Kalbinizin kırılması dramatik duygusal acılara neden olur. Onu göğsümüzde, boğazımızda ve bağırsağımızda hissediyoruz. Kalbimiz kelimenin tam anlamıyla ağrıyormuş gibi hissedebilir – bu yüzden daha önceki kalp kırıklıklarımıza başvuruyoruz, neler hissettiğimizi hatırlıyoruz. Ancak içten içe kırgınlık duyguları kalbimizin fiziksel mahallesine odaklanırken, asıl endişelenmemiz gereken organ beynimizdir. Neden mi?

Kalbimiz kırıldığında beynimiz çarpıcı bir şekilde tepki verir ve bu tepkilerin sebebi kalbimizin kırılmasıyla oluştuğunu düşündüğümüz korkunç semptomlardır. Kalbimiz kırıldığı zaman yaptıklarımızı, düşündüklerimizi ve hissettiklerimizi anlamak, aradığımız cevapları yönetmeyi ve iyileşmeyi sağlar.

Kalbimiz kırıldığında beynimiz

Kalbimiz kırıldığı zaman beynimizde çok şey olur; ancak o anda etkilendiğimiz üç büyük alan vardır:

1. Fiziksel acı gibi hissettiren duygusal acı; kalbi kırılmış insanlarla yapılan MR çalışmaları, zihnin, beyinde fiziksel acı yaşadığımızda harekete geçen mekanizmalara benzer mekanizmaları harekete geçirdiğini ortaya koymuştur. Bazı çalışmalarda yaşanan duygusal ağrı, dayanılmaz fiziksel ağrı ile eşdeğer olarak değerlendirildi.

Düşünün; fiziksel ağrı nadiren çok yoğun seviyelerde kalırken; kalp acısı saatler, günler, haftalar ve aylar boyunca sürebiliyor. Bu nedenle kalp acısı çok aşırı olabilir.



Eğer kalbiniz kırıldıysa beyniniz de kırılmıştır.

Kalbinizin kırılması dramatik duygusal acılara neden olur. Onu göğsümüzde, boğazımızda ve bağırsağımızda hissediyoruz. Kalbimiz kelimenin tam anlamıyla ağrıyormuş gibi hissedebilir – bu yüzden daha önceki kalp kırıklıklarımıza başvuruyoruz, neler hissettiğimizi hatırlıyoruz. Ancak içten içe kırgınlık duyguları kalbimizin fiziksel mahallesine odaklanırken, asıl endişelenmemiz gereken organ beynimizdir. Neden mi?

Kalbimiz kırıldığında beynimiz çarpıcı bir şekilde tepki verir ve bu tepkilerin sebebi kalbimizin kırılmasıyla oluştuğunu düşündüğümüz korkunç semptomlardır. Kalbimiz kırıldığı zaman yaptıklarımızı, düşündüklerimizi ve hissettiklerimizi anlamak, aradığımız cevapları yönetmeyi ve iyileşmeyi sağlar.

Kalbimiz kırıldığında beynimiz

Kalbimiz kırıldığı zaman beynimizde çok şey olur; ancak o anda etkilendiğimiz üç büyük alan vardır:

1. Fiziksel acı gibi hissettiren duygusal acı; kalbi kırılmış insanlarla yapılan MR çalışmaları, zihnin, beyinde fiziksel acı yaşadığımızda harekete geçen mekanizmalara benzer mekanizmaları harekete geçirdiğini ortaya koymuştur. Bazı çalışmalarda yaşanan duygusal ağrı, dayanılmaz fiziksel ağrı ile eşdeğer olarak değerlendirildi.

Düşünün; fiziksel ağrı nadiren çok yoğun seviyelerde kalırken; kalp acısı saatler, günler, haftalar ve aylar boyunca sürebiliyor. Bu nedenle kalp acısı çok aşırı olabilir.

2. Bağımlılık gibi çekilme belirtileri: Diğer MR çalışmaları, kalp krizinin, bağımlıların kokain ve opioid maddelerden çekilmesi durumunda aktif hale gelen beyindeki aynı mekanizmaları harekete geçirdiğini bulmuştur. Bu güçlü geri çekilme belirtileri (sevginin kaybolmasından), en geniş anlamda düşünme, odaklanma ve işlev yapma kabiliyetimizi etkiler. Bir bağımlının geçici olarak anormal zihinsel durumda olduğunu anladığımız için, işlerinde ya da kişisel hayatlarında işlev göstermelerini asla beklemeyiz. Kalp kırıklığını aynı koşullarla düşünmemiz, kendimiz ve diğerlerinin beklentilerini buna göre değiştirmemiz gerekiyor.

3. Bizi sıkıştıracak davetsiz düşünceler: Kalbimiz kırıldığında beynimiz, eski düşüncelerimizi istila eden müdahaleci düşünceler üretir. Bu düşünce; zihinsel bir imaj, bir konuşma parçası, bir anı veya başka bir hatırlatıcı olabilir. Müdahaleci düşünce her ortaya çıktığında bizde yara açar, duygusal acıyı yeniden etkinleştirir ve çekilme belirtilerini tetikler. Bu müdahaleci düşüncelerin belirli bir saatte düzinelerce oluşabileceği ve bizi ne kadar gerginleştirebileceği göz önüne alındığında, çoğumuzun neden acı çektiğini ve zamanında iyileşmek için mücadele ettiğini açıkça görüyoruz.

Kalp kırıklığından kurtulmaya çalışırken karşılaştığımız zorluklar, bizi daha merhametli yapmalı, gereksiz öz eleştiri ve kendini suçlamayı önlemek için bize yardımcı olmalıdır. Önceki düşüncelerimizi ne kadar çok sınırlarsak o kadar hızlı kurulabileceğimizi gösteririz. Beynimiz bizi istem dışı ve sürekli düşünmeye iter, bunu bilirsek kalp kırıklığı hakkında konuşma ve düşünme zamanımızı sınırlamamız daha kolay olur.