-Hep kadınlar ne ister diyorlar be oğlum! Bir kere de bu erkekler ne ister diyen yok!
Yoksa bizi adam yerine mi koymuyorlar?
-Bazen bende aynı düşünüyorum, ama o kadar da değildir, değil mi?
-Cevap vermeme hakkımı kullanmak istiyorum, cevap verirsem yanıtımdan ikimizde memnun olmayabiliriz!
-Tamam, tamam verme. Erkekler ne ister? Çok şey istemiyoruz be oğlum, en azından ben çok birşey istemiyorum.
Bizim hatun güler yüzünü eksik etmese, eve koşa koşa gitsem.
Merhametini sevgisini, hürmetini esirgemese, dır dırla değil, sevgisiyle isteklerini yerine getirsem.
Üzülmesin diye içim titrese, dır dır etmesin de şu dediğini yapayım demesem.
Her kavgamızda geçmişten başlayıp, geleceğe kadar önüme dökmese.
Her tartışmamızı bir şekilde benim aileme getirmese daha ne isterim.
-Ahh ahh yarama tuz bastın, benim isteklerim de seninkinlerden farksız değil.
Hatta sen anlatırken saydım topu topu 5 tane madde. Bu kadınlara ne oldu, hepsi böyle oldu anlayamıyorum.
-Ben hiç anlamıyorum, tamam kabul ediyorum, var benim de eksiklerim ama bunu aradaki sevgiyi, merhameti kaldırarak düzeltemez ki. Hele bir de ceza vererek! Bizim hatun bunu da yeni huy edindi. Kızdı mı, küstümü kahvaltı hazırlamaz, ütümü yapmaz.
Bilir benim o işleri de beceremediğimi aç açına ütüsüz kıyafetle beni gönderir, bekar erkekler gibi poğaçaya çaya talim ettirir.
-Bizim hanım da şükür onlar şimdilik yok, bizimkisi de tartıştık mı, beni ne işe gönderir, ne de işten dönüşte kapıda güler yüzüyle karşılar beni, bilir benim bunlara önem verdiğimi inadına yapmaz bu dediklerimi... Aklı sıra ceza vererek beni yola getirecek, disiplin, ceza! Annem değil, öğretmenim değil. Karım! hayat arkadaşım, can yoldaşım!
Sevgi, merhamet! Beklediklerim sadece bunlar.
Ama hanıma anlatamıyorum, annem ya da öğretmenim değilsin, karımsın!
Hep bu zamanlarda aklıma bu ayet geliyor;
Kendilerinde sükûnet bulup, huzura eresiniz diye size kendi (cinsi)nizden eşler yaratması ve aranıza sevgi ve merhamet var etmesi de O'nun (varlığının ve rahmetinin) delillerindendir. Şüphesiz bunda düşünen bir toplum için elbette ibretler vardır.
Ben karımda sükuneti, huzurumu bulmak istiyorum Rabbimizin ayetinde dediği gibi, ama ne fayda kadınları öyle doldurmuşlar ki, sevgini, merhametini gösterirsen kocan seni ezer, azıcık alttan alırsan, ömür billah kölesi olursun diye.. Sırf karımda da görmüyorum bu halleri, annemde, kız kardeşlerimde, akrabalarımızın hanımlarında.... vs. vs. çoğunun kocalarına karşı tutumları böyle.-
Çok haklısın kardeşim hemde çok. Ve bu kadınlar birbirlerini dolduruyorlar, ne zaman hanımla aramız iyi olsun annesiyle, kardeşleriyle yada arkadaşlarından biriyle görüşsün hanım 180 derece değişiyor.
Tanıyamıyorum karımı, çevreleri birde medya faktörü! o da ayrı bir baş belası, bu kadınları fena dolduruyor, ezdirme kendini, erkek gibi ol, anlayışlı olma, alttan alma, senin sesin daha yüksek olsun vs. vs.
-Bizlerin de bir kalp taşıdığını idrak edemiyorlar bundan eminim ben artık.
Odun muyuz? Anlayışlı insanı ezelim!
Hayvan mıyız? Sevgisiyle, merhametiyle yaklaşan karımızı kendimize köle yapalım! Başımıza taç yaparız ne kölesi!
-Erkekler ne ister demiştik değil mi?
İsteklerden önce bizimde kalbimiz olduğunu bilseler, bize yeter!