık sevgi nesnesine sahip olmayı ve rakibin ortadan kaldırılmasını amaçlarken, haset bizzat sevgi nesnesine yönelir ve onun iyi özelliklerini elde etmeyi ister. Kıskançlık daha üst düzey bir duygu, haset ise ilkel bir duygudur.

    Haset, kişinin başka birisindeki arzu ettiği şeyin aynısının veya benzerinin kendisinde de olmasını, eğer kendi eline geçmeyecekse, onun elinde de olmamasını arzu etmesidir.

    Haset yıkıcıdır, haset eden kişinin arzusu sadece karşısındaki kişinın tüm iyiliğini ele geçirmek değil, artık haset duyulabilecek birşey içermesin diye onu tümüyle tüketmek ve yok etmektir.

    Haset açgözlülük ile birleşmiştir. Erken dönem annenin çocuğa verdiği doyum azalmadan sürerse, anneye duyulan doyum 'sevgi ve şükran' ile birleşir. Eğer anne ile yaşanan hoşnut edici deneyimler azsa, annenin doyurma yetisine haset gelişir ve bu yoğun haset sevgi ile bütünleştirilemez.

    Haset duygusu yoğun olan birini nasıl tanırsınız?

    Haseti olan kişi, haset duyduğu kişiyi küçük görür ve değersizleştirir. Böylece ona verdiği değeri azaltmak ister.

    Haset doğuran kişiyi denetlemek, işe almak, evlenmek ya da başka yollarla 'sahiplenmek' yoluyla 'tümgüçlü kontrol' kullanılarak kişinin özellikleri zorla sahiplenilir.

    'Narsisistik içe kapanma' yoluyla haset yaratan nesnelerin gerçekliğinden kaçınılır ve hasetin acısı azaltılır.

    Hemen hemen her tür kişilik bozukluklarında görünmekle birlikte, en fazla narsisistik kişilik bozukluklarında belirgindir.

    Haset tutkuyu besler ancak güçlü haset duyguları umutsuzluğa ve çabaların felç olmasına da neden olabilir.

    Başkalarının kendisine haset ettiği yani başkalarında haset uyandırma korkusu, aslında kişinin kendi haset eğiliminin yansıtılmasıdır. Bu da toplumsal ve iş yaşantısındaki engellenmelerin nedeni olabilir.

    Evet 'haset' kişinin kendisini mütemadiyen kemiren, yaşamını ve ilişkilerini oldukça zorlaştıran bir durumdur. Kendinizi haseti olan kişiden koruyabilmeniz ise haseti tanımak ve buna izin vermemek veya bunun içinde durmamakla mümkündür.


    Kaynak:

    Akhtar, S.,(1995). Ağır kişilik bozukluklarının tanı ve sağaltımı için başvuru kitabı. çev. Alkan, M., Gürdal, C. Ed. Eğrilmez, A. Odağ Psikanaliz ve Psikoterapi Eğitim Hizmetleri, Org. Ltd. Şti. Yayınları No:11. İzmir, 2009.




Konu Bilgileri

Bu Konuya Gözatan Kullanıcılar

Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)

Benzer Konular

  1. Haset Ve Kıskançların Dünyası Üzerine
    Konu Sahibi Nartaneside Forum Psikoloji
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 30.Ekim.2017, 16:10
  2. Cevap: 1
    Son Mesaj : 29.Eylül.2017, 23:11
  3. Simit dünyası, kahve dünyası vs vs. . .
    Konu Sahibi Einsatz Forum Serbest Bölge
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 30.Ekim.2014, 18:55
  4. Gif Dünyası
    Konu Sahibi RuLz Forum Serbest Bölge
    Cevap: 13
    Son Mesaj : 01.Nisan.2014, 17:03

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •  
gaziantep escort bayan gaziantep escort sesli sohbet seks hikaye onwin venüsbet giriş tipobet365 sahabet karabük escort ordu escort kars escort kocaeli escort izmit escort edirne escort ısparta escort karabük escort manisa escort adana escort
ankara escort ankara escort ankara escort bayan escort ankara çankaya escort kızılay escort kızılay escort ankara eskort ankara escort çankaya escort ankara otele gelen escort kayseri escort istanbul escort avrupa yakası escort çapa escort şirinevler escort avcılar escort beylikdüzü escort