Bir toplumun üyelerini birbirine bağlayan, geçmişten gelerek kökleşmiş alışkanlık.



Tanrıbilim ve toplumbilim terimidir. Geleneğe körü körüne bağlılık kadar gelenekten bütünüyle kopma düşüncesi de yanlıştır. Gerçek olan, geçmişin sağlam yanlarını içererek onu sürekli olarak geleceğe doğru aşmaktır. Dinsel açıdan gelenek, toplumda, büyüsel ve dinsel birçok törelerin sürüp gitmesini sağlar. Bu bakımdan gelişmeyi engelleyicidir ve yeniliklere karşıdır. Bundan ötürü gelenekçilik bir çeşit tutuculuktur. Kaldı ki hemen bütün büyük dinler gelenekleri zorunlu olarak içermişlerdir. Birçok dinlerin tutunup yayılmasına engel olacak güçte gelenekler vardır. örneğin İslamlık, eski Arap geleneklerinin çoğunu bu zorunluluk yüzünden özümsemiştir. Gelenekler, çoğunlukla, inanç ürünüdürler ve tartışmasız benimsenirler. Dr. Özer Ozankaya tarafından "bir toplumda, bir toplulukta, eskiden kalmış olmaları dolayısıyla saygın tutulup kuşaktan kuşağa iletilen tinsel ekin (kültür N.) öğelerinin her biri" olarak tanımlanmıştır.