Konu: Burası Derin...

şimdi kaybetme saati. aklı. fikri.....

Tek kişilik kalabalığımsın.

Hatalarımın yaşattığı tedirginliği üstümden atalı çok oldu. “Huzursuzluğumu alabilecek kadar büyük bir kent yok henüz haritalarda. Başka insanlara yüklemeye çalıştıysam da başarılı olamadım. Ya onlar öldü ya da ben dirilemedim.

Sorunum ne neden böyle oluyor diye düşününce hep aynı kanıya varmak hep kendimi tekrar ettiğime,hayattın hep tekrar olduğu çıkarımının beynimde saniyelik geçmesi asıl beni şaşırtan neden aynı,aynı olmak zorunda ,bu kadar sıkıcı olmak zorunda mı,bu sıkıcılığın aynılığın şu anki sosyal,ruh durumumla alakası yok…

mesele bi şeylerin boktan gitmesi değil ki bi şeylerin hiç gitmemesi....

şöyle bi cinnet geçirip herkesi susturma isteği.

Dünyada görünmez sihirli bir çember var. Bu çemberin bir içi bir de dışı var. Ben dışarıda olanlardanım.

Lütfen sessiz olur musunuz duvarın ne dediğini duyamıyorum...

Hiç mutluyken içmedim ben. alkol, yaraya basılır. bunu öğrendim.

Yağmur gibi sev beni ama kaçmak mümkün olmasın .