Plevne Marşı Hikayesi
Plevne Savunması, Ruslar’ın 1877 yılında Osmanlılara açtığı savaş sırasında, Türk ordusunun yaptığı askerlik tarihinin en büyük ve şanlı savunmasıdır. Aldığı emir üzerine Plevne’ye gelen komutan Osman Paşa Plevne’ye ulaştığı gün Ruslar tarafından yapılan bir taarruza karşı gelmiş ve ilk Plevne zaferini kazanmıştır. Bundan sonra askerlerini yeni bir savaşa hazırlayan, istihkâmlarını düzenleyen Osman Paşa, düşman kuvvetlerinin saldırılarını beklemiştir. Plevne şehrinin bütün yönlerinin düşman kuvvetleri ile çevrili bulunmasına rağmen Osman Paşa komutasındaki kuvvetler, güçlerinden hiç bir şey kaybetmeksizin, günlerce üstün düşman kuvvetlerine karşı koymaktan çekinmemişlerdir. Aradan aylar geçmesine rağmen, hiç bir yerden yardım gelmemiş olmasına rağmen Osman Paşa, savunmadan bir an şaşmamış, yapılan bütün teslim olma tekliflerini reddetmişti. Sonunda, ordunun yiyecek ve silâh yedeklerinin tükenmeğe başlaması karşısında, Plevne şehrinden bir saldırı ile çıkmak kararı verilmiş, her tarafı üstün düşman kuvvetleri ile çevrili Plevne’den süngü kuvveti ile çıkma planları hazırlanmıştır. Bu planlar gereğince başta Osman Paşa olduğu halde bütün askerler ve komutanlar, 10 aralık 1877 günü Vid suyunu geçerek üstün düşman kuvvetlerine saldırmışlardır. Çok kanlı bir şekilde ve süngü süngüye çok üstün düşman kuvvetlerine karşı yapılan bu çıkış hareketi sırasında pek çok Türk askeri şehit düşmüş ve Osman Paşa Ruslara esir düşmüştür. Ruslar, oldukça cesur, zeki ve donanımlı bir komutan olan Osman Paşa’yı, büyük bir saygıyla ağırlamışlar, O’na asla esir muamelesi yapmamışlardır.
Bu anonim melodiyi Türkler’e kazandıran ise Osmanlı Sarayı’nın ilk bando ve orkestra şefi Mehmet Ali Bey, dir. Osman Paşa’nın bu kahramanca mücadelesinden etkilenmiş olan Mehmet Ali Bey içerisinde hem azmin ve mücadelenin çoşkunluğunu hem de yenilginin hüznünü barındıran bu melodiyi Osman Paşa’ya atfederek adeta yeniden bestelemiştir.
Plevne marşı
Tuna nehri akmam diyor
Etrafımı yıkmam diyor
Şanı büyük Osman Paşa
Plevne’den çıkmam diyor.
Düşman Tuna’yı atladı
Karakolları yokladı
Osman Paşa’nın kolunda
Beşbin top birden patladı.
Kılıcımı vurdum taşa
Taş yarıldı baştan başa
Şanı büyük Osman Paşa
Askerinle binler yaşa!