Konu: Beyaz renge, siyah yazılar..

Vakti zamanında yazmış olduğum ve yazmaya devam ettiğim düz yazılar falan filan gibi şeyler eklenecek buraya

Başlık altında paylaşılacak her şey,
tamamen tarafımca yazılmıştır.
İzinsiz ve bana ait olduğu belirtilmeden
paylaşılamaz.

'' Gitmek .. ''




''Gitmek''kelimesi bazen iyi gelir,bazen de kötü.
Bazen duyduğumuzda seviniriz mutlu oluyoruz,bazen ise duyduğumuzda içimizden bir şey kopar gider resmen yarı ölü gibi oluruz.


Şundandır bu yarı ölülük duyarız,görürüz,anlarız ama tepki veremeyiz sanki bütün vücudumuz kaskatı kesilir hareket edemeyiz.


Ve sanırım bu gece ben o yarı ölü durumundayım,çünkü şuan duyuyorum,görüyorum anlıyorum da ama bir şey yapamıyorum sesimi duyuramıyorum.


Konuşuyorum ama sesim çıkmıyor sadece dudak kıpırdamaları işte.

Ve sanırım bu sefer gitmek kelimesi oturdu içime,kalbimin orta yerine nefes alıyorum ama zorla kesik kesik.

Ve biliyorum ki hiçbir geceye ''gitmek'' lafını duyup,




Hiçbir sabaha yokluğunla uyanmak istemiyorum...

'' Dinlemek .. ''


Dinlemek gerekir bazen,sadece sesini duymak.

O zaman anlarsın sesindeki o titremeyi,özlemi,nefreti,sevgiyi,varlığı,yokluğu.

O yüzdendir ki dinlemek,duymak gerekir bazen,sırf konuşmak olsun diye konuşmak sadece sesini duymak,sesindeki heyecanı özlemi anlamak için duymak konuşmak gerekir.


Konuşmak dinlemek karşınızdakine verilecek özel statülerden biridir.
Umursamadığınız bir insanla konuşmak,o insanın sesini duymak istemezsiniz.
İstemezsiniz çünkü sesindeki o duyguyu bilmek,bilmeyi istemek size bir şey kazandırmaz.


Ama küçücük de,azıcıkta bir his varsa duymak gerekir konuşmak gerekir evet bazen amaçsızca,boş kelimeleri ard arda sıralamak gerekir konuşulanların önemi yoktur ki amaç zaten karşınızdaki insanın sesindeki duyguyu hissetmek değil midir?


Sözlerin ne manası vardır ki,o yüzden sevdiğiniz insanları dinleyin,onlarla boş da olsa konuşun.



O yüzden dinlemek gerek bazen,bazen sadece sesini duymak ...

l

'' Rüyalar .. ''

Okuyorsun yazdıklarımı biliyorum,benim içimi beni biliyorsun.

İlk önce sen beni çıkardın kabuğumdan
sonra da ben seni çıkarmak için çabaladım tam başarıyordum bir hata yine başa döndük,olsun ben tekrar başlarım.

Üşenmem,uslanmam,yorulmam yine uğraşırım sen bana bir adım attın
ben bin adım gelmeye razıyım o yol ne kadar uzun olursa olsun razıyım,sonunda biter nasılsa.
Göz göze geliriz,elini tutarım.

Uzun olur yorucu olur ama olur o yol da biter bir gün.
Hem mesafe dediğin nedir ki? Bir tren,bir otobüs,bir uçak bileti ..

Rüyalarda görüşmek üzere sevgili...

''Geceler..''


Elimizde çok güzel bir şey vardı..
Ve ben onu mahvettim,
gündüzler bir şekilde geçiyor,
eğer bir şeylerle uğraşırsan ama geceleri geçmiyor.
Seni üzdüğüm kırdığım için kendimi
affedemiyorum..

Umutsuz olmak için çok gencim,
hayat her şeye rağmen güzel.
Yaşamak için
savaşmalı insan..

'' Başkaları
için yaşayıp dururken,
kaybetmişim kendimi.
Yeni fark ettim ben çok
özlemişim
kendimi.. ''

Bazen suskunluk,sessizlik iyidir.
Bazen değildir,bazen gereklidir
bazen olmadan olmaz,bazen çok saçma gelir.
Bazen tek çaredir,bazen çaresizliktir.
Ama şuan için
sessizlik
iyidir iyi..

Şuan sadece yazmak istedim,öylesine içimi boşaltmak.
Yani saçmalamak istiyorum bu yazı boyunca kulaklığımda dinlediğim Karaçal - Sesindeki Haziran parçasının etkisindeyim,
yada etkisinde olmak istediğim bir parça arıyordum ve
sevdiğim bir arkadaşım sayesinde buldum.Felaket bir melankoli halindeyim neden?
Sorunu sorup duruyorum sabahtan beri sanırım kafayı yemenin eşiğindeyim,
belki de o eşiği çoktan geçtim de haberim yok,farkında değilim.
Kulağımda bir ses var sürekli duyuyorum ama sesi çözemiyorum.
Eski bir dostun,eski bir sevgilinin,özel birinin sesimi acaba?
Bulmak için çabalıyayım diyorum ama neyse üşengeçlik durumları boş ver diyorum..
Sanırım bugün kırdığım çok kalp oldu,nedir bu sinir hali?
Agresiflik hali,şuan tanıyamıyorum sanırım kendimi.
Ya da bilmiyorum ya sanırım kafayı yiyorum yavaş yavaş,
ama pek sevmedim bu halimi.
Gülerken gamzelerimin çıkmasını özledim
görmüyorum o halimi uzun süredir,
neyse saçmalamaya devam ederim daha sonra yine fondahâlâ
Karaçal - Sesindeki Haziran parçası var sanırım 30 'dan fazladır dinliyorum,
sabaha kadar da dinlemeye devam


Kendinize iyi davranın dostlar,eski sevgililer,
özel insanlar,arkadaşlar canlar Allah'a emanet.

Gözlerindeki hüznü görünce anlamıştım bir şeyler olduğunu,
bir şey yapmak için çok mu geçti yoksa
kadermiydi bizi bu duruma getiren bilemiyorum.

Aslında belki zamandı sadece ihtiyaç olan,
derler ya zaman her şeyin ilacıdır.
Bir ilaca ihtiyacımız vardı belki de kalkmak için hasta yatağından.

Diyorum ya ; işte kadermiydi bizi bu hale sokan yoksa yaptıklarımızı görmeden hatalara devam etmek mi,
her halükârda kaybetmiştik belki de..

Sesindeki hüzün hiç silinmiyor kulaklarımdan
Ve gözlerindeki o hüzün gitmiyor rüyalarımdan..
Kendine çok dikkat et sevgili,o uzun saçların ıslak kalmasın hasta olursun gerçi hasta olduğundaki hallerin bile bir ayrı güzeldi senin güzel olmayan bir anın mı vardı ki?

Dediğim gibi
kendine çok dikkat et sevgili
rüyalarda görüşmek üzere..