kayseri escort ankara escort izmir escort antalya escort bursa escort istanbul escort

Etiketlenen üyelerin listesi

Sayfa 1 Toplam 9 Sayfadan 123456789 SonuncuSonuncu
Toplam 88 adet sonuctan sayfa basi 1 ile 10 arasi kadar sonuc gösteriliyor
  1. #1
    Olric - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Forum Üyesi
    Üyelik tarihi
    26.Ocak.2018
    Mesajlar
    92
    Mentioned
    76 Post(s)
    Tagged
    1 Thread(s)

    Olric` Günlükleri

    Başlarken not…
    Günlükler, bir hayalin ürünü olup kurgusaldır. Bu cihetle günlükte adı geçen isimlerin herhangi bir yaşanmışlıkla ya da yaşanmakta olanla ilgileri yoktur.
    ***
    İnsan ruhu bazen kâğıtla kalemin; parmaklar ile klavyenin birbirine değmesi ile soyunur hayattan ve insanlar günlüklerinin sayfalarında kendilerine ve hayata dair daha az yalan söylerler.
    Çünkü insana ait yalanların çoğu bir başka insanın varlığını zorunlu kılar.
    Konu Olric tarafından (31.Ocak.2018 Saat 14:40 ) değiştirilmiştir.

  2. #2
    Olric - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Forum Üyesi
    Üyelik tarihi
    26.Ocak.2018
    Mesajlar
    92
    Mentioned
    76 Post(s)
    Tagged
    1 Thread(s)
    Hastane... Dışarısı ile içerisini ayıran duvar, bir duvar olmanın çok ötesinde; hayat ile ölüm arasındaki o meçhul çizgiyi andırıyordu. Olric` beklerken, pijamalarla etrafta dolaşan hastaları izledi bir süre.
    Kendini bazı yazarların hastane günlüklerini düşünürken bulması uzun sürmedi.
    ***
    Ölebilme ihtimali olanlara, ölülere ve hepsinden önemlisi ölüme yakın olan insanların; ölümün elinden bir şeyler kurtarmanın telaşıyla yazdıkları tüm o satırların hayata dair sarsıcı bilgiler içermesinin sebebini bir nebze olsun anlayabiliyordu Olric`.
    İnsanın sürekli gölgesinde yürüdüğü, ama bir türlü aşamadığı bir duvardı; ölüm.
    İnsanları hastanelerin ilaç kokan koridorlarında, morglarında yıllarca ihmal edilmiş bir çocuğun hayal kırıklığı ile karşılarken sessiz ve vakur bir eda ile, hayatın en büyük esrarı olduğu nu sanki bir kez daha hatırlatmak ister gibiydi.
    ***
    Olric` elindeki sigaradan bir nefes daha çektiğinde, ölüme bir nefes daha vermiş gibi hissetti kendini.
    Ölümden bir nefes.
    L’yi düşündü sonra.
    Leyla’nın L’sini…
    Evi, yani bir süredir içinde olmadığı hikaye kitabını özlediğini hissetti. Muhtemelen Leyla EV’e çoktan gelmiş ve salondaki kanepeyi kapmıştı. Sevgi ise hala işte olmalıydı...
    Konu Olric tarafından (13.Nisan.2018 Saat 18:33 ) değiştirilmiştir.

  3. #3
    Olric - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Forum Üyesi
    Üyelik tarihi
    26.Ocak.2018
    Mesajlar
    92
    Mentioned
    76 Post(s)
    Tagged
    1 Thread(s)
    Olric`in gündüz vakti Topkapı Sarayının yanından Gülhane Parkına doğru inerken adımladığı kaldırımlar gecenin karanlığı ile örtülmüş olmalıydı.
    Parke taşları ile döşeli bir kaldırımı andıran yolda aşağı inip Gülhane Parkına giren Olric`, Saray Burnunda beklediği manzara ile karşılaşamayınca ufak bir hayal kırıklığı yaşamıştı. Çünkü uğradığında mütemadiyen çay içerek boğazı izlediği bölümlerde tadilat vardı ve istediği yerden görememişti boğazı, Üsküdar’ı. Kız Kulesini.
    İstediklerini, istediği şekilde görebilmesi için parktan çıkıp yolun karşısına geçmesi gerekmişti.
    ***
    Konu Olric tarafından (28.Temmuz.2018 Saat 22:31 ) değiştirilmiştir.

