Proteinlerin sindirimi midede başlar ve ince bağırsakta son bulur. Ağızda kimyasal sindirimleri yapılmaz. Proteinli besinler mideye ulaştığında, mide çeperi hücrelerinden salınan gastrin hormonu kan yolu ile taşınır ve yine mide hücrelerini uyarır.
Bu uyartıyla mide hücreleri hidroklorik asit (HCI) ve pepsinojen enzimi salgılar. Pepsinojen ve HCI birleşerek aktif pepsin enzimi oluşturulur. Pepsin ise proteinlerin peptonlara parçalanmasını sağlar.
Peptonlar oniki parmak bağırsağına ulaştığında ince bağırsaktan salınan sekretin ve kolesistokinin hormonları yine kan yolu ile taşınır ve pankreası uyarır.
Pankreastan tripsinojen ve kimotripsinojen enzimleri salınır. Aynı zamanda onikiparmak bağırsağından enterokinaz enzimi salınır.
Tripsinojenle enterokinaz birleşerek aktif tripsin enzimini meydana getirir. Tripsin ise proteinlerin pepton ve amino asitlere dönüştürülmesini sağlar.
Kimotripsinojenin, aktif kimotripsine dönüşümü ise tripsin enzimiyle sağlanır. ınce bağırsaktan salınan erepsin enzimi dipeptidlerin amino asitlere dönüştürülmesini sağlar.
Sindirilen proteinlerin % 95’i emilir ve kan kılcalları ile kan dolaşımına katılır. Süt çocuklarında midede bulunan lap enzimi, sütteki protein olan kazeinin çökelmesini sağlar. Kazein de pepsin enzimiyle peptonlara parçalanır.
Bundan sonraki sindirim reaksiyonları da diğer proteinlerin sindirim olayları ile aynı şekilde gerçekleşir.
PROTEİNLERİN KİMYASAL SİNDİRİMİ
Vücudunuzun tüm hücreleri protein içerir ve bu protein sürekli olarak parçalanır ve büyüme ve bakım ihtiyaçlarınızı karşılamak için yeniden düzenlenir. Günlük diyetinizde yeterli protein tüketmek, bu proteinleri yenilemek için yeterli hammaddeye sahip olmanızı sağlar. Vücudunuzun diyet proteinini kullanışlı amino asitler haline dönüştüren protein sindirimi, kas bakım, bağışıklık fonksiyonu, hormon sentezi, alyuvar hücresi oluşumu ve doku onarımı için hücrelerinize bu besin maddelerini kullanılabilir hale getirir.
Yediğiniz proteinler, amino asitler denilen daha küçük moleküllerden oluşan küresel moleküllerdir. Protein sindirimi, her diyet proteinini gastrointestinal sisteminizdeki amino asitler havuzuna indirgeyerek çalışır. Amino asitler, bir kez absorp edildikten sonra hücrelerinize taşınırsa, vücudunuzun belirli bir noktada ihtiyaç duyduğu farklı proteinleri oluşturmak için çeşitli yollarla karıştırıp eşleştirilebilir. Proses ağzınızda başlar ve sindirim suları ve enzimler yardımıyla ince bağırsağınızda biter.
Ağızdan mideye
Protein bakımından zengin gıdalarınızı çiğnemek – özellikle kesilmiş et veya tam tahıllar gibi sert olanlar – yiyecek parçacıklarının yüzey alanını arttırır ve sindirim işleminin daha hızlı gerçekleşmesini sağlar. Yemek mideye ulaştığında, sert asitli bir ortamla karşılaşır. Midenizin asidi çeşitli amaçlarla kullanılır. Proteinleri gıdalardaki proteinleri denatüre eder veya açar, böylece sindirim enzimleri ona etki edebilir, proteini peptitler olarak adlandırılan daha küçük moleküllere tutan proteine ​​özgü bir enzimi aktive eder ve gıdalarınızla birlikte alabileceğiniz potansiyel olarak zararlı mikroorganizmaları inaktive eder . Midenizdeki peptidler şimdi ince bağırsağınıza geçiyor.
Mideden İnce Bağırsağa
Karnınızdan gelen asitli gıda parçacıklarını nötralize etmek için, pankreasınız ince bağırsağınıza bikarbonat tamponu salgılar. Bağırsağınızın bu bölümünün nötr ortamı, hem pankreasınızdan hem de ince bağırsağınızı astarlayan hücrelerden kaynaklanan protein sindirici enzimlerin aktivitesini teşvik eder. Bu enzimler, gıda peptidleri üzerinde çalışırlar, sistematik olarak daha küçük peptidlere ayırır ve ardından amino asitlerden birini tek tek ayırırlar. Bu noktada, ince bağırsağınızın emici hücreleri, tek bir amino asitleri kan dolaşımınıza ve daha sonra da vücudunuzdaki hücrelere taşırlar.
Protein Sindiriminin Kontrolü
Vücudunuz hormonlar ve sinir sinyalleriyle protein sindirimini düzenler. Gastrin mide hücrelerini asit üretmeye teşvik eder, ancak sekretin pankreasınıza hem bikarbonat hem de sindirim enzimleri salgılamasını söyler. Kolesistokinin, protein sindirimine katılan üçüncü bir hormondur ve pankreasınızı sindirim enzimlerini serbest bırakmaya yönlendirir. Sinir sisteminiz, sindirim sisteminizdeki fiziksel varlığa tepki göstererek protein sindirimine yardımcı olur. Sinirlerin bu bölgede harekete geçirilmesi, gıdanın bağırsağınızın farklı organları içerisinden taşınmasına yardımcı olur.