Diabet hastaları ayak sağlığına en fazla önem göstermesi gereken gruptur. Diabetlilerde ayak ülserleri çok ciddi bir sorundur. her 100 diabetliden 20'si hayat boyunca en az bir kez, ciddi ayak ülseriyle karşı karşıya kalmakta ve bunların hiç de azımsanmayacak bir oranı bu ülserler nedeniyle parmak ya da ayaklarını kaybetmektedirler. diabetik ayak ülserinde sorumlu en önemli faktör diabetik nöropatidir.
bir diğer faktör ise dolaşım bozukluğu ve damar tıkanıklıklarıdır. şayet sinir uçlarında diabete bağlı bir hasar, yani diabetik nöropati ortaya çıkarsa, ayaklarda his kusurları başlar. başlangıçta yanma, üşüme, diken batmaları, karıncalanmalar, ağrılar biçiminde başlayan yakınmalar giderek yerini his kaybına bırakır. hissetmeyen bir ayak, dar ayakkabının içerisinde, sıcak bir kumda, sıcak suda, kaloriferin üstünde veya yalınayak yürürken büyük tehlike altındadır.
sıcağı, ağrıyı hissetmeyen ayaklar basitçe yaralanır ve ülserler meydana gelir. yaralar oluşturur. nasır tabakasının altında meydana gelen yaralar uzun müddet gizli kalır ve iltihaplanması çok kolaydır. nasırı görmeyen diabetliler çoğu vakit ciddi enfeksiyonlu bir ayakla karşımıza çıkarlar. iltihap kemik dokusuna kadar yayılabilir.
nöropatinin önlenmesinin tek yolu çok iyi bir şeker kontrolünün sağlanması ve bunun yaşam boyu sürdürülmesidir. şayet nöropati ortaya çıkmış ve ayaklarımızda his kusurları başlamışsa, gözlerimiz ve ellerimiz kaybolan ağrı duygusunun yerine geçmelidir. her akşam ayaklar iyice muayene edilmeli, en küçük bir renk değişikliği, deri lezyonu veya yaralanmanın varlığında derhal bir diabet hekimine başvurulmalıdır.
ayaktaki biçim bozukluklarının düzelmesi imkansızdır. ancak ideal ayakkabıların giyilmesi ve iyi bir ayak bakımı ile yaraların önüne geçilebilir. ayakkabı tercihi çok mühimdir. ayakkabı seçerken uzman yardımı almak lazımdır. çünkü diabet hastaları farkında olmadan ayaklarına iki numara ufak ayakkabı alabilirler. yeni ayakkabılar alıştıra alıştıra giyilmelidir. en doğrusu ayağın yeni bası noktalarının saptanması ve ona ideal tabanlık ve ayakkabı yapılmasıdır. ancak bu olanakların kısıtlı olduğu şartlarda yumuşak ve hava tabanlı spor ayakkabıların giyilmesi de ülserin gelişimini önleyebilir. sivri burunlu, sert tabanlı, dar ayakkabılar hiçbir zaman kullanılmamalıdır. ayakkabılarınız yumuşak deriden ve kapalı olmalıdır.
ayakların ağrıyı hissetmediği unutulmamalıdır. tırnaklar kesilirken çok dikkat edilmelidir. tırnaklar kanatılmadan ,düz kesilmeli, makasın ucu sivri olmamalı, pedikür yapılmamalıdır. tırnak batmalarının tedavisi cerrah tarafından yapılmalıdır. ayaklar her akşam ılık su ve sabun ile yıkamalı, iyice kurulanıp, nemlendirici kremle cilt kurumalara ve çatlaklar karşı korunmalı , ama parmak aralarına krem sürünmemelidir. sürtünmeye karşı çok duyarlı olan parmak araları kuru tutulmalıdır. pamuklu çorap giyilmelidir. dikişli çoraptan uzak durulmalıdır. ayakların yıkandığı suyun sıcaklığı kontrol edilmelidir. sıcak sudan kaçınılmalıdır. evde yalınayak dolaşmamalı, burnu kapalı terlik kullanılmalıdır. parmak aralarındaki çatlaklardan basitçe mikrop girebilir. dolayısıyla mantar varsa derhal bir doktora başvurulmalıdır. şayet ayaklarda nasır oluşmuşsa, diabetik ayak polikliniğine başvurulmalı ve özel cihazlarla nasır temizliği yapılmalıdır. ayak polikliniklerinde nasırları tertipli temizlenen ayaklarda, oluşma riski olan her iki ülserden birini önlemek olasıdır. nasırlar bıçak, jilet, makas yardımı ile kesilmemeli, hiçbir zaman nasır ilacı kullanılmamalıdır.