Ne psikotik ne de nevrotik karakterli olan sorunlar. Uzmanlar bile kişilik bozukluklarını tanımlamakta zorlanıyor.
Kişilik bozuklukları psikiyatrinin sorunlu bir alt dalı. Tanımlanmış 10 sendrom arasında narsistik kişilik bozukluğu ve kaçınmacı kişilik bozukluğu ile bağımlı ve histriyonik kişilik bozukluğu gibi rahatsızlıklar da bulunuyor. Ancak etkilerini tam anlamıyla gösterdiklerinde, bu rahatsızlıkların tanımlanması ve tedavisi zor. Nadiren dikkatli değerlendirmeler yapan doktorlar, depresyon ve anksiyete gibi milyonlarca kişiyi etki leyen sorunların altında yatan davranış biçimlerini gözden kaçırıyor veya hafife alıyor. Amerikan Psikiyatri Derneği geçenlerde, bu alanın en temel ama hâlâ çözümlenmemiş sorularından birini ele aldı: Kişilik bozukluğu tam olarak nedir? Dernek bu konudaki tanımlamaları netleştirip klinik uygulamaya katmaya çalışıyor. Kişilik sorunları yeni veya az görülen şeyler değil.
Yunan mitolojisinde Narkissos'tan zalim Ares'e kadar çeşitli kahramanların simgelediği bu sorunlar, İncil'de bulunan deli, takıntılı ve karizmatik kişilere ilişkin öykülerde de ortaya çıkar. 20'nci yüzyıldaki bir dizi kibirli ve kanlı diktatör, bu sorunları iyice belirgin hale getirdi. Ancak aşırı davranış biçimleriyle ilgili kesin tanımlamalar oluşturmanın zahmetli bir iş olduğu anlaşılıyor. Alman Psikiyatr Emil Kraepelin'in şizofreni benzeri psikotik bozukluklar ile depresyon gibi duygudurum sorunları arasında net bir ayrım yapması, yaklaşık on yılını aldı. Benzer şekilde, Freud da nevrotik sendromların kaynağıyla ilgili kuramlarını oluşturmak için yıllarca çalıştı. Freudcu psikanalistler, günümüzde kişilik bozukluğu olarak görülen sorunları genelde "karmaşık kimlikler" diye tanımlamıştı. Bu insanların sorunları dönemsel semptomlar deği l, kaynağını yerleşik düşünce ve duygu alışkanlıklarından yani onların kişiliklerinden alan sorunlardı. Binghampton'daki New York Devlet Üniversitesi'nden Psikoloji Profesörü Mark F. Lenzenweger, "Bu terapistler, dışarıdan ***et tutarlı gözüken ama kanepeye uzanınca kafası çok karışmış ve dağılmış olduğu görülen hastalar ile çalıştı. Hastaların sorunları ne psikotik ne de nevrotik karakterliydi" diyor. Kısa süre içinde bazı ön modeller ortaya çıkmaya başladı. Freudcu psikanalist Wilhelm Reich, 1933'te yayınlanan "Kişilik Çözümlemesi" adlı çığır açan kitabında, "Kılı kırk yaran bir düzen anlayışı, takıntılı kişiliğin tipik bir özelliğidir. Bu kişi gerek önemli gerekse önemsiz konularda hayat ını önceden düşünülmüş, değiştirilemez kalıplara göre yaşar" diye yazdı. Çoğunlukla sıradan tiplerin uç örnekleri olarak tanımlanan başka modeller de o rtaya ç ıktı: kırılgan ve abartılı öz-sevgisiyle "narsist", boğucu yapışkanlığıyla "bağımlı" ve daima drama yaratan ve ilgi odağı olmak için can atan "histriyonik". İleri Kişilik ve Psikopatoloji Araşt ı rmaları Enstitüsü'nün bilim direktörü Ted Millon, kişilik bozukluklarıyla ilgili çalışmaların büyük kısmını birleştirerek, psikiyatri derneğinin üçüncü tanısal el kitabı için 10 adet standart tipten oluşan bir dizi tanım oluşturdu.
1980 yılında yayınlanan bu el kitabı, dünya genelinde akıl sağlığı çalışanları arasında büyük ilgi gördü. Bu tanısal ölçütler, kimi insanlar için daha ileri tedaviler geliştirilmesini sağ ladı. Günümüzde sınır kişilik bozukluğu semptomlarını hafif letebilen birkaç yöntem var. Bunlardan biri, hastaneye yatan hasta sayısını azalttı ve iyileşmeye yardımcı oldu: Diyalektik davranış terapisi. Ama bu alanda çalışanların çoğu, tanısal kataloğun yeniden yazılması gerektiğini savunuyor.
Esasen "Bu kişinin sorunları var" anlamına gelen "Aksi İfade Edilmedikçe Kişilik Bozukluğu" ifadesi, en yaygın tanı haline geldi. Burası belirsizlikle dolu bir alan. Üstelik birçok terapistin kişilik değerlendirmesi yapacak zamanı ve eğitimi yok. Değerlendirme görüşmeleri saatlerce sürebilir. Ayrıca çoğu bozukluğun tedavisi, daha uzun süreli ve özel konuşma terapisi içeriyor. İnsanın en merkezi ve bilinebilir yönü olan kişilik konusunda hâlâ görüş birliği yok. Psikiyatri derneğince görevlendirilen bir grup uzman, kişilik sorunlarıyla ilgili birleştirici bir tanı yöntemi bulmak için beş yılı aşkın süre çalıştı. Uzmanların narsist kişilik bozukluğu için getirdiği nihai öneri, kişiyi içlerinde "çıkarcılık", "oyunculuk" ve "duyarsızlık"ın da olduğu kişisel özelliklerden ikisine göre derecelendirmeyi içeriyor. Mevcut tanımda 9 olası özellik var. Kentucky Üniversitesi'nden Psikoloji Profesörü Thomas Widiger, bu konuda görüş birliğine varmayı filin bir parçasına dokunup onun tamamını tarif eden körlere benzeterek, "Herkes bağımsız çalışıyor. Her birinin kendi bakış açısı ve kendi kuramı var. Bu karışık bir durum" diyor.
THE NEW YORK TIMES