Evi sular, duygusu derinler olan Balık, okyanusun derinlerinde yönünü kolay bulamaz, kararlarını değişmez önyargısıyla almaz! Suyun altında ses duyulur mu? Balık’lar sohbetin fazla yüklüsünden hoşlanmaz. Dünyevi olanı konu edinen uzun sohbetlerin yarısında uzaklara bakıp zihinsel olarak yer değiştirmesi, çabucak uzaklaşıp gidebilmesi de bu yüzdendir. Balık sonsuz sevgisi, tükenmez merhameti, düşlerinin çokluğundan başka hangi özellikleri sayesinde gözünden tanınır?
Saadeti parada aramaz, gerçek dünyaya takılıp kalmaz!
Denizlerin büyülü dünyasında yaşamak, tılsımlı bir deniz kızı olmak varken neden insan olmanın dayanılmaz ağırlığını tercih edesiniz ki? Siz de haklısınız! “Arabamın modelini yükseltince, daha konforlu bir eve çıkınca, gardırobumu tıka basa doldurunca mutlu olacağım” yanılgısıyla yaşamaz, kendine sonu gelmez dünyevi amaçlar koymaz! Balık zihinsel ve duygusal alanda mutluluğu arar, kendine kurduğu cerden çöpten uzak hayal dünyasında yaşar.
Büyüleyici bakışlara eşlik eden böyle mistik hava başka kimde var!
Arzular bakışlara etkir, sahip olduklarına sımsıkı sarılmayı ve daha fazlasını kazanmak isteyen hırs insanı donuklaştırır. Ancak Balık’ın soyut gerçeklikleri gözlerine derin bir anlam kazandırır. Uzun saçları, uçuş uçuş elbiseleri, romantik halleri, salınan yürüyüşüyle Balık masal prenseslerini ve prenseslerini dünyada yaşatır. Onu görenler yaydığı mistik rüzgârın etkisine kapılır, büyülenip kalır. Balık dünyanın yükte ağır tüm sorumluluklarından uzakta kendini gerçekleştirmeye uğraşır.
Hayatı boyunca ergenlikte desek yeri, duygusundan sual olunmaz!
Balık’ın astrolojideki simgesi, ters yönlere giden iki Balık görseliyle ifade bulur. Bir ayağı dünyada, bir ayağı gökyüzünün derinliğinde olan Balık, sürekli bir gel git yaşar, yaşamın iki yönünü de alımlar. Ergenlikte yaşandığı düşünülen tüm dramatik gerginlikler, duygu karmaşaları Balık’ın tüm yaşamına yayılır. Ani ağlamaları bir anda yerini yüksek mutluluğa bırakır, kader kurbanı oluşuyla kahraman oluşu misina ipliğine bağlıdır. Ani bir depresyonla geceye başlar, gün ağarmadan içine düştüğü karanlığı unutup neşeye dalar.
Merhametini kimseden esirgemez, sevgisine filtre koymaz!
Balık kocaman yüreğinde sonsuz sevgi saklar. Esasen saklamaz da şefkatini tüm dünyaya yayar. Öyle ki çoğu zaman kendini unuttuğu, ruhunu başkalarına adadığı olur. Küçük sıyrıklardan, kocaman felaketlere kadar mağduriyet ayırmaz, ihtiyacı olanın düşüş hızını, çarpma şiddetini sorgulamaz. Onun için kırgın olan kalp, kırgındır! Toplumsal normlara uygunluğunu, haklıyı haksızı sorgulamaz! Herkese kucak açar! Bu yüzden çoğu zaman duygularının suiistimal edildiği de olur! Zira Balık herkes için yaşar ve çabuk kanar!