  4. #4
    Olric - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Forum Üyesi
    Üyelik tarihi
    26.Ocak.2018
    Mesajlar
    92
    Mentioned
    76 Post(s)
    Tagged
    1 Thread(s)
    EV’e dönüş yolunda Olric` Leyla’nın kendisine gönderdiği linki tıkladığında karşısına Şairler Şiirleri ve Aşkları adını taşıyan video çıktı. Leyla zaman zaman Olric`’e bir şarkının, bir belgeselin, bir şiirin linkini gönderirdi. Olric` linkteki metinleri okudu, görüntüleri izledi. Şairler, roman yazarları; sevdiklerini yaşatmak, onları ölümsüz kılmak için ya da içlerindeki sızının, mutluluğun şiire, düz yazıya düşmesine engel olamadıkları için yazmazlardı aslında tüm o şiirleri, romanları.
    ***
    Yazmak yaşatmak demek değildi sadece.
    Yazmak bazen öldürmek demekti.
    Ya da ölmemek için bir şeylere tutunmaktı...
    ***
    Sabahattin Ali, Kürk Mantolu Madonna’yı, Maria Puder’i yaşatmak için mi yazmıştı acaba?
    Belki de içinden koparıp atamadığı Maria’yı öldürmenin, öldürebilmenin, ondan azat olmanın yazmaktan geçtiğini anlamış ve ondan kurtulmak için, kelime kelime, cümle cümle öldürmüşte olabilirdi Maria’yı.
    ***
    Yazmak bir vedalaşma biçimiydi de aslında…
    Kendini kurtarma biçimi…
    ***
    Hikayenin
    başlangıç cümlelerinin içine düştüğü günü ve o satırları düşündü Olric`.
    ***
    “Mesela bir kütüphanenin incitilmekten ürken sessizliği içinde…

    Sol yanımda Sevgi sağ yanımda Leyla yürüsek…
    Ahşap raflar arasında tozlanmış bir hikaye kitabının içinde kaybolsak sonra…”
    ***
    Bu bir tesadüf müydü?
    ***
    Bir kütüphanede; kelimelerden oluşan bir EV’de; bir kitabının içinde gibiydiler ve etraflarında sadece yaşam yoktu.
    Kütüphane aslında kelime kelime, cümle cümle cümle öldürülen insanlarla da doluydu ve öldürülen insanların çoğu kadındı.
    ***
    Konu Olric tarafından (28.Temmuz.2018 Saat 22:34 ) değiştirilmiştir.

  5. #5
    Olric - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Forum Üyesi
    Üyelik tarihi
    26.Ocak.2018
    Mesajlar
    92
    Mentioned
    76 Post(s)
    Tagged
    1 Thread(s)
    Olric` EV'e yaklaşırken sabah Leyla ile yaşadıklarını hatırladı.
    Leyla'ya yaklaşmak hatırlamak demekti zaten.
    Bazen unutmak istediklerini hatırlamak.
    Bazen yaşamak istediklerini hatırlamak.
    ***
    Olric` o sabah erken kalkmanın tatlı mahmurluğunu yapacağı tostun malzemelerini hazırlarken atmıştı.
    Mutfak kapısından başını uzatan Leyla’ya bakmadan “İster misin?” diye sormuş ve kaşar peynirinden bir dilim daha kesmişti.
    Leyla hiçbir şey söylemeden dış kapıya doğru yönelmişti.
    Elindeki bıçağı bir dilim daha kesmeye niyet ettiği kaşar peynirinin yanına bırakan Olric`, mutfak kapısına kadar yürüdüğünde Leyla’nın kıyafetine bakarken bulmuştu kendini.
    Leyla’nin üzerinde bir tunik altında tayt vardı.
    Tuniği her zaman giydiklerinden daha kısaydı.
    “Yok muydu daha uzunu?”
    Ayakkabılarını giymekte olan Leyla’nin cevabı gecikmemişti,
    “Sanane!”
    Bu kurduğu ilk cümle değildi,
    “Nereme bakıyorsun?”
    Olric` artık nereye baktığından emin değildi.
    Gözlerine kadar ulaşan öfkenin altında bir başka bakış kısa bir an çırpınıp kaybolmuştu.
    Leyla’nin kalçalarının durduğu yerde ise artık kapı duruyordu.
    Başka bir zaman olsa Olric` gülerdi buna.
    “Kapı…Kapı gibi kalça…” diye söylenirdi.
    Hatta Leyla ile birlikte gülerlerdi.
    İkisi de kelimelerle oynamayı severdi.
    -Tampon’da sıkıntı var mı, afiyet mi?
    -Afiyette, afiyette, merak etme.
    -Senin ki değil arabanın ki…
    -Hı!!!
    -Saf.
    -Hııı!!! Öküz.
    -Tanıdı ya beni yine…

    Ama bu sözler bu sözlere hayat veren hisler gibi; aylar öncesine ait başka bir zamanın içinde kalmıştı.
    ***
    Sevgi’yi mutfak kapısında fark ettiğinde Leyla çıktıktan sonra yaktığı sigarası bitmek üzereydi.
    “Tost hım”
    “İster misin?”
    “İyi olur”
    Sevgi’nin üzerinde g**lerini iyice belli eden siyah bir bluz vardı.
    Olric`in gözlerinde, Leyla’dan kalan öfke gidip Sevgi’nin bluzunda durdu.
    Öfke ile şehvet arasında bir bağ vardı şüphesiz.
    Birbirlerinden uzakmış gibi görünen bu iki duygu bazen birbirlerini beslerdi.
    Olric`’in gözlerindeki öfkeyi de o öfkenin nereye yolculuk ettiğini de hissetmişti Sevgi.
    Sevgi hissederdi…
    Olric`, kaşarlı iki tost yapmak için tezgâha yöneldiğinde Sevgi’yi duydu,
    “Hoşuna gitti mi?”
    “Hı?”
    “Bluzum diyorum hoşuna gitti mi?”

    Tipik Sevgi muzipliğiydi. Gözlerindeki öfkenin son izlerini Sevgi’nin siyah bluzunun üzerine bırakan Olric` tost makinesinin kapağını kapattı.
    Kaşar peynirinin artık erimesi gerekiyordu.
    Konu Olric tarafından (28.Temmuz.2018 Saat 22:40 ) değiştirilmiştir.

  6. #6
    Olric - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Forum Üyesi
    Üyelik tarihi
    26.Ocak.2018
    Mesajlar
    92
    Mentioned
    76 Post(s)
    Tagged
    1 Thread(s)
    Olric`i EV’de televizyonun sesi karşıladı. Salona baktığında Leyla’yi kanepede uzanmış halde görünce şaşırmadı.
    Bu gece kanepede uyuyamayacaktı. Bir süredir onu uyurken görmemişti.
    Televizyonun kumandasına uzanıp sesini biraz daha kıstı. Odasından getirdiği Fenerbahçe amblemli battaniyesini Leyla’nin üzerine usulca örttü. Tuhaf olan genelde tayt giyen Leyla’nın üzerinde, vücuduna biraz bol gelen eşofmanlarının olmasaydı. Olric`in aklına Leyla ile sabah yaşadıkları ve artık yerinde olmayan öfkesi geldi.
    Leyla’ya olan öfkesi hiç taşmazdı Olric`in. Bazen kabarırdı. Kabarır, kabarır sonra bir gülümsemenin, bir muzipliğin, bir sigaranın, bir şarkının, izlenen bir filmin, okunan bir kitabın içinde erirdi bu öfke.
    Bazen de avuçlarında biriken bu öfkenin bir duvarda, bir masa kenarında ya da başka bir kadının teninde eridiği de olurdu.
    Olric`, salonda kalıp kalmamakta tereddüt etti.
    Eli telefonuna uzandı. Sonra kulaklığına.
    Dinleyeceği şarkıyı buldu. Sesini biraz açtı.
    Leyla’nın sağ eli yanağının altındaydı.
    Şarkı bittiğinde, Olric`in gözleri Leyla’nin açıkta kalan ayaklarına gitti.
    Ayaklarını örtmek için birkaç adım atmıştı ki Leyla’nın hemen başının yanındaki sehpada duran, telefonunun ekranı aydınlandı. Olric` ekranla; arayan isimle birkaç saniye göz göze geldi.
    Yüzünden gölgeler geçti.
    Başını çevirip Leyla’nın ayaklarına doğru çekti battaniyeyi.
    Salondan çıktı…
    ***
    Sevgi’nin odasının kapısı açıktı ama kendisi içeride yoktu…
    Hikayenin sayfaları usulca dalgalandığında birinin geldiğini anladı.
    Bulunduğu sayfada, mutfak kapısında bekledi.
    Gelen Sevgi idi.
    Sevgi’nin salonda uyuyan Leyla’ya baktığını gören Olric`, “Uyuyor” dedi.
    Üzerindekilerden kurtulan Sevgi salona girip Leyla’nın battaniyesini bir kez de o kontrol etti, düzeltti.
    Olric`in sesini kıstığı televizyonu kapattı.
    -“Uyanmaz daha”
    Olric` mutfağa doğru yöneldi.
    -Kahve yapacağım. İçer miyiz?
    -Sabah yaptığın yanık tost gibi olacaksa ben yapayım. Eşofmanlarımı bir giyeyim de.
    Olric`in bakışları Sevgi'nin siyah bluzuna gitti. Ama bluzun üzerinde bu sefer çok durmadı. Kayıp düştü.
    Olric` gülümseyerek, “Peki” dedi.
    Konu Olric tarafından (28.Temmuz.2018 Saat 22:44 ) değiştirilmiştir.

  7. #7
    Olric - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Forum Üyesi
    Üyelik tarihi
    26.Ocak.2018
    Mesajlar
    92
    Mentioned
    76 Post(s)
    Tagged
    1 Thread(s)
    (...)
    Konu Olric tarafından (14.Şubat.2018 Saat 22:37 ) değiştirilmiştir.

  8. #8
    Olric - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Forum Üyesi
    Üyelik tarihi
    26.Ocak.2018
    Mesajlar
    92
    Mentioned
    76 Post(s)
    Tagged
    1 Thread(s)
    (...)
    Konu Olric tarafından (14.Şubat.2018 Saat 22:37 ) değiştirilmiştir.

  9. #9
    Olric - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Forum Üyesi
    Üyelik tarihi
    26.Ocak.2018
    Mesajlar
    92
    Mentioned
    76 Post(s)
    Tagged
    1 Thread(s)
    ‘’...bir uzun sessizlikten sonra, Si Hamud elini kolumun üzerine koydu ve konuştu; ‘’Kıyametin nasıl kopacağına ilişkin bir hikâye anlatılır. Dünyanın muazzam kalabalığı gırtlağına kadar cehalete, şiddete ve cinnete gömülmüştür Kocaman milyonluk şehirlerden birinde iki halsiz ihtiyar kadın, unutulmuş, canlı cenazeye dönmüş görünüşleriyle bir köşeye büzülmüş ve bu bitip tükenmek bilmeyen korkunç sahneleri gözlemektedir. Kadınlardan biri ötekine döner ve şöyle der, ’Felaket şunlara bak. Her birimize bir bak. Hiç bir şey anladığım yok. Nedendir? Bu büyük âlem, bu dünya, bu milyonlarca insan neden böyle aşağılık halde? Anlamı ne bunun? Bir bilen oldu mu hiç?’
    Bir uzun sessizlikten sonra, öbür kadın elini arkadaşının kolu üstüne koydu, şöyle dedi; ‘Hatırlıyorum, henüz çok genç bir kızken, uzun, çok uzun zaman önce garip bir adam gelmişti şehrimize. Bizim gibi paçavralar içindeydi ve sivri bir külâh vardı başında. Hâlâ hatırlıyorum elini kolumun üstüne koyduğu zaman gözlerinde doğan sükûneti, o anda bana şöyle fısıldamıştı;
    La ilâhe illallah..’’

    (Ian Dallas, Gariplerin Kitabı, Merdiven Kitapları )
    ***
    Olric` kitaptan başını kaldırarak, çalıştığı odanın penceresinden görünen Ayasofya'ya baktı ve kadının cümlesini fısıltıyla tekrarladı...
    Masasının üzerindeki diğer kitaba; Aylak Adam'a iliştiğinde gözleri, yüzüne bir tebessüm düşürmek istedi.
    Ama bunu başaramadı.
    Aylaklığın lüzumu yoktu.
    Sırası da değildi.
    Üşüdüğünü hissetti.
    Konu Olric tarafından (09.Şubat.2018 Saat 21:22 ) değiştirilmiştir.

  10. #10
    Olric - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Forum Üyesi
    Üyelik tarihi
    26.Ocak.2018
    Mesajlar
    92
    Mentioned
    76 Post(s)
    Tagged
    1 Thread(s)
    İnsanın ateşler içindeki anları, aslında ne olduğunu; kim olduğunu tüm çıplaklığıyla gördüğü; hatırladığı anlardı belki de.
    Bazen insanın; insanlardan hatta kendinden bile sakladıkları o ateşin içinde ortaya çıkabilirdi.
    ***
    Ateş insanla kendi dilinde konuşur, onu konuştururdu.
    Ateş, insan ile gerçek; insan ile hakikat arasındaki perdeyi kaldırır, insanı bilincinden; aklından soyardı.
    Cehennem ve Ateş alegorisinin insana anlatmaya çalıştığı da buydu muhtemelen.
    Hakikati görebilmek için bazen insanın yanması gerekebilirdi. Bu, tüm hayatı boyunca “hakikati” görememiş olmasının ödenmesi gereken bedeliydi.
    ***
    EV’de; hikayenin kaçıncı sayfasında olduğunu unutmuş bir halde; kapısında O yazan odasında uzanmış yatan Olric` ateşler içindeydi. Bu alevi olmayan bir ateşti. Zihninin bir rüyadan başka bir rüyaya atlamasına engel olamıyordu. Bazen iki rüyayı birden gördüğünü sandığı da oluyordu. Olric` kendisinin başlatmadığı ama kendisinin de içinde olduğu bir filmi izler gibiydi.
    Alevi olmayan bir ateşin içinde vücudu terleyerek nefes alıp verirken rüya ile gerçek birbirine karışıyordu. Birden fazla rüyanın içinde bir belirip bir kaybolan görüntülerin ateşin içinde pişip, kelimelere, cümlelere dönüşmesi uzun sürmedi.
    ***
    ”Sevsene beni Leyla…
    Alsana yorgun başımı dizlerine.
    Okşasana saçlarımı.
    Gözlerime bakıp gülümsesene…
    Leyla’nın dizlerinde iken başım…
    Ellerimi, yüzümü.
    İçimdeki boşluğu, okşasana Sevgi…
    İçime…
    İçimdeki boşluğa…
    Akıtsana tenindeki zehri…”
    ***
    Sevgi, elindeki tepsiyi yatağın yanında duran sehpaya bırakmıştı. Üzerinden dumanlar tüten ezogelin çorbasının kokusu Olric`in burnuna kadar gelmişti.
    Olric` çorbanın sıcaklığını, ateşini düşündü bir an.
    “Doğrul hadi, çok terlemişsin üzerini değiştir” derken Sevgi gülümsüyordu.
    Olric` odanın kapısında durmuş ilgisiz gözlerle ona bakan Leyla’yı fark ettiğinde doğruldu.
    Leyla’nın “İyi misin?” sorusuna, Sevgi’ye bakarak cevap verdi,
    -Üşüttük herhalde.
    -Kafadan mı?
    Olric` Sevgi’ye bakarak cevap verdi,
    -Sevgi, bir gün sen bile elimden alamayacaksın bunu.
    Leyla’nın cevabı hazırdı,
    -Rüyanda görürsün.
    Olric` bu sefer Leyla’ya, onun gözlerine bakarak konuştu,
    -Yeterince rüya gördüm. Sayende.
    -Hımm belli ter içinde kalmışsın.
    -Lannn, kaldırma ayağa şimdi beni.
    Sevgi’nin Leyla’ya doğru yürüyüp birlikte dışarı çıkmaları ile odanın ateşi düştü.
    Konu Olric tarafından (28.Temmuz.2018 Saat 22:47 ) değiştirilmiştir.

Sayfa 1 Toplam 9 Sayfadan 123456789 SonuncuSonuncu

Konu Bilgileri

Bu Konuya Gözatan Kullanıcılar

Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)

Benzer Konular

  1. Lady , Barbi, Ariana Günlükleri
    Konu Sahibi Peri Forum Forum Çöp Kutusu
    Cevap: 11
    Son Mesaj : 14.Ocak.2016, 19:04
  2. Vampir Günlükleri: Öfke ve Karanlık Buluşma
    Konu Sahibi ÇağanCan Forum Edebi Eserler
    Cevap: 1
    Son Mesaj : 18.Kasım.2014, 18:44

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •  
gaziantep escort bayan gaziantep escort sesli sohbet seks hikaye onwin venüsbet giriş tipobet365 sahabet karabük escort ordu escort kars escort kocaeli escort izmit escort edirne escort ısparta escort karabük escort manisa escort adana escort
ankara escort ankara escort ankara escort bayan escort ankara çankaya escort kızılay escort kızılay escort ankara eskort ankara escort çankaya escort ankara otele gelen escort kayseri escort istanbul escort avrupa yakası escort çapa escort şirinevler escort avcılar escort beylikdüzü escort