ABD’deki yüksek proteinli diyet eğilimi 2004’te “The Wall Street Journal” a göre zirveye 14çıktı ancak protein vücutta önemli işlevsellik sağlamaya devam ediyor. Size enerji sağlayan sadece üç makro besinden biri olan protein, vücut dokularını ve organlarını da onarır ve geliştirir ve sindirim için gerekli metabolizmaları ve metabolik reaksiyonları katalize eder. Primer diyet proteinleri et, balık, baklagiller, süt ürünleri, kabuklu yemişler ve tohumlardır. Gıda ve İlaç İdaresi, her gün 50 g protein ya da iki 3 oz eşdeğer tüketilmesini önerir.
Çiğneme
Protein sindirimi ağzınızda başlar; çiğneme, tükürüğü tükürük ile birleştirir, aynı zamanda çiğneme olarak da adlandırılır ve daha küçük parçacıklara ayrılır. Yiyeceklerin yüzey alanı, parçalar küçüldükçe çoğalır, daha sonra proteinleri daha küçük moleküllere indirgeyen sindirim sürecinde daha fazla enzim erişimi sağlar.
Karın
Mide, protein sindirimini aktive etmek için gerekli olan hidroklorik asit üretir. Yiyecek midede iki ila altı saat kalır.
Enzimler
Mide, proteini oluşturan amino asitlerin uzun zincirlerini bir arada tutan bağları ortadan kaldıran proteaz adı verilen bir enzimi salgılar.
Pankreas
Pankreas, ince bağırsak içine başka bir sindirim enzimi olan tripsin salgılar. Protein molekülleri, bağırsak duvarından geçene kadar küçültülür.
Kan Akışı
Protein molekülleri en küçük bileşen parçalarına indirildikten sonra, kan dolaşımına girmeye hazırdırlar. Bağırsak duvar yüzeyi, mikrozillerin, dolaşım sistemine yol açan kılcal damarlardan geçtiği emilim bölgesini arttıran mikrovillus adı verilen kıvrımlar veya villus ve parmak benzeri çıkıntılardan oluşur.
Protein Sindirim ve Yaşlanma
Mide salgıladığı asit miktarı ve pankreas ve ince bağırsakta üretilen enzimler yaşla birlikte azalabilir. “Bitkisel Şifa için Reçete” nin yazarı olan besleyici Phyllis Balch’e göre, acı otlar enzim ve mide asidi üretimini uyarır ve sindirimi artırır.