Asrın liderimiz, Devlet Bahçeli hakkında “uçma özürlü, ırkçı, alçak, adi, namert, aile nedir bilmez, çoluk çocuk nedir bilmez, ağzından salyalar akıyor, ikiyüzlü, acınacak halde, çırak bile olamadı” diyordu.
Devlet Bahçeli de asrın liderimiz hakkında “klinik vaka, senin yaptıklarına ancak iblis teşebbüs eder, şerefsiz, ya Kandil yetiştirmesidir ya Türk düşmanıdır, bölünme anayasasına heves ediyor, başkanlık sistemi federasyon demektir, ihanet sürecidir, demokrasinin idam fermanıdır, sende şeref işportaya düşmüş, hurdaya çıkmış, Beştepe hanedanı aile boyu rüşvet ve yolsuzluk çamuruna battı, hırsızlık çarkını döndürebilmek için diktatörlüğünü ilan etmek istiyor, hergün fitne saçıyor, Tayyip Erdoğan demek kutuplaşmadır karanlıktır kargaşadır, aklıyla arasını açmış, sen nasıl müslümansın, nasıl insansın, buna tümden karşıyız” diyordu.
*
Sonra biliyorsunuz, çıktı “kudursalar da evet diyeceğim” dedi.
*
Ve, dün gene konuştu…
Bozkurt işaretini gösterdi, “burnu dik olursa bozkurt işaretidir, şöyle aşağıya doğru olursa heavy metalci işaretidir, bazen sokaklarda herkesin yapabileceği bu işaretleri görüyoruz, heavy metalci mi el sallıyor, başkası mıdır bilemiyoruz” dedi.
*
Alay etti yani.
Akp'ye biat etmeyen ülkücüleri, heavy metalci diye küçümsedi.
*
Acaba komik mi?
*
Metalci selamı olarak tanınan o işaretin İngilizce adı, şeytan boynuzları… Black Sabbath gibi, Rainbow gibi efsane gruplarda vokalistlik yapan İtalyan kökenli Amerikalı müzisyen Ronnie James Dio tarafından icat edildi. Rock kültürünün sembolü haline gelen bu işareti, babaannesinden öğrenmişti. Bizdeki nazar boncuğu gibi batıl inançtı, kötülüklere karşı “Tanrı seni korusun” manasındaydı.
*
Otorite karşısında eğilip bükülmeyen özgür ruhlu Ronnie'nin bu hareketi, rock müziğin muhalif kimliğine çok uygundu, dünya çapında benimsendi.
Rock müzik gençlik demekti, bağnazlığa isyandı, dünyayı değiştirmek isteyenlerin çığlığıydı.
Deep Purple, Led Zeppelin, Rolling Stones, Pink Floyd fırtına gibi eserken, Türkiye'de de “Anadolu rock” patlamıştı.
Cem Karaca, Erkin Koray, Edip Akbayram, Fikret Kızılok, Barış Manço, Ersen, Kurtalan Ekspres, Moğollar, Dadaşlar yıkıp geçiyordu.
Anadolu'nun bağrından Dadaloğlu'ndan Karacaoğlan'dan Pir Sultan Abdal'dan Yunus Emre'den Aşık Veysel'den söylüyorlardı.
Kimisi Cem Karaca gibi 200 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı, kimisi Edip Akbayram gibi cunta tarafından işsiz bırakılmış, evine ekmek götürebilmek için alyansını satmak zorunda kalmıştı.
Eğilmediler, zorbalığa, yobazlığa, mahalle baskısına teslim olmadılar, daima özgürlüğü temsil ettiler, Toroslar gibi, Tendürek gibi, Erciyes gibiydiler, o yüzden bugün hepsi yalçın kayalar gibi ayaktalar.
*
Bozkurt işareti ise, sene 1991… Sovyetler yıkılmıştı, Alparslan Türkeş Azerbaycan'a gitti, Ebulfez Elçibey'in Bakü'de Azatlık Meydanı'nda düzenlediği mitinge katıldı, 500 bin kişi bozkurt işareti yapıyordu, bu işaret ülkücüler tarafından benimsendi, Türkiye'ye taşındı.
*
Elçibey'in rol modeli Türkiye Cumhuriyeti'ydi, Mustafa Kemal'in askeriyim diyordu, demokrasi savunucusuydu, özgürlükçüydü, muhalifti, baskıcı iktidara biat etmiyordu, KGB zindanlarında süründürdüler, eğilmedi bükülmedi, korkulara teslim olmadı, maalesef Türkiye tarafından ihanete uğradı, rahmetli oldu.
*
Bozkurt işareti… Sadece Türk kimliğinin değil, despotizme direnişin sembolüydü, diktatörlüğe başkaldırının ifadesiydi.
*
Demem o ki… Bozkurt işaretiyle metalci işareti, birbirinden çok farklı zamanlarda, farklı mekanlarda, farklı dinamikler sonucunda doğdu ama… İkisinin de ortak karakteri “özgürlükçü muhalif kimlik”ti.
*
Püskevit işareti nasıl yapılıyor, orasını bilemem gari.