2100 yıllık Kibele heykelinin bulunduğu Ordu’daki tarihi Kurul Kalesi’nin bitişiğindeki taşocağı, mahkeme kararına rağmen genişleyerek kaya mezarlarını yok etti. Ordu Müzesi ve Kurul Kalesi Bilimsel Kazı Başkanlığı'nın duruma sessiz kalması ise çevrecilerin tepkisini çekiyor.
Hürriyet'ten Ömer Erbil'in haberine göre, Ordu’da taşocağı mahkeme kararına rağmen devam ediyor. 2100 yıllık Ana Tanrıça Kibele heykelinin bulunduğu ‘Kurul Kalesi Arkeolojik Sit Alanı’ sınırında devam eden andezit ocağı daha önce çevrecilerin kaya mezarı olarak iddia ettiği tüm alanları dinamitle patlattı. Ocak tüm hızıyla arkeolojik alanı tahrip etmeye devam ederken mahkeme en son Samsun Kültür Varlıkları Koruma Kurulu’nun 2011 yılında aldığı “Söz konusu alanda andezit ocağı açılması uygun değildir” kararını onamıştı.
Mahkeme kararına rağmen mühürlenemiyor
Ancak taşocağı bir türlü mühürlenmedi. Ordu Kurul Kalesi’nde 2016 yılı arkeolojik kazı çalışmalarında 2100 yıllık Ana Tanrıça Kibele heykeli bulunmuştu. Kurul Kalesi heykelin bulunmasından sonra Karadeniz’de en çok ziyaret edilen antik yerleşimlerden biri haline geldi. Ancak tarihi kalenin Boyadı Mahallesi’ne bakan yüzünde açılan taşocağı hem kaleyi heyelan tehlikesi ile karşı karşıya getirmiş hem de kültürel ve doğal dokunun bozulan görüntüsü tepkilere neden olmuştu. Daha sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın itirazı ile Danıştay, Ordu İdare Mahkemesi’nin daha önce taşocağı açılmasını uygun bulan kararını iptal edince taşocağı yasal dayanaktan yoksun kalmıştı.
Kale tehlikede
Ordu İdare Mahkemesi tarafından atanan bilirkişinin 15.06.2012 tarihli raporunda da; “Kale surlarını destekleyen kayalık alanların ocağa dönüştürülmesi halinde savunma görevi gören kayalıkların zarar görmesine hatta kale yerleşiminin de tamamen ortadan kalkmasına yol açacağı düşünülmektedir” denilmişti. Duruma tepki gösteren Ordu Çevre Derneği üyeleri, “Kültür ve Turizm Bakanlığı dava açıyor, Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı karşı olduğunu açıklıyor ama Ordu Müzesi ve asıl karşı çıkması gereken Kurul Kalesi Bilimsel kazı heyeti taşocağı ile ilgili kılını kıpırdatmıyor. Ne yapacağımızı nereye şikâyet edeceğimizi bilemiyoruz. Taşocağı her geçen gün tarihi kalenin eteklerini dinamitle yok ediyor. Kale aşağıya göçecek diye yüreğimiz ağzımızda elimiz kolumuz bağlı bekliyoruz” diyor.