Pozitron emisyon tomografisi (PET) radyoaktif izleyiciler kullanan non-invaziv nükleer görüntüleme tekniğidir. PET taramaları özellikle belirli bir organ veya dokunun metabolizmasına bakar ve hangi organ veya dokuların tarama odağı olduğuna bağlı bir izleyici kullanır.
PET taramaları bir organ veya dokudaki biyokimyasal değişiklikleri tespit edebilir. Bu değişiklikler, diğer görüntüleme işlemlerinde herhangi bir anatomik değişiklik görülmeden önce bir hastalık sürecinin başlangıcına atfedilebilir.
Pozitron emisyon tomografisi (PET) nasıl çalışır?
PET taramalarında hastanın kan dolaşımına radyoaktif bir izleyici enjekte edilir. İzleyici daha sonra hedef doku tarafından emilir. İzleyicinin emilim düzeyi, taramada görülür ve bu da, doktorlara organların ve dokunun nasıl çalıştığına dair bir fikir verir.
Tarama, radyoaktif izleyicinin vücutta parçalanmasıyla ortaya çıkan pozitif yüklü parçacıkları (pozitronlar) algılayabilmektedir. Pozitronlar, izleyicinin çürümesinden yayıldıklarında, dokularda, elektronlarla etkileşime girecekleri kısa bir mesafe kat edebilirler.
Pozitron ve elektronun etkileşimi, bir imha reaksiyonunda her ikisinin de yok olmasına neden olur. Bu, momentumu korumak için yaklaşık olarak zıt yönlerde hareket eden bir çift gama ışını fotonunun üretilmesiyle sonuçlanır.
Gama ışını fotonları, hastanın etrafına yerleştirilen bir fotomultiplik-sintilatör kombinasyonu ile tespit edilir. Bilgisayar, aynı zamanda gelen yayılan gama ışını fotonlarını birbirine bağlayan bir çizgi bularak, izleyicinin kaynağının konumunu hesaplayabilir